Browsing by Author "Şelem, Ezelhan"
Now showing 1 - 16 of 16
- Results Per Page
- Sort Options
Article Aspir (Carthamus Tinctorius L.) Çeşitlerinin Besin İçeriği Üzerine Farklı Kükürt Dozlarının Etkileri(2022) Nohutçu, Lütfi; Yolcu, Muhammed Said; Toprak, Tülay; Şelem, Ezelhan; Tunçtürk, Rüveyde; Tunçtürk, MuratBu çalışma, sulu koşullar altında 2011 ve 2012 yılları yazlık vejetasyon döneminde aspir (Carthamus tinctorius L.) çeşitlerinin besin içerikleri üzerine kükürt dozlarının etkilerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Arazi denemeleri, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi deneme alanında Tesadüf Blokları Parsel Parsel Deneme Deseni’ ne göre üç tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Faktör olarak üç farklı kükürt dozu (0, 25, 50 kg/ha) ve üç aspir çeşidi kullanılmıştır. Çalışmada aspir tohumunun makro ve mikro besin elementi içerikleri incelenmiştir. Kükürt uygulamalarının tohumların Ca, Fe ve Mn içerikleri dışında K, Mg, Zn ve Cu gibi besin element içeriklerini önemli ölçüde etkilemediği belirlenmiştir. Ayrıca aspir çeşitleri arasında Mg ve Cu dışında, K, Ca, Fe, Mn ve Zn besin içeriği bakımından istatistiksel olarak önemli farklılıklar tespit edilmiştir.Article Aynısefa (Calendula Officinalis L.)’nın Kimyasal, Fizyolojik ve Morfolojik Gelişim Parametreleri Üzerine Bazı Endofitik Bakterilerin Etkisi(2023) Şelem, Ezelhan; Uçar, Ceylan Pınar; Tunçtürk, Rüveyde; Akköprü, Ahmet; Tunçtürk, MuratBu çalışmada, 11 endofit bakteri izolatının Calendula officinalis L. bitkisinde bazı morfolojik, kimyasal ve fizyolojik özelliklerine etkisi araştırılmıştır. Calendula officinalis L. bitkisine ait tohumlar; Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü’ne ait olan iklim odasında, kontrollü şartlarda (% 65 nem, 25 oC sıcaklık ve 8/16 saatlik karanlık/aydınlık fotoperiyotta), 500 cc’lik saksılarda, torf + toprak + perlit (1:2:1) ortamına 7 tekerrürlü olarak yetiştirilmiştir. Endofit bakteri izolatlarının her birinin incelenen parametreler bakımından bitkilerde pozitif, negatif veya nötr olarak farklı etkilerde bulunduğu tespit edilmiştir. Çalışmanın sonucunda ölçüm ve gözlemleri yapılan parametrelerin tamamının istatistiksel olarak önemli olduğu sonucuna varılmıştır. İncelenen parametrelerden kök yaş (3.16-5.75 g) ve kök kuru (0.39-0.88 g) ağırlığı, gövde yaş (0.69-4.38 g) ve gövde kuru (0.50-0.75 g) ağırlığı, kök boyu (12.57-21.95 cm), azot balans indeksi (25.17-70.56 mg g-1), klorofil (18.99-27.45 mcg cm-2), flavonol (0.33-0.62 Dualex index), antosiyanin (0.108-0.041 Dualex index), yaprak alanı (6.21-16.7 cm2) ve bitki sıcaklığı (20.08-21.22 °C) istatistiksel olarak % 1 düzeyinde önemli görülürken; bitki boyunun, (7.50-10.00 cm) % 5 düzeyinde önemli olduğu belirlenmiştir. Çalışmanın sonucunda oluşturulacak uygun bitki-bakteri kombinasyonlarının çevre dostu ve sürdürülebilir C. officinalis üretimini mümkün kılacağı ön görülmektedir.Article Bazı Salvia L. Türlerine Ait Mikroyeşillerin Biyokimyasal ve Besin Elementi İçeriklerinin Araştırılması(2024) Tunçtürk, Rüveyde; Yolcu, Muhammed Said; Tunçtürk, Murat; Nohutçu, Lütfi; Şelem, EzelhanAmaç: Bu çalışma, Salvia türlerinin bazı biyokimyasal parametreleri ile makro besin elementi içeriklerini tespit etmek amacıyla yürütülmüştür. Konu ile ilgili daha önceden yapılmış bir çalışmanın olmaması, ilk olma özelliği taşıması bu çalışmaya ayrı bir özgün değer katmaktadır. Dolayısıyla, literatüre katkı sağlayacağı öngörülmektedir. Materyal ve Yöntem: Çalışmada, materyal olarak Salvia hispanica L. (Chia), Salvia sclarea (Misk adaçayı), Salvia dichroantha Stapf. (Kutnu), Salvia officinalis L. (Tıbbi adaçayı), Salvia microstegia Boiss. & Bal. (Yağlambaç) ve Salvia verticulata ssp. verticulata (Dadırak) türlerinin mikrofiliz olarak değerlendirilme potansiyeli araştırılmıştır. Ticari bir şirketten temin edilen steril torf, hindistan cevizi kabuğu (cocopeat) ve perlit karışımından oluşan büyüme ortamı 500 cc’lik plastik şalelerin içerisine konulmuş hafif bastırıldıktan sonra tohum ekimleri yapılmıştır. Tohumların üzeri tohum çapının 2 katı olacak şekilde toprak ile kapatılmış ve spreyleme şeklinde sulama yapılmıştır. Deneme, Tesadüf Parselleri Deneme Deseni’ ne göre 4 tekrarlamalı olarak düzenlenmiş ve tam kontrollü iklim kabinine 16/8, aydınlık/ karanlık periyotta kalacak şekilde yerleştirilmiştir. Araştırma Bulguları: Çalışma sonucunda; en yüksek toplam klorofil içeriği (23.61 µg/g TA), Salvia hispanica türünden, toplam antioksidan aktivite kapasite (285.8 µmol TE/g), flavonoid madde (16.62 mg QE/100g) ve askorbik asit miktarı (63.85 mg LAA/100g) Salvia dichroantha Stapf. türünden, fenolik madde miktarı (210.3 mg GAE/ g) Salvia sclarea türünden elde edilmiştir. Makro besinler bakımından en yüksek Ca, Mg ve Na birikimi Salvia sclarea, en fazla K birikimi Salvia dichroantha Stapf. türünden elde edilmiştir. Sonuç: Bu çalışma ile incelenen Salvia türlerinin mikroyeşillik olarak tüketilebilme potansiyelleri ortaya konulmuş polifenoller bakımdan zengin içeriğe sahip olan adaçayına obsiyonel bir tüketim alanı kazandırılmıştır.Article Comparative Analysis of Phenolic Profile and Mineral Constituents of Datura Stramonium and Datura Innoxia(2024) Nohutçu, Lütfi; Şelem, Ezelhan; Tunçtürk, Rüveyde; Tunçtürk, MuratDatura sp. is a genus of 14 species, poisonous plants belonging to the family Solanaceae. Distributed throughout the world and it is widely cultivated in Asia, America, Europe, South Africa and other tropical and subtropical regions and primarily used as an intoxicant and hallucinogen. Datura stramonium and Datura innoxia two medicinal plant known as Jimson weed and Thorn apple cultivated all over the world for many properties. This study revealed that total phenolic content (196.52 and 183.08 mg GAE g-1), total flavonoid content (16.72 and 17.12 mg QE 100 g-1), total antioxidant activity (91.74 and 88.97µmol TE g-1) and nutritional element content (Mg, K, Ca, Fe, Mn, Zn, Cu, Ni, As, Cd, Co, Cr and Pb) of two different medicinal plant species Datura stramonium and Datura innoxia.Article Determination of Nutrient Elements Content, Essential Oils Ratio and Biochemicals Composition of Origanum Rotundifolium Boiss. and Origanum Syriacum L.(Kahramanmaras Sutcu Imam Univ Rektorlugu, 2024) Nohutçu, Lütfi; Tunçtürk, Murat; Şelem, Ezelhan; Tunçtürk, Rüveyde; Çınar, OrçunYürütülen çalışmada, iki Origanum türünün (Origanum rotundifolium Boiss. ve Origanum syriacum L.) biyoaktif bileşiklerin biyokimyasal içeriği, uçucu yağ miktarı ve bileşenleri, mineral element içeriği ve antioksidan aktiviteleri araştırılmıştır. Gözlemlenen toplam flavonoid ve fenolik içeriklerin değişiklik gösterdiği ve içeriklerin miktarları sırasıyla O. rotundifolium Boiss. için 6.57 mg QE g-1 ve 225.79 mg GAE g-1, O. syriacum L. için 184.65 mg QE g-1 ve 114.46 mg GAE g-1 olduğu tespit edilmiştir. En yüksek element içerikleri makro elementlerde Kalsiyum (Ca) > Potasyum (K) > Magnezyum (Mg); mikro elementlerde ise Demir (Fe) > Manganez (Mn) > Çinko (Zn) > Bakır (Cu) olarak belirlenmiştir. Uçucu yağ oranı O. rotundifolium Boiss. için %2.39 ve O. syriacum L. için %5.29 olmuştur. Uçucu yağların kimyasal bileşimi Gaz Kromatografi-Kütle Spektrometresi analizi (GC-MS) ile belirlenmiş ve her iki türde bulunan başlıca bileşenler karvakrol, γ-terpinen ve simen olmuştur. Yapılan çalışmanın sonucunda, O. rotundifolium Boiss. ve O. syriacum L. türlerinin besin ve biyokimyasal içerikler açısından zengin olduğu ve birçok alanda alternatif bir gıda kaynağı olarak kullanılabileceği görülmüştür.Doctoral Thesis Effects of Organic Fertilizers and Bacterial Isolates on Yield, Quality, and Growth Parameters of Medicinal Sage (salvia Officinalis L.) Grown Under Van Ecological Conditions(2024) Şelem, Ezelhan; Tunçtürk, MuratTez çalışması 2021, 2022 ve 2023 yıllarında Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümüne ait deneme alanında yürütülmüştür. Çalışmada her yıl iki biçim alınmış olup ana parsellere organik gübreler (kontrol (Og0), vermikompost (Og1), çiftlik gübresi (Og2) ve humik asit (Og3), alt parsellere ise biyolojik gübreler (kontrol (Bg0), fosfor çözücü: Bacillus megaterium (Bg1), azot bağlayıcı: Azospirillum lipoferum (Bg2) ve bakteri karışımı: Lactobacillus casei, Rhodopseudomonas palustris, Saccharomyces cerevisiae, Lactococcus lactis (Bg3)) uygulanmıştır. Çalışma sonucunda 2022 ve 2023 yılları için sırasıyla yeşil herba verimi 534.80-1742.53 kg/da ve 453.23- 2322.13 kg/da aralığında, drog herba verimi 165.76- 441.28 kg/da ve155.54-585,90 kg/da aralığında, drog yaprak verimi 135.29-285.65 kg/da ve 104.11-405.24 kg/da aralığında, kuru madde verimi 214.99- 525.00 kg/da ve 84.11-428.26 kg/da aralığında, uçucu yağ oranı %1.33-2.33 ve %2.00-4.17 aralığında, uçucu yağ verimi ise 1.31-5.40 L/da ve 3.12- 9.49 L/da aralığında belirlenmiştir. GC/MS analiz sonuçlarına göre en önemli uçucu yağ bileşenlerinin beta thujone, alpha thujone, 1,8-cineole ve camphor olduğu belirlenmiştir. Yürütülen çalışmanın sonucunda biyogübrelerden azot bağlayıcı ve fosfor çözücü bakteri uygulamalarının ön plana çıktığı görülmüştür. Organik gübre uygulamalarında ise kontrol grubuna kıyasla verim parametrelerinde artış gözlenmiştir. Organik gübre ve biyolojik gübre uygulamalarının kombinasyonlarından özellikle vermikompost ve hümik asit ile azot bağlayıcı bakteri ve fosfor çözücü bakteri uygulamalarının kombinasyonundan etkili sonuçlar alınmıştır.Article Ezan Çiçeğinin (Oenothera Biennis L.) Besin Elementi İçeriği, Fizyokimyasal ve Biyokimyasal Özelliklerinin Araştırılması(2024) Nohutçu, Lütfi; Tunçtürk, Murat; Şelem, Ezelhan\"Ezan çiçeği, çuha çiçeği ve akşam sefası\" gibi isimlerle de bilinen Oenothera biennis L., Onagraceae familyasına ait iki yıllık bir bitki türüdür. Hem yapraklarında hem de tohumlarında bulunan yağ, farmakolojide ve gıda endüstrisinde kullanılmaktadır. Önemli bir tıbbi bitki olan O. biennis, toplam kül içeriği, kuru madde içeriği, dualeks indeksi (Azot Denge İndeksi, klorofil, flavonol, antosiyanin) ve biyokimyasal bileşenleri (toplam antioksidan aktivite, toplam fenolik ve flavonoid içeriği) açısından analiz edilmiştir. Ayrıca, toplam 13 makro ve mikro besin elementinin yanı sıra ağır metallerin miktarları da belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlara dayanarak, türün besin elementleri ve biyokimyasal içerik açısından zengin olduğu sonucuna varılabilir. Bu türün kültüre alınmasıyla, sebze olarak sınıflandırılabilir ve ilaç endüstrisi için bir hammadde kaynağı sağlayabilir. İncelenen parametreler göz önünde bulundurulduğunda, bu türün yetiştirilmesinin ve ticari üretiminin mümkün olduğu düşünülmektedir.Article Geleneksel Otlu Peynirde Kullanılan Allium Türleri(2020) Tunçtürk, Murat; Nohutçu, Lütfi; Tunçtürk, Rüveyde; Şelem, EzelhanOtlu peynir, ‘Van otlu peyniri’ adıyla coğrafi işaret almış ve içerisine bölgeye özgü çok sayıda otun konduğu bir peynir çeşidi olarak ön plana çıkmaktadır. Peynirde kullanılan otların çeşidi ve oranları yörelere göre değişmekle beraber Allium türleri neredeyse tüm bölgelerde otlu peynirin içerisine konmaktadır. Ülkemizde 196 Allium türü bulunmakta ve bunlardan 60’a yakını endemiktir. Her türün kendine özgü görüntü, tat, aroma ve biyokimyasal içeriğe sahip olması, peynir yapımında en fazla tercih edilen tür olmasını sağlamaktadır Otlu peynir yapımında kullanılan Allium türleri antimikrobiyal, antioksidan, antifungal, antibakteriyel, antikanserojen ve antienflamatuar etki gibi özelliklere sahiptir. Bu çalışmada yoğun olarak otlu peynirde kullanılan Allium türleri ve özellikleri, yaygın oldukları yerler ve bu türler ile ilgili yapılmış bazı çalışmaların sonuçları verilmiştir.Article Gürpınar (Van) Yöresinde Belirlenen Yenilebilir Makromantarlar(2019) Acar, İsmail; Şelem, Ezelhan; Demirel, Kenan; Keleş, AliBu çalışma 2016 ve 2017 yılları arasında Gürpınar (Van) ilçe sınırları içinde kalan bölgeden toplanan yabani yenilebilir makromantar üzerinde gerçekleştirilmiştir. Örneklerin makro ve mikromorfolojilerine ilişkin gerekli incelemeler sonucunda, 4 ordo ve 11 familyaya ait 36 yenilebilir yabani makromantar türü belirlenmiştir. Bunlardan 8 tanesi Ascomycota bölümüne, 28 tanesi ise Basidiomycota bölümüne aittir. Belirlenen taksonlardan Agaricus bisporus, A. campestris, A. urinascens, Pleurotus eryngii, P. ostreatus ve P. populinus yerel halk tarafından toplanıp tüketilmektedir. Yörede ekonomik öneme haiz tek tür ise Pleurotus eryngii’dir.Article Gürpınar (Van) Yöresinin Makromantar Biyoçeşitliliği(2021) Şelem, Ezelhan; Keleş, Ali; İşler, SinanÇalışma 2015 ve 2017 yıllarında Vanʹın Gürpınar ilçesinden toplanan makromantar örnekleri üzerinde gerçekleştirilmiştir. Arazi ve laboratuvar çalışmaları sonucunda Ascomycota ve Basidiomycota bölümleri içinde yer alan üç sınıf, yedi takım, 27 familya ve 49 cinse ait 94 tür belirlenmiştir. Belirlenen taksonlar, habitatları, substratları, toplanma yerleri ve toplayıcı numaraları ile birlikte listelenmiştir.Article Investigation of the Biochemical Content of Some Plant Microgreens From Fhe Asteraceae Family(Centenary University, 2024) Tunçtürk, Rüveyde; Yolcu, Muhammed Said; Tunçtürk, Murat; Şelem, Ezelhan; Nohutçu, LütfiMicrogreens strengthen the immune system with their intense vitamin, mineral, and antioxidant values; Scientific studies have proven that they are very effective in solving important health problems such as cancer, cardiovascular diseases, and cholesterol. In this study, the changes in photosynthetic pigment, antioxidant capacity, phenolic and flavonoid content, and ascorbic acid (vit C) contents of microgreens of some medicinal plant species (Echinacea purpurea, Calendula officinalis, and Silybum marianum) were investigated. At the same time, the accumulation of Ca, K, Mg, and Na, which have a direct impact on human health, was examined. The trial was designed according to the Randomized Plot Trial Design, in which the growth medium consisting of a mixture of peat, cocopeat, and perlite was used in a fully controlled climate cabin. In the results of working; While the best results in terms of photosynthetic pigment, total antioxidant substance, and flavonoid substance amount were obtained from the echinacea plant, it was determined that the phenolic substance content was higher in the thistle plant and there was no significant difference between the echinacea and thistle plant in terms of ascorbic acid content. In the study, Ca and Mg accumulation was determined to be higher in thistle, K in echinacea, and Na in calendula.Article Türkiye Mikobiyotası için Yeni Bir Yenen Makromantar Kaydı(2018) Kesici, Sedat; Şelem, Ezelhan; Keleş, Ali; Akçay, Mustafa EmreBu çalışmada Morchella prava Dewsbury, Moncalvo, J.D. Moore & M. Kuo türü Türkiye mikobiyotası için yeni kayıt olarak sunulmuştur. Bu makrofungus yenebilen ve potansiyel olarak ekonomik değeri bulunan bir türdür. Türün kısa deskripsiyonu ile birlikte, makro ve mikro morfolojilerine ait görseller sunulmuştur.Article Tuz Stresi Koşullarında Yetiştirilen Soya Fasulyesi (Glycine Max L.)’ Nde Mikoriza Uygulamalarinin Bazı Biyokimyasal Özellikler Üzerine Etkisi(2024) Oral, Erol; Tunçtürk, Rüveyde; Tunçtürk, Murat; Nohutçu, Lütfi; Şelem, EzelhanBu çalışma, soya fasulyesinde (Glycine max L.)) tuz stresi (kontrol, 50, 100, 150, 200 mM) altında mikoriza uygulamalarının (AMF) bazı biyokimyasal değişiklikler üzerine etkilerini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Araştırmada uygulanan faktörlerin etkisi doğrultusunda soya fasulyesinde klorofil (32.9-43.0 dx), yaprak alan indeksi (7.2-17.7 cm2), flavonol (0.36-0.70 dx) , antosiyanin (0.01-0.03 dx) ve NBİ (32.3- 47.9 mg g-1 ) gibi özellikler incelenmiştir. Çalışma sonucunda; tuz stresi altında klorofil, yaprak alan indeksi, azot balans indeksi (NBİ) değerleri azalırken, flavonol ve antosiyanin değerleri ise artış göstermiştir. Bu sonuçlara göre tuz stresine karşı AMF uygulamalarının bazı biyokimyasal özellikler üzerinde meydana gelen olumsuz etkiyi azaltıcı ve düzenleyici etkiye sahip olduğu tespit edilmiştir.Article Uçucu Yağların Tarımsal Hastalık ve Zararlılara Karşı Kullanımıa(2021) Şelem, Ezelhan; Tunçtürk, Rüveyde; Nohutçu, Lütfi; Tunçtürk, MuratArtan dünya nüfusuna paralel olarak besin ihtiyacı artmış ve mevcut tarım alanlarından daha fazla verim elde edilmesi yoluna gidilmiştir. Yapılan yoğun üretimler beraberinde hastalık ve zararlılarda artışlara sebebiyet vermiştir. Son yıllarda artan hastalık ve zararlılar ile mücadelede özellikle konvensiyonel üretimde çözüm kimyasal mücadele olarak görülmekte iken bu durum çevre kirliliğine ve beraberinde besin zincirinde kalıntılara sebep olur. Bu kalıntılar canlılar üzerinde toksisite veya değişik olumsuz etkiler ortaya çıkarabilmektedir. Buna karşın bitkisel üretimde kimyasal girdileri minimuma indirmek amacıyla alternatif mücadele yöntemlerine yönelim olmuştur. Bu yöntemlerden birisi de uçucu yağların tarımsal hastalık ve zararlılara karşı kullanılması olmuştur. Bitkiler aleminde mevcut bitki türlerinin yaklaşık 1/3’ü uçucu yağ içermektedir. Ülkemizin bitki biyoçeşitliliği göz önüne alındığında uçucu yağ içeren bu bitkilerin sürdürülebilir tarım uygulamaları ile mücadeleye dahil edilmesi büyük önem arz etmektedir. Bu çalışmada uçucu yağların herbisit, insektisit, akarisit, nematisit, antifungal, antibakteriyel ve antiviral olarak kullanım olanakları ve elde edilen sonuçlar hakkında bilgiler verilmiştir.Article Van Ekolojik Koşullarında Yetiştirilen Allium Türlerinin Besin Element İçeriği İle Biyokimyasal İçeriğinin Belirlenmesi(2024) Nohutçu, Lütfi; Tunçtürk, Rüveyde; Tunçtürk, Murat; Şelem, EzelhanTürkiye genelinde toplam 196 Allium taksonu bulunmakta ve bunların 1/3’ünün endemik olduğu bilinmektedir. Allium türleri başta peyzaj, tıp, eczacılık ve gıda olmak üzere pek çok alanda kullanılmaktadır. Yürütülen çalışmanın materyalini oluşturan Allium subsubakaka, A. kharputense ve A. giganteum türleri Türkiye florasında doğal olarak yetişmektedir. Özellikle Van yöresinde otlu peynir yapımında sıkça tercih edilen bu Allium türleri Van YYÜ, Ziraat Fakültesi Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bahçesi’nde kültüre alınmıştır. Yürütülen çalışmada Alium türlerinin içerdiği makro ve mikro besin elementi, biyokimyasal içeriği ve dualeks değerlerinin tayin edilmesi amaçlanmıştır. Yapılan analizler sonucunda, türlerin incelenen parametreler bakımından zengin bir içeriği sahip oldukları belirlenmiştir. İncelenen parametrelerin maksimum ve minimum değer aralığı toplam kül için %9.80-20.88, kuru madde için %18.89-25.07, toplam flavonoid içeriği için 13.96-23.79 mg QE/100 g, toplam antioksidan aktivite için 105.79-132.82 µmol TE/g, toplam fenolik madde içeriği için 35.50-201.52, NBI için 18.16-19.27 dx, klorofil için 30.07-38.70 dx, flavonoid için 1.62-2.05 dx, anthosiyanin için 0.03-0.06 dx, K için 16.06-22.38 g/kg, Ca için 7.49-9.19 g/kg, Mg için 2.99-3.45 g/kg, Fe için 126.50-761.56 mg/kg, Zn için 22.14-34.54 mg/kg, Cu için 5.74-7.76 mg/kg ve Mn için 21.83-123.15 mg/kg olarak belirlenmiştir. Yürütülen çalışmanın sonucunda türlerin biyokimyasal içerik ve besin elementi açısından oldukça zengin olduğu belirlenmiştir.Article Vermikompostlu Ortamda Yetiştirilen Calendula Officinalis L. Bitkisinde Tuz Stresinin Morfolojik ve Anatomik Gelişim Parametreleri Üzerindeki Etkisi(2021) Nohutçu, Lütfi; Tunçtürk, Murat; Keskin, Bilal; Şelem, EzelhanTarım arazilerinde yaşanan tuzluluk sorunu yoğun olarak üretimi yapılan türlerde yetiştiriciliği sınırlandırmaktadır. Özellikle kurak ve yarı kurak bölgelerde yaşanan tuzluluk sorununa yönelik alternatifler geliştirilmekte ve toprağın organik maddece zenginleştirilmesi bunların en önemlilerinden birisi olarak görülmektedir. Toprak yapısını iyileştirme, verim ve kalitede artış, bitki büyüme ve gelişimi üzerinde olumlu etki gösteren vermikompost yetiştiricilikte yaygın olarak kullanılmaktadır. Özellikle abiyotik stres faktörlerinden olan tuzluluk stresinde zararlanma derecesini kontrol grubuna kıyasla ciddi oranlarda azalttığı bilinmektedir. Yapılan çalışmada %30 vermikompostlu tarla toprağı ile %100 tarla toprağında yetiştirilen bitkilerin farklı tuz konsantrasyonundaki (kontrol (0), 50, 100, 150 mM NaCl) gelişimi incelenmiş ve bitkilerin vermikompostlu ortamda daha iyi bir gelişim gösterdiği belirlenmiştir. Çalışmada stoma eni, stoma boyu, stoma yoğunluğu, epidermal hücre sayısı, stoma indeksi, yaprak alanı, klorofil miktarı ve renk değerleri (L*, a*, b*, Chroma ve Hue) incelenmiştir. Renk değerlerinden L*, a*, b* ve Chroma’nın istatistiksel olarak önemsiz olduğu fakat Hue açı değerinin vermikompostlu ortamda daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Yaprak alanının vermikompostlu ortamda daha yüksek olduğu ve artan tuz stresine paralel olarak azalış gösterdiği görülmüştür. Stoma boyutlarının da benzer şekilde vermikompostlu ortamda en yüksek değere sahip olduğu tuz dozu artışına paralel olarak azalış gösterdiği saptanmıştır. Stoma ve epidermal hücre yoğunluğunun korelasyon içerisinde olduğu ve vermikompostlu ortamın yoğunlukta daha etkili olduğu sonucuna varılmıştır.