Browsing by Author "Çavuş, Hayati"
Now showing 1 - 20 of 28
- Results Per Page
- Sort Options
Master Thesis A Practical Approach To the Web Based Distance Education(2002) Çavuş, Hayati; İnanç, Y. NihatÖZET UZAKTAN EĞİTİME PRATİK BİR YAKLAŞIM ÇAVUŞ, Hayati Yüksek Lisans Tezi, Elektrik-Elektronik Anabilim Dalı Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. Nihat İNANÇ Ocak 2002, 132 sayfa Eğitim kavramı her yaşta, her insana ve her ihtiyaca cevap vermesi gerekli bir kavramdır. Bu önemli görevi üstlenmesi nedeniyle eğitim, değişen yaşam koşullarına ve standartlarına göre kendisini sürekli yenilemelidir. Eğitim sitemlerinde bir takım sorunlar mevcuttur. Bu sorunların mutlaka ve en kısa zaman içerisinde çözümlenmesi gerekmektedir. Bu sorunların çözümünde de ileri eğitim teknolojilerinin uygulamaya konulması gerekli ve kaçınılmazdır. Eğitimde iletişim teknolojilerinin kullanımı, özellikle uzaktan eğitim konusunda yapılan araştırmalar nedeniyle uzun süredir gündemde yerini almaktadır. Teknoloji alanındaki değişmeler ve yeni gelişmeler bütün iletişim teknolojilerini ve bu arada da bilgisayar teknolojisini doğrudan etkilemektedir. Bilgisayar teknolojisindeki yeni gelişmelerin açtığı ufuklar her türlü yeniliğe ve teknolojik gelişime aç olan eğitim sürecinde de köklü değişimleri gerçekleştirebilecek niteliktedir. Bu noktada, internet üniversiteleri ve internet yayıncılığının eğitime yansımalarını göz ardı etmek mümkün değildir. Bu çalışmada, son yıllarda eğitim alanında oldukça tartışılan ve uygulamaya konulan uzaktan eğitim konusu ele alınmıştır. Daha önce bu konuyla ilgili yapılan çalışmalarda işin sadece teorik boyutu ele alınmış, ancak bizim çalışmamızda bir uygulama dersinin (MK-510 Lan ve Wan Dizaynı) web-tabanlı eğitimine yönelik web sayfaları da tasarlanmış ve konuya ilgi duyacakların bu işi nasıl yapmaları gerektiğine dair bilgiler verilmiştir. Tezin oluşturulması sırasında sadece FrontPage 2000 programı kullanılmıştır. Yapılan bu çalışma ile, uzaktan eğitimin, bizim eğitim sistemimizde de kullanılmasının çok büyük faydalar doğuracağı sonucu ortaya çıkmıştır. Uzaktan eğitim ile yer, mekan ve zaman sınırlamaları ortadan kalkmış, nerede, ne zaman ve ne kadar istenirse bu eğitimin alınabileceği sonucu elde edilmiştir. Anahtar kelimeler : Uzaktan eğitim, Web-tabanlı eğitim.Article Bilimsel Araştırma Yöntemleri Konulu Bir Hizmet İçi Eğitim Programının Değerlendirilmesi(2016) Çavuş, Hayati; Güler, ÇetinBu araştırmada \"Bilimsel Araştırma Yöntemleri\" konulu bir Hizmet içi eğitim (HİE) programının incelenmesi amaçlanmıştır. HİE programının incelenmesi iki boyutta ele alınmıştır. Bu boyutlardan ilki, ilgili HİE programına katılan öğretmenlerin programa yönelik görüşlerinin belirlenmesidir. İkinci boyut ise gerçekleştirilen programın, katılan öğretmenlerin bilimsel araştırma yöntemleri ile ilgili bilgi düzeylerine etkisinin araştırılmasıdır. Çalışmada kontrol grupsuz ön ve son test yarı deneysel deseni kullanılmıştır. Çalışmaya 2014-2015 eğitim öğretim yılı bahar dönemi ilkokul, ortaokul ve liselerde görev yapmakta olan 25'i kadın (%35.20) ve 46'sı erkek (%64.80) toplam 71 öğretmen katılmıştır. Araştırma bulgularına göre katılımcıların gerçekleştirilen HİE programına yönelik görüşlerinin oldukça olumlu olduğu; programın katılımcı başarı düzeylerini anlamlı miktarda arttırdığı görülmüştür (F(1, 69)= 106.73, p<.001). Katılımcıların HİE programına yönelik görüşleri cinsiyetlerine göre anlamlı bir farklılık gösterirken, başarı durumlarında demografik özelliklerine göre herhangi bir farklılık görülmemiştirMaster Thesis Comparison of Experimental Studies on the Effect of Mobile Learning on Academic Achievement(2018) Şeylan, Fatma; Çavuş, HayatiGeçmişten günümüze kadar mobil öğrenme alanında sürekli gelişmelerin olduğu dikkat çekmektedir. Bu çalışma mobil öğrenme alanında yapılan deneysel çalışmalara ait verileri farklı açılardan karşılaştırmayı ve elde edilen sonuçlara göre mobil öğrenmenin akademik başarı üzerindeki etkisine göre yeni çalışmalara zemin oluşturmayı amaçlamaktadır. 2005-2016 yılları arasındaki 12 yıllık süreçte mobil öğrenme alanında uygulanan deneysel çalışmalar bu tez kapsamında incelenmiş ve sonuçları karşılaştırılmıştır. Çalışmada 'Tarama Yöntemi' kullanılmış ve bu yöntemle çalışma kapsamına dahil edilen veri tabanları ayrıntılı olarak incelenmiştir. Mobil öğrenme alanında ulaşılan 381 adet çalışma deneysel olup olmaması açısından incelenmiş ve sadece deneysel olan 73 adet çalışmaya ait veriler kullanılmıştır.Veriler ortak özelliklerine göre 3 ayrı tabloda gruplandırılmış ve SPSS 22.0 Programı ile birçok farklı analiz yapılmıştır. Çalışmalar yapıldıkları yıllara göre incelendiğinde deney grubuna yapılan mobil öğrenme sonucunda akademik başarıdaki artışın anlamlı düzeyde olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Yerli ve yabancı literatürdeki yayınlarla yapılan analizler sonucunda yerli literatür için anlamlı farklılık bulunmazken yabancı literatürde yapılan çalışmalar için anlamlı farklılık bulunmuştur. Deneysel çalışma türlerine göre yüksek lisans tezleri için anlamlı farklılık bulunmazken, doktora tezleri, makale ve bildiriler için mobil öğrenmenin akademik başarıya etkisi anlamlı düzeyde bulunmuştur. Çalışma türleri üzerinde ön test-son test uygulanarak yapılan deneysel çalışmalar sonucunda ise doktora tezleri, makale ve bildiriler için anlamlı farklılık bulunurken, yüksek lisans tezleri için anlamlı farklılık bulunamamıştır. Tek gruba yapılan deneysel çalışma türündeki çalışmalarda ise anlamlı farklılık bulunmuştur. Son olarak yerli ve yabancı literatürde yapılan çalışmalardan ön test- son test uygulanan deneysel çalışmalara ait sonuçlarda yerli literatür için p değeri hesaplanamadığından farkın anlamlı olup olmadığıyla ilgili yorum yapılamazken, yabancı literatürdeki çalışmalar için anlamlı farklılık bulunmuştur.Master Thesis Digital Game Addiction and Cyber Bullying in High School Students(2023) Tunç, Cihat; Çavuş, HayatiBu araştırmanın amacı, lise öğrencilerinin dijital oyun bağımlılığı ve siber zorbalık düzeyleri arasındaki ilişkiyi incelenmektir. Ayrıca bu amaç doğrultusunda dijital oyun bağımlılığı ve siber zorbalık, bazı sosyo-demografik (cinsiyet, sınıf, annenin eğitim durumu, oynadığı dijital oyun türleri, oyun oynama süreleri, bilgisayar, tablet, cep telefonuna sahip olma durumları ve internete bağlanma süreleri) değişkenlere göre incelenmiştir. İlişkisel tarama modeli ile yapılan araştırmaya 2022-2023 eğitim öğretim yılı Van ilinde öğrenim gören 665 lise öğrencisi katılmıştır. Araştırmanın verileri Irmak ve Erdoğan tarafından geliştirilen Dijital Bağımlılık Ölçeği, Küçük, İnanıcı ve Ziyalar tarafından geliştirilen Siber Zorbalık Ölçeği ve Kişisel Bilgi Formu kullanılarak elde edilmiştir. Verilerin analizinde; Aritmetik Ortalama, Standart Sapma, Bağımsız t testi, tek yönlü varyans analizi (ANOVA), Pearson Korelasyon Katsayısı kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre lise öğrencilerinin dijital oyun bağımlılık düzeyleri ile siber zorbalık düzeyleri arasında orta düzeyde pozitif ve anlamlı bir ilişki olduğu belirlenmiştir. Lise öğrencilerinin dijital oyun bağımlılık düzeyleri; cinsiyetlerine, günlük oyun oynama süresine, dijital oyun türleri oynama durumuna göre anlamlı farklılık gösterdiği, sınıf kademesi, annenin eğitim düzeyi göre anlamlı bir fark bulunmadığı belirlenmiştir. Lise öğrencilerin siber zorbalık düzeylerinin sınıf, günlük internete bağlanma süresi, cep telefonu ve bilgisayara sahip olma durumuna göre anlamlı farklılık gösterdiği, cinsiyet, tablete sahip olma durumuna göre anlamlı bir fark bulunmadığı belirlenmiştir.Master Thesis The Effect of Gamification on Students' Computational Thinking Skills and Motivation in Text-Based Programming Teaching(2023) Şener, Kübra; Çavuş, Hayati; Ramazanoğlu, MehmetBu araştırmanın amacı metin tabanlı programlama öğretiminde oyunlaştırma tasarımıyla ders işlenmesinin öğrencilerin bilgi işlemsel düşünme becerilerine ve motivasyonlarına etkilerinin incelenmesidir. Çalışmada eşit gruplar ön-test son-test kontrol gruplu yarı deneysel desen kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu Ağrı ili Doğubayazıt ilçesinde yer alan bir proje okulunda okuyan ve Bilgisayar Bilimi dersi alan 10. Sınıf seviyesindeki 6 şubeden ön test puanlarına göre benzer seçilen 2 şubenin öğrencileri oluşturmaktadır. Deney grubunda 34, kontrol grubunda 30 kişinin katılımıyla çalışma gerçekleştirilmiştir. Metin programlama dili olarak Bilgisayar Bilimi dersi kapsamında Python programlama dili kullanılmıştır. Kontrol grubunda anlatım, gösterip yaptırma, soru-cevap yöntemleri kullanılırken deney grubunda bunlara ek olarak ders etkinlikleri oyunlaştırmayla tasarlanmıştır. Uygulama süreci 8 hafta sürmüştür. Veri toplama aracı olarak Bilgi İşlemsel Düşünme Becerileri Ölçeği ve Motivasyon Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen bulgular betimsel istatistikler, ilişkisiz ve ilişkili örneklemler için t-testleri kullanılarak analizler gerçekleştirilmiştir. İnceleme sonucunda deney ve kontrol gruplarında bilgi işlemsel düşünme becerilerinin ve motivasyonlarının anlamlı bir şekilde farklılaştığı, bu farklılığın deney grubunun lehine olduğu tespit edilmiştir. Hem kontrol hem deney grubunda bilgi işlemsel düşünme becerileri ve motivasyonları, cinsiyet ve deneyim değişkenlerine göre anlamlı farklılık görülmemiştir.Master Thesis The Effect of Mobile Augmented Reality Applications on Students' Academic Achievement and Attitudes on 'cells and Divisions'(2023) Kuş, Şeyda Güngör; Çavuş, HayatiBu çalışma 7.sınıf öğrencilerinin mobil artırılmış gerçeklik uygulamalarını fen bilimleri dersinde kullanımını ölçmek amacıyla yapılmıştır. Çalışma, Van ilinin Tuşba ilçesinde bulunan Milli Eğitim Bakanlığına bağlı bir ortaokulda yürütülmüştür. Araştırmada yarı deneysel desen kullanılmış ve nicel verileri ölçmek için 'Artırılmış Gerçeklik Uygulamaları Tutum Ölçeği (AGUTÖ)' kullanılmıştır. Toplanan veriler SPSS 25 programında analiz edilmiş ve araştırma sonuçlarına göre deney grubu öğrencilerinin mobil Artırılmış Gerçeklik (MAG) uygulama sonrasındaki akademik başarı son-test ile ön-test ve son-test puanları kontrol grubu öğrencilerinden daha yüksek bulunmuştur. Araştırmanın tutum ölçeğinin faktörlerine ait değerlere göre normalliğin sağlanamadığı gözlemlenmiş ve bu durumda non-parametrik testlerden olan Mann-Whitney U testi yapılmıştır. Deney grubu öğrencilerinin cinsiyete göre AG uygulamasına karşı tutumlarının 'kullanma isteği' faktörünün sonuçlarına göre kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre AG tutumlarının daha yüksek olduğu bulunmuştur. Anket çalışması sorularından elde edilen sonuçlara göre öğrencilerin çoğunluğu mobil AG uygulamalarının; kendi öğrenmelerini kolaylaştırdığını, derste kullanılmasının gerekli olduğunu, ilgi çekici, eğlenceli, kullanımının kolay olduğunu ve kullanırken sıkılmadıklarını belirtmişlerdir. Bu çalışma ile gerekli araç-gereci bulunmayan dezavantajlı okullarındaki öğrenciler ile imkânı bulunan okullardaki öğrenciler arasındaki fırsat eşitliği sağlanarak, dezavantajlı okullardaki öğrencilerin anlamlı ve kalıcı öğrenmeler gerçekleştirmesini sağlamak amaçlanmıştır.Master Thesis Effects on Creative Thinking Skills and Attitudes of Students Due To the Web Mediated Problem Based Learning.(2009) Günbatar, Mustafa Serkan; Çavuş, HayatiBu çalışmada, web üzerinden gerçekleştirilen Probleme Dayalı Öğrenme sürecinin öğrencilerin yaratıcı düşünme becerilerine olan etkisi ve süreç sonundaki öğrenci tutumları belirlenmiştir.Araştırma deneysel desen modelinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmada veri toplama aracı olarak yaratıcı düşünme becerisi ölçeği ve web tabanlı probleme dayalı öğrenme tutum ölçeği kullanılmıştır. İlgili ölçme araçları 2007-2008 bahar yarıyılında Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümüne kayıtlı Bilgisayar II dersini alan öğrencilerden 60 kişiye uygulanmıştır. Bir sınıf tamamıyla kontrol, diğer bir sınıf tamamıyla deney grubu olarak belirlenmiştir. Deney grubuna Web Tabanlı Probleme Dayalı, kontrol grubuna yüz yüze Probleme Dayalı öğrenme ile ders işlenmiştir. Araştırmanın alt problemlerinin çözümlenmesinde yüzde, frekans, aritmetik ortalama, standart sapma, tek faktör üzerinde tekrarlı ölçümler için iki faktörlü ANOVA (repeated measures) testi kullanılmış ve faktör analizi yapılmıştır.Deney grubu öğrencilerinin deneysel işlem öncesinde ?orta? (%40) ve ?ortanın üzerinde yaratıcı? (%60) grupta yer aldıkları belirlenmiş, deneysel işlem sonrasında ise ?orta? (%43,3), ?ortanın üzerinde? (%53,3) ve ?olağanüstü yaratıcı? (%3,3) grupta yer aldıkları belirlenmiştir. Bu durum ortanın üzerinde yaratıcı grupta bulunan birer öğrencinin orta ve olağanüstü yaratıcı gruplarına kaymasının sonucudur ve deneysel işlem sonucu öğrencilerin yaratıcılık düzeylerinde çok fazla değişim meydana gelmediği şeklinde yorumlanabilir. Kontrol grubu öğrencilerinin deneysel işlem öncesinde ?orta? (%46,7) ve ?ortanın üzerinde yaratıcı? (%53,3) grubunda yer aldıkları belirlenmiş, buna karşılık deneysel işlem sonrasında yaratıcı düşünme becerilerindeki artışla ?orta? (%26,7) ve ?ortanın üzerinde? (%73,3) grubunda yer aldıkları belirlenmiştir.Deney ve kontrol grubunun deney öncesi ve deney sonrası öntest ve sontest toplam yaratıcılık ölçeği puanları arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Öğrencilerin yaratıcılıklarıyla ilgili olarak, öntest-sontest ortalama yaratıcılık puanları arasında anlamlı bir fark yoktur. İki ayrı ortamda öğrenen deney ve kontrol grubu öğrencilerinin yaratıcılıklarının deney öncesinden sonrasına anlamlı farklılık göstermediği, başka bir anlatımla farklı işlem gruplarında (deney ve kontrol grubu) olmak ile tekrarlı ölçümler faktörlerinin yaratıcılık düzeyleri üzerindeki ortak etkilerinin anlamlı olmadığı bulunmuştur.Deneysel işlem sonrası deney grubunda bulunan öğrencilerin Web Tabanlı Probleme Dayalı öğrenmeye ilişkin genel tutumları olumlu yönde yüksek çıkmıştır. Ayrıca deney grubu öğrencilerinin ?Bilgisayar dersine?, ?İşbirliğine Dayalı Öğrenmeye?, ?Web'e Dayalı Öğrenmeye?, ?Kendi Kendine Öğrenmeye? ve ?Problem Çözmeye İlişkin? alt boyutlardaki tutumları da olumlu yönde yüksek çıkmıştır.Anahtar Kelimeler: Probleme Dayalı Öğrenme, Web Tabanlı Eğitim, Yaratıcı Düşünme Becerisi.Article Evrişimsel Sinir Ağı Temelli Yüz Tanıma Yöntemleri ile Robot Resim Oluşturma Uygulaması(2022) Ayata, Faruk; Çavuş, HayatiYüz tanıma sistemleri, kriminoloji, personel takibi ve güvenlik sistemleri gibi görüntü içeren alanlarda sıklıkla kullanılmaktadır. Görüntü içeren verileri işlemek için görüntü işleme, makine öğrenmesi ve derin öğrenme algoritmalarından yararlanılmaktadır. Yüz tanıma sistemleri kayıp bireylerin bulunması için de umut verici biyometrik teknolojilerden biri olabilir. Çünkü ebeveyn ve akrabaların kaybolan bireyin yüz fotoğrafına sahip olma olasılığı, parmak izi veya iris gibi diğer biyometrik verilere ulaşma ihtimalinden daha yüksek olabilmektedir. Bu çalışmada Evrişimsel Sinir Ağları (ESA) yöntemi kullanarak kaybolan, kaçırılan ya da aranan bireylerin bulunması temeline dayanan bir sistem tasarlamak ve tasarlanan bu sistem ile yüz tahmini yapmak amaçlanmaktadır. Bu kapsamda sistemde kullanılmak üzere, tarafımızca oluşturulan ve hiçbir çalışmada henüz kullanılmamış olan, aile yüz veri setine ESA tekniği uygulanarak aile yüz referans modeli oluşturulmaktadır. Daha sonra bu çalışmaya özel geliştirilen web tabanlı bir robot resim oluşturma programı ile yüz referans modeli baz alınarak robot resim oluşturulmaktadır. Aile yüz veri seti içerisinden rastgele seçilen 10 ailenin aile referans modeline ait robot resmi ile aileden seçilen bir birey kıyaslanmıştır. Bu kıyaslama sonucunda %88,77 ile %93,90 arasında başarı oranları elde edilmiştir.Master Thesis Examining the Digitization Status of Faculty Members in Universities in Emergency Remote Education(2022) Ağırtaş, Abdullah; Çavuş, HayatiCovid-19 salgınının Çin'de ortaya çıkmasından sonra bütün dünyaya yayılarak bir pandemiye dönüşmesinin ardından birçok ülkede acil uzaktan eğitim süreci başlamıştır. Birçok eğitim kademesinde olduğu gibi üniversiteler de acil uzaktan eğitimle eğitimlerine devam etmeye çalışmıştır. Bu çalışmada öğretim elemanlarının Covid-19 dönemindeki dijitalleşme durumları incelenmiştir. Çalışmada, analiz tekniği olarak nicel ve nitel boyutların birlikte bulunduğu karma yöntem kullanılmıştır. Tasarım olarak ise Cresswell'in eşzamanlı dönüşümsel tasarımı kullanılmıştır. Nitel çalışmadan elde edilen sonuçlar nicel çalışmadan elde edilen verilerle birlikte değerlendirilmiştir. Çalışmanın nicel boyutunda Doğu Anadolu'da bir devlet üniversitesinde 2020-2021 yılları arasında görev yapan 201 öğretim elemanın dijitalleşme durumları, Covid-19 pandemi döneminde yapılan acil uzaktan eğitim bağlamında incelenmiştir. Çalışmanın nitel boyutunda araştırmacılar tarafından hazırlanmış olan yarı yapılandırılmış Acil Uzaktan Eğitim Formu ile aynı üniversitede ve aynı yıllar arasında 10 öğretim elemanının, acil uzaktan eğitim sürecinde yaşadıkları deneyim ve teknoloji kullanımı ile ilgili bilgiler elde edilmiştir. Toplanan veriler çalışmanın nitel boyutunda, olgubilim yöntemi ile analiz edilmiş, bu kapsamda öğretim elemanlarının, pandemi öncesi ve süreci için kullandıkları materyal, teknoloji bilgileri ve dijitalleşme durumları ile sürecin bu durumlara etkisine yönelik görüşleri raporlanmıştır. Alınan bilgiler öğretim elemanlarının bazı demografik özelliklerine göre incelenmiştir. Ayrıca yapılan çalışma sonucunda öğretim elemanlarının genel dijitalleşme düzeylerinin ortalamanın üstünde olduğu tespit edilmiştir. Öğretim elemanlarının yaşa, görev yapılan birime, unvana, mezuniyet derecesine göre dijitalleşme düzeyinde farklılık elde edilmiştir. Acil uzaktan eğitim süreciyle ilgili sorulan soruların cevaplarına göre öğretim elemanlarının dijitalleşme düzeylerinde farklılaşmalar olduğu görülmüş ve raporlanmıştır.Doctoral Thesis Face Recognition System in Family Individuals With Content-Based Image Access Methods(2020) Ayata, Faruk; Çavuş, HayatiYüz tanıma sistemleri, kriminoloji, güvenlik sistemleri gibi görüntü içeren alanlarda veriyi işlemek için görüntü işleme, makine öğrenmesi ve derin öğrenme algoritmaları kullanılmaktadır. Yüz tanıma sistemleri kayıp bireylerin bulunması için umut verici biyometrik teknolojilerden biri olabilir; çünkü ebeveynlerin ve akrabalarının kaybolan bir bireyin yüz fotoğrafına sahip olma olasılığı, parmak izi veya iris gibi diğer biyometrik yöntemlerden daha yüksek olabilmektedir. Bu tez çalışmasında, kaybolan, kaçırılan ya da aranan bireylerin bulunması temeline dayanan içerik tabanlı bir görüntü erişim sistemi tasarlanıp, tasarlanan bu sistem ile yüz tahmini yapmak amaçlanmaktadır. Bu kapsamda sistemde kullanılmak üzere uygun makine öğrenmesi tekniğinin bulunabilmesi için FEI ve CelebA veri seti temin edilmiştir. FEI, CelebA ve aile yüz veri seti üzerinde Makine öğrenmesi tekniklerinden; ESA (Evrişimsel Sinir Ağları), YGH-DVM (Yönelimli Gradyan Histogramı-Destek Vektör Makineleri) ve DSA (Derin Sinir Ağları) yöntemleri kullanılmıştır. Bu yöntemlerin analiz sonuçları değerlendirilerek en iyi yüz tanıma özelliğine sahip olan yöntem olarak %98,86 başarı oranı ile ESA belirlenmiştir. Sonrasında, tarafımızca oluşturulan ve hiçbir çalışmada henüz kullanılmamış olan, aile yüz veri setine ESA tekniği uygulanarak aile yüz referans modeli ve bu model baz alınarak robot resim oluşturulmuştur. Aile yüz veri seti içerisinden rastgele seçilen 10 ailenin aile referans modeline ait robot resmi ile aileden seçilen bir birey kıyaslanarak %88,77 ile %93,90 arasında başarı oranı elde edilmiştir. Ayrıca web tabanlı bir robot resim oluşturma programı hazırlanmıştır.Article Fen Bilgisi Sosyal Bilgiler ve Sınıf Öğretmenliği Öğrencilerinin Bilgisayar Dersine Yönelik Tutumları(2007) Kara, Kazım; Temur, Atilla; Çavuş, HayatiBu çalışma, İlköğretim Bölümü Fen Bilgisi, Sınıf Öğretmenliği ve Sosyal Bilgiler Anabilim Dalı öğrencilerinin bilgisayar dersine karşı olan tutumlarını tespit etmek amacıyla planlanmıştır. Ayrıca, cinsiyete ve sayısal-sözel gruplara ait dağılımların belirlenmesi hedeflenmiştir. Araştırmada, İlköğretim Bölümü Fen Bilgisi, Sınıf Öğretmenliği ve Sosyal Bilgiler programına devam eden öğrencilere tutum ölçeği uygulanmıştır.Sonuç olarak; Sosyal Bilimler ve Fen Bilimleri öğrencilerinin bilgisayar dersine karşı olan tutumları arasında herhangi bir fark tespit edilememiştir. Ancak, erkek öğrencilerde de bu ilginin azalma eğiliminde olduğunu söylemek mümkündür.Master Thesis Investigation of Interactive Electronic Book Usage Process Through Expectation-Confirmation Model of Information Systems(2019) Daş, Arif; Çavuş, HayatiBu çalışmanın temel amacı açık ve uzaktan eğitimde temel materyal olarak kullanılan elektronik kitaplar içerisinden etkileşimli elektronik kitapların öğrenenler tarafından sürekli kullanımına devam etme niyetlerinin belirlenmesidir. Bu bağlamda bilgi sistemleri beklenti onaylama modelinden faydalanılmış ve orijinal model öğrenen motivasyonunu etkilediği düşünülen değişkenlerle genişletilmiştir. Öğrenen görüşlerini almak için alanyazında yer alan çalışmalarda kullanılmış geçerlilik ve güvenirliği sağlanmış sorularla yeni bir anket oluşturulmuştur. Anket aracılığıyla elde edilen veriler SPSS ve AMOS yazılımları yardımıyla Yapısal Eşitlik Modellemesi yöntemine göre analiz edilmiştir. Analiz sonuçları etkileşimli elektronik kitapların sürekli kullanımına devam etme niyetini beklentilerin onaylanması, algılanan fayda ve zevk hissinin doğrudan etkilediğini göstermektedir. Kullanıcıların yenilikçi yaklaşımının ise sürekli kullanıma devam etme niyetini anlamlı bir şekilde etkilemediği görülmektedir. Ayrıca dokunsal uyumsuzluk hissi ise sürekli kullanıma devam etme niyetini doğrudan etkilemese de dolaylı olarak etkilemektedir. Türkiye'de elektronik kitaplar ve etkileşimli elektronik kitaplara yönelik yapılan çalışmaların çoğunluğu içerik, tanım, tasarım ve mimari, taşınabilirlik, güncellenebilirlik ve çoğaltılabilme gibi konuları ele alırken; bu çalışma kullanıcı görüşlerinden yola çıkarak sürekli kullanımı etkileyen değişkenlere değinmektedir. Geçmiş dönemlerde yapılmış olan çalışmalar etkileşimli elektronik kitapların kullanıldığında etkili olduklarını belirtmişlerdir. Fakat yaygın kullanımı sağlanamamıştır. Etkili bir kullanıma sahip olan etkileşimli elektronik kitaplar yazar, yayınevi ve okuyuculara avantajlar sunmaktadır fakat istendik seviyede kullanılmaması kullanım eğilimlerine ve kullanma niyetlerine yönelik adımların atılması gerektiğini gösterir. Bu adımların atılabilmesi için kullanma niyetine etken faktörlerin belirlenmesi gereklidir. Bu faktörler belirlendiği ve etkililik oranları tespit edildiğinde etkileşimli elektronik kitaplara yönelik çalışmalar şekillendirilebilecek ve daha verimli olacaktır. Bu sebeple bu çalışma doğrudan etkileşimli elektronik kitaplara yönelik kullanıcıların kullanıma devam etme niyetini ve bununla ilişkili değişkenleri inceliyor. Bu değişkenlerin etkisi, birbirleriyle ve kullanıma devam etme niyetiyle olan ilişkilerinin gücü sonraki uygulamalara ve araştırmalara ışık tutacaktır.Master Thesis Investigation of Secondary School Students' Computer Thinking Skills and Self-Efficiency Perceptions Regarding Coding in Block-Based Robotic and Coding Education Designed by Gaming Method(2024) Kaya, Demet Ayyıldız; Çavuş, HayatiÇalışmanın amacı, BTRK kursundaki kazanımlardaki konuları oyunlaştırma yöntemi ile öğrencilerin kodlamaya ilişkin bilgisayarca düşünme becerilerine ve öz-yeterlik algıları arasında bir ilişki olup olmadığını araştırmaktır. Ayrıca araştırmaya katılan öğrencilerin cinsiyet değişkeni açısından incelenmesi de çalışmanın diğer amacı arasında yer almaktadır. Çalışmada, nicel araştırma yöntemlerinden ön test-son test kontrol gruplu yarı deneysel desen kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini Van ilinin Muradiye ilçesinde yer alan Fatih Sultan Mehmet Ortaokulunda öğrenim görmekte olan 6.sınıf öğrencilerinden toplam 48 öğrenci oluşturmaktadır. Çalışma Muradiye Robotik ve Kodlama Atölyesinde BTY öğretmeni tarafından iki faklı grupla yapılmıştır. Araştırmanın katılımcıları kolay ulaşılabilir örneklem tekniği ile belirlenmiştir. Katılımcılar Halk Eğitim bünyesinde açılan BTRK kursuna kayıt yaptıran öğrencilerden gönüllü olarak çalışmaya katılım gösterenler arasından seçilmiştir. Araştırmanın deneysel uygulama süreci 2022-2023 eğitim öğretim yılı ikinci döneminde Halk Eğitim bünyesinde açılan BTRK kursu kapsamında 6 hafta süresince planlar, etkinlikler, rozetler, madalyalar, unvanlar ve ödüllerle zenginleştirilmiştir. Çalışmada kodlama becerilerini öğretmek için eğitim sürecinin robotik öğretiminde Arduino tabanlı programlanabilir eğitim robotları tercih edilmiştir. Bu robotların programlanmasında ise Mblock 5 yazılımı kullanılmıştır. Çalışmada yer alan tüm çalışma grubu sınıflarda süreç aynı anda başlayıp aynı anda bitmiştir. Deney grubuna oyunlaştırma yöntemi kontrol grubuna ise geleneksel öğrenme yöntemi kullanılarak ders verilmiştir. Veri toplama aracı olarak çalışma grubunun demografik verilerinin elde edildiği kişisel bilgi formu, Korkmaz, Çakır ve Özden (2016) tarafından geliştirilen Bilgisayarca Düşünme Ölçeği ve Altun ve Kasalak (2018) tarafından geliştirilen 'Blok Tabanlı Programlamaya İlişkin Öz-Yeterlik Algısı Ölçeği' kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen verilerin çözümlenmesinde SPSS 26 paket programı aracılığıyla bağımlı örneklem t-testi, bağımsız örneklem t-testi, iki yönlü varyans analizi ve korelasyon testi kullanılmıştır. Yapılan deneysel işlem öncesinde deney grubu ve kontrol grubu öğrencilerinin kodlamaya ilişkin öz-yeterlik algıları ve bilgisayarca düşünme becerilerinin ortalama puanları arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır (p>0,05). Dolayısıyla deney ve kontrol gruplarındaki öğrencilerin öğretim öncesi bilgisayarca düşünme becerilerinin ve kodlamaya ilişkin öz-yeterlik algıları benzer olabileceği varsayılmıştır. Yapılan araştırma sonucunda deney grubu öğrencilerinin son test puanları kontrol grubu öğrencilerinin son test puanlarına göre anlamlı düzeyde artış göstermiştir (p<0,05). Bu durum oyunlaştırma yönteminin öğrencilerin bilgisayarca düşünme becerileri ve kodlamaya ilişkin öz-yeterlik algıları üzerinde olumlu etkisi olduğunu göstermiştir. Öğrencilerin deney-kontrol grubunda olmalarının ve cinsiyetlerinin öğrencilerin kodlamaya ilişkin öz-yeterlik algıları ve bilgisayarca düşünme becerileri üzerinde ortak etkisinin anlamlı düzeyde olmadığı sonucuna varılmıştır (p>0,05).Master Thesis Investigation of University Students' Mood States and Perceptions of Transactional Distance in Online Learning Environments: a Mixed Methods Research(2024) Bulut, Tülay; Çavuş, HayatiBu çalışmada üniversite öğrencilerinin çevrimiçi öğrenme ortamlarındaki duygu durumları ve işlemsel uzaklık algıları incelenmiştir. Çalışmada sıralı açıklayıcı karma yöntem deseni kullanılmış ve çalışma için gerekli veriler 2022-2023 eğitim-öğretim yılında Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde öğrenim gören 468 öğrenciden toplanmıştır. Çalışmanın nicel boyutunda Online Dersler İçin Ergen Duygu Ölçeği ve Revize Edilmiş İşlemsel Uzaklık Ölçeğinin Uyarlama Çalışması, nitel boyutunda ise yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılarak veriler toplanmıştır. Toplanan nicel veriler SPSS 23 programı ile nitel veriler ise içerik analizi yöntemiyle analiz edilmiştir. Çalışma sonrasında elde edilen veriler doğrultusunda genel olarak öğrencilerin duygu durumları orta seviyededir. Kadın öğrencilerin kaygı düzeyleri erkek öğrencilere göre daha yüksek olarak bulunmuş ve yaşa bağlı olarak anlamlı farklılıklar saptanmıştır. Öğrencilerin çevrimiçi derste kullandıkları cihazın duygu durumları üzerinde etkisi gözlemlenmiş; bilgisayar kullanan öğrenciler genellikle daha olumlu duygular yaşarken akıllı telefon kullanan öğrenciler daha yüksek sıkıcılık ve umutsuzluk duygularını deneyimlemişlerdir. Kişisel bilgisayara sahip olan öğrenciler daha olumlu hissetmişlerdir. İşlemsel uzaklık algısı genel olarak yüksek düzeydedir; öğrenci-öğretmen etkileşimine yönelik işlemsel uzaklık seviyeleri en yüksek, öğrenci-öğrenci etkileşimine yönelik işlemsel uzaklık seviyeleri ise en düşük olarak belirlenmiştir. Ders materyalleri konusunda öğrencilerin genellikle olumsuz bulgular vermesi, iletişim problemleri, teknik sorunlar ve materyal eksikliği gibi faktörler öğrencilerin işlemsel uzaklık algılarını etkileyebileceğine işaret etmektedir.Doctoral Thesis Mathematics Teachers' Usage Level of the Computer and Mathematics Programs at the Educational Contexts in Turkey(2006) Çavuş, Hayati; Çınar, Esin İnan; Kara, KazımÖZETTÜRKİYE'DE MATEMATİK ÖĞRETİMİNDE ÖĞRETMENLERİN EĞİTİMORTAMLARINDA BİLGİSAYAR VE MATEMATİK PROGRAMLARINDANYARARLANMA DÜZEYLERİÇAVUŞ, HayatiDoktora Tezi, Matematik Anabilim DalıTez Danışmanı : Yrd.Doç.Dr. Esin İnan ÇINARKasım 2006, 138 sayfaBu çalışmada, özellikle matematik öğretmenlerinin eğitim ortamlarındabilgisayar ve matematik programlarından yararlanma düzeyleri ile ilgili bir alanaraştırması yapılmıştır. Bu araştırmada kullanılmak üzere kullanılan anket tümTürkiye'yi temsil edecek şekilde 24 ilde görev yapan matematik öğretmenlerineuygulanmıştır. Elde edilen anketlerdeki cevaplar doğrultusunda yapılan çokdeğişkenli istatistiksel analiz yöntemlerinden olan Faktör Analizi sonuçlarıdoğrultusunda sonuca varılarak çalışma tamamlanmıştır. Ayrıca Faktör Analizinedâhil edilmeyen anketin (araştırmanın) diğer soruları ile ilgili de istatistiksel sonuçlarve bunların yorumları da verilmiştir.Matematik Öğretmenleri'nin bilgisayarı ve matematik programlarını çeşitlisebeplerden dolayı çok verimli olarak kullanmadıkları tespit edilmiştir.Anahtar kelimeler: Bilgisayar destekli öğretim, Faktör analizi, Matematik.iMaster Thesis A Meta Analysis Study on the Effect of Technology- Aided Teaching on the Academic Achievement and Attitude Towards Mathematics and Geometry(2019) Deniz, Serap; Çavuş, HayatiBu çalışmada, teknoloji destekli öğretimin matematik ve geometri başarısı ve bu derslere ilişkin tutum üzerine etkililiğini geleneksel yöntemle karşılaştıran deneysel çalışmalar derlenerek meta analiz yöntemiyle birleştirilmiştir. Bu amaçla, 2000-2016 yılları arasında konu üzerine yapılmış olan makale, yüksek lisans ve doktora tezleri incelenmiş, belirlenen ölçütleri karşılayan 98 çalışma akademik başarı ve 47 çalışma da derslere yönelik tutum için meta analize dahil edilmiş ve bu çalışmaların bulgularını sayısal olarak bir araya getirerek değişkenler arasındaki etki büyüklüğü ortaya konulmuştur. Verilerin analizinde CMA 2.0, MS Office Excel 2010 programları kullanılmıştır. Yapılan meta analiz hesaplamaları sonucunda, teknoloji destekli öğretimin öğrencilerin matematik başarıları üzerindeki etki büyüklüğü değeri 0,758, geometri başarıları üzerindeki etki büyüklüğü değeri ise 1,136 olarak hesaplanmıştır. Araştırmada, Cohen (1988) tarafından geliştirilen sınıflandırma esas alınmıştır ve bu sınıflandırmaya göre bulunan bu etki büyüklükleri, matematik akademik başarısı bakımından orta, geometri akademik başarısı bakımından çok yüksek düzeyde bir etki büyüklüğünü ifade etmektedir. Tutum açısından bakıldığında ise, matematik dersine yönelik tutumları için etki büyüklüğü ise 0,502, geometri dersine yönelik tutumları için etki büyüklüğü 0,587 olarak hesaplanmıştır. Bu değerlerin ikisi de Cohen'in (1988) sınıflandırmasına göre orta büyüklükte bir etki değeridir. Ayrıca, araştırmaya dahil edilen çalışmaların uygulama tekniklerine, öğretim kademelerine, ve öğrenme alanlarına göre karşılaştırmalı etki büyüklükleri hesaplanmıştır. Sonuç olarak teknoloji destekli matematik ve geometri öğretimi, geleneksel yönteme göre hem başarı hem de tutum açısından daha etkili bulunmuştur. Bu etkililik düzeyinin öğretim kademelerine, uygulanan tekniklere ve öğrenme alanlarına göre farklılık göstermediği sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler: Akademik Başarı, Tutum, Matematik/ Geometri Öğretimi, Meta analiz.Master Thesis Middle School Mathematics Teachers's Levels of Utilization the Education Informatics Network (eba) Project and Their Opinions About the Project(2019) Yorgancı, Fatma Keskin; Çavuş, HayatiMillî Eğitim Bakanlığı 2023 vizyon belgesinde, okul bazında veriye dayalı planlama ve yönetim sistemine geçileceği yer almış ve bakanlığın tüm kararlarının veriye dayalı hale geleceği birinci hedef olarak belirlenmiştir. Bu kapsamda; Bakanlığın mevcut veri sistemlerinden elde edilecek verilerin bütünleştirilmesi ile erişimi kolay bir Eğitsel Veri Ambarının oluşturulması öngörülmüştür. Bu sürece katkı sağlayacak en önemli bileşenlerden birisi, FATİH projesi kapsamında kurulan ve e-içerik merkezli bir eğitim platformu olan Eğitim Bilişim Ağıdır (EBA). Bu tez çalışmasında ortaokul matematik öğretmenlerinin EBA kullanım düzeylerinin araştırılması ve EBA yeterlilikleri hakkında öğretmen görüşlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu bağlamda, Kayseri ili ortaokullarında görev yapan matematik öğretmenleri arasından, gönüllülük esası ile 312 öğretmen üzerinde karma araştırma yapılmıştır. Anket ve yarı yapılandırılmış görüşme formları ile elde edilen veriler analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda, ortaokul matematik öğretmenlerinin genel olarak EBA'yı eğitim öğretim süreçlerinde faydalı bulmakla beraber içerik yönünden yetersiz ya da kısmen yeterli buldukları ve hali hazırda çok fazla tercih etmedikleri sonucu ortaya çıkmıştır. Sonuç olarak, EBA' nın eksik yönlerinin giderilmesi yönünde çalışmalar yapılmasının gerekli olduğu ve bu sürecin olumlu kazanımlar doğuracağı değerlendirilmiştir. Anahtar Sözcükler EBA, matematik eğitimi, e-içerikArticle Öğretmen Yetiştirmede Etkileşimli Tahta Kullanımı: Bir Yıllık Deneyimli Akademisyen ve Öğretmen Adaylarının Görüşleri(2018) Güler, Çetin; Çavuş, HayatiBu çalışmanın amacı, öğretmen yetiştirme sürecinde etkileşimli tahta teknolojisin kullanımına yönelik öğretimelemanlarının ve öğretmen adaylarının görüşlerini belirlemek ve bu görüşler doğrultusunda etkileşimli tahtakullanımıyla daha etkili ve verimli bir öğretmen yetiştirme süreci için önerilerde bulunmaktır. Çalışmada betimseltarama modeli kullanılmıştır. Çalışmanın örneklemi, 2015 yılında Anadolu’daki bir üniversitenin eğitim fakültesindeçalışmakta olan 35 öğretim elemanı ve kayıtlı 969 öğretmen adayından oluşmaktadır. Katılımcıların etkileşimlitahtalarla bir yıllık deneyimlerinin ardından, her iki grubun deneyimlerine yönelik veri toplanmıştır. Öğretimelemanlarının ve öğretmen adaylarının bir yıllık etkileşimli tahta kullanma deneyimleri sonrasında kendilerinden eldeedilen verilerin çözümlenmesi sonucunda öğretim elemanlarının ve öğretmen adaylarının etkileşimli tahta ile ilgiligörüşlerinin genel olarak olumlu olduğu söylenebilir. Öğretim elemanlarının etkileşimli tahtaları daha çok sunumyapmak için kullandıkları ve bu kullanımlarda daha çok etkileşimli tahtaların yazılımsal ve donanımsal sorunlarındanrahatsız oldukları görülmüştür. Hem öğretim elemanlarının hem de öğretmen adaylarının etkileşimli tahta kullanımıkonusunda kendilerini yeterli görmedikleri ve bu konuda eğitimlere ihtiyaçları olduğu sonucuna varılmış ve budoğrultuda hem uygulayıcılara hem de araştırmacılara önerilerde bulunulmuştur.Article Öğretmenlerin Etkileşimli Tahtaya Yönelik Tutumlarının Değerlendirilmesi: Peace With Ict Avrupa Birliği Proje Örneği(2021) Ayata, Faruk; Seyyarer, Ebubekir; Uçkan, Taner; Çavuş, HayatiDünyamızdaki tüm ülkelerde olduğu gibi ülkemizdeki eğitim alanlarında da birçok gelişmeler yaşanmaktadır. Bu gelişmelerde etkileşimli tahtaların etkisi çoktur. Özellikle Endüstri 4.0 ve sonrasında eğitimde teknoloji kullanımının yanı sıra, örgün eğitim ortamlarında (sınıflarda) etkileşimli tahta kullanımı yaygınlaşmıştır. Bu çalışmanın amacı; İtalya, Slovenya, Romanya ve Türkiye’nin ortaklığıyla gerçekleştirilen “Peace With ICT” isimli Avrupa Birliği (AB) projesinin çıktılarını değerlendirilerek, ülkelerdeki ortak kuruluşlarda çalışan eğitmenlerin etkileşimli tahtaya yönelik tutumlarını ortaya koyan bir istatistiksel veri analizi çalışması yapmaktır. Ülkemizde etkileşimli tahta kullanımının yaygınlaşması FATİH (Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi) projesi ile hız kazanmıştır. Konu ile ilgili yapılan araştırmalarda/incelemelerde, öğretmenlerin eski alışkanlıkları nedeniyle dijital teknolojileri kullanmakta tereddüt ettikleri görülmektedir. Etkileşimli tahtalar, projeksiyon cihazı olarak ve öğrencilere verilen tabletler de oyun konsolu olarak görülmektedir. Bu durumun her anlamda israfa neden olmasından endişe duyulmaktadır. Çalışmada İtalya’dan 45, Slovenya’dan 50, Romanya’dan 107 ve Türkiye’den 69 kişi olmak üzere toplam 271 eğitimciye 22 maddeden oluşan likert tipi bir ölçek uygulanmıştır. Verilerin analizinde parametrik testler kullanılmıştır. Etkileşimli tahta kullanımı ölçeğinin demografik değişkenlere göre farklılık gösterip göstermediğini test etmek için T-Testi ve Anova Analizinden yararlanılmıştır. Ülke ve Mesleki deneyim değişkenlerinin aralarındaki ilişkiyi anlamak üzere yapılan istatistiki analizler sonucunda, farkındalık eğitimi sonrasında 1-5 yıllık mesleki deneyime sahip kişilerin etkileşimli tahtayı daha sık kullandığı ve ülke bazlı en iyi gelişmeyi de Türkiye’nin gösterdiği görülmektedir. Ayrıca uygulanan ölçek tüm ortak kuruluşlarda farkındalık eğitimi öncesi ön test, sonrasında ise son test olarak uygulanmıştır ve ülkeler arasındaki farklar belirlenmiştir. Farkındalık eğitimi öncesinde katılımcı ülkelerin etkileşimli tahtaya olan tutumları, Bilgi ve iletişim teknolojilerine ait bilgi birikimlerinin az olmasından kaynaklı, çekimser ve kararsız olarak görünse de eğitim sonrasında bu tutumun olumlu yönde geliştiği ve yapılan istatistiksel analizlerin sonucuna göre Etkileşimli tahtaya olan tutumları toplamda %32.02 oranında gelişim gösterdiği görülmüştür. Benzer çalışmaların farklı ülkelerde de yapılması ve elde edilen sonuçların karşılaştırılarak daha anlamlı sonuçlara ulaşılması noktasında faydalı olacaktır.Article Ortaokul Matematik Öğretmenlerinin Eğitim Bilişim Ağı (Eba) Projesinden Yararlanma Düzeyleri ve Proje Hakkındaki Görüşleri(2020) Çavuş, Hayati; Yorgancı, FatmaMillî Eğitim Bakanlığı 2023 vizyon belgesinde, okul bazında veriye dayalı planlama ve yönetim sistemine geçileceği yer almış ve bakanlığın tüm kararlarının veriye dayalı hale geleceği birinci hedef olarak belirlenmiştir. Bu kapsamda; Bakanlığın mevcut verisistemlerinden elde edilecek verilerin bütünleştirilmesi ile erişimi kolay bir Eğitsel Veri Ambarının oluşturulması öngörülmüştür. Bu sürece katkı sağlayacak en önemli bileşenlerden birisi, FATİH projesi kapsamında kurulan ve e-içerik merkezli bir eğitim platformu olan Eğitim Bilişim Ağı’dır (EBA). Bu çalışmada ortaokul matematik öğretmenlerinin EBA kullanım düzeylerinin araştırılması ve EBA yeterlilikleri hakkında öğretmen görüşlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu bağlamda, Kayseri ili ortaokullarında görev yapan matematik öğretmenleri arasından, gönüllülük esası ile 312 öğretmen üzerinde karma araştırma yapılmıştır. Anket ve yarı yapılandırılmış görüşme formları ile elde edilen veriler analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda, ortaokul matematik öğretmenlerinin genel olarak EBA’yı eğitim öğretim süreçlerinde faydalı bulmakla beraber içerik yönünden yetersiz ya da kısmen yeterli buldukları ve hali hazırda çok fazla tercih etmedikleri sonucu ortaya çıkmıştır. Sonuç olarak, EBA’nın eksik yönlerinin giderilmesi yönünde çalışmalar yapılmasının gerekli olduğu ve bu sürecin olumlu kazanımlar doğuracağı değerlendirilmiştir.