Browsing by Author "Özgökçe, Çağdaş"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
speacialist-thesis.listelement.badge Evaluate the Roles of the Parameters in the Etiology of the Disease by Comparing Clinic, Biochemical, Hormonal and Metabolic Parameters in Addition To Serum Leptin and Adiponectin Levels on the Patients With or Without Pcos Patients(2010) Özgökçe, Çağdaş; Yıldızhan, RecepAmaç: PKOS'lu olan ve olmayan olgularda serum leptin ve adiponektin düzeyleri yanında klinik, biyokimyasal, hormonal, metabolik parametrelerin düzeyleri karşılaştırılarak hastalık etyolojisinde rollerinin olup olmadığını araştırmaktır.Materyal-Metod: Yüzüncü Yıl Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği'nde Şubat 2009 ile Temmuz 2009 tarihleri arasında PKOS tanısı koyduğumuz ve PKOS düşünmediğimiz toplam 90 hasta çalışmaya dahil edildi. Menstrüel düzensizlik ve hiperandrojenizm bulguları ile kliniğimize başvurup, yaptığımız ultrasonografik ve biyokimyasal-hormonal tetkikler sonucu PKOS tanısı koyduğumuz 45 hasta çalışma grubunu oluştururken, menstrüel düzensizliği olmayan ve hiperandrojenizm bulguları taşımayan, yaptığımız ultrasonografik ve biyokimyasal-hormonal tetkikler sonucu PKOS düşünmediğimiz 45 hasta da kontrol grubu olarak çalışmaya alınmıştır. Araştırma formları oluşturulup hasta ve kontrol grubu hakkında gerekli bilgiler kaydedildikten sonra hasta ve kontrol grubundan, hemogram, biyokimya, CRP, fibrinojen, albümin, globülin, lipid profili (HDL, LDL, VLDL, TG), tiroid fonksiyon testleri (ST3, ST4, TSH), hormonal parametreler (LH, FSH, E2, PRL, sT, SHBG, DHEA, DHEAS, Androstenedion), İnsülin, IGFBP-3, Somatomedin-C, Leptin ve Adiponektin düzeyleri ölçülmüştür.Bulgular: Her iki grup arasında yaş, gravida, parite, abortus, yaşayan çocuk sayısı, alopesia androgenetica, Androstenedion, Albümin, sT3, bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir fark tespit edilmemiştir (p>0.05). Kontrol grubu ile kıyaslandığında PKOS olan grupta sistolik-diastolik kan basıncı, nabız, sigara ve alkol kullanımı, mastodini, akne, akantozis nigrikans, adet düzensizliği, hemoglobin, hematocrit, MCV, BKO, VKİ, FGS, LDL, TG, kolesterol, LH, E2, PRL, İnsülin, Somatomedin C, tT, DHEAS, CRP, Fibrinojen, AKŞ, LDH, Total ve indirekt billirubin, Na, K, Ca, TSH, Leptin istatistiksel olarak daha yüksek bulunmuştur (p<0.05). PKOS olan grup ile kıyaslandığında kontrol grubunda dismenore şikayeti ve VLDL, FSH, IGFBP-3, SHBG, WBC, Globülin, BUN, ürik asit, AST, ALT, sT4, Adiponektin düzeyleri istatistiksel olarak daha yüksek bulunmuştur (p<0.05).Sonuç: Literatürde PKOS'da leptin ve adiponektin ile ilgili yapılan az sayıdaki çalışmalar incelendiğinde; PKOS'lu hastalarda leptinin yüksek, adiponektinin düşük olduğu görülmektedir. Çalışmamızda leptin ve adiponektin düzeyleri yanında klinik, biyokimyasal, hormonal, metabolik parametrelerin düzeyleri değerlendirilmiş olup literatür ile uyumlu olarak PKOS'lu hastalarda leptin yüksek, adiponektin düşük olarak bulunmuştur. Leptin ve adiponektinin PKOS etyopatogenezindeki olası rollerini aydınlatmaya yönelik daha kapsamlı çalışmalara ihtiyaç vardır.Article Türkiye'nin Doğusunda Çocukluk Çağındaki Cinsel İstismar Olgularının Değerlendirilmesi(2010) Kurdoğlu, Mertihan; Özgökçe, Çağdaş; Kurdoğlu, Zehra; Guler, AyseAmaç: Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’ ne cinsel istismar nedeniyle konsülte edilen olguları değerlendirmek. Planlama: Retrospektif çalışma Ortam: YYÜ Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği, Van Hastalar: Cinsel istismara uğrayan 4-14 yaş grubundaki çocuklar Girişim: Yok Değerlendirme Parametreleri: Cinsel istismara uğrayan çocukların demografik özellikleri, muayene bulguları. Sonuç: Ocak-2007 ile Temmuz-2009 tarihleri arasındaki kayıtlar incelendiğinde, 4-14 yaş grubunda 52 çocuğun cinsel istismara uğradığı tespit edilmiştir. Bunlardan 42’sini kız ( % 80.77) 10’ unu erkek (%19.23) çocuklar oluşturmaktadır. Kız çocuklardan 12’ sinde (%28.57) hymen deflorasyonu, 7’ sinde (%16.67) anal livata, 4’ ünde (%9.52) her iki durum da tespit edilmiştir. Erkek çocukların 6’sında ( %60) anal livata, 7’sinde (%70) fiziksel darp hali görülmüştür. Dört kız (%9.52) ve 2 erkek (%20) çocuğunun aynı anda birden fazla kişi tarafından istismara uğrarken kızlardan 3’ ünün (%7.14) erkeklerden 1’ inin (%10) aynı kişi veya kişiler tarafından defalarca istismar edildiği anlaşılmıştır. Yorum: Bölgemizde çocuğa cinsel istismar, çoğu kez etnik ve kültürel değerler nedeniyle gizlendiği için cinsel istismara uğrayan çocukların gerçekte daha fazla olduğunu düşünmekteyiz.