Browsing by Author "İşleyen, Şakir"
Now showing 1 - 20 of 25
- Results Per Page
- Sort Options
Doctoral Thesis Analysis of Covid-19 Agenda With R Program Using Big Data on Social Media Based on Countries(2022) Zebarı, Amar Yahya Husseın; İşleyen, ŞakirBüyük veri genel olarak kullanılan programların saklama, yönetme ve işleme kapasitesinin ötesindeki veri kümelerini anlatmak için kullanılan bir terimdir. COVID-19 hızla birçok ülkeye yayılmıştır ve 11 Mart 2020 tarihinde 4000'den fazla insanın ölümüne yol açmasıyla Dünya Sağlık Örgütü tarafından bu tarihte resmen pandemi olarak ilan edilmiştir. Bu tezin amacı büyük veri olarak seçilen twitter üzerinde belirlenen bir konu üzerinden elde edilen veriler ışığında analiz gerçekleştirmektir. Bu amaç doğrultusunda belirlenen konu olan #covid19 hashtag'i ile atılan tweetlerin Irak üzerinden atılan tweetler ile diğer seçilen ülkeler ile atılan tweetler üzerinde benzer bir ilişki olup olmadığını analiz etmektir. Tezde, Büyük Veri Analizi, İçerik Analizi, Korelasyon Analizi, Frekans analizi ve Çapraz Gecikmeli Korelasyon Analizi yöntemleri kullanılmıştır. Sonuç olarak seçili ülkelerden çıkan tweetler arasında yüksek bir korelasyonun olduğu sonucu elde edilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre, normal konulu favorilerin, #covid19 hashtagli tweetlerin favori dağılımına göre yüksek olduğu görülmektedir. Buna karşın normal konulu tweetlerin retweetlerinin, #covid19 hashtagli tweetlerin retweetlerine göre düşük olduğu görünmektedir.Master Thesis Analysis of Selected Countries According To Their Energy Consumption by Cluster Analysis K-Means Method(2024) Mhmadshrıf, Nazer Mhmadamın; İşleyen, ŞakirBu çalışmada, 2000 ve 2021 yılları için enerji tüketimlerine göre ülkeleri (Avustralya, Avusturya, Azerbaycan, Belçika, Brezilya, Bulgaristan, Kanada, Çin, Şili, Kolombiya, Danimarka, Mısır, Finlandiya, Fransa, Almanya, Yunanistan, Macaristan, Hindistan, Endonezya, İran, Irak, İtalya, Japonya, Kazakistan, Lüksemburg, Meksika, Yeni Zelanda, Hollanda, Norveç, Pakistan, Polonya, Portekiz, Rusya, İspanya, İsveç, İsviçre, Tayland, Türkiye, Birleşik Krallık, Amerika Birleşik Devletleri ve Özbekistan) kümelemek amaçlanmıştır. Çalışmanın hedefi doğrultusunda, enerji tüketimini temsil etmek için nükleer enerji, kömür, petrol, doğalgaz, hidroelektrik ve yenilenebilir enerji tüketimi verileri kullanılmıştır. Kümeleme analizi sonucunda, 2000 ve 2021 yıllarında oluşan kümeler arasında ülkelerde farklılıklar olduğu belirlenmiştir. İran, Hollanda, Meksika ve Lüksemburg gibi ülkelerin 2000'de Küme 1'de yer alırken 2021'de Küme 2'ye geçmeleri, enerji tüketimindeki değişikliklerin karmaşıklığını göstermektedir. Bu değişimlerin nedenleri arasında enerji politikalarının değişmesi, ekonomik koşullar, uluslararası ilişkiler ve teknolojik ilerlemeler yer almaktadır. Kanada, Almanya, İtalya, İspanya ve Birleşik Krallık gibi ülkelerin 2000'de Küme 2'de yer alıp 2021'de Küme 1'e geçmeleri de çeşitli faktörlerin etkisiyle açıklanabilir. Bu faktörler arasında enerji politikalarındaki değişiklikler, ekonomik büyüme veya durgunluk, teknolojik ilerlemeler, uluslararası ticaret ilişkilerindeki değişimler ve çevresel etkiler bulunmaktadır. Anahtar kelimeler: Enerji tüketimi, Kümeleme Analizi, Nükleer enerji, Yenilenebilir enerji tüketimi.Master Thesis Analysis of the Impact of Foreign Trade and External Debt on Economic Growth: an Econometical Application on Turkey(2022) Yaşar, Özlem; İşleyen, ŞakirGloballeşen dünyanın gereksinimleri kapsamında ülkeler arası ticaret ilişkilerinde artışlar meydana gelmiş ve dış ticarette serbestleşme yoluna gidilmiştir. Dış ticaret genellikle uluslararası mal ticaretini içermektedir. Bunun yanı sıra hizmet ticaretini, yatırım gelir ve giderlerini, cari işlemleri, mal ithalat ve ihracatını içermektedir. Dış ticaretin en önemli kalemleri ihracat ve ithalat işlemlerinden meydana gelmektedir. Dış ticaretin esas hedefi ihracatı arttırmak ve ithalatı azaltmaktır. Dış borçlar, bir ülkenin belli bir süre sonunda anapara ve faizle geri ödenmek koşuluyla yabancı ülkelerden sağlamış oldukları kaynaklar şeklinde belirtilebilir. Bu borçlar alındıklarında ülkeye yabancı kaynak girişine neden olduğundan ekonomide olumlu etki meydana getirecek, buna karşılık anapara ve faiz ödemeleri gerçekleştirildiğinde dışarıya kaynak transferi olacağından olumsuz etkiye yol açacaktır. Bu çalışmada 1990-2019 dönemlerinde dış ticaret ve dış borçların ekonomik büyümeye etkisinin zaman serisi analizi yöntemi ile tespit etmek amaçlanmıştır. Bu kapsamda yapılan analizler sonucunda, hem dış ticaret ile ekonomik büyüme arasında hem de dış borçlanma ile ekonomik büyüme arasında uzun dönemli ilişki olduğu görülmektedir. Ayrıca genel olarak yapılan nedensellik testleri sonucunda ekonomik büyümeden dış borca tek yönlü; dış ticaret ve ekonomik büyüme arasında ise çift yönlü nedensellik ilişkisi olduğu görülmektedir.Doctoral Thesis Analysis of the Performance of Linear and Quantile Regression Methods With R Program(2022) Masıha, Rogash Younıs; İşleyen, Şakirİstatistikte modelin fonksiyonel yapısının doğru seçilmesi ve seçilen modelin temel varsayımlarının sağlanması istatistik için önemlidir. Analizlerde en çok bilinen ve en sık kullanılan yöntem En Küçük Kareler yöntemidir. Ancak bu yöntem, kullanılan veri setinin yapısı ve normallik varsayımının sağlanmaması gibi nedenlerle iyi sonuçlar vermemektedir. Bu durumlarda alternatif regresyon yöntemlerinin kullanılması önerilmektedir. Bu tezde son yıllarda yaygınlaşan Kantil regresyon yöntemi ile En Küçük kareler yöntemini kıyaslayarak üstünlükleri ortaya konulmuştur. Gareth James tarafından geliştirilen Reklam değişkenleri ele alınmış ve bu gerçek veriler üzerinden EKK ve KR yöntemleri karşılaştırılmıştır. Normallik varsayımını sağlamayan Gareth James tarafından geliştirilen Reklam değişkenleri ile yapılan analiz sonucunda, Kantil regresyonun modelinin daha iyi performans gösterdiği gözlemlenmiştir. Daha sonra bu gerçek veriler baz alınarak, farklı örnek büyüklüklerinde simülasyon çalışması ile %5, %10 ve %20 aykırı gözlem ve her bir kombinasyonda veri seti 500 kez üretilerek simülasyon çalışması yapılmıştır. Yapılan simülayon çalışmasında Kantil regresyon yönteminin daha güçlü sonuçlar verdiği ancak normallik varsayımını sağlamadıkları gözlemlenmiştir.Doctoral Thesis An Application Example To the Stochastic Demand Chance Constrained Vehicle Routing Problem(2021) Şehitoğlu, Adem; İşleyen, ŞakirTedarik zinciri ve lojistik yönetimi, bir üretim merkezinde üretilen malların işletmelere, işletmeden müşterilere kadar ulaştırılmasında, küresel ekonomide oldukça önemli bir yere sahiptir. Tedarik zinciri ve lojistik yönetiminin son aşaması olan araç rotalama problemleri, dağıtım ağını sağlamak amacıyla her geçen gün önemini arttırmaktadır. Firmalar kısa yaşam döngüsüne sahip ürünlerin müşterilere ulaştırılmasında önemli rotalama kararları almak zorunda kalmışlardır. Reel dünyada birçok farklı hizmet alanında etkili kararlar almak için gerçekleştirilen araç rotalama problemleri ihtiyaçların artması ile problem çeşitleri gittikçe karmaşık ve olasılıksal bir yapıda modellenmektedir. Matematiksel olarak modellenen araç rotalama problemleri talep, zaman ve müşteri gibi bazı parametrelerin belirsizliklerinden kaynaklanan nedenlerle stokastik olarak modellenmektedir. Bu belirsizlikler ile oluşturulan modellerin optimal çözümüne yaklaşmak için stokastik araç rotalama problemlerine ihtiyaç duyulmuştur. Bu çalışmada, bir işletmenin (fırın) talep ve koordinatları ile stokastik talepli şans kısıtlı bir model oluşturulmuştur. Bu model, Clarke ve Wright (CW) tasarruf algoritması, GAMS (Genaral Algebraıc Modeling System) programında ve Tavlama Benzetimi (TB) algoritması ile çözülmüştür. Bu üç yöntem ile elde edilen rota mesafeleri ve işletme toplam rota mesafeleri birbirleriyle karşılaştırılmıştır. Karşılaştırmalardan TB algoritması ile elde edilen sonuçlar, CW, GAMS sonuçları ve işletmenin kendi rota bilgilerine oranla daha optimale yakın sonuçlar vermiştir.Master Thesis Application of Euler Fixed Point Theorem Into Dual Space(2013) Demirtaş, Meryem; İşleyen, ŞakirBu çalışma 5 bölümden oluşmuştur. Birinci bölüm giriş ve literatür bilgilerine ayrılmıştır. İkinci bölümde katı cisim hareketlerine ait temel tanım ve teoremlerden bahsedilmiştir. Üçüncü bölümde ortogonal matrislere ait bazı özellikler açıklanmıştır. Dördüncü bölümde Dual sayılardan behsedilmiş, dual sayılarla ilgili tanım teorem ve özelliklere yer verilmiştir. Beşinci bölümde Euler sabit nokta teoremi dual uzayda çalışılmış ve sabit nokta teoremi yardımıyla uzaysal hareketin vida ekseni bulunmuştur.Article Bazı Oecd Ülkelerinde Yenilenebilir Enerji Kaynaklarından Elektrik Üretimine Yönelim Üzerine Ampirik Bir Çalışma(2018) Altun, Yener; İşleyen, ŞakirElektrik, günümüzün en büyük enerji türlerinden biridir. Dünya genelinde büyük birpazar alanına sahip olan elektrik aynı zamanda ülkelerin ekonomik kalkınması içinde önemlibir kaynaktır. Petrol veya yeraltı kaynakları bakımından zengin olan ülkeler elektrik enerjisitedarik etme konusunda fazla sorun yaşamamışlardır. Yeraltı kaynakları bakımından fakirolan ülkeler ise, elektrik enerjisi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla, ya bu enerjiyi ithal etmişya da elektrik enerjisini üretmek için farklı kaynak arayışları içine girmişlerdir. İlkdönemlerde petrol, sonraki süreçlerde petrol piyasasında oluşan belirsizliklerden dolayıkömürden enerji üretimine bir eğilim olmuştur. Bu çalışmanın amacı kömürden elektriküreten bazı OECD ülkelerinin zamanla yenilenebilir enerjiden elektrik üretimineyönelmelerinin nedenlerini araştırmak ve bu OECD ülkelerinin söz konusu alan ile ilgilidurumlarını analiz etmektir. Bu amaç doğrultusunda yıllara göre ülkelere ait kömürden veyenilenebilir enerjilerden elektrik üretme verileri WorldBank databases web sitesinden teminedilip, grafiklerle gösterilerek analizi yapılmıştır.Article Beşeri Sermaye ve Doğrudan Yabancı Yatırımlarının Ekonomik Büyüme ile İlişkisi: Oecd Ülkeleri Üzerine Panel Veri Analizi(2020) İşleyen, ŞakirBeşeri sermayenin yüksek olduğu ülkelerde istikrarlı ve gelişmiş ekonominin olduğu literatürlerde yer almaktadır. Aynı zamanda güven ve istikrarın hâkim olduğu ülkelerde de doğrudan yabancı yatırımlar büyük bir önem taşımaktadır. Doğrudan yabancı yatırımlar ülkeye döviz girişini sağlamakla birlikte ülkede istihdam alanı yaratarak ekonomik kalkınmaya büyük katkı sağlamaktadır. Bu çalışmada 36 OECD ülkesine ait Beşeri Sermaye (BS) ve Doğrudan Yabancı Yatırımlarının (DYY) Ekonomik Büyüme(GSYİH) ile ilişki panel eşbütünleşme testi ile analiz edilmiştir. Sonuç olarak BS ve DYY ile GSYİH arasında eşbütünleşme olduğu görülmüştür. Ayrıca uzun dönemli eşbütünleşme testi sonucunda da BS ve DYY ile GSYİH arasında pozitif yönlü bir ilişkinin olduğu gözlemlenmiştir.Doctoral Thesis Determinants of Economic Complexity: an Application on Agricultural and Manufacturing Production(2023) İnan, Serdar; İşleyen, Şakir; Hüseyni, İbrahimBu çalışma, ülkelerin imalat sanayii sektörü ve tarım sektörlerinde ihracat yapılarını analiz etmek ve bu sektörlerde ekonomik komplekslik değeri üzerinde etkili olan faktörleri gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler için ayrı ayrı belirleme amacıyla yapılmıştır. Çalışmada ilk olarak 2000-2019 yılları için imalat sanayii sektörü ile tarım sektörlerine göre ürün gruplarının kompleksliğini temsil eden Ürün Komplekslik Endeksi (PCI) değerleri ile ülkelerin kompleksliğini temsil eden Ülke Komplekslik Endeksi (ECI) değerleri Hidalgo ve Hausmann (2009)'ın geliştirdiği yansıma metodu ile hesaplanmıştır. Bu değerlerin hesaplanması için ülkelerin ihracat verileri SITC sınıflamasında Rev4 ve Rev3 revizelerinde düzey 4 kırılımına göre Birleşmiş Milletlerin Un Comtrade veri tabanından temin edilmiştir. ECI ve PCI değerleri hesaplandıktan sonra 2019 yılı özelinde ülkelerin ihracat yapıları hem imalat sanayii sektörü için hem de tarım sektörü için analiz edilmiştir. Analizler sonucunda hem imalat sanayii sektöründe hem de tarım sektöründe gelişmiş ülkelerin ekonomik komplekslik değerlerinin yüksek olduğu ve teknoloji yoğun ve üretken bilgi gerektiren kompleks ürünler ihraç ettikleri görülürken az gelişmiş ülkelerin komplekslik değerlerinin düşük olduğu ve emek yoğun düşük komplekslikli ürünler ihraç ettikleri belirlenmiştir. Bu aşamadan sonra hem imalat sanayii sektöründe hem de tarım sektöründe ekonomik kompleksliğin üzerinde etkili olan faktörleri belirlemek için ülkelerin 2000-2019 yılları verilerine panel veri analiz metotlarından Sabit Etkiler Metodu ve Sistem GMM uygulanmıştır. Analizler yapılırken sadece gelişmiş 43 ülkeden oluşan bir gelişmiş ülke grubu ile hem gelişmiş hem de gelişmemiş 90 ülkeden oluşan bir tüm ülke grubu oluşturulmuştur. Yapılan panel veri analizleri sonucunda imalat sanayiinde sabit sermaye yatırımlarının ve doğrudan yabancı yatırımların tüm ülke grubunda ekonomik kompleksliğin belirleyicileri olduğu, kişi başı elektrik tüketimi ve Ar-Ge harcamalarının her iki grupta ekonomik kompleksliğin belirleyicileri olduğu ve beşerî sermayenin gelişmiş ülkelerden oluşan grupta ekonomik kompleksliğin bir belirleyicisi olduğu tespit edilmiştir. Tarım sektöründe de kişi başı elektrik tüketiminin tüm ülke grubunda ekonomik kompleksliğin bir belirleyicisi olduğu gözlemlenirken beşerî sermayenin her iki grupta da ekonomik kompleksliğin bir belirleyicisi olduğu belirlenmiştir.Article Deterministik ve Stokastik Araç Rotalama Problemleri: Matematiksel Modeller ve Çözüm \ryöntemleri(2021) İşleyen, Şakir; Şehitoğlu, AdemGerçek hayat problemlerine maksimum ve minimum seviyede çözüm aramak insanoğlu için \rvazgeçilmez olmuştur. Optimizasyon, bu problemlere optimal yaklaşımı esas alarak çözüme yönelik \ralgoritmalar geliştirilmesini sağlamaktadır. Günümüzde, firmalar müşterilerine en az maliyetle dağıtım ağını \roluşturacak merkezlerden hizmet vermeyi amaçlayan problemlerini çözmeye çalışmaktadırlar. Bu problemler \riçinde Araç Rotalama Problemleri (ARP) küreselleşen dünyada lojistik desteği sağlamak adına önemli bir yer \rtutmaktadır. Araç rotalama problemleri ile merkezi bir depodan farklı bölgelerde konumlanmış şubeler için \rbir araç filosu ile farklı rotalar bulmaya yönelik en az maliyetli, modeller, algoritmalar ve çözüm yöntemleri \rgeliştirilmektedir. Zaman içinde yapılan araç rotalama çalışmaları deterministik ve stokastik yapıdaki \rproblemlere en iyi çözümü bulmayı hedeflemektedir. Araç rotalama problemleri bilinen talepler, müşteriler, \rhizmet veya seyahat süreleri ile oluşturulan kısıtlarla problemi çözmeyi amaçlar. Stokastik araç rotalama \rproblemlerinde (SARP) talepleri, müşterileri, seyahat veya hizmet sürelerini oluşturan parametreler rassal \rolarak bulunur ve SARP reel dünyadaki problemlere daha yakındır. Çalışmamızda ARP ve SARP \rproblemlerinin matematiksel model yapıları belli başlıklar altında incelenmiştir. Stokastik rotalama \rproblemleminin çözüm zorluğu amaç fonksiyonundaki hesaplanabilirliğinin deterministik rotlama \rproblemlerinden oldukça fazla işlem gerektirmesidir. Stokastik rotalama problemleri literatürde şans kısıtlı ve \ryardımcı eylemli olarak modellenmiştir, bu zor ve karmaşık rassal matematiksel modeller incelenmiştir. \rArdından deterministik ve stokastik araç rotalama problemleri ve son zamanlarda yapılan çalışmalardaki yeni \rgelişmeler incelenmiştir. Daha sonra ARP için literatürdeki kesin ve sezgisel çözüm yöntemleri \rincelenmiştir.\rMaster Thesis The Effects of Completion Algorithms on Parameter Estimates in Normal, Multinomial, Exponential and Gamma Distributed Data Structures and Missing Data Types (mcar, Mar, Mnar)(2019) İnan, Serdar; İşleyen, ŞakirEksik veri problemi araştırmacıların istatiksel analiz yaparken sürekli karşılaştıkları sorunlardan biridir. Eksik veri, çalışmayı yürüten bireyden, verisi toplanan kişilerin bilerek cevap vermemesinden, verilerin gözlenememesinden, veriyi kaydetmek için kullanılan ekipmanlardan ve bunun gibi nedenlerden kaynaklanabilmektedir. Verinin eksik olmasındaki en büyük sorun hemen hemen tüm istatistiksel analizler için eksiksiz bir veri setine ihtiyaç duyulmasıdır. Çalışmada dört dağılım türüne göre veriler üretilmiş, bu veriler eksik veri mekanizmaları olan MCAR, MAR ve MNAR tiplerine göre belli oranlarda eksiltilmiş ve bu eksiltilen veriler eksik veri analiz yöntemlerine göre tamamlanmışlardır. Türetilen veri, eksiltilen veri ve tamamlanan verilerin parametreleri hesaplanmış ve çıkan bu değerlerin karşılaştırmaları yapılmıştır. Sonuçta çoklu atama yönteminin diğer yöntemlere göre daha etkin ve tarafsız parametre tahminleri yaptığı tespit edilmiştir.Master Thesis Estimating Blood Pressure in Patients Using Multiple Linear Regression Model: a Sample of Sulaimani Province(2021) Rasul, Rahela Aziz; İşleyen, ŞakirRegresyon analizi, bağımlı bir değişken ile bağımsızsız değişken veya değişkenler arasındaki ilişkiyi karşılaştırarak, bu değişkenler arasındaki ilişkiyi netleştirmek, istatistiksel bir denklem üretmek ve istatistiksel bir model oluşturmak için kullanılan istatistiksel bir araçtır. Doğrusal regresyonun önemi, modellerin kolaylığı ve basitliğinden ve bunları matematiksel olarak formüle etme, yorumlama ve tahmin yapma yeteneğinden kaynaklanmaktadır. Çoklu doğrusal regresyon, bağımlı değişkenle birden fazla bağımsız değişken arasındaki ilişkiyi veya tahmini anlamak ve açıklamak için kullanılan istatistiksel bir yöntemdir. Bu çalışmada, bağımsız değişken olan yaş, kan üre, kreatinin, trigliseritler, potasyum, sodyum ve alkolün bağımlı değişken olan kan basıncını (BP) nasıl etkilediğini analiz etmek için Çoklu Doğrusal Regresyon ve Ağaç Regresyon modeli kullanılmıştır. Analizler 3.6.1. sürümlü R istatiksel programı kullanılarak yapılmıştır. Bu amaçla Süleymaniye'deki 502 hastaya ait değerle elde edilmiş yüksek ve düşük olmak üzere iki tansiyon seviyesi ile çalışılmıştır. Ortalama arteriyel basınç, ortalama seviyeleri (yüksek ve düşük kan basıncı) bulmak için kullanılmıştır. Sonuç, Çoklu Doğrusal regresyonun her iki modelin minimum MSE'sine bağlı olarak Ağaç Regresyon modelinden daha iyi bir performansa sahip olduğu sonucu elde edilmiştir. Yaş, kan üre, trigliseritler, alkol, kreatinin ve Sodyum'un farklı birimler tarafından artan kan basıncına yol açtığı sonucu elde edilmiştir. Ayrıca potasyumun kan basıncı üzerinde etkisiz olduğu sonucu elde edilmiştir.Doctoral Thesis Estimating Time Series Data on Energy Production in Türkiye by Comparing Bayesian and Classical Models(2023) Sherwanı, Amır Khaleel Hassoo; İşleyen, ŞakirBu çalışmada, Bayesian yapısal zaman serisi (BSTS) ve Oto-regressif entegre hareketli ortalama (ARIMA) olmak üzere iki tahmin modeli, 1971-2020 yılları arasında Türkiye'nin enerji üretimi verilerini tahmin etmek amacıyla karşılaştırılmıştır. Modeller kömür, gaz, hidrolik ve petrol üretimi ile GSMH gibi çeşitli enerji kaynaklarına ve Dünya Bankası veritabanından elde edilen verilere uygulanmıştır. Temel amaç, bu modellerin enerji üretimi trendlerini tahmin etme doğruluğunu değerlendirmektir. Güvenilir ve kapsamlı sonuçlar elde etmek için analiz ve modelleme işlemleri R ve SPSS yazılımları kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Bu karşılaştırmada MAPE, MAE, RMSE ve R² gibi değerlendirme metrikleri de kullanılmıştır. BSTS modelleri, önceki bilgilerin dahil edilmesine ve belirsizliklerin nicelendirilmesine imkan sağlayan Bayesian bir çerçeve içermektedir ve zaman serisi tahmininde yaygın olarak kullanılan geleneksel ARIMA modelleri ile karşılaştırılmıştır. Modellerin doğruluğunu değerlendirmek için veri seti eğitim ve test alt kümelerine ayrılmış ve böylece model hatalarının değerlendirilmesi mümkün olmuştur. Sonuçlar, BSTS modelinin Türkiye'nin enerji üretimi zaman serisi verilerini tahmin etmede ARIMA modelinden daha iyi performans gösterdiğini göstermiştir. BSTS modelinin benimsediği Bayesian yaklaşım, enerji üretimi dinamiklerindeki doğal belirsizlikler ve karmaşıklıkları dikkate alarak, ARIMA modelinin Box-Jenkins yaklaşımına kıyasla daha fazla güvenilirlik ve doğruluk sağlamıştır. Sonuç olarak, BSTS modeli 2021-2028 yılları için enerji üretimini tahmin etmek amacıyla seçilmiştir. Ayrıca, bu çalışma Türkiye'deki GSMH'yi etkileyen faktörleri incelemek için çoklu doğrusal regresyon analizinden yararlanarak mevcut literatüre katkı sağlamaktadır.Doctoral Thesis Forecasting of Climate Change by Using Big Data and Machine Learning With Python Program(2024) Rasool, Zozık Sabah; İşleyen, Şakirİklim değişikliği, dünyanın genel iklim düzeninde önemli ve kalıcı değişiklikleri kapsamaktadir. Dahası, 'büyük veri' terimi, hacimde sürekli genişleme ve hızlı akışla karakterize edilen ve genellikle beş V'yle ayırt edilen çok çeşitli veri türleri dizisiyle ilgilidir. Bu çalışmanın temel amacı, Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri, Almanya, Irak ve Çin ülkelerine ilişkin karbon emisyonları, sera gazı emisyonları ve çevre ticareti verilerinin incelenmesi etrafında şekillenmektedir. Ek olarak araştırma, söz konusu ülkelerdeki hava sıcaklığı, yüzey sıcaklığı ve hava ile ilgili felaketler gibi çeşitli faktörlerle ilişki kurmaya çalışmaktadır. Bu araştırmada kullanılan veriler Uluslararası Para Fonu'nun resmi internet sitesinden temin edilmiştir. Bu araştırma amacına ulaşmak için, çalışma Shapley Katkısal Açıklama metodolojisini ve Python tabanlı bir program aracılığıyla yürütülen doğrusal olmayan bir harici giriş otoregresif ağını kullanmaktadır. Bu teknikler, büyük veri ve makine öğrenimi metodolojilerinin birleşiminden yararlanılarak iklim değişikliğini tahmin etmek için kullanılmaktadir. Bu çalışmanın sonuçları, Amerika Birleşik Devletleri'nin düşük karbonlu teknoloji ürünlerine ilişkin ticaret dengesindeki üniter bir artışın, ortalama küresel yüzey sıcaklığı değişkeninde 0,042 birimlik bir artışa yol açtığını ortaya koymaktadır. Ayrıca, ABD'nin çevre ürünleri ihracatının toplam ihracat içindeki payının bir birimlik artması, ortalama küresel yüzey sıcaklığı değişkeninde 0,028 birimlik bir artışa neden olmaktadır. Almanya bağlamında, çevresel mallar değişkenindeki toplam ticaretteki bir birimlik artış, Arazi Örtüsü Odunsu Bitkiler değişkeninde 8.745 birimlik kayda değer bir azalmaya karşılık gelmektedir. Buna ek olarak, Almanya (Atık Su Yönetimi Harcamaları) değişkenindeki bir birimlik artış, Arazi Örtüsü (Çalılarla Örtülü Alanlar) değişkeninde 193.482 birimlik önemli bir artışa yol açmaktadır. Bu araştırmadaki tüm grafik gösterimler, ortalama küresel yüzey sıcaklığı değişkeninin, diğer tüm değişkenlerle karşılaştırıldığında NARX modeliyle en yakın uyumu sergilediğini tutarlı bir şekilde ortaya koyuyor ve bu da modelin sonuç üretmedeki güvenilirliğini göstermektedir.Master Thesis Fuzzy Logic Control of Brushless Dc Motors(2021) Saylık, Pınar; İşleyen, ŞakirGünümüzde yapılan bilimsel araştırmaların birçoğunda çeşitli istatistiksel analizlerin kullanılması, istatistik bilim dalının niteliğini arttırmaktadır. İstatistikte tahmin yöntemi önemli bir yer tutmaktadır. İstatistiksel anlamda tahmin, hipotezlerin test edilmesi ve ana kütle parametrelerinin tahmin edilmesi olarak ifade edilmektedir. Genellikle çalışmacılar hipotezlerin test edilmesi yönüyle ilgilenmektedirler. Buna bağlı olarak araştırmacıların araştırma sorularına yönelik gerekli hipotezlere karar vermelerine yardımcı olacak farklı istatistiksel testler öne sürülmüştür. Bu testler parametrik ve parametrik olmayan istatistiksel testler olarak iki grup olarak gösterilmektedir. Parametrik yöntemlerin belirli varsayımları sağlayamadığı durumlarda parametrik olmayan testler ile analiz yapılmaktadır. Parametrik olmayan testler sınıflandırılma ve sıralama testleridir. Bu çalışmada, parametrik olmayan testler hakkında gerekli bilgiler verildikten sonra bir uygulama ile bulgular incelenecektir. Uygulamada, hizmetkâr liderlik algısıyla çalışan ortaokul yöneticilerinin öğretmenlerin motivasyonlarını nasıl etkilediğini belirlemek amacıyla anket çalışması yapılmıştır. Yapılan analizler sonucunda ele alınan değişkenler ile demografik özellikler arasında anlamlı farklılıklar elde edilememiştir.Article Hizmet İhracatı ve Turizm Harcamalarının Ekonomik Büyümeye Katkısı Üzerine Ampirik Bir Analiz: 1996-2017 Türkiye Örneği(2018) İşleyen, Şakir; Görür, Çetin; Altun, YenerTürkiyegibi gelişmekte olan ülkelerde ekonomik büyümeyi son zamanlarda etkileyenönemli faktörlerden ikisi turizm ve hizmet sektörüdür. Küreselleşen dünyaekonomisinde şirketler veya firmalar ürün ihracatından çok hizmet ihracatınayönelmiştir. Bir ülkede hizmet ihracatının artması için o ülkede hizmetsektörünün gelişmiş olması gerekmektedir. Bu çalışmada, Türkiye’de 1996-2017yılları arasında hizmet ihracatı ve turizm harcamalarının ekonomik büyümeyeetkisi, En Küçük Kareler (EKK) yöntemi ile tahmin edilip ekonometrik analiziyapılmıştır. Çalışma doğrultusunda 1996-2017 yılları arasında Türkiye’ye aithizmet ihracatı, turizm harcamaları ve ekonomik büyüme verileri, World BankDatabase web sitesinden dolar cinsiden temin edilip ampirik analizi yapılmıştır.Araştırmada elde edilen sonuçlara göre, hizmet ihracatı ve turizm harcamalarıile iktisadi büyüme arasında pozitif bir ilişkinin olduğu ortaya çıkmıştır. Buiki sektörde de meydana gelen artışların ekonomik büyüme üzerinde olumlu etkiyesahip olduğu görülmüştür.Article İflasın Ertelenmesi ve Borca Batıklık: Bir Uygulama(2019) Otlu, Fikret; Kaya, Hamza; İşleyen, Şakirİflasın ertelenmesi, borca batık durumda bulunan, şirket tarafından sunulan; somut öngörüler içeren,ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi çerçevesinde bu durumdan kurtulması kuvvetle muhtemelbulunan kooperatiflerle sermaye şirketleri için öngörülmüş bir hukuki korunma yoludur. Borcabatıklık ise şirket aktifleri -yıllık bilançoda olduğu gibi defter değerleriyle değil- fakat gerçek (olasısatış değerleri) değerleriyle değerlemeye tabi tutulsalar bile alacaklıların, alacaklarını alamamaları,yani şirketin borç ve taahhütlerini karşılayamaması durumudur. “İflasın Ertelenmesi ve BorcaBatıklık: Bir Uygulama” başlıklı bu çalışmada, genel olarak iflas, iflasın ertelenmesi, iflasınertelenmesinin şartları ve borca batıklık konuları ele alınarak Van ilinde iflas erteleme talebindebulunan bir şirketin borca batıklık bilançosu düzenlenerek, değerlendirilmiştir.Master Thesis The Impact of Employment in Selected Sectors on Economic Growth: The Case of Iraq(2024) Huseeın, Rıbwar Saeed; İşleyen, ŞakirAraştırmanın amacı, istihdamın ekonomik büyüme üzerindeki etkisini analiz etmek ve bu etkinin tarım, sanayi ve hizmet sektörleri üzerindeki etkisini değerlendirmektir. İlgili literatürden elde edilen bulgular doğrultusunda, bu çalışma Irak örneği üzerinden bir ARDL sınır testi ve Toda Yamamoto nedensellik analizi uygulamıştır. Çalışmanın bulgularına göre, tarım, sanayi ve hizmet sektörlerindeki istihdam artışlarının ekonomik büyümeyi olumlu yönde etkilediği görülmüştür. Uzun dönem katsayı sonuçları, bu sektörlerde istihdamdaki artışların ekonomik büyüme ile pozitif bir ilişki içinde olduğunu ortaya koymaktadır. Özellikle, tarım sektöründeki istihdamdaki artışların ekonomik büyümeyi belirgin şekilde desteklediği tespit edilmiştir. Toda Yamamoto nedensellik analizi sonuçlarına göre, ekonomik büyüme ile tarım, sanayi ve hizmet sektörleri arasında tek yönlü bir nedensellik ilişkisi bulunmaktadır. Bu da ekonominin çeşitli sektörlerinin birbiriyle etkileşimi ve bu etkileşimin ekonomik büyümeyi teşvik etmesiyle açıklanabilir. Tarım, sanayi ve hizmet sektörlerinin ekonomik büyümeye olan katkılarının farklı olmasına rağmen, her birinin büyümeye olumlu yönde etkide bulunduğu görülmektedir. Anahtar kelimeler: Ekonomik Büyüme, Tarım Sektöründe İstihdam, Sanayi Sektöründe İstihdam, Hizmet Sektöründe İstihdam, ARDL Sınır TestiMaster Thesis The Influence of Bologna Process on Promoting Learners' Scientific Level: a Sample of Soran University(2021) Mahmood, Hazhar Kareem; İşleyen, Şakir; Husseın, Rizgar SaeedKuzey Irak yeni bir eğitim sistemi ile gelişim göstermektedir, Kuzey Irak hükümeti Avrupa Yüksek Öğretim sistemi ile ana hedefi Bologna sürecinin bir parçası olmak için bu sistemi uygulamaktadır. Kuzey Irak Yüksek Öğretim sistemindeki reformlar ülke için gerekli olmasının yanı sıra değişimin olumlu sonuçları görülmektedir. Bu araştırmanın amacı, Bologna Sürecinin Kuzey Irak'ta öğrenci bilgisini üzerindeki etkisini anlamaktır. Anket sistemi ile yapılan çalışmada öğrenci kabul edildikten sonra fakülte, yaş, cinsiyet, durum ve diğer ilgili değişkenlere odaklanan öğrencinin kabul stratejisine göre hazırlanmış anket soruları sonuçları SPSS programı kullanarak analizler yapılmıştır. Kuzey Irak'ta uygulanan yeni eğitim sisteminin öğrenci eğitim seviyesi üzerindeki etkisini analiz etmek için Ki-Kare ve Lojistik Regresyon yöntemleri kullanılmıştır. Uygulama anket yöntemi ile Soran Üniversitesinde 5 fakültede yapılmış ve toplamda 204 öğrenci katılım göstermiştir. Yapılan analizler sonucunda yeni eğitim sisteminin öğrenci eğitim düzeyleri üzerinde anlamlı sonuçlar verdiği gözlemlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Bologna Süreci, Ki-Kare, Lojistik RegresyonMaster Thesis The Investigation Level of Hopelesness About Mathematics Course of Secondary School Senior Students(2020) Çelik, Ömer; İşleyen, ŞakirGeçmişten günümüze kadar birçok insan matematiğe karşı kaygılı ve ön yargılı olmuştur. Yaşamın her alanında ihtiyaç duyduğumuz matematik; öğrenim hayatımız boyunca da ders olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle ülkemizde uygulanan önemli sınavlarda gittikçe değer kazanan matematik, sınavlara hazırlanan öğrenciler için umutsuzluk ve ciddi bir problem oluşturmaktadır. Öğrencilerin matematiğe karşı olan umutsuzluk düzeylerinin artmasının önlenmesi ve çözüm yollarının geliştirilmesine yönelik çalışmalara katkı sağlaması ve geliştirilmesi büyük önem arz etmektedir. Bu araştırmanın amacı: Van ili merkez ilçelerinde yer alan ortaöğretim son sınıf öğrencilerini matematik dersine yönelik umutsuzluk düzeyleri bazı demografik değişiklikler açısından incelenecektir. Araştırma Van ilimerkez ilçelerinde yer alan belli ortaöğretim son sınıfta öğrenim görmekte olan öğrenciler arasında rastgele seçilen 219 öğrenciden oluşmaktadır. Katılımcıların matematik dersine yönelik umutsuzluk düzeylerini belirlemek için matematik dersine uyarlanan 'Beck Umutsuzluk Ölçeği' ve demografik bilgi formu kullanılmıştır. Katılımcılara uygulanacak olan form verilerin analizleri için; frekans çizelgeleri, t-testi ve tek yönlü varyan analizi (ANOVA) analizinden yararlanılarak yapılmıştır. ANOVA sonucunda gruplar arasında anlamlı bir fark tespit edildiğinde bu farklılığın hangi guruplar arasında olduğunu Scheffe-Coklu test yardımıyla anlaşılmıştır. Analizlerden elde edilen sonuçlara dayanılarak ortaöğretim son sınıf öğrencilerinde matematiğe karşı bakış açıları, matematik öğrenimi, matematik umutsuzluk düzeyleri, korku veya kaygıları, ön yargıları ve matematik öğretimine yönelik öneriler sunulmuştur.