Browsing by Author "Şahin, Ali"
Now showing 1 - 11 of 11
- Results Per Page
- Sort Options
Master Thesis Analgesic Activity and Acute Toxicity Determination of Peganum Harmala L.seeds Extract in Mice(2005) Koçak, Yılmaz; Şahin, AliBu çalışmada P. harmala tohum ekstresinin medyan letal dozu (LD50) ve analjezik aktivite yönünden incelenmesi amaçlandı. Tohum ekstresinin LD50 dozu 0,178 ml/kg olarak bulundu. Analjezik aktivite deneylerinde ise, her bir gruba sırasıyla serum fizyolojik, DMSO, P. harmala tohum ekstresi, aspirin ve morfin uygulandı. Asetik asit ile ağrı oluşturma deneyinde, P. harmala tohumları 30 ve 60 mg/kg dozlarında aspirine göre anlamlı, 90 mg/kg dozunda aspirine göre çok anlamlı bir etki gösterdi. Tail Flick deneyinde, P. harmala tohumlarının 30 ve 60 mg/kg dozlarında analjezik etkisi 100 mg/kg aspirine denk bulundu ve 10 mg/kg morfine göre ise istatistiksel açıdan anlamlı bir fark bulunmadı.Research Project Deneysel Olarak Ccl4 Verilen Ratlarda Vitamin E + Selenyum ve Nigella Sativa (Çörekotu)' Nun Karaciğer Nekrozunu Engelleyici Etkisi(1990) Şahin, Ali; Alkan, Musa; Dede, Semiha; Oto, Gökhan; Dağoğlu, Gürdal; Yener, ZabitBu çalışmada, ratlarda karbontetraklorür ($CCL_4$) ile deneysel oluşturulan karaciğer nekrozunun engellenmesinde Nigella sativa (çörekotu)'nın etkisi araştırıldı. Çörekotunun antioksidan etkisinin karşılaştırılabilmesi amacıyla, yaygın olarak bilinen antioksidan vitamin E ve selenyum minerali seçildi. Denemede 40 adet rat kullanıldı ve her grupta sekiz rat bulunacak şekilde A,B,C,D,E gruplarına ayrıldı. A grubu kontrol olarak belirlendi ve deneme boyunca diğer gruplara içinde $CCL_4$ verilen aynı miktar parafin likid intraperitoneal (i.p.) uygulandı. B grubuna yalnızca likid parafin içinde $CCL_4$ i.p. verildi. C grubuna, i.p. olarak likid parafin içinde $CCL_4$ ve vitamin E+selenyum kombinasyonu ticari bir preparat i.m. uygulandı. D grubuna i.p. olarak likid parafin içinde $CCL_4$, i.m. olarak vit E+Se preparatı ve standart rat peletine %10 oranında katılmış çörekotu ad libitum verildi. E grubuna ise, i.p. olarak likid parafin içinde $CCL_4$ ve standart rat peletine %10 oranında katılmış çörekotu ad libitum verildi. Tüm gruplardan 4 kez, kontrol grubundakilerden bir de deneme başlangıcında olmak üzere 5 kez kan alındı ve bu örneklerde MDA,GSH-Px,SOD,ALT,AST,GSH, serüloplazmin analizleri yapıldı. Biyokimyasal olarak B grubunda lipid peroksidasyon ürünlerinin ve antioksidan enzimlerin belirgin bir şekilde arttığı görüldü. En az % ağırlık kaybı E grubunda gözlendi. Karaciğer örneklerinde en az nekroz oranı D grubunda saptandı. Histopatolojik muayene sonuçları da biyokimyasal sonuçlarla tutarlı idi. Sonuç olarak vitamin E+selenyum ve çörekotunun karaciğer nekrozunu engelleyebildiği kanısına varılmıştır.Article The Effect of Dipyrone Overdoses on the Levels of Lipid Peroxidation, Glutathione and Ceruloplasmin in Dogs(2001) Bakır, Bahtiyar; Ertekin, Ali; Şahin, Ali; Akkan, Hasan Altan; Karaca, MehmetBu çalışmada köpeklerde yüksek dozda dipironun lipit peroksidasyonu , glutatyon ve serüloplazmin düzeyleri üzerine etkisi araştırıldı. Araştırmada 13-30 kg ağırlığında 1-3 yaşlarında sağlıklı 14 köpek kullanıldı. Köpekler eşit sayıda iki gruba ayrıldılar. Uygulama öncesi her iki grup köpeklerden alınan kanlar kontrol amacıyla kullanıldı. Birinci deneme grubu köpeklere 0.4 g/kg dipiron 12 saat aralıklarla toplam 12 gün süreyle intravenöz olarak uygulandı. İkinci deneme grubu köpeklere aynı miktar yine aynı süre içerisinde intramusküler olarak uygulandı. Denemenin l., 3., 5., 7., 9. ve 11. günlerinde alınan kan örnekleri analizler için kullanıldı. Yapılan analizlerde malondialdehit miktarlarında her iki deneme grubunda anlamlı yükselmeler gözlendi (birinci grup en düşük konsantrasyon 2.97+0.18, en yüksek konsantrasyon 5.19+0.12, ikinci grup en düşük seviye 2.76+0.23, en yüksek seviye 3.90+0.49 nmol/ml) ve bu yükselmeler kontrol verilerine (birinci grup kontrol değeri 2.39+0.12, ikinci grup kontrol değeri 2.45+0.12 nmol/ml) göre istatistiksel açıdan anlamlı bulundu (p<0.001). Glutatyon ve serüloplazmin miktarlanndaki değişimler ise anlamlı bulunmadı (p>0.05). Sonuç olarak, dipironun yüksek dozda verilmesine rağmen şiddetli lipit peroksidasyonuna neden olmadığı, bunun da dipironun organizmadaki geniş tolerans yeteneğiyle ilgili olduğu sonucuna varıldı.Master Thesis Effects of the Drugs Used for the Treatment of Patients Haemodyalised in Muş Province on Some Biochemical and Haemotological Parameters(2010) Tosun, Funda; Şahin, AliKronik böbrek yetmezliğinde anemi en önde gelenproblemlerden biridir. Son dönem böbrek yetmezliğinde aneminin baslıca nedeni eritropoietinin (Epo)yetersiz üretimidir. Eritropoietin yetersizliğine bağlı anemisi olan hastalarda hemoglobin (Hb) değerigenellikle 7- 9 g/dl'den daha asağı düsmez, daha düsük Hb değerleri saptanırsa altta yatan baska biranemi nedeni arastırılmalıdır. Bu hastalarda eritropoetin tedavisinin basarısız olmasının en sık nedenidemir depolarının yetersiz olmasıdır. Hedef Hb/hct (hemoglobin/hemotokrit) değerlerine ulasılamamasıveya hedef değerin sürdürülememesi eritropoietin direnci olarak tanımlanmaktadır. Intact parathormon(IPTH) düzeyleri artmıs olan EPO'ya dirençli bir hastada hiperparatiroidizm tedavisinin yoğunlastırılmasıgerekir. Eritropoietin, demir ve vitamin D'nin biyokimyasal ve hematolojik kan parametrelerine etkilerinisaptamak amacıyla bu çalısma planlandı. Çalısmada en az bir yıldır hemodiyaliz tedavisi gören ve düzenliolarak eritropoietin, demir ve vitamin D kullanan 30 hasta (hastalardan 10'u eritropoietin ve demir, 10'u,eritropoetin ve vitamin D, 10'u eritropoietin, demir ve vitamin D kullanıyordu) çalısmaya alındı. ?lk ayverileri için hasta dosyalarından faydalanıldı. Son dört ay rutin hemodiyaliz tedavisi öncesi ve sonrasıtetkikler için hastaların kanları alındı. Birinci, dokuzuncu ve onikinci aylardaki hematolojik vebiyokimyasal veriler gruplar arası karsılastırıldı. Hasta grupla benzer yaslarda sistem hastalığı olmayan 19sağlıklı birey kontrol grubu olarak çalısmaya alındı. Kontrol grubuyla hasta gruplarının onikinci ayverileri karsılastırıldı. Eritropoietin ve vitamin D kullanan grupta Hb ve Htc zamana göre artıs gösterirkeneritropoietin ve demir kullanan grupta daha yüksek Hb ve Htc değerleri saptandı. Ancak en yüksekdeğerlere eritropoietin, demir ve vitamin D kullanan grupta ulasıldı. Ayrıca eritropoietin, demir vevitamin D kullanan grupta ferritin ve Fe değerleri eritropoietin ve demir kullanan gruba nazaran dahayüksek bulundu. Çalısmada elde edilen veriler, son dönem böbrek yetmezliği nedeniyle hemodiyalizegiren hastalarda renal anemi değerlendirilirken, altta yatan nedenler net olarak belirlendikten sonra, PTHseviyelerinin de kontrol altına alınmasının, anemi tedavisine katkı sağlayabileceği sonucunu gösterdi.Article Egzotik Hayvanlarda Antibakteriyel Tedavi(2009) Şahin, Ali; Oner, Ahmet CıhatDünyada ve ülkemizde son yıllarda evcil hayvan yetiştiriciliği artan bir şekilde devam etmekte, bunun sonucu olarak da hekimliğimiz içerisinde yeni bir alan meydana gelmektedir. Kuşlar, sürüngenler, balıklar, küçük memeliler ve kemirgenler [rat, hamster ve ferret (yaban gelinciği) gibi] bu yeni alanda yer alan egzotik hayvanlardır. Ülkemizde ve dünyada artan egzotik hayvan besleme oranı hekimliğimiz için çok önemli bir konu olmaktadır. Ayrıca; kedi köpek gibi pet hayvanları ile egzotik hayvanlar arasında derin farklılıklar olması hekimliklerinde de farklılıklar doğuracaktır. Egzotik pet hekimliğinde kullanılan ilaçlar, genelde FDA tarafından onay alınmamış ilaçlardır. Yapılan farmakokinetik çalışmalarının yetersiz olması, kullanılacak FDA onaylı ilaç eksikliği bu konuda çalışmalara gereksinim duyulduğunu göstermektedir.Article Endotoksemi Şekillendirilmiş Ratlarda Marbofloksasin, Diklofenak Sodyum ve Metilprednizolonun Serum Biyokimyasal Değerler Üzerine Etkisi(2021) Oner, Ahmet Cıhat; Şahin, AliEscherichia coli'den türetilen lipopolisakkarit (LPS), sepsis ve septik şok için bir model olarak yaygın olarak\rkullanılmıştır. Çalışmamızda LPS ile deneysel endotoksemi oluşturulan ratlarda, marbofloksasin, diklofenak\rsodyum, metilprednizolon kullanılarak, bu ilaçların organ yetmezliğinin indirekt belirteçleri olan alkalen\rfosfotaz (ALP), alanin aminotransferaz (ALT), aspartat aminotransferaz (AST), gama glutamil transferaz\r(GGT), kan üre azot (BUN), kreatinin değerleri üzerine olan etkilerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır.\rÇalışma için gerekli 186 adet rat, 5 gruba ayrıldı. Kontrol grubundan 0. saatte kan örnekleri alındı. Ratlarda\rendotoksemi oluşturmak amacı ile intraperitoneal (IP) yolla LPS (4mg/rat) uygulandı. Gelişen endotoksemiyi\rtedavi etmek için marbofloksasin IP yolla 100 mg/kg, diklofenak sodyum IP yolla 10 mg/kg, metilprednizolon\rIP yolla 10 mg/kg dozunda uygulandı. Daha sonra 1, 2, 4, 8, 12 ve 24. saatlerde tiyopental anestezisi altında\rkan örnekleri alınarak biyokimyasal değerler ölçüldü. Çalışmada serum ALP, ALT, AST, GGT, BUN ve kreatinin\rdüzeylerinin LPS uygulaması ile arttığı (P<0.05) ve sepsiste beklenilen etkinin şekillendiği tespit edildi. Sepsis\rtedavisinde, metilprednizolon dışında diğer ilaçların tek başlarına kullanılamayacağı ancak kombine\ruygulamanın tercih edilebileceği sonucuna ulaşıldı.Doctoral Thesis Investigation of the Effect of Marbofloxacin, Diclofenac Sodium and Methylprednisolone on Serum Cytokine Levels and Biochemical Parameters in Systemic Endotoxemia Induced Rats(2012) Öner, Ahmet Cihat; Şahin, AliSistemik endotoksemi şekillendirilmiş ratlarda marbofloksasin, diklofenak sodyum ve metilprednizolonun serum sitokin seviyeleri ve biyokimyasal değerler üzerine etkisinin araştırılması. YYÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Doktora Tezi, Van, 2012. Sepsis, yıllardır beşeri ve veteriner tıp dünyasının tedavisi güç ve mortalitesi yüksek hastalıklarından biridir. Çalışmamızda LPS ile deneysel endotoksemi oluşturulan ratlarda, marbofloksasin, diklofenak sodyum, metilprednizolon kullanılarak, bu ilaçların serum sitokin seviyeleri ve organ yetmezliğinin indirekt belirteçleri olan AST, ALT, ALP, GGT, BUN, kreatinin değerleri üzerine olan etkilerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışma için gerekli 186 adet rat, 5 gruba ayrıldı. Kontrol grubundan 0. saatte kan örnekleri alındı. Ratlarda endotoksemi oluşturmak amacı ile intraperitoneal (IP) yolla LPS (4mg/rat) uygulandı. Gelişen endotoksemiyi tedavi etmek için marbofloksasin IP yolla 100 mg/kg, diklofenak sodyum IP yolla 10 mg/kg, metilprednizolon IP yolla 10 mg/kg dozunda uygulandı. Daha sonra 1, 2, 4, 8, 12 ve 24. saatlerde tiyopental anestezisi altında kan örnekleri alınarak serum sitokin seviyelerine ve biyokimyasal değerleri ölçüldü. Sonuç olarak, mevcut araştırmada, LPS uygulamasının deney hayvanlarında sepsise neden olduğu ve karaciğer ile böbrek üzerine etkilerinin şekillendiği tespit edildi. Sepsis tedavisinde, metilprednizolon dışında diğer ilaçların tek başlarına kullanılamayacağı ancak kombine uygulamanın tercih edilebileceği sonucuna varıldı.Article Karbontetraklorid ($cci_4$) ile Deneysel Olarak Karaciğer Nekrozu Oluşturulan Ratlarda Vitamin E+selenyum ve Nigella Sativa (Çörekotu)(2003) Oto, Gökhan; Dağoğlu, Gürdal; Dede, Semiha; Şahin, Ali; Yener, Zabit; Alkan, MusaBu çalışmada, ratlarda karbontetraklorid (CC14) ile deneysel oluşturulan karaciğer nekrozunun engellenmesinde Nigella sativa (çörekotu)'nın etkisi araştırıldı. Çörekotunun antioksidan etkisinin karşılaştırılabilmesi amacıyla, yaygın olarak antioksidan amaçla kullanılan vitamin E ve selenyum elementi seçildi. Denemede 40 adet rat kullanıldı ve her grupta sekiz rat bulunacak şekilde A, B, C, D ve E gruplarına ayrıldı. A grubu kontrol olarak belirlendi ve deneme boyunca intraperitoneal (i.p.) parafın likid, B grubuna i.p. olarak likid parafın içinde CC14, C grubuna i.p. olarak likid parafin içinde CC14 ve i.m. olarak vitamin E + selenyum kombinasyonunun ticari bir preparatı uygulandı. D grubuna i.p. olarak likid parafin içinde CCI4, i.m. olarak vit E + Se preparatı ve standart rat peletine % 10 oranında katılmış çörekotu, E grubuna ise, i.p. olarak likid parafin içinde CCI4 ve standart rat peletine % 10 oranında katılmış çörekotu ad libitum verildi. Tüm gruplardan 4 kez, kontrol grubundakilerden bir de deneme başlangıcında olmak üzere 5 kez kalpten kan alındı ve bu örneklerde Malondialdehid (MDA), Glutasyon peroksidaz (GSH-Px), Süperoksid dismutaz (SOD), Alanin transaminaz (ALT), Aspartat aminotransferaz (AST), Glutasyon (GSH) ve serüloplazmin analizleri yapıldı. B grubunda lipid peroksidasyon ürünlerinin ve antioksidan enzimlerin belirgin bir şekilde arttığı görüldü. En az % ağırlık kaybı E grubunda gözlendi. Karaciğer örneklerinde en az nekroz oranı D grubunda saptandı. Histopatolojik muayene sonuçları da biyokimyasal sonuçlarla tutarlı idi. Sonuç olarak vitamin E + selenyum ve çörekotunun karaciğer nekrozunu engelleyebildiği kanısına varılmıştır.Article Marbofloksasin, Diklofenak Sodyum ve Metilprednizolonun Sistemik Endotoksemide Serum Sitokin Düzeylerine Etkisi(2023) Oner, Ahmet Cıhat; Şahin, AliLPS ile deneysel endotoksemi oluşturulan ratlarda marbofloksasin, diklofenak sodyum ve metilprednizolon kullanımının serum sitokin seviyeleri üzerine etkilerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışmada 186 adet rat, kontrol grubu (n: 6) ayrıldıktan sonra rastgele 5 eşit gruba ayrıldı. Kontrol grubundan 0. Saat te kan örnekleri alındı. Ratlarda endotoksemi oluşturmak amacı ile intraperitoneal (IP) yolla LPS (4mg/rat) uygulandı. Endotoksemi sonrası gelişen sepsisi tedavi etmek için marbofloksasin 100 mg/kg, diklofenak sodyum 10 mg/kg, metilprednizolon 10 mg/kg dozlarında IP yolla uygulandı. İlaç uygulaması takiben 1, 2, 4, 8, 12 ve 24. saatler de tiyopental anestezisi altında kan örnekleri alınarak serum sitokin değerleri ölçüldü. Araştırmada elde edilen veriler doğal şekillenen sepsise büyük ölçüde benzerlik gösterdi. Sitokin seviyeleri incelendiğinde diklofenak sodyum ile marbofloksasin uygulamasının tek başlarına sepsisi tedavi etmede etkisinin olmadığı, ancak metilprednizolon uygulamasının tek ve kombine yapılması durumunda etkili olabileceği belirlendi. Sepsis ile yükselen sitokin düzeyleri için kortikosteroid uygulamasının tek veya antibiyotik ve NSAİİ’lerle kombine kullanılmasının faydalı olabileceği önerilmektedir.Article Peganum Harmala L. (Üzerlik) Tohum Ekstresinin Analjezik Aktivitesi ve Akut Toksisitesinin Fareler Üzerinde Belirlenmesi(2009) Şahin, Ali; Koçak, YılmazBu çalışmada P. harmala tohum ekstresinin medyan letal dozu (LD50) ve analjezik aktivite yönünden incelenmesi amaçlandı. Tohum ekstresinin LD50 dozu 0,178 ml/kg olarak bulundu. Analjezik aktivite deneylerinde ise, her bir gruba sırasıyla serum fizyolojik, DMSO, P. harmala tohum ekstresi, aspirin ve morfin uygulandı. Asetik asit ile ağrı oluşturma deneyinde, P. harmala tohumları 30 ve 60 mg/kg dozlarında aspirine göre anlamlı, 90 mg/kg dozunda aspirine göre çok anlamlı bir etki gösterdi. Tail Flick deneyinde, P. harmala tohumlarının 30 ve 60 mg/kg dozlarında analjezik etkisi 100 mg/kg aspirine denk bulundu ve 10 mg/kg morfine göre ise istatistiksel açıdan anlamlı bir fark bulunmadı.Article Trichostrongylidae Spp.ile Doğal Enfekte Koyunlarda Moxidectin ve Doramectinin Etkinliği(2009) Şahin, Ali; Akkan, Hasan Altan; Gül, Abdurrahman; Karaca, Mehmet; Türel, İdrisBu araştırma, Trichostrongylidae spp. (Ostertagia spp., Haemonchus spp., Nematodirus spp. ve Marshallagia spp.) ile doğal enfekte toplam 30 koyunda moxidectin ve doramectinin etkinliğini belirlemek için yapılmıştır. Trichostrongylidae spp. ile doğal enfekte 30 koyun 10’arlı üç gruba ayrılmıştır. A ve B gruplarındaki deney hayvanlarına sıfırıncı günde sırasıyla %1 lik enjektabl moxidectin ve doramectin 0.2 mg/kg canlı ağırlık dozunda deri altı yolla uygulanmış, C grubu ise kontrol grubu olarak bırakılmıştır. Uygulamadan önceki yedinci günde ve sıfırıncı günde A, B ve C gruplarından alınan gaita örneklerinde Trichostrongylidae spp.’ye ait yumurta sayılarının geometrik ortalamalarında belirgin bir fark bulunamamıştır. Uygulamadan sonraki 7. ve 14. günlerde A ve B grubundaki hayvanlardan toplanan gaita örneklerinde Trichostrongylidae cinslerine ait yumurta sayılarının geometrik ortalamaları sıfıra inmiş, fakat C grubundaki hayvanlarda belirgin bir değişiklik gözlenmemiştir. Moxidectin ve doramectinin etkisi 7. ve 14. günlerde % 100 olarak bulunmuştur.