Browsing by Author "Şahinalp, Şahin"
Now showing 1 - 4 of 4
- Results Per Page
- Sort Options
Article Derin Venöz Trombozu Hastalarında Mekanik Trombektomi: Tek Merkezli Tecrübemiz(2020) Akdenız, Hüseyın; Özgökçe, Mesut; Sakci, Zakir; Şahinalp, Şahin; İnce, Suat; Türko, Ensar; Türkoğlu, SaimAmaç: Derin ven trombozu (DVT) Virchow triadı olarakbilinen endotel harabiyeti, staz ve hipe rkoagulabilite sebebiylevenöz sistemde tromboz gelişimi olup erken evrede tedaviedilmezse sekel bulgular ve ölüme sebep olabilmektedir.Bu makalede mekanik trombektomi ile tedavi ettiğimiz altekstremite DVT’li hastalarda başarı oranını etkileyen faktörlerive bu konudaki tecrübelerimizi paylaşmayı amaçladık.Gereç ve Yöntem: Son bir yıl içinde girişimsel radyolojikliniğimizde akut ve subakut dönemdeki alt ekstremite venöztrombozu olan toplam 13 hastaya vena cava filtresi takılmasısonrası damar içine katater ile girilerek trombolitikkullanmadan trombüsün parçalanıp aspire edilmesini sağlayanmekanik cihazlar ile mekanik trombektomi yapılmıştırBulgular: Ultrasonografi bulgularına göre akut DVT tanısıalan 3 ve subakut DVT tanısı alan 10 hasta olmak üzeretoplam 13 hasta çalışmaya dahil edildi.Akut DVT olgularındamekanik trombektomi ile lümende tama yakın açılma sağlandı.Subakut DVT olgularında tek başına mekanik trombektomi ilelümende minimal açılma sağlandı. Bir ay sonraki kontrolde iseakut dönemde olanlardan tama yakın açılma devam ederkensubakut dönemdekilerde belirgin lümen açıklığı izlenmemiştir.Sonuç: Trombektomi işlemi son zamanlarda uygulananbir yöntem olduğundan dolayı uzun vadede ne gibisonuçları olduğu hakkında yeterli bilgiye sahip değiliz.Ancak trombüs yükünü azalttığından ve medikaltedavinin etkinliğini arttırdığından dolayı damarıntekrardan tromboze olma ihtimalini azalttığı ve uzunvadede pozitif sonuçlar verdiği düşünülmektedir. Bu oranvena kava gibi çapı geniş ve akım oranı fazla olandamarlardan distale doğru gidildikçe azalmaktadır. Eldeettiğimiz verilere göre mekanik trombektomi erkendönemde yapıldığında güvenli ve etkili bir tedaviyöntemidir.Master Thesis The Examination of the Morphological Changes in Blood Cells by Extra Corporeal Circulation With Peripherial Blood Smear Under Light Microscope(2019) Sular, Sabriye Çeçen; Rağbetli, Murat Çetin; Şahinalp, ŞahinÇalışmamıza Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaş Tıp Merkezi Klinik Araştırmalar Etik Kurulu'nun 13/02/2019 tarihli ve Karar No: 07 onayı (bkz. Ek 1) alındıktan sonra başlanmıştır. Çalışmamıza katılan her hasta için Bilgilendirilmiş Gönüllü Onam Formu imzalatıldıktan sonra başlanmıştır. Bu çalışmada ekstrakorporeal dolaşım ile kan hücrelerindeki morfolojik değişikliklerin periferik yayma ile ışık mikroskobunda incelenmesi amaçlandı. Bunun için Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Dursun Odabaş Tıp Merkezi Kalp Damar Cerrahisi Polikliniğinde tanı alan ve takibi Kalp Damar Cerrahisi Servisinde yapılan olgularda yaş sınırı olmayan kardiyopulmoner baypas hastaları üzerinde yapıldı. Koroner damar hastalığı, koroner damar tıkanıklığı ve hasarı, kalp kapağı replesmanı, aort diseksiyonu tanısı almış, cerrahi müdahele gereken hastalar çalışmaya dahil edildi. Kronik böbrek yetmezliği, gebelik, hematolojik kan hastalığı olan ve hematolojik reaksiyon gösterebilen hasta grubu araştırmaya dahil edilmedi. Kardiyopulmoner baypas cerrahisi kararı alınan hastaların her birinden servise yatışı olduktan hemen sonra, Extrakorporeal Dolaşıma girip yoğun bakıma alındığı ilk saatte ve taburcu edileceği günde olmak üzere üç kez periferik yayma yapıldı ve kan hücrelerinin bütünündeki iyileşme süreci değerlendirildi. Ameliyat süresinin, kros klemp süresinin, eritrosit süspansiyonu miktarının, taze donmuş plazma miktarının, vaka çeşidinin, hemofiltrasyonun, ejeksiyon fraksiyon değerinin kanın şekilli elemanlarındaki etkileri incelendi. Periferik yayma değerleri ışık mikroskobunda, hemogramda ise Hb, Hct, Wbc değerleri karşılaştırıldı. Dünya Sağlık Örgütü kriterlerine uygun olarak analizleri yapıldı. İstatistiksel olarak belirgin farklılıklar gözlendi ve sonuçlar literatür ışığında tartışıldı.Article İntraluminal Hidrostatik Basınç ile Ven Dilatasyonunun Otolog Arteriovenöz Fistül Açık Kalımına Etkisi(2020) Şahinalp, ŞahinHemodiyaliz hastaları için iyi çalışan bir AVF varlığı vazgeçilmezdir. Arteriovenöz fistül olgunlaşması zor bir süreçtir ve maturasyon sürecindeki başarısızlığın temel nedeni venin yetersiz genişleyebilirliğidir. Uygun bir damar genişlemesi sağlamak için, cerrahi sırasında intralüminal hidrostatik basınç yoluyla sefalik ven dilatasyonu yararlı bir teknik olabilir. Bu çalışmada; otolog arteriovenöz fistül oluşturulması esnasında ven içerisine uygulanan basınçlı serum fizyolojik sıvı ile vende sağlanan dilatasyonun fistülün açık kalımı ve olası komplikasyonları üzerine etkisinin incelenmesi amaçlandı. Bu amaçla AVF oluşturulan, toplam 416 hasta çalışmaya dahiledilerek retrospektif olarak incelendi. İntraluminal hidrostatik basınç etkisi ile ven dilatasyonu uygulanan ve uygulanmayan olmak üzere iki gruba ayrıldı. Çalışma sonucu Grup 2’nin Grup 1’e göre açık kalım oranının bir aylık takipte daha yüksek olduğunu (p<0,004) gösterdi. Komplikasyon oranları her iki grupta benzer idi (p=0,458). Sonuç olarak; intraluminal sıvı kullanımı ile ven dilatasyonu basit bir uygulama olmasına rağmen, çalışma sonuçlarına göre erken dönem AVF açık kalımı üzerine etkili ve güvenli bir yöntem olduğu söylenebilir.Article Selecting the Arterial Cannulation Site in Acute Type a Aortic Dissection: Axillary Artery or Femoral Artery(2020) Şahinalp, Şahin; Gür, Ali KemalThe aim of this study was to investigate the effects of cannulation site (either the right axillary artery or the right/left main femoral artery) on the mortality and morbidity of postoperative acute type A aortic dissection (ATAAD) patients.A total of 41 ATAAD patients (male:female = 29:12), of whom 15 underwent cannulation of the right axillary and 26 of the common femoral artery, were retrospectively evaluated. Post-operative mortality and morbidity were assessed and statistically analyzed.Of the participants, 34 (82.9%) were type I and 7 (17.0%) were type II according to the DeBakey classification. Cerebral protection was achieved using deep hypothermia in 14 patients, and by antegrade cerebral perfusion in addition to deep hypothermia in 9 patients. Early postoperative mortality was 17% (n= 7). There were no significant differences between the axillary artery and femoral artery cannulation groups in terms of postoperative mortality and morbidity. However, a greater number of arcus aortic interventions was performed in the group undergoing axillary artery cannulation (Group II). In this group, the rate of antegrade cerebral perfusion was also higher.Although the cannulation site in patients with ATAAD was not determined to affect mortality and morbidity, both options present advantages and disadvantages. We believe that all relevant factors pertaining to the patient as well as the surgical procedure to be employed should be evaluated in tandem in selecting the optimal cannulation site.