Browsing by Author "Aslan, Recep"
Now showing 1 - 6 of 6
- Results Per Page
- Sort Options
Other Bronş Astmalı Olgularda Serum Lipid Düzeyleri(1997) Gülsün, Abdullah; Gencer, Mehmet; Ceylan, Erkan; Kara, Mehmet; Aslan, Recep; Şekeroğlu, M. Ramazan; Tarakcioglu, MehmetBu çalışma bronş astmalı hastaların serum lipid seviyelerini incelemek amacıyla yapıldı. Çalışmada 61 bronş astmalı hasta (34 erkek, 27 kadın) ile 32 sağlıklı kişinin (19 erkek, 13 kadın) serum total kolesterol, trigliserid, HDL kolesterol, LDL kolesterol seviyeleri tespit edildi. Her iki gruba ait bireylerin PEF ölçümleri yapıldı. Bronş astmalı hastalarda ortalama HDL-kolesterol seviyesi kontrol grubundan düşük, trigliserid seviyesi yüksek bulunmasına rağmen istatistiksel açıdan önemli bir fark yoktu (p>0.05). Diğer parametrelerde de iki grup arasında önemli bir fark bulunmadı (p>0.05). Hasta grubuna ait PEF değerleri ile lipid parametreleri arasında önemli bir korelasyon gözlenmedi (p>0.05). Sonuç olarak, bronş astmalı hastaların lipid metabolizmalarında lipid parametrelerini etkileyecek oranda önemli bir değişikliğin olmadığı kanaatine varıldı.Master Thesis Chemotherapeutic Effect of Trichostatin A- Thymoquinone Combinations in Glioblastoma(2021) Aslan, Recep; Taşpınar, Mehmet; Dede, SemihaGlioblastoma (GB), en yaygın, kötü huylu ve yıkıcı primer beyin tümörü türüdür. Etkili, standart ve sürdürülebilir bir tedavi biçimi tanımlanmamıştır. Hastalığın kötü prognozunu ve nüksünü engellemek için rasyonel tedavi alternatiflerini oluşturmamız gerekmektedir. Bu açıdan histon deasetilaz inhibitörleri gibi epigenetik ajanlar ile doğal bileşenlerin kombinasyonunun tedavi potansiyelinin araştırılması doğru bir yaklaşımdır. Bu nedenle, bu tez çalışmasında, Trikostatin A (TSA) ve Timokinon (TQ)'nun GB alkilasyon tedavisinde dirence neden olan tamir genlerinin ekspresyonuna olan etkisinin araştırılması amaçlanmıştır. TSA ve Timokinon'un GB hücreleri LN-405 ve T98G'deki sitotoksisiteleri MTT ile belirlenmiştir. DNA tamir genlerinin (MGMT, MLH, MSH2, MSH6 ve PMS-2) ve apoptoz genlerinin (Bcl-2 ve Kaspaz-3) ekspresyonları RT-PZR ile saptanmıştır. TSA ve TQ'nun DNA'daki genotoksik etkisi COMET ile belirlenmiştir. TSA ve TQ tek başlarına MGMT ekspresyonunu düşürürken, TSA ve TQ kombinasyonu LN-405'te MGMT ekspresyonunu arttırmış ancak T98G'de azaltmıştır. LN-405'te TSA ve TQ kombinasyonu MLH1 ve MSH6'nın ekspresyonunu arttırırken T98G'de TQ MSH2'nin ekspresyonunu arttırmıştır. TQ ve TSA uygulanan diğer gruplarda tamir genlerinin ekspresyonu kontrole göre azalmıştır. TSA ve TQ, LN-405 ve T98G'de hücre spesifik farklı düzeylerde apoptotik ve antiapoptotik etki göstermiştir. Genomik DNA hasarı açısından gruplar arasında anlamlı bir farklılık saptanmamıştır (p>0.05). Bu sonuçlar, TSA ve TQ'nun tek başlarına yüksek MGMT ekspresyonu nedeniyle alkilasyon ajanlarına dirençli hücrelerde kullanılabileceğini ve TSA ve TQ kombinasyonunun yanlış eşleşme tamir genleri üzerinden kemoterapötik direncin üstesinden gelebileceğini göstermektedir. Bu çalışma, GB'de TSA ve TQ'nun tamir genleri üzerindeki rolünün araştırıldığı ve TSA ve TQ'nun GB'de terapötik amaçlı kullanılabileceğini gösteren literatürdeki ilk çalışmadır.Other Effect of Acute and Regular Exercise on Antioxidative Enzymes, Tissue Damage Markers and Membran Lipid Peroxidation of Erythrocytes in Sedentary Students(1998) Meral, İsmail; Bayıroğlu, Fahri; Şekeroğlu, M. Ramazan; Tarakcioglu, Mehmet; Aslan, Recep15 healthy sedentary men, 19-25 years old an did not have any programmed physical activity, were studied. The subjects were asked to run submaximal 15-20 min every day for 5 weeks. Erythrocyte lipid per-oxidation, Superoxide dismutase (SOD), glu-tathione peroxidase (GSH-Px) activities and glucose and uric acid levels were determined in blood samples which were taken before and immediately after acute exercise and after the end of 5-week training program. Malonaldialdehyde (MDA), sing of lipid perox-idation, creatin phosphokinase (CK), CK-MB, lactate dehydrigenase (LDH) concentrations increased (p<0.0001, p<0.01, p<0.05, p<0.05, respectively) and GSH-Px and SOD activities decreased significantly (p<0.0001 and p<0.05, respectively) after acute exer-cise. Although MDA level after the 5 week training program was lower than the MDA level after acute exercise period, it was still higher than sedentary period (p<0.01). GSH-Px activity after the 5-week training program was significantly higher than this of seden-tary period (p<0.0001). SOD activity after S-week training program was also higher than this of sedentary period but it was not statis-tically significant (p>0.05). We also found that uric acid and glucose levels increased immediately after acute exercise (p<0.05), but there was no significant differences between uric acid and glucose levels of seden-tary and training period. It is concluded that acute exercise causes oxidative stress in sedentary men. Thus irregular exercise, "weekend physical activities", may be harmful in contradiction with the common concept. On the other hand, regular exercise may pre-vent this deleterious condition by decreasing lipid peroxidation, augmenting antioxidant system and decrease the exercise-induced muscle damage.Article Sedanter Erkeklerde Akut ve Programlı Egzersizin Serum Apolipoproteinleri ve Lipitleri Üzerine Etkileri(1997) Tarakcioglu, Mehmet; Aslan, Recep; Kara, Mehmet; Şekeroğlu, M. RamazanAmaç: Bu çalışma akut ve programlı egzersizin serum lipoproteinleri üzerine etkilerini araştırmak amacıyla yapıldı. Yöntem: Çalışmaya daha önce herhangi bir egzersiz programına katılmamış 19-25 yaşlarında (ort± SS=21.1± 1.9 yıl) 15 gönüllü sedanter erkek denek katıldı. Deneklere 5 hafta süreyle her gün submaksimal koşu (15-20 dk/gün) yaptırıldı. Koşu programına başlamadan, ilk koşudan hemen sonra ve 5 haftalık programın sonunda apo A1, apo B, total kolesterol, HDL-kolesterol, LDL-kolesterol ve trigliserit tayinleri yapıldı. Bulgular: Akut egzersiz sonunda parametrelerde önemli bir değişiklik gözlenmedi. Programlı egzersiz sonunda sedanter döneme göre trigliserit ve apo B seviyeleri önemli oranda düşerken, HDL-kolesterol’de artış vardı. Ayrıca apo B/apo A oranı 5. hafta sonunda önemli derecede düşük bulundu. Diğer parametrelerde ise önemli bir değişiklik gözlenmedi. Sonuç: Programlı egzersizin serum lipoproteinleri üzerine olumlu etkilerinin olduğu düşünüldü.Article Tavşanlarda E Vitamini ile Kombine ve Ayrı Digoksin Uygulamasının Kan Lipid Peroksidasyonu,glutatyon ve Plazma Kreatin Kinaz Seviyelerine Etkisi(1997) Kahraman, Tahir; Meral, Ismail; Baydas, Burhanettin; Aslan, Recep; Bayıroğlu, FahriBu çalışma, kalp yetmezliği tedavisinde kullanılan digoksinin tek doz uygulamasının lipit peroksidasyonu oluşturup oluşturmadığı ve digoksinle birlikte E vitamini uygulamasının digoksinin etkisini nasıl deiğiştirdiğini araştırmak amacıyla yapıldı. Çalışmada kullanılan Yeni Zelanda ırkı tavşanlar, Digoksin ve Digoksin+E vitamini olmak üzere 2 gruba ayrıldı. Deneme öncesi tüm tavşanlardan alman kanlar kontrol grubu olarak değerlendirildi ve bu kanlardan, lipid peroksidasyonu, glutatyon ve kreatin kinaz tayini yapıldı. Dene)1 gruplarında, digoksin ve digoksin+E vitamini uygulamalarım takiben 6 saat sonra yine kanları alınarak aynı analizler gerçekleştirildi. Tek doz digoksin uygulamasının, glutatyon seviyesi üzerende anlamlı değişikliklere yol açmadığı (P>0.05) ve yine E vitamini uygulamasının da, glutatyon düzeyinde önemli bir değişikliğe sebep olmadığı gözlendi (P>0.05). Ancak, lipid peroksidasyonun göstergesi olarak görülen malondıaldehıt seviyesinde, digoksin uygulamasını takiben bir azalmanın olduğu ve kontrol grubu ile kıyaslandığında azalmanın anlamlı olduğu gözlendi (P<0.05). Buna karşın krealın kinaz seviyesinde ise her iki deney grubunda kontrol grubuna göre önemli artış gözlendi (P<0.05).Article Van ve Çevresinde Yaşayan Sağlıklı Yetişkin Bireylerde Tiroid Hormonlarının Referans Değerleri(1997) Şekeroğlu, M. Ramazan; Tarakcioglu, Mehmet; Aslan, Recep; Algün, Ekrem; Topal, Selim; Akman, Nevzat; Tuncer, İlyasAmaç: Bu çalışma, Van bölgesinde yaşayan tiroid hormonu değerlerini elde etmek amacıyla yapıldı. Yöntem: Çalışmaya yaşları 21-63 arasında olan tiroid hastalığını düşündüren herhangi bir şikayeti olmayan ve fizik muayenesi normal olan 596 sağlıklı kişi alındı. Tiroid hormon tayinleri serum örneklerinde radioimmunoassay (RİA) yöntemiyle gerçekleştirildi. Bulgular: Çalışma sonunda, normal değer ortalamaları total T3 için 1.92± 0.44 nmol/L, total T4 için 117.03± 22.71 nmol/L, serbest T3 için 5.20± 0.60 pmol/L, serbest T4 için 17.06± 2.96 pmol/L ve TSH için 1.33± 0.73 m IU/ml olarak bulundu. Sonuç: Tiroid değerlerinin normal sınırlarda, TSH değerlerinin ise düşük olduğu sonucuna varıldı.