Browsing by Author "Bilgili, Mehmet Ali"
Now showing 1 - 6 of 6
- Results Per Page
- Sort Options
Article Acil Servise Başvuran Geriyatrik Hastaların Değerlendirilmesi(2021) Bilgili, Mehmet Ali; Öncü, Mehmet ReşitGiriş ve Amaç: Dünyada ve Türkiye’de artan yaşlı nüfusla birlikte acil servise başvuran yaşlı hasta sayısı da artmaktadır. Bu çalışmada acil servise başvuran 65 yaş üzeri yaşlı hastaların, acile başvuru şikâyetlerinin, sık görülen hastalıkların, yatış oranlarının ve yatış yapılan servislerin saptanması amaçlanmıştır. Yöntem ve Gereçler: Tıp Fakültesi Hastanesi acil servisine 01.01.2015- 31.12.2015 tarihleri arasında başvuran 65 yaş ve üzeri hastalar retrospektif olarak değerlendirildi. Hastaların cinsiyetleri, yaşları, hastaneye başvuru tarih ve saatleri, hastaneye başvuru şikâyetleri, hastanın muayene sonrasında ayaktan tedavi düzenlenenerek taburcu edilmesi, hastaneye yatış, sevk durumu, yatış yapılmış ise servis ya da yoğun bakıma yatışı, yatış yapılan bölümler ve ön tanılar incelendi. Bulgular: Acil servis başvurularının 12.998’i (% 10,1) 65 yaş ve üzerindeydi. Hastaların 6571’i erkek (% 50,6), 6427’si (% 49,4) kadındı. Yaş ortalamaları 73.72 ± 6.6 (65-111) idi. En sık başvuru nedenleri başağrısı (%25,1) ve göğüs ağrısı (%15,9) idi. Hastaların %84.2’si acil serviste ayaktan tedavi edilerek taburcu olurken, %15.4’ünün hastaneye yatışı yapılmıştı. 22 hasta (%0,2) çeşitli nedenlerle sevk olurken, 18 (%0.1) eksitus vakası mevcuttu. Tartışma ve Sonuç: Çalışmamızda geriatrik hastaların acil servise başvuru nedenleri arasında en sık acil müdahale gerektiren durumlar; kardiyak problemler, solunum sistemi hastalıkları ve gastrointestinal hastalıklardı.Article Bir Üniversite Hastanesinde Göğüs Cerrahisi Acilleri: Retrospektif Analiz(2019) Öncü, Mehmet Reşit; Özen, Burcu; Çobanoğlu, Ufuk; Şaşmaz, Muhammed İkbal; Bilgili, Mehmet AliGiriş ve Amaç: Acil serviste travmatik ve nontravmatiknedenlerle sıkça göğüs cerrahisi konsültasyonu istenmektedir.Bu hastalarda erken tanı ve tedavi zamanla yarışan klinisyeniçin çok önemlidir. Biz de bu çalışma ile acil servisten göğüscerrahisi kliniğine yatırılan hastaların tanı, tedavi veprognozlarını incelemeyi amaçladık.Yöntem ve Gereçler: Çalışmada göğüs cerrahisi tarafındanyatışı yapılan 435 hasta retrospektif olarak tarandı. Hastalarınbaşvuru şikayetleri, yatış tanıları ve prognozları incelendi.Verilerin analizinde SPSS (Statistical Package for SocialSciences) Windows 23.0 programı kullanıldı.Bulgular: Hastaların, yaş ortalaması 47,63±20,9 olup, 284’ü(%65,3) erkek ve 151’i (%34,7) kadındı. Olguların 269’u (%62)travmatik nedenlerden, 166’sı (%38) nontravmatiknedenlerden dolayı başvurdu. En sık pnömotoraks (n: 134)tanısı konulmuş olup, bunu izole kot fraktürü (n: 73) ve masifplevral efüzyon (n: 59) takip ediyordu. En sık uygulanan tedaviyöntemi tüp torakostomiydi (n: 180). Hastaların sadece 4’üeksitus ile sonuçlandı.Tartışma ve Sonuç: Acil serviste göğüs cerrahisikonsültasyonu, solunum fonksiyonu etkilenen ve acil torasikgirişim veya cerrahi gerektiren hastalarda istenir. Bu hastalardaen sık saptanan bulgu pnömotoraks olup, en sık uygulanantedavi ise tüp torakostomidir. Çalışmamızda da olduğu gibi buhastaların erken dönemde tanı ve tedavisinin mortalite üzerineetkisi olumludur.Article Çölyak Hastalarında Demografik, Histopatolojik ve Klinik Özellikler(2019) Kayar, Yusuf; Akçadağ, Neslihan Sürmeli; Ağın, Mehmet; Doğan, Narin Yıldırım; Bilgili, Mehmet Ali; Dertli, RamazanAmaç: Çölyak Hastalığı (ÇH) dünyada yaygın olarakgörülmektedir. Çalışmamızda kliniğimizde ÇH tanısı iletakip ettiğimiz hastaların demografik, antropometrik,histopatolojik ve klinik özelliklerini retrospektif olarakdeğerlendirdik.Gereç ve Yöntemler: Polikliniğimize 2009-2019 yıllarıarasında başvuran toplam 23.250 hastadan 250'si (%1.07)ÇH tanısı almıştı. Bunlardan verileri eksiksiz, 18-65 yaşaralığında olan 115 hasta çalışmaya alındı. Hastalarda yaş,cinsiyet, hastalığın başlangıç yaşı, hastalık süresi, aileöyküsü varlığı, sigara,alkol kullanımı, eğitim, medenidurumu, vücut kitle indeksi (VKİ), bel-kalça çevresi vehastaların ilk başvuru anındaki semptomları kaydedildi.Bulgular: Hastaların 85’i (%73.9) kadın, 30’u (%26.1)erkekti. Ortalama yaşları 33±10.6 yıl, hastalığın başlangıçyaşı 29.9±5.8 yıl idi. Hastalık süresi 0-17 yıl aralığındaolup, ortalama 4.96±3.6 yıl idi. Aile öyküsü 26(%22.6)hastada görüldü. Sigara kullanan hasta sayısı 26(%22.6),alkol kullanan hasta sayısı birdi. Ortalama VKİ düzeyi22.1±4.2 olmakla birlikte; hastalardan 20(%17.3)'sininzayıf olduğu görüldü. Hastaların bel-kalça oranı 0.63-0.98arasında değişirken, ortalama 0.81±0.07 idi. Hastaların ilkbaşvuru semptomları değerlendirildiğinde; 83(%72.2)hastada gastrointestinal sistem (GİS) ile ilişkilisemptomlar, 22(%19.1) hastada GİS-dışı semptomlar ve10(%8.7) hastada hem GİS hem de GİS-dışı semptomlarvardı.Sonuç: Çölyak hastalığında gelişme geriliği ve kronikishal gibi klasik bulgular uyarıcı olmakla birlikte atipikbulgularla prezente olabileceğide unutulmamalıdır.Article Cutaneous Reactions Caused by Nitrofurazone(Termedia Publishing House Ltd, 2019) Bilgili, Serap Gunes; Ozaydin Yavuz, Goknur; Yavuz, Ibrahim Halil; Bilgili, Mehmet Ali; Karadag, Ayse SerapIntroduction: Allergic contact dermatitis (ACD) is a form of dermatitis due to type 4 hypersensitivity reaction that occurs when the skin comes into contacts with the topical product. Topical nitrofurazone is a widely used antimicrobial drug in our country which is well known to cause ACD. Aim: In this study, ACD cases with different clinical features attributed to the use of nitrofurazone were evaluated. Material and methods: Patients hospitalized in our clinic between 2013 and 2017 with ACD diagnosis due to nitrofurazone were evaluated. The patient age, gender, atopy histories, clinical features, dissemination of the lesions, treatment given were reviewed. Results: In a 5-year period, 58 cases were identified and their data were analysed. Twelve patients were female (21%), 46 patients were male (79%). Clinical presentations were dyshidrosiform (45%), excoriated papules and plaques (33%), combined (21%), and erythroderma in one patient. The dissemination was generalized in 34 patients, localized in 14 patients, and local spread in 10 patients. The mean hospitalization time was 7 +/- 3 days, and ranged from 3 to 18 days. Conclusions: There may be widespread and severe ACD due to the use of nitrofurazone. Topical nitrofurazone should not be applied on damaged skin as sensitization may develop. Patients and physicians should be aware of the ACD risk associated with topical nitrofurazone, which is also commonly used as self-medication, physicians should take a detailed history of the drug use and products containing nitrofurazone should not be used in conditions where skin integrity is not intact, whenever possible.Article Helikobakter Pilori Enfeksiyonu ve Kan Grubu Arasındaki İlişki(2020) Bilgili, Mehmet Ali; Kayar, Yusuf; Dertli, Ramazan; İliklerden, Ümit Haluk; Özkahraman, Adnan; Konür, ŞevkiAmaç: Bu çalışmadaki amacımız Helikobakter Pilori (HP) ile kan grubu ve diğer risk faktörleri arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya Mart-2017 ile Haziran-2018 tarihleri arasında hastanemizde, üst gastrointestinal sistem (GİS) endoskopisi yapılarak mide doku biyopsileri alınan 373 hasta alındı. Tüm hastaların demografik verileri, risk faktörleri, endoskopik görünüm ve histopatolojik verileri dökümante edildi. HP varlığına göre hastalar HP-pozitif ve HP-negatif olarak 2 gruba ayrıldı. Gruplar kan grubu ve risk faktörleri açısından karşılaştırıldı. Bulgular: Çalışmaya alınan olguların 190 (%50,9)'ı kadın idi ve tüm hastaların ortalama yaşları 45,1±14,9 (aralık: 18-86 yıl) idi. Çalışmaya alınan olguların %53.8’inde HP pozitif idi. HP pozitif hastaların daha genç olduğu görüldü. Ayrıca HP pozitifliği ile çalışma durumu, el hijyeni, sigara ve alkol kullanımı arasında anlamlı ilişki varken (p<0.05), kan grubu ile anlamlı bir ilişki saptanmadı (p>0.05). Sonuç: Sonuç olarak bu çalışmada yaş, çalışma durumu, el hijyeni, sigara ve alkol kullanımı gibi sosyo-demografik faktörler HP pozitifliği için bir risk faktörü olarak bulunurken, ABO kan grupları ile HP arasında anlamlı bir ilişki görülmedi.Master Thesis The Presi̇dency Government System and the Electoral Alliences in Turkey(2019) Bilgili, Mehmet Ali; Ebinç, Sait16 Nisan 2017 tarihinde halkoyuna sunularak kabul edilen anayasa değişikliği ile Türkiye'de uygulanan hükûmet sisteminde değişiklik yapılarak, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmiştir. İttifak düzenlemesiyle getirilen yeniliklerden partilerin seçimlere ittifak yaparak girmelerine imkân sağlanması olumlu bir gelişmedir. İttifak yapan siyasi partilerin ülke geneli seçim barajı için ittifakın toplam oyları ile hesaplanması da aynı şekilde olumlu bir gelişme olup, yüksek seçim barajı engelinin siyasi partilerin elbirliği ile aşmaları bağlamında temsilde adalet ilkesine de aykırılık taşımamaktadır. Yeni hükümet sisteminin hayata geçmesiyle sonuçlanan; bu sürecin dünyada yaşanan yürütme erkinin giderek yasama erkinden bağımsızlaştırılması eğilimine de uygun olarak işlediği düşünülmektedir. Sistemin başarılı olup olmayacağını zaman gösterecektir. Bu konunun anlaşılabilmesi için yeni hükümet sisteminde siyasal partilerin nasıl şekil alacağı ve parti sistemi yapısının nasıl etkileneceği önem kazanmaktadır. Nitekim Türkiye'nin geçmişinde yer alan siyasal sistem sorunları hükümet sistemi ile ilişkili olduğu gibi, parti sistemiyle de ilişkilidir.