1. Home
  2. Browse by Author

Browsing by Author "Bozkurt, Uğur"

Filter results by typing the first few letters
Now showing 1 - 5 of 5
  • Results Per Page
  • Sort Options
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Master Thesis
    According To the İstanbul Press (milliyet, Vakit, Akşam) Literacy and Writing Mobilization in the Ataturk Period (1923-1938)
    (2023) Ebiri, Nuran; Bozkurt, Uğur
    Cumhuriyet'in kurulmasından sonra Türkiye'nin çağdaş ve laik bir devlete kavuşması amacıyla hemen hemen her alanda inkılaplara gereksinim duyulmuştur. Bu dönemde öncelikli olarak ikiliklere sebebiyet veren uygulamalar kaldırılmış ve bunların yerine çağın ihtiyaçlarına cevap verebilecek inkılaplara önem verilmiştir. Arap dilinin Türk dil yapısına uygun olmayışı ve okuma yazmada zorluklara neden olmasından dolayı Latin harflerinin kullanılması gündeme gelmiştir. Ayrıca Arap harflerinin milli bir devlet yapısına da engel olduğu düşüncesinden hareketle Latin harfleri üzerinde durulmuştur. Latin alfabesini savunanların yanı sıra sert bir şekilde karşı duranlarda olmuştu. Bunlara rağmen 1 Kasım 1928 tarihinde Latin alfabesi kabul edilmiş ve tartışmalara son verilmişti. Okuma yazma oranının çok düşük olduğu Anadolu toplumuna Latin harfleri öğretmenin formülleri araştırılmaya başlanmıştı. Bunun için kurulan Millet Mektepleri, Halk Dershaneleri, Gece Kursları, Halkevleri ve Halkodaları önemli bir misyonu yerine getirmeye çalışmışlardı. Baş öğretmen olarak okuma yazma seferberliğinde ön safta bulunan Atatürk, tüm bu gelişmeleri yakından takip etmiş ve sorunların yerinde çözümünü sağlamıştı. Savaş cephelerindeki başarısını okuma yazma seferberliğinde de gösterebilmişti. Bu bağlamda dönemin basınının yaşanan gelişmelere yaklaşımı çalışmanın odak noktası olmuştur. İstanbul basınında ön planda olan Milliyet, Vakit ve Akşam gazetelerinin okuma yazma seferberliğine bakışı irdelenmeye çalışılmıştır. Her üç gazetenin de okuma yazma seferberliğine katkıda bulunmaya çalıştıkları görülmüştür. Özellikle Milliyet ve Akşam gazetelerinin coşkulu haberler yaparak halkı okuma yazma seferberliğine teşvik ettikleri anlaşılmıştır.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Iı. Abdülhamid’in Valilerinden İşkodralı Tahir Paşa’nın (1848-1913) Hayatı ve Devlet Adamlığı
    (2019) Bozkurt, Uğur
    Tahir Paşa, Osmanlı’nın son dönemlerinde dağılmaya yüztutmuş bir bölge olan Balkanlarda dünyaya geldi. İşkodra’da1848’de hayata gözlerini açan Tahir Paşa, ilk eğitimini SıbyanMektebi’nde aldıktan sonra medrese eğitimine başladı. Temeldini bilgilerin yanı sıra Arapça ve Farsça dillerini öğrendi. Memuriyet hayatına 1868’de İşkodra’da başlayan Tahir Paşa, Batı’daki on iki yıllık çalışma hayatından sonra Bitlis’e tayini çıktı.Musul, Van, Trabzon, Bitlis, Erzurum gibi Osmanlı Devleti’ninönemli şehirlerinde valilik yapan Tahir Paşa, bölgenin siyasidurumundan dolayı zor durumlarla karşı karşıya kaldı. Bu zorluklara rağmen işini iyi bir şekilde yapmaya devam etti ve uluslararası bir sorun haline gelen İran Sınır Komisyonu’nda komisyon başkanı olarak görev aldı. II. Abdülhamit’in tahttan indirilmesiyle Tahir Paşa’nın devlet kademelerindeki etkinliğiazalmaya başladı. Kısa vadelerle sürekli yeri değiştirilen TahirPaşa için çalışmak eskisi kadar kolay olmadı. Ayrıca yaşınınilerlemiş olması ve tiroit hastalığı artık çalışmasına engel oluyordu. Bu sebeplerden dolayı 1912’de emekliye ayrılan TahirPaşa, hastalığından dolayı 1913’te vefat etti.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Doctoral Thesis
    Period of Abdulhamid Ii (1876-1909) Reflections of Migration Movements on Economic Life
    (2021) Bozkurt, Uğur; Pınar, Mehmet
    Çalışmada, II. Abdülhamid dönemi (1876-1909) göçlerinin ekonomik gerekçelerinin belirlenmesinde hangi şartların etkili olduğu tespit edilmeye çalışıldı. Aynı zamanda, II. Abdülhamid'in göçmenleri iskân etmede uyguladığı politikaların neler olduğu ve bu dönemde kötü durumda olan Osmanlı ekonomisine ne gibi katkılar sağladığı değerlendirildi. Osmanlı topraklarına göç edenlerin etnik durumuna ve niteliklerine göre iskân edilmesi göçmenlere yapılan uygulamalarda farklılık olduğunu ortaya koydu. Güvenlik gerekçeleriyle sınır bölgelerine iskân edilen göçmenler tarımsal faaliyetlerin yapılmadığı birçok sınır bölgesinde iktisadî faaliyette bulunarak ekonomiye katkı sağladı. Ağırlıklı olarak literatür araştırmalarından elde edilen veriler mukayese edilerek göç hareketlerinin ekonomi üzerindeki etkisi değerlendirildi. Rus ve Osmanlı arşiv belgelerinden elde edilen veriler dönemin göç hareketlerinde sadece siyasî sebeplerin etkili olmadığını planlı ve programlı bir şekilde göç olaylarının dizayn edildiğini ortaya koydu. Bunun yanı sıra II. Abdülhamid döneminde Osmanlı iskan politikasının ne gibi parametrelere sahip olduğu aktarılmaya çalışıldı. Göç hareketlerinin yaşandığı bölgelerde nüfus oranları değişikliğe uğramakla beraber iktisadî hayatta dalgalanmalar yaşandı. İstikrarlı bir ekonominin oluşması için göçmenlerin iskân edilmesi gerektiğinin farkında olan Osmanlı Devleti, meskûn halde bulunan göçmenlere yardımda bulunmakla beraber ekonomik yükümlülüklerinde kolaylıklar sağladı. Bu dönemde yaşanan savaşlardan dolayı Osmanlı toprakları yüz ölçümü bakımından küçüldü. Balkan ve Kafkasya coğrafyasından Anadolu'ya yapılan göçler neticesinde nüfus yoğunluğunda artış meydana gelmekle birlikte demiryolu hatlarının yapılmasıyla ticari faaliyetlerde kolaylıklar sağlandı. Liman şehirlerine bağlanan demiryolu hatlarıyla iç ve dış ticaret hacmi büyüdü.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Master Thesis
    Population Movements in Bitlis From Ottoman Period To the Republic (1900-1923)
    (2025) Alan, Nesim; Bozkurt, Uğur
    Bu çalışma, 1900-1923 yılları arasında Bitlis vilayeti ve sancaklarında meydana gelen göç hareketlerini tarihi yönü ile birlikte bölgenin sosyal, ekonomik ve demografik yapısındaki değişimleri incelemektedir. Bitlis'in idarî yapısı, nüfus dinamikleri ve tarihsel arka planına odaklanan çalışma, bu süreçteki göç hareketlerinin nedenlerini ve sonuçlarını anlamayı amaçlamaktadır. Araştırmada, Kafkasya'dan Osmanlı topraklarına yapılan göçler, göçmenlerin Bitlis ve çevresine yerleştirilmesi, Osmanlı'nın göç politikaları ve Kafkasya'ya yönelik tersine göçlerin bölgedeki etkileri değerlendirilmiştir. Ayrıca, Ermeni nüfusunun varlığı ve nüfus hareketleri incelenmiş; Bitlis'ten Amerika'ya Ermeni göçü, 1915 Ermeni tehciri ve bu olayların Bitlis'teki toplumsal yapıya etkisi analiz edilmiştir. Birinci Dünya Savaşı döneminde 1914 Bitlis isyanı, Rus işgali ve bu süreçteki nüfus hareketleri ile Van'dan Bitlis'e ve Bitlis'ten diğer illere yönelen göçlerin sonuçları ele alınmıştır. Savaştan sonra Rusların çekilmesiyle başlayan geri dönüşler, Bitlis göçmenlerine yönelik yardım faaliyetleri ve devletin bu süreçteki göç ve iskân politikaları değerlendirilmiştir. Göç hareketlerinin Bitlis'in demografik yapısı üzerindeki kalıcı etkileri araştırmalarla ortaya konulmuştur. Çalışma, Osmanlı'dan Cumhuriyet'e geçiş döneminde Bitlis'in göç hareketleriyle şekillenen toplumsal dinamiklerini tarihsel bağlamda analiz ederek, bu dönüşüm sürecine dair kapsamlı bir çerçeve sunmayı hedeflemektedir.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Master Thesis
    Transcription and Content Analysis of Atik Complaint Book No. 1 1649-1650 (h. 1059-1060)
    (2023) Kurt, Hediye; Bozkurt, Uğur
    Osmanlı Devleti'nin sosyal ve idari yapısı hakkında bilgi sahibi olmak isteyenlerin başvurduğu kaynakların başında arşiv kayıtları gelmektedir. Tarihçilerin önemle üzerinde durduğu bu kayıtların değerlendirilmesi sonucu önemli bilgilere ulaşıldığını söylemek mümkündür. Özellikle idari yönetim ve toplum arasında yapılan yazışmaların kayıt altına alındığı belgeler, döneme dair objektif çıkarımlarda bulunmamıza katkı sağlamaktadır. Bu arşiv belgeleri içinde ayrı bir öneme sahip olan defter türlerinden biri hiç şüphesiz Atik Şikâyet Defterleridir. Zaman dilimi itibarıyla IV. Mehmed Dönemi'ne (1648-1687) denk gelen ilk şikâyet defteri üzerinden toplumun sorunlarına ve çözümlerine ilişkin bilgilere bakabilmekteyiz. Aynı zamanda bu belgeler, sonraki yıllarda Osmanlı yönetimini zor durumda bırakacak malî, siyasî, bürokratik, güvenlik gibi yönetsel konularda neler yapılacağına ya da hangi pratiklerde eksik kalındığına ışık tutmaktadır. Bu minval üzere çalışmanın amacı, Osmanlı devlet yönetiminin tebaa ile ilişkisini, bürokrasi ve hiyerarşini şikâyet mekanizması üzerinden açıklamaktır. 1649-1650 yılları arasındaki tarihsel süreç 1 Nolu Atik Şikâyet Defteri'nde bulunan şikâyet konularına ve bunlara verilen hükümlere göre analiz edilmektedir. Yöntem itibariyle çalışma, ilk aşamada Osmanlı arşivlerinden elde edilen kayıtların transkripsiyonu yapılarak hazırlandı. Bu aşamadan sonra hükümlerin konuları, şikayetleri içeren ve yönlendirilen ilgili makamları, hükümlerin coğrafi dağılımları gibi istatiksel veriler yüzdelik olarak grafiklendirildi ve tablolaştırıldı. Elde edilen çıktılara göre; vergilendirme sorunları, kamu güvenliği ve asayişi sorunlarının yanı sıra, kamu görevlilerinin görevi kötüye kullandıkları, özellikle taşrada vergi vermekten kaçınan ya da vergi kaçıran kişilerin olduğu görüldü. Şikâyete konu olan bu olayların sonraki yıllarda kronikleşeceği ve Osmanlı Devleti'nin sorunların çözümü noktasında çalışmalar yapacağı görülecektir