Browsing by Author "Gül, Abdurrahman"
Now showing 1 - 20 of 22
- Results Per Page
- Sort Options
Article Bitlis Yöresinde Koyunlarda Eimeria Türlerinin Yaygınlığı(2007) Gül, AbdurrahmanBu çalışma, Bitlis yöresi koyunlarında bulunan Eimeria türlerini tespit etmek amacıyla yapılmıştır. Bu amaçla, Bitlis-Merkez, Hizan-Merkez ve bu merkez ilçeye bağlı Horozdere ve Gülçimen köylerindeki koyunlardan 241 dışkı örneği alınmıştır. Dışkı örneklerinin laboratuvar muayenesinde, Bitlis yöresinde 241 koyunun 215 (%89,21)’inde dokuz farklı Eimeria türü tespit edilmiştir. Bu türler Eimeria ovina (%49,38), E. ahsata (%46,06), E. parva (%45,64), E. ovinoidalis (%43,56), E. crandallis (%35,26), E. pallida (%30,29), E. granulosa (%12,86), E. faurei (%10,78) ve E. intricata (%8,71) türleridir.Article Dictyocaulus Viviparus ile Enfekte Sığırlarda Lipit Peroksidasyon ve Antioksidan Durumunun Saptanması(2008) Bıçek, Kamıle; Değer, Yeter; Gül, Abdurrahman; Özdal, Nalan; Değer, Mustafa Serdar; Ertekin, AliEndoparazitler evcil hayvanlarda önemli ekonomik kayıplara ve sağlık problemlerine neden olmaktadır. Bu çalışma, Dictyocaulus viviparus ile enfekte sığırlardan alınan akciğer dokusunda lipit peroksidasyonu ve bunun zararlı etkilerini ortadan kaldıran antioksidan sistemlerin durumunu araştırmak için planlandı. Bu parazit ile enfekte 20 ve 10 sağlıklı sığırdan alınan akciğer dokusunda malondialdehid (MDA), katalaz (CAT), süperoksit dismutaz (Cu, Zn- SOD), glutatyon (GSH), vitamin C ve β-karoten analizleri yapıldı. MDA miktarlarının parazitli grupta önemli oranda (p< 0.001) arttığı, buna karşılık Cu, Zn-SOD ve CAT aktiviteleri ile GSH, vitamin C ve β-karoten düzeylerinin ise parazitli grupta kontrol grubuna göre önemli oranda (Cu, Zn-SOD, CAT, GSH, vitamin C p< 0.001 ve β-karoten p< 0.05) azaldığı görüldü. Sonuç olarak söz konusu parazitin oksidatif strese ve dolayısı ile lipit peroksidasyonuna neden olduğu, bunun yıkıcı etkilerini önleyen antioksidan sistemlerin aktivitelerinin ve konsantrasyonlarının azaldığı saptandı.Article Hakkari (Yüksekova) Yöresinde Kesilen Kıl Keçilerinde Karaciğer Kelebeklerinin Yayılışı(2008) Aydın, Abdulalim; Gül, AbdurrahmanBu araştırma, Hakkari ili Yüksekova ilçesinde bulunan kasaplara ait özel kesimhanelerde, kesimi yapılan 267 kıl keçisinde distomatosisin yaygınlığını araştırmak için yapılmıştır. Araştırmada, 267 kıl keçisinin 165'inde (%61,80) distomatosis tespit edilmiştir. Distomatosis, bir yaşından küçük kıl keçilerinde (20/98) %20,41 oranında, bir yaşından büyük kıl keçilerinde ise (145/169) %85,80 oranında belirlenmiştir. Distomatosisten sorumlu etken türlerin daha çok Fasciola hepatica (%41,21) ve Dicrocoelium dendriticum (%42,42) türleri olduğu saptanmış olup, miks enfeksiyonlar (F. hepatica + D. dendriticum) ise sadece bir yaşından büyük keçilerde (%13,94) belirlenmiştir. Araştırmada, Fasciola gigantica sadece bir yaşından büyük 145 kıl keçisinin 4 (%2,76)'ünde tespit edilmiştir.Article Hakkari Yöresi Keçilerinde Kistik Ekinokokkozis'in Seroprevalansı(2007) Gül, Abdurrahman; Değer, Mustafa Serdar; Aydın, Abdulalim; Göz, Yaşar: Kistik ekinokokkozis, Türkiye’de ve diğer ülkelerde ciddi halk sağlığı problemlerine neden olan helmintik bir zoonoz hastalıktır. Bu çalışmada Türkiye’nin doğusundaki Hakkari ili keçilerinde İndirekt Hemaglutinasyon Testi (İHAT) kullanılarak Kistik ekinokokkozis’in seroprevalansı araştırıldı. Çalışma sonucunda 72 keçinin 9 (%12.5)’unda anti-ekinokok antikorları saptandı.Article Hakkari Yöresinde Sığırlarda Cryptosporidium Sp.' Nin Yaygınlığı(2007) Göz, Yaşar; Gül, Abdurrahman; Aydın, AbdulalimBu arastırma, Hakkari ilinde buzagı, dana ve sıgırlarda Cryptosporidium sp.’nin yaygınlıgını belirlemek amacıyla yapılmıstır. Bu amaç için 3-12 aylık toplam 123 adet buzagı ve dana ile 12-36 aylık 17 adet sıgırın rektumlarından dıskı örnekleri alınmıstır. Bu dıskı örnekleri, Modifiye Ziehl-Neelsen teknigi ile boyandıktan sonra mikroskopta Cryptosporidium sp. oookistleri yönünden incelenmistir. Dıskı örneklerinin laboratauar incelenmesinde, 140 dıskı örneginin 31 (%22.14)’inde Cryptosporidium sp. ookisti saptanmıstır. Arastırmada, Cryptosporidium sp. ookisti en fazla 3-6 aylık buzagılarda (%31.70), en az ise 12-36 aylık sıgırlarda (%11.76) saptanmıstır.Article Hatay İlinde Bakısı Yapılan Kedi ve Köpeklerde Helmint Enfeksiyonları(2006) Yaman, Mehmet; Ayaz, Erol; Gül, Abdurrahman; Muz, Mustafa NecatiBu çalışmada 8 kedi ve 6 köpeğin otopsileri ve dışkı muayeneleri yapılmıştır. Dışkı muayenelerinde her iki hayvan grubunda %50,0 oranında enfeksiyon saptanmış olup, bir köpekte Trichuris sp. yumurtası, bir kedi ile bir köpekte de Ancylostoma sp. yumurtası bulunmuştur. Yapılan otopsi sonucunda kedilerin 7 (%87,5)'i, köpeklerin ise 2 (%33,4)'si çeşitli helmint türleri ile enfekte bulunmuştur. Otopsi bakılarında kedilerde Toxocara cati (%62,5), Joyeuxiella pasqualei (%50,0), Hydatigera taeniaformis (%25,0), Mesocestoides sp. (%12,5) ve Dipylidium caninum (%12,5); köpeklerde ise Toxocara canis (%16,7) ve D. caninum (%16,7) tespit edilmiştir. Bir kedinin karın boşluğunda çok sayıda Mesocestoides sp.'nin larvası olan tetrathyridium'lara rastlanmıştır. Kedi ve köpeklerde yüksek oranda askarit enfeksiyonlarının tespit edilmesi halk sağlığı açısından önemli bulunmuştur.Article Iğdır Yöresinde Koyunlarda Endoparaziter Fauna Tespiti (Coccidiosis,helminthiasis)(2007) Gül, Abdurrahman: Bu çalışmada; Iğdır ilinin beş farklı bölgesinde yetiştirilen koyunlarda bulunan Eimeria ve Helmint türlerinin dışkı bakılarına göre yaygınlığı araştırılmıştır. Bu amaç için Iğdır’ın Bulakbaşı, Aktaş, Yazlık, İslamköy ve Kırçiçek köylerinden toplam 238 koyundan gaita örneği alınmıştır.Gaitaların koprolojik muayenesinde, 238 koyunun 186 (%78.15 )’sında Eimeria ookisti, 132 (%55.46)’inde ise helmint yumurtaları tespit edilmiştir. Bu parazitler arasında görülen en yaygın türlerin Eimeria ovina (%60.08), E.ovinoidalis (%57.98), Trichostrongylidae sp. (%55.46) ve Dicrocoelium dendriticum (%32.77) olduğu belirlenmiştir.Master Thesis Incidence of Helminth Infestation in Ruminants Sloughtered in Van Municipality Sloughter House(2003) Cellat, Mustafa; Gül, AbdurrahmanVan Belediye Mezbahasında Kesilen Ruminantlarda Helmint Enfeksiyonlarının Yayılış Oranları. Y.Y.Ü. Sağlık Bilimleri Enstitüsü Parazitoloji Anabilim Dalı Yüksek Lisans Tezi, Van, 2003. Bu çalışma Ocak 2002-Mayıs 2003 tarihleri arasında Van belediye mezbahasında kesilen koyun, keçi ve sığırlarda helmint enfeksiyonlarının yayılış oranlarını tespit etmek amacıyla yapıldı. Bu çalışmada 75 koyun, 75 keçi ve 150 sığırın iç organları ve dışkı örnekleri parazitolojik yönden incelendi. Muayene edilen hayvanlarda enfeksiyon oranları %90-98.7 arasında tespit edildi. Bu çalışmada koyunlarda; Trichostrongylidae spp.(%60), Fasciola spp.(%22.7), D. dendriticum (%46.7), Paramphistomum spp.(%4), Moniezia spp. (%10.7), Trichuris spp.(%9.3), Strongyloides papillosus (%1.3), Cysticercus tenuicollis (%12), Hydatidosis (%82.7), Akciğer kılkurdu enfeksiyonu (%33.3), Muellerius capillaris (%4), Cystocaulus ocreatus (%12), Protostrongylus rufescens (%18.7) ve Dictyocaulus filaria (%6.7) oranlarında tesbit edilmiştir. Keçilerde; Trichostrongylidae spp.(%89.3), Fasciola spp.(%21.3), D. dendriticum (%25.3), Paramphistomum spp.(%2.66), Moniezia spp.(%14.7), Trichuris spp.(%32), Cysticercus tenuicollis (%18.7), Hydatidosis (%38.7), Akciğer kılkurdu enfeksiyonu (%22.7), Muellerius capillaris (%4), Cystocaulus ocreatus (%6.7), Protostrongylus rufescens (%13.3) ve Dictyocaulus filaria (%8) oranlarında tesbit edilmiştir. Sığırlarda; Trichostrongylidae spp.(%36.7), Fasciola spp.(%46.7), P. dendriticum (%30), Paramphistomum spp.(%10), Moniezia spp.(%3. 3), Trichuris spp.(%6.7), Strongyloides papillosus (%3.3), Hydatidosis (%46.7) ve Dictyocaulus viviparus (%20) oranlarında tesbit edilmiştir. Bu çalışmanın verilerine göre, koyun ve keçilerde Trichostrongylidae spp. ve Hydatidosis, sığırlarda ise Fascioliasis oldukça yaygın rastlanılan enfeksiyonlardır. Anahtar sözcükler: Helmint, koyun, keçi, sığır, Van.Article Koyunlarda Endoparazit Enfeksiyonlarında Triklabendazol-levamizol Kombinasyonunun Tedavi Etkinliği(2007) Yüksel, Nazmi; Gül, Abdurrahman; Altuğ, Nuri: Bu çalışmada triklabendazol ve levamizol kombinasyonunun önerilen dozlarda paraziter enfeksiyonlardaki etkinliğinin klinik, hematolojik, biyokimyasal ve parazitolojik bulgulara göre değerlendirilmesi amaçlandı. Araştırmanın materyalini 35 parazit enfeksiyonlu ve 10 sağlıklı (kontrol grubu) olmak üzere toplam 45 Akkaraman ırkı koyun oluşturdu. Parazitle enfekte hayvanlardan 0., 7., 14., 21. ve 28. günlerde, kontrol grubundan ise bir defa kan ve dışkı örnekleri alındı ve analizler yapıldı. Paraziter enfeksiyonlu hayvanlarda 0. günde gözlenen klinik bulguların 7. günde düzeldiği görüldü. Hematolojik parametrelerden hematokrit değer ve hemoglobin konsantrasyonunun kontrol grubuna göre parazitli hayvanlarda 0. ve 7. günde düşük olduğu, 14. günde ise kontrol grubu değerlerine yaklaştığı belirlendi. Eozinofil oranlarında ise tedavi öncesi 0. günde gözlenen artışın tedavi sonrasında azaldığı ve 14. günde kontrol grubu değerlerine ulaştığı belirlendi. Biyokimyasal parametrelerden total protein ve albumin değerlerinin 0. günde enfekte hayvanlarda azaldığı, ancak ilerleyen süreçle arttığı ve kontrol grubu değerlerine yaklaştığı, bilirubin ve GLDH değerlerinde 0. günde gözlenen artışların ise 7. günde azaldığı ve 21. günde kontrol grubu değerlerine yaklaştığı saptandı. İz elementlerden Zn, Cu ve Mg konsantrasyonlarının kontrol grubuna göre düşük olduğu, ancak 21. günden sonra yükseldiği belirlendi. Dışkıdaki helmint yumurta sayıları tedavi öncesi ve tedavi sonrası değerlendirildiğinde; triklabendazol-levamizol’ün tedavi etkinliğinin Fasciola spp’de % 96.9, Moniezia spp. % 87.1, T. ovis % 83.3 ve mide bağırsak nematodlarına karşı ise % 99.9 oranda olduğu belirlendi. Sonuç olarak koyunlarda endoparazit enfeksiyonlarında triklabendazol-levamizol kombinasyonunun önerilen dozlarda kullanılmasının yüksek oranda tedavi etkinliğine sahip olduğu kanısına varıldı.Article Toxoplasmosis'de Igg ve Igm Seviyelerinin Alisa ile Ölçümü ve Bu Testin Tanı için Önemi(1995) Gül, Abdurrahman; Akdemir, Cihangir; Değer, Mustafa Serdar; Cantoray, RifatBu çalışma Toxoplasmosis'in tanısında ELISA testinin önemini ortaya koymak ve ELISA testi ile sağlıklı görünen kadınların kan serumlarında IgG ve IgM antikor titrelerinin % oranlarını saptamak amacıyla yapılmıştır. Yapılan değerlendirmeler sonucunda ELISA testinin Toxoplasmosis'in tanısında duyarlı, uyumlu ve zaman açısından ekonomik bir test olduğu tespit edilmiştir. Sağlıklı görünen kadınların kan serumlarında IgG yönünden % 73.3, IgM yönünden ise % 13.3 pozitif titre saptanmıştır. Sonuç olarak Toxoplasmosis'te akut infeksiyonları tespit ederken ortaya çıkan pozitif litrelerin özellikle IgM yönünden ikinci serolojik bir test ile doğrulanmasının daha güven verici olacağı kanaatine varılmıştır.Article Trichostrongylidae Spp.ile Doğal Enfekte Koyunlarda Moxidectin ve Doramectinin Etkinliği(2009) Şahin, Ali; Akkan, Hasan Altan; Gül, Abdurrahman; Karaca, Mehmet; Türel, İdrisBu araştırma, Trichostrongylidae spp. (Ostertagia spp., Haemonchus spp., Nematodirus spp. ve Marshallagia spp.) ile doğal enfekte toplam 30 koyunda moxidectin ve doramectinin etkinliğini belirlemek için yapılmıştır. Trichostrongylidae spp. ile doğal enfekte 30 koyun 10’arlı üç gruba ayrılmıştır. A ve B gruplarındaki deney hayvanlarına sıfırıncı günde sırasıyla %1 lik enjektabl moxidectin ve doramectin 0.2 mg/kg canlı ağırlık dozunda deri altı yolla uygulanmış, C grubu ise kontrol grubu olarak bırakılmıştır. Uygulamadan önceki yedinci günde ve sıfırıncı günde A, B ve C gruplarından alınan gaita örneklerinde Trichostrongylidae spp.’ye ait yumurta sayılarının geometrik ortalamalarında belirgin bir fark bulunamamıştır. Uygulamadan sonraki 7. ve 14. günlerde A ve B grubundaki hayvanlardan toplanan gaita örneklerinde Trichostrongylidae cinslerine ait yumurta sayılarının geometrik ortalamaları sıfıra inmiş, fakat C grubundaki hayvanlarda belirgin bir değişiklik gözlenmemiştir. Moxidectin ve doramectinin etkisi 7. ve 14. günlerde % 100 olarak bulunmuştur.Article Türkiye' Nin Farklı İllerinde Dışkı Muayenesine Göre Tektırnaklılarda Bulunan Helmint Türleri ve Yayılışı(2003) Ayaz, Erol; Değer, Mustafa Serdar; Gül, AbdurrahmanBu çalışma, dışkı muayenelerine göre Türkiye'nin farklı illerinde bulunan at ve eşeklerdeki helmint türlerini belirlemek ve yayılışlarını tespit etmek amacıyla yapıldı. Bu amaçla at ve eşeklerden toplanan dışkı örnekleri laboratuvarda flotasyon, sedimentasyon ve Baerman-Wetzel yöntemleri ile incelendi. Araştırma süresince 464 at ve 110 eşek olmak üzere toplam 574 tektırnaklı hayvanın dışkı muayenesi yapıldı. Muayene edilen 464 atın 327 (% 70,5)'si, 110 eşeğin 85 (% 77,3)'i çeşitli parazitlerle enfekte bulundu. Enfekte hayvanlardaki parazit türleri ve yaygınlıkları atlarda; Strongylidae sp. % 62,7, Strongyloides westeri % 5,8 Parascaris equorum % 3,2, Anoplocephalidae sp. % 2,4, Fasciola hepatica % 0,9, Oxyuris equi % 0,6, Paranoplocephala mamillana % 0,2, eşeklerde ise Strongylidae sp. % 72,7, Strongyloides westeri % 13,6, Parascaris equorum % 2,7, Fasciola hepatica % 0,9, Oxyuris equi % 0,9 ve Dicrocoelium dendriticum % 0,9 olarak tespit edildi.Article Van Et ve Balık Kurumu’nda Kesilen Kıl Keçilerinde Linguatula Serrata (Fröhlich, 1789) Nimflerinin Araştırılması(2009) Ilhan, Fatma; Gül, AbdurrahmanBu araştırma, Van Et ve Balık Kurumu’nda kesilen kıl keçilerinin mezenteriyal lenf yumrularında Linguatula serrata nimflerinin yaygınlığını ve enfekte lenf yumrularındaki histopatolojik değişiklikleri araştırmak için yapılmıştır. Bu amaçla, 116 keçinin mezenteriyal lenf yumrusu incelenmiş, 9 keçide (%7.76) L. serrata nimfi tespit edilmiştir. Enfekte keçilerde toplam 9 adet L. serrata nimfi toplanmış olup, her mezenteriyal lenf yumrusunda birer adet L. serrata nimfi görülmüştür. Enfekte mezenteriyal lenf yumrularının histopatolojik incelenmesinde, içerisinde nimfin yer aldığı kistik yapının yangısal bir alanla çevrelendiği, lenfoid folliküllerde ise lenfositlerin azalmasına bağlı olarak lenfoid folliküllerinin merkezinin boşaldığı tespit edilmiştir.Other Van İl'inde Kist Hidatik Sorunu(1996) Cantoray, Rifat; Gül, Abdurrahman; Değer, SerdarYurdumuzda çok önemli bir zoonoz olan kist hidatik alınan bütün tedbirlere ve yayınlara rağmen hala güncelliğini korumaktadır. Bu çalışmada Van Devlet hastanesinin 1990-1995 yılları arasındaki Göğüs ve Genel Cerrahi Bölümlerine ait protokol defterleri taranarak ortaya çıkarılan kist hidatik olgularının hastaların yaş, cins ve organlarına göre dağılımı yapılmıştır. Buna göre 156 kist hidatik olgusunun 55 (%35.26)'i erkek, 101 (64.74)'i kadın olup, hastaların en küçüğünün 1 yaşında, en büyüğünün ise 70 yaşında olduğu tespit edilmiştir. En yüksek dağılımın (%25) ile 20-29 yaş grupları arasında olduğu saptanmıştır. Kistin yerleşiminde birinci sırayı 128 olgu ile karaciğer (%82.05) alırken, bunu 23 olgu ile akciğer (%14.74), 3 olgu ile periton (%1.92) ve 2 olgu ile de dalak (%1.28) izlemiştir.Article Van İli Koyunlarında Linguatula Serrata (Fröhlich, 1789) Nimflerinin Yaygınlığı(2009) Değer, Mustafa Serdar; Gül, Abdurrahman; Denizhan, VuralBu araştırma, Van Et ve Balık Kurumu'nda kesilen koyunlarda akciğer ve bağırsak mezenterial lenf yumrularında Linguatula serrata nimflerini araştırmak için yapılmıştır. Bu amaç için, 347 koyunun mezenterial lenf yumrusu ile 224 koyunun akciğer lenf yumruları incelenmiştir. 347 koyunun 18'inde (%5,19) L. serrata nimfleri tespit edilirken, akciğer lenf yumrularında L. serrata nimfleri tespit edilmemiştir. Enfekte koyunlarda toplam 19 L. serrata nimfi toplanmış olup, bir mezenterial lenf yumrusunda iki adet L. serrata nimfi görülmüştür.Other Van İlinde Bir Tilkide (Vulpes Vulpes) Bulunan Helmintler(2001) Değer, Mustafa Serdar; Gül, Abdurrahman; Ayaz, ErolVan Yüzüncü Yıl Üniversitesi kampüsü yolu üzerinde araba çarpması sonucu ölen bir dişi tilkiye otopsi yapılmış ve tüm iç organlar usulüne uygun olarak helmintolojik yönden muayene edilmiştir. Muayene sonucunda, ince bağırsakta 336 adet Mesocestoides lineatus scolexi ve bir adet bu parazitin larvası olan Tetrathyridium'a rastlanmıştır. Ayrıca biri dişi, sekizi erkek olmak üzere toplam dokuz adet Toxascaris leonina ve akciğerlerde bir adet dişi Crenosoma vulpis tespit edilmiştir. Mesocestoides lineatus, Crenosoma vulpis ve Toxascaris leonina Van ilinde karnivorlarda ilk bulgulardır.Other Van Kedilerinde Helmintlerin Yayılışı ve Halk Sağlığı Yönünden Önemi(2001) Yuksek, Nazmi; Gül, Abdurrahman; Değer, Mustafa Serdar; Ayaz, ErolKedilerin paraziter hastalıkları insan ve hayvan saglığı açısından önemlidir. İnsanlarla iç içe yaşaması nedeniyle zoonoz karekterli parazitlerin naklinde rol oynamaktadır. Bugune kadar bu hayvanların parazitlerine yönelik bir çalışmaya Van yöresinde rastlanmamıştır. Bu çalışma, Nisan 1999- Nisan 2000 tarihleri arasında Yüziincü Yıl Üniversitesine bağlı Van kedisi evinde yetiştirilen ve halk elinde bulunan toplam 51 Van kedisinin dışkısı ile Van kedisi evinde ölen bir kedinin otopsi bulgularına dayanılarak yapılmıştır. Dışkı muayene sonuçlarına göre kedilerin %78.43'ü bir veya birden fazla parazit türü ile enfekte bulunmuş, ve enfeksiyondan sorumlu parazitlerin Toxocara cati (%35.29), Toxascaris leonina (%23.53), Ancylostoma sp.(%15.67), Taenia sp. (% 7.84), Joyeuxiella pasqualei (%7.84) ve Isospora sp. (%19.61) olduğu gözlenmiştir. Otopsi muayenesinde ise ince bagırsaklarda bir adet Hydatigera taeniaeformis ile biri dişi ikisi de erkek toplam üç adet Toxocara cati, mide de ise 1 7 adet Ollulanus tricuspis bulunmuştur.Article Van Yöresi Atlarında Helmint Enfeksiyonlarının Yayılışı ve Bazı Kan Parametreleri(2005) Gül, Abdurrahman; Karaca, Mehmet; Akkan, Hasan Altan; Ayaz, Erol; Tütüncü, MehmetBu çalışma, Erciş Altındere Harasında bulunan atların dışkısında helmint enfeksiyonlarının yayılışını ve bazı kan parametrelerini belirlemek amacı ile yapıldı. Çalışma materyalini 650 at içerisinden rasgele seçilen 137 at oluşturdu. Her atın rutin klinik muayenesi yapılarak kan örnekleri ve taze dışkı numuneleri alındı. Dışkı numuneleri laboratuarda flotasyon, sedimentasyon ve Baermann-Wetzel yöntemleri ile muayene edildi. Muayeneler sonucunda; klinik olarak atlarda anoreksi, kaşeksi ve depresyon belirlendi. Kan parametrelerinden eritrosit, hematokrit ve total protein değerlerinde önemli ölçüde düşme; lökosit ve fibrinojen düzeylerinde artış belirlendi. Çalışmada kullanılan 137 atın 132’si (%96.4) çeşitli parazitlerle enfekte bulundu. Enfekte hayvanlardaki parazit türleri ve yayılışları; Strongylidae % 96.4, Parascaris equorum %35.8, Strongyloides westeri %3.7, Anaplocephalidae %2.9, Fasciola hepatica %5.8 ve Eimeria sp. %31.4 olarak tespit edildi.Article Van Yöresinde Evde Beslenen Kafes Kuşlarında Bağırsak Parazitlerinin Yaygınlığının Araştırılması(2009) Çiçek, Mutalip; Gül, AbdurrahmanBu araştırma, Van yöresinde evde beslenen kafes kuşlarında bulunan parazitlerin yaygınlığını araştırmak için yapılmıştır. Bunun için, 70 kafes kuşundan (6 papağan, 5 bülbül, 24 kanarya, 35 muhabbet kuşu) dışkı örnekleri alınıştır. Parazitoloji laboratuarında, 70 dışkı örneği, Helmint yumurtaları, Eimeria sp. ookistleri ve Giardia sp. kistleri yönünden nativ ve sedimentasyon, Cryptosporidium sp. ookistleri yönünden de asid-fast boyama yöntemleri ile incelenmiştir. Gaitaları incelenen 70 kafes kuşunun 6 (%8,57)'sı enfekte bulunmuştur. Eimeria sp. ookistleri, muhabbet kuşlarında (%8,57) ve kanaryada (%8,33) tespit edilirken, Cryptosporidium sp. ookistleri ise sadece papağanlarda (%16,67) tespit edilmiştir. Kafes kuşlarının hiç birinde Helmint sp. yumurtası ve Giardia sp. kisti bulunamamıştır. Bülbüllerde de hiçbir parazit tespit edilememiştir.Article Van Yöresinde Koyunlarda Bulunan Eimeria Türleri ve Binların Prevalansı(2002) Gül, Abdurrahman; Değer, Serdar-