Browsing by Author "Gülyüz, Fetih"
Now showing 1 - 13 of 13
- Results Per Page
- Sort Options
Master Thesis Before Puberty Reproductive Developments in Van Cats(2003) Belhan, Saadet; Gülyüz, FetihBu çalışma, Van Kedilerinin puberta öncesi reprodüktif gelişmelerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Çalışmada rerodüktif hormon ölçümleri ve vaginal hücrelerin morfolojik değişimlerinin belirlenmesi temel metodu oluşturmuştur. Çalışmada 6 dişi ve 6 erkek olmak üzere toplam 12 Van Kedisi araştırma materyali olarak kullanılmıştır. Kedilerden ayda bir kan ve vaginal swap alındı. Hormon düzeyleri Gamma Counter cihazında belirlendi. Vaginal smear preparatları mikroskopta incelendi. Ayrıca dişi ve erkek kedilerin doğum ve ergin canlı ağırlıkları ölçüldü. Östrojen hormon düzeyi puberta öncesinde 35 pg/ml, puberta sonrasında ise 296 pg/ml olarak, testosteron hormon düzeyi ortalamaları yaklaşık 1 pg/ml olarak belirlendi. Vaginal sitoloji bulgularına göre puberta öncesinde bazal ve parabazal hücrelerin intermediyer ve süperfisiyal hücrelere daha baskın olduğu, pubertadan sonra ise tersine bir tablonun ortaya çıktığı saptandı. Van kedilerinin ortalama doğum ağırlığı dişilerde 256.333 ± 9.156 gr, erkeklerde ise 237.166 ± 14.536 gr olarak bulunmuştur. Kedilerin ergin canlı ağırlığı dişilerde 1.773 ± 0.812 kg, erkeklerde ise 3.366 ± 0.161 kg olduğu tesbit edildi. Sonuç olarak; Van Kedilerinde puberta öncesi reprodüktif gelişmelerin hormon ölçümleri ve vaginal sitoloji ile saptanabileceği kanısına varıldı.Doctoral Thesis Collection of Semen From Van Cats Using Electroejaculation, and Freezing of Semen(2012) Belhan, Saadet; Gülyüz, FetihÖZETBelhan S, Van Kedilerinden elektro-ejekülasyonla sperma alınması değerlendirilmesi ve dondurulması, YYÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dölerme ve Suni Tohumlama Anabilim Dalı Doktora Tezi, Van, 2012. Bu çalışmada; Van Kedilerinden spermanın elektro-ejekülasyon yöntemiyle alınması, spermatolojik muayenelerinin yapılması ve dondurulması amaçlandı. Araştırmada 3-6 yaşları arasında 7 Erkek Van Kedisi kullanıldı. Kedilerden genel anestezi altında (Ketamine-Xylazin HCl kombinasyonu) elektro-ejekülatörle haftada 1 kez olmak üzere 10 kez sperma alındı. (Sperma miktarı ayarlanabilir otomatik pipetle ölçüldü. Sperm motilitesi tespitinde faz konrast mikroskop kullanıldı. Sperm yoğunluğu hemositometrik yöntem ile, Anormal sperm ise sıvı fikzasyon yöntemi ile tespit edildi. Ölü sperm oranını belirlemede %3'lük Sodyum Sitrat ile hazırlanmış %2'lik Eosin kullanıldı). Sperma 3 sulandırıcı (%3'lük Equiex, %6'lık Equiex, Biosfos) ile sulandırıldı. Motilite ve canlılık değerlerine bakıldı. Daha sonra sperma 7 dak sıvı azot buharında donduruldu. 37 °C'de 30 sn'de çözdürülen spermada motilite ve canlılık değerlerine bakıldı. Çalışmada sperma miktarı, sperm motilitesi, ölü sperm, sperm yoğunluğu, toplam anormal sperm, uyarım süresi ve uyarım sayısı değerleri sırasıyla 91.92±21.49 µl, %67.42±4.94, %23.91±8.59, 109.20±66.12x106/ml, %25.57±4.57, 83.08±4.57 sn, 10.35±0.56 olarak tespit edildi. Sulandırma sonrası motilite ve canlılık değerleri; %3'lük Equiex ile sulandırmada %65.00±5.38 ve %73.86±8.52, %6'lık Equiex ile sulandırmada %61.00±5.14 ve %73.78±8.61, Biosfos ile sulandırmada %59.42±5.14 ve %73.71±8.75 olarak saptandı. Çözdürme sonrası motilite ve canlılık değerleri; %3'lük Equiex ile sulandırmada %45.79±5.49 ve %53.57±6.03, %6'lık Equiex ile sulandırmada %41.78±5.71 ve %52.64±6.35, Biosfos ile sulandırmada %40.00±5.45 ve %51.50±6.72 olarak tespit edildi. Çözdürme sonrası baş, orta ve kuyruk kısmına bağlı anormal sperm oranlarının %3.74±0.91, %13.62±2.63, %21.91±4.03 olduğu görüldü. Sonuç olarak, spermanın dondurulup çözdürülmesi ile elde edilen yaklaşık %43'lük motilite, Van Kedisi spermasının %43 başarıyla dondurulabildiğini gösterdi. Daha sonraki araştırmalarda, dondurulmuş Van Kedisi Sperması ile suni tohumlama yapıldığı taktirde elde edilecek başarıya göre, belki de Van Kedisinin safkan bir ırk olarak varlığının devamı ve sayılarının artışı mümkün olacaktır.Anahtar Sözcükler: Elektro-ejekülasyon, Sperma alma, Sperma Dondurma, Van Kedisi.ÖZETBelhan S, Van Kedilerinden elektro-ejekülasyonla sperma alınması değerlendirilmesi ve dondurulması, YYÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dölerme ve Suni Tohumlama Anabilim Dalı Doktora Tezi, Van, 2012. Bu çalışmada; Van Kedilerinden spermanın elektro-ejekülasyon yöntemiyle alınması, spermatolojik muayenelerinin yapılması ve dondurulması amaçlandı. Araştırmada 3-6 yaşları arasında 7 Erkek Van Kedisi kullanıldı. Kedilerden genel anestezi altında (Ketamine-Xylazin HCl kombinasyonu) elektro-ejekülatörle haftada 1 kez olmak üzere 10 kez sperma alındı. (Sperma miktarı ayarlanabilir otomatik pipetle ölçüldü. Sperm motilitesi tespitinde faz konrast mikroskop kullanıldı. Sperm yoğunluğu hemositometrik yöntem ile, Anormal sperm ise sıvı fikzasyon yöntemi ile tespit edildi. Ölü sperm oranını belirlemede %3'lük Sodyum Sitrat ile hazırlanmış %2'lik Eosin kullanıldı). Sperma 3 sulandırıcı (%3'lük Equiex, %6'lık Equiex, Biosfos) ile sulandırıldı. Motilite ve canlılık değerlerine bakıldı. Daha sonra sperma 7 dak sıvı azot buharında donduruldu. 37 °C'de 30 sn'de çözdürülen spermada motilite ve canlılık değerlerine bakıldı. Çalışmada sperma miktarı, sperm motilitesi, ölü sperm, sperm yoğunluğu, toplam anormal sperm, uyarım süresi ve uyarım sayısı değerleri sırasıyla 91.92±21.49 µl, %67.42±4.94, %23.91±8.59, 109.20±66.12x106/ml, %25.57±4.57, 83.08±4.57 sn, 10.35±0.56 olarak tespit edildi. Sulandırma sonrası motilite ve canlılık değerleri; %3'lük Equiex ile sulandırmada %65.00±5.38 ve %73.86±8.52, %6'lık Equiex ile sulandırmada %61.00±5.14 ve %73.78±8.61, Biosfos ile sulandırmada %59.42±5.14 ve %73.71±8.75 olarak saptandı. Çözdürme sonrası motilite ve canlılık değerleri; %3'lük Equiex ile sulandırmada %45.79±5.49 ve %53.57±6.03, %6'lık Equiex ile sulandırmada %41.78±5.71 ve %52.64±6.35, Biosfos ile sulandırmada %40.00±5.45 ve %51.50±6.72 olarak tespit edildi. Çözdürme sonrası baş, orta ve kuyruk kısmına bağlı anormal sperm oranlarının %3.74±0.91, %13.62±2.63, %21.91±4.03 olduğu görüldü. Sonuç olarak, spermanın dondurulup çözdürülmesi ile elde edilen yaklaşık %43'lük motilite, Van Kedisi spermasının %43 başarıyla dondurulabildiğini gösterdi. Daha sonraki araştırmalarda, dondurulmuş Van Kedisi Sperması ile suni tohumlama yapıldığı taktirde elde edilecek başarıya göre, belki de Van Kedisinin safkan bir ırk olarak varlığının devamı ve sayılarının artışı mümkün olacaktır.Anahtar Sözcükler: Elektro-ejekülasyon, Sperma alma, Sperma Dondurma, Van Kedisi.ÖZETBelhan S, Van Kedilerinden elektro-ejekülasyonla sperma alınması değerlendirilmesi ve dondurulması, YYÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dölerme ve Suni Tohumlama Anabilim Dalı Doktora Tezi, Van, 2012. Bu çalışmada; Van Kedilerinden spermanın elektro-ejekülasyon yöntemiyle alınması, spermatolojik muayenelerinin yapılması ve dondurulması amaçlandı. Araştırmada 3-6 yaşları arasında 7 Erkek Van Kedisi kullanıldı. Kedilerden genel anestezi altında (Ketamine-Xylazin HCl kombinasyonu) elektro-ejekülatörle haftada 1 kez olmak üzere 10 kez sperma alındı. (Sperma miktarı ayarlanabilir otomatik pipetle ölçüldü. Sperm motilitesi tespitinde faz konrast mikroskop kullanıldı. Sperm yoğunluğu hemositometrik yöntem ile, Anormal sperm ise sıvı fikzasyon yöntemi ile tespit edildi. Ölü sperm oranını belirlemede %3'lük Sodyum Sitrat ile hazırlanmış %2'lik Eosin kullanıldı). Sperma 3 sulandırıcı (%3'lük Equiex, %6'lık Equiex, Biosfos) ile sulandırıldı. Motilite ve canlılık değerlerine bakıldı. Daha sonra sperma 7 dak sıvı azot buharında donduruldu. 37 °C'de 30 sn'de çözdürülen spermada motilite ve canlılık değerlerine bakıldı. Çalışmada sperma miktarı, sperm motilitesi, ölü sperm, sperm yoğunluğu, toplam anormal sperm, uyarım süresi ve uyarım sayısı değerleri sırasıyla 91.92±21.49 µl, %67.42±4.94, %23.91±8.59, 109.20±66.12x106/ml, %25.57±4.57, 83.08±4.57 sn, 10.35±0.56 olarak tespit edildi. Sulandırma sonrası motilite ve canlılık değerleri; %3'lük Equiex ile sulandırmada %65.00±5.38 ve %73.86±8.52, %6'lık Equiex ile sulandırmada %61.00±5.14 ve %73.78±8.61, Biosfos ile sulandırmada %59.42±5.14 ve %73.71±8.75 olarak saptandı. Çözdürme sonrası motilite ve canlılık değerleri; %3'lük Equiex ile sulandırmada %45.79±5.49 ve %53.57±6.03, %6'lık Equiex ile sulandırmada %41.78±5.71 ve %52.64±6.35, Biosfos ile sulandırmada %40.00±5.45 ve %51.50±6.72 olarak tespit edildi. Çözdürme sonrası baş, orta ve kuyruk kısmına bağlı anormal sperm oranlarının %3.74±0.91, %13.62±2.63, %21.91±4.03 olduğu görüldü. Sonuç olarak, spermanın dondurulup çözdürülmesi ile elde edilen yaklaşık %43'lük motilite, Van Kedisi spermasının %43 başarıyla dondurulabildiğini gösterdi. Daha sonraki araştırmalarda, dondurulmuş Van Kedisi Sperması ile suni tohumlama yapıldığı taktirde elde edilecek başarıya göre, belki de Van Kedisinin safkan bir ırk olarak varlığının devamı ve sayılarının artışı mümkün olacaktır.Anahtar Sözcükler: Elektro-ejekülasyon, Sperma alma, Sperma Dondurma, Van Kedisi.ÖZETBelhan S, Van Kedilerinden elektro-ejekülasyonla sperma alınması değerlendirilmesi ve dondurulması, YYÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dölerme ve Suni Tohumlama Anabilim Dalı Doktora Tezi, Van, 2012. Bu çalışmada; Van Kedilerinden spermanın elektro-ejekülasyon yöntemiyle alınması, spermatolojik muayenelerinin yapılması ve dondurulması amaçlandı. Araştırmada 3-6 yaşları arasında 7 Erkek Van Kedisi kullanıldı. Kedilerden genel anestezi altında (Ketamine-Xylazin HCl kombinasyonu) elektro-ejekülatörle haftada 1 kez olmak üzere 10 kez sperma alındı. (Sperma miktarı ayarlanabilir otomatik pipetle ölçüldü. Sperm motilitesi tespitinde faz konrast mikroskop kullanıldı. Sperm yoğunluğu hemositometrik yöntem ile, Anormal sperm ise sıvı fikzasyon yöntemi ile tespit edildi. Ölü sperm oranını belirlemede %3'lük Sodyum Sitrat ile hazırlanmış %2'lik Eosin kullanıldı). Sperma 3 sulandırıcı (%3'lük Equiex, %6'lık Equiex, Biosfos) ile sulandırıldı. Motilite ve canlılık değerlerine bakıldı. Daha sonra sperma 7 dak sıvı azot buharında donduruldu. 37 °C'de 30 sn'de çözdürülen spermada motilite ve canlılık değerlerine bakıldı. Çalışmada sperma miktarı, sperm motilitesi, ölü sperm, sperm yoğunluğu, toplam anormal sperm, uyarım süresi ve uyarım sayısı değerleri sırasıyla 91.92±21.49 µl, %67.42±4.94, %23.91±8.59, 109.20±66.12x106/ml, %25.57±4.57, 83.08±4.57 sn, 10.35±0.56 olarak tespit edildi. Sulandırma sonrası motilite ve canlılık değerleri; %3'lük Equiex ile sulandırmada %65.00±5.38 ve %73.86±8.52, %6'lık Equiex ile sulandırmada %61.00±5.14 ve %73.78±8.61, Biosfos ile sulandırmada %59.42±5.14 ve %73.71±8.75 olarak saptandı. Çözdürme sonrası motilite ve canlılık değerleri; %3'lük Equiex ile sulandırmada %45.79±5.49 ve %53.57±6.03, %6'lık Equiex ile sulandırmada %41.78±5.71 ve %52.64±6.35, Biosfos ile sulandırmada %40.00±5.45 ve %51.50±6.72 olarak tespit edildi. Çözdürme sonrası baş, orta ve kuyruk kısmına bağlı anormal sperm oranlarının %3.74±0.91, %13.62±2.63, %21.91±4.03 olduğu görüldü. Sonuç olarak, spermanın dondurulup çözdürülmesi ile elde edilen yaklaşık %43'lük motilite, Van Kedisi spermasının %43 başarıyla dondurulabildiğini gösterdi. Daha sonraki araştırmalarda, dondurulmuş Van Kedisi Sperması ile suni tohumlama yapıldığı taktirde elde edilecek başarıya göre, belki de Van Kedisinin safkan bir ırk olarak varlığının devamı ve sayılarının artışı mümkün olacaktır.Anahtar Sözcükler: Elektro-ejekülasyon, Sperma alma, Sperma Dondurma, Van Kedisi.ÖZETBelhan S, Van Kedilerinden elektro-ejekülasyonla sperma alınması değerlendirilmesi ve dondurulması, YYÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dölerme ve Suni Tohumlama Anabilim Dalı Doktora Tezi, Van, 2012. Bu çalışmada; Van Kedilerinden spermanın elektro-ejekülasyon yöntemiyle alınması, spermatolojik muayenelerinin yapılması ve dondurulması amaçlandı. Araştırmada 3-6 yaşları arasında 7 Erkek Van Kedisi kullanıldı. Kedilerden genel anestezi altında (Ketamine-Xylazin HCl kombinasyonu) elektro-ejekülatörle haftada 1 kez olmak üzere 10 kez sperma alındı. (Sperma miktarı ayarlanabilir otomatik pipetle ölçüldü. Sperm motilitesi tespitinde faz konrast mikroskop kullanıldı. Sperm yoğunluğu hemositometrik yöntem ile, Anormal sperm ise sıvı fikzasyon yöntemi ile tespit edildi. Ölü sperm oranını belirlemede %3'lük Sodyum Sitrat ile hazırlanmış %2'lik Eosin kullanıldı). Sperma 3 sulandırıcı (%3'lük Equiex, %6'lık Equiex, Biosfos) ile sulandırıldı. Motilite ve canlılık değerlerine bakıldı. Daha sonra sperma 7 dak sıvı azot buharında donduruldu. 37 °C'de 30 sn'de çözdürülen spermada motilite ve canlılık değerlerine bakıldı. Çalışmada sperma miktarı, sperm motilitesi, ölü sperm, sperm yoğunluğu, toplam anormal sperm, uyarım süresi ve uyarım sayısı değerleri sırasıyla 91.92±21.49 µl, %67.42±4.94, %23.91±8.59, 109.20±66.12x106/ml, %25.57±4.57, 83.08±4.57 sn, 10.35±0.56 olarak tespit edildi. Sulandırma sonrası motilite ve canlılık değerleri; %3'lük Equiex ile sulandırmada %65.00±5.38 ve %73.86±8.52, %6'lık Equiex ile sulandırmada %61.00±5.14 ve %73.78±8.61, Biosfos ile sulandırmada %59.42±5.14 ve %73.71±8.75 olarak saptandı. Çözdürme sonrası motilite ve canlılık değerleri; %3'lük Equiex ile sulandırmada %45.79±5.49 ve %53.57±6.03, %6'lık Equiex ile sulandırmada %41.78±5.71 ve %52.64±6.35, Biosfos ile sulandırmada %40.00±5.45 ve %51.50±6.72 olarak tespit edildi. Çözdürme sonrası baş, orta ve kuyruk kısmına bağlı anormal sperm oranlarının %3.74±0.91, %13.62±2.63, %21.91±4.03 olduğu görüldü. Sonuç olarak, spermanın dondurulup çözdürülmesi ile elde edilen yaklaşık %43'lük motilite, Van Kedisi spermasının %43 başarıyla dondurulabildiğini gösterdi. Daha sonraki araştırmalarda, dondurulmuş Van Kedisi Sperması ile suni tohumlama yapıldığı taktirde elde edilecek başarıya göre, belki de Van Kedisinin safkan bir ırk olarak varlığının devamı ve sayılarının artışı mümkün olacaktır.Anahtar Sözcükler: Elektro-ejekülasyon, Sperma alma, Sperma Dondurma, Van Kedisi.Article Değşik Irktan Koçların Spermatolojik Özellikleri ve Dölverimleri Üzerinde Araştırmalar(1995) Yıldız, Cengiz; Gülyüz, FetihBu araştırmada, 82 Akkaraman ve 14 Hamdane koyunu ile değişik ırktan 8 koç (Dorsetdown, Corriadale , Akkaraman, Hemshire) kullanıldı. Koçların ortalama spennatolojik özellikleri ; miktar, nıotilite , yoğunluk ve anormal spermatozoa oranı sırasıyla Tablo-1'de , bunlara ilişkin dölverimleri de Tablo- 2'de verilmiştir.Doctoral Thesis Detection of Sperm Dna Damage in Benign Prostatic Hyperplasia Model in Rats(2018) Koşal, Volkan; Gülyüz, Fetih; Uslu, Barış AtalayKoşal V, Ratlarda deneysel benign prostat hiperplazisi modelinde sperm dna hasarı tespiti. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Dölerme ve Suni Tohumlama Anabilim Dalı, Veteriner Programı Doktora Tezi, Van, 2018. Bu çalışmada testosteron hormonu kullanılarak oluşturulan benign prostat hiperplazisi modelinde sperm DNA hasarının tespit edilmesi amaçlandı. Bunun için ortalama 200 gr canlı ağırlığa ulaşmış erkek Albino Wistar Ratlar kullnıldı. Hayvanlar her bir grupta 6 rat olacak şekilde üç gruba ayrıldı. 1. Grup; placebo, 2. Grup; günlük 3 mg/kg dozunda, 3. Grup; günlük 5 mg/kg dozunda testosteron 30 gün süre ile intramusculer olarak yapıldı. Uygulamalar sonunda sacrifiye edilen ratlardan sperma örnekleri alındı. Sperm DNA hasarı, motilite, anormal sperm oranı ve yoğunluk analizleri yapıldı. Sperm DNA hasarı tespitinde COMET yönteminden faydalanılarak hazırlanan preperatlar 0 (hasarsız), 1 (az hasarlı), 2 (hasarlı), 3 (orta hasarlı), 4 (çok hasarlı) olarak derecelendirilerek her grup için yaklaşık 2000 adet sperm sayıldı. Derecelendirme sonucu üç farklı hasar tespit yöntemi kullanılarak hasar oranları tespit edildi. Sperm DNA hasar oranları; 1. grupta %3.87454, 2. grupta %9.35852, 3. grupta %15.2616. Arbitrary unite göre; 1. grupta %1.199262, 2. grupta %4.08116, 3. grupta %6.29845. Genetik hasar indeksine göre; 1. grupta %5.5351, 2. grupta %17.0475, 3. grupta %27.374 değerlerinde hasar boyutu gözlendi. Bu verilerin istatistiksel olarak anlamlı olup kullanılan testosteron miktarına bağlı alarak sperm DNA hasarının arttığı tespit edildi (p<0.001). Motilite muayenesi sonucu 1. grup %90, 2. grup %80, 3. grup %80 değerlerine sahipti. Uygulanan testosteron düzeyinden bağımsız olarak motilite oranında düşüş gözlendi (p<0.006). Sperm yoğunluğu muayenesi sonucunda tüm grupların etkilenmediği tespit edildi, istatistiki bir fark bulunamadı (p>0.05). Anormal sperm oranı 1. grup %5.75, 2. grup %11.88, 3. grup %17 değerlerine sahipti. Uygulanan testosteron düzeyine bağlı olarak anormal sperm oranında artış tespit edildi (p<0.001). Sonuç olarak; ekzojen testosteron hormonu kullanılarak oluşturulan benign prostat hiperplazisi modelinde, sperm DNA hasarı oranının arttığı, motilite ve anormal sperm oranının olumsuz olarak etkilendiği, sperm yoğunluğunun ise etkilenmediği tespit edildi. Anahtar Kelimeler: COMET, DNA hasarı, sperm.Anahtar Kelimeler: COMET, DNA hasarı, sperm.Article Doğal Kızgınlık Gösteren İneklerde Çift Sun'i Tohumlama(2005) Kaya, Mustafa; Gülyüz, FetihÇalışmada östrüs semptomlarıyla yapılan sun’i tohumlamalarda olası tohumlama zamanlaması hatalarına karşı tek ve çift tohumlamanın, saha şartlarında uygulanabilirliğini, gebelik üzerine etkilerini ve başarısını değerlendirmek amaçlanmıştır. Çalışmada, en az bir kez doğum yapmış, 2,5- 10 yaşlarında 121 inek kullanılmıştır. İneklerden 61 tanesi kontrol, 60 tanesi ise çalışma grubuna rastlantısal olarak ayrılmıştır. Doğal kızgınlık semptomlarına göre, sabah/akşam yöntemiyle, kontrol grubuna ayrılan ineklere tek, deney grubuna 24-30 saat arayla çift tohumlama yapılmıştır. Dönen inekler ikinci kızgınlıkta daha önceki tohumlamada esas alınan yönteme göre tekrar tohumlanmıştır. Gebelik tohumlamadan 70 gün sonra yapılan rektal muayeneyle belirlenmiştir. Deney ve kontrol grublarından ilk ve ikinci kızgınlıkta elde edilen gebelikler sırasıyla % 81,66 ve 57,37 ve 63,63 ve53,84 olarak belirlenmiştir. İlk kızgınlıkta gebelik sonuçları, deney grubunda kontrol grubuna göre istatiksel olarak daha yüksek bulunmuştur (P<0,05). Sonuç olarak, doğal kızgınlıkta, 24 saat arayla çift tohumlamanın kimi zamanlama hatalarını giderebileceği, yine bu uygulamanın en azından, repeat breder, uzun östrüs yada geç ovulasyon gibi kimi fonksiyonel infertilite sorunlarını çözmek için uygulanabileceği söylenebilir.Article The Effect of Gnrh and Hcg Administered at the Time of Artificial Insemination on Fertility in Lactating Dairy Cows(1998) Karaca, Fikret; Alan, Muhammet; Gülyüz, Fetih; Taşal, İbrahimBu araştırma, ineklerde ilk tohumlama zamanında GnRH ve HCG uygulamalarının gebelik oranları üzerine etkisini belirlemek amacıyla yapıldı. Materyal olarak laktasyon döneminde bulunan 2.5 - 4 yaşlarında 66 Holştayn inek kullanıldı. Hayvanlara diöstrus döneminde 25 mg Dinoprost Tromethamine i.m. enjekte edildi ve östruslar klinik olarak tespit edildi. Östrusa gelen hayvanlar 3 gruba ayrıldı ve östrusun başlangıcından yaklaşık 6 saat sonra tohumlandı. Tohumlama sırasında 21 ineğe (Grup 1) 100 meg i.m. Gonodarelin (GnRH), 25 ineğe (Grup 2) 1500 İ.Ü i.m. HCG uygulandı ve 20 inek de (Grup 3) kontrol olarak bırakıldı. Gebe ve gebe olmayan hayvanlar tohumlamadan 2 ay sonra rektal palpasyonla saptandı. Kontrol grubu ineklerle karşılaştırıldığında, tohumlama zamanında GnRH ve HCG uygulanan ineklerde gebelik oranlarında bir artışın olmadığı tespit edildi. Aksine, Grup 1 ve Grup 2' deki gebelik oranları (sırasıyla %66.66, %44.00), kontrol grubuna göre (%75.00) daha düşük elde edildi. Grup 2'deki gebelik oranlarındaki düşüş kontrol grubuna göre önemli bulundu (PO.05). Bu çalışmada, östrusun başlangıcından 6 saat sonra yapılan tohumlamalar sırasında GnRH ve HCG kullanılanlardan elde edilen gebelik oranlarının kontrol grubundaki ineklere göre daha düşük olduğu sonucuna varıldı.Article Erkek Tavşanlarda Uzun Süreli Röntgen (X-ray) Işınlarının Kan Testestron,sperma ve Tesitis Üzerine Etkisi(1998) Taşal, İbrahim; Belge, Ali; Gülyüz, Fetih; Yiğit, M Furkan; Gülbahar, M. YavuzBu çalışmada, erkek tavşanlara uzun süre uygulanan röntgen (X-ray) ışınlarının kan testesteron, sperma üze¬rine etkisi ve testiste meydana getirdiği histopatolojik değişiklikler araştırıldı. Bu amaçla çalışmada 10 adet er¬kek Yeni Zellanda tavşanı kullanıldı. Röntgen ışınları verilmeden önce tüm hayvanlardan kontrol amacıyla sperma ve plazma testesteron düzeyinin tayini için kan örnekleri alındı. Tavşanlar iki gruba ayrılarak 5 adedine direkt, 5 tavşana ise sekunder olarak 40 gün süre ile her gün 500 Rad X-Ray ışını uygulandı. Tavşanlardan 20 ile 40. günlerde testesteron konsantrasyonlarım ölçmek için tekrar kan ve ayrıca aynı hayvanlardan uygulama önce¬si ve sonrasında spermalar alındı. Röntgen uygulaması bitiminde testisler histopatolojik muayene için Patoloji laboratuvarına gönderildi. Kan testesteron seviyelerinin, direkt ve sekunder rönt¬gen ışınları verilen gruplarda 20. günde çok alt düzey¬lerde olduğu (P<0.05) ve 40. günde ise neredeyse mili¬litrede desıfır ng' a düştüğü ( P<0.001) tespit edildi. (Tablo 1). Sperma parametrelerinde kontrol bulgularına kıyasla röntgen ışınları uygulanan tavşanlarda ejekulat miktarı, spermatozoon motilitesi, spermatozoon yoğun¬luğu azalırken, anormal spermatozoon oranının arttığı gözlendi (Tablo 2). Testisin histopatolojik muayenesinde spermatogenezis aşamalarında aksamalar, direkt grupta primer spermato-sit aşamasından sonra dejenerasyonlar ve yer yer germi-natif epitelde kayıpların oluştuğu dikkati çekti. Sekun¬der grupta ise direkt gruba benzer bulguların yer aldığı belirlendi (Şekil 1,2, 3 ve 4). Sonuç olarak, uzun süre uygulanan röntgen ışınlarının kan testesteron seviyelerini önemli ölçüde etkilediği, sperma kalitesini bozduğu ve testiste histopatolojik de¬jenerasyonlara neden olduğu kanaatine varılmıştır.Article Erken Anöstrüs Döneminde Renkli Tiftik Keçilerinde İntravaginal Sünger, Cıdr-g ve Kulak İmplantı Uygulamalarını Takiben Gnrh Enjeksiyonunun Fertilite Üzerine Etkisi(2009) Uslu, Barış Atalay; Gülyüz, FetihBu çalışmada, Renkli Tiftik Keçilerinin anöstrüs döneminde vaginal sünger, CIDR-G ve kulak altı implant kullanılarak östrüslerinin uyarılmasına ilave olarak GnRH enjeksiyonu ile fertilitelerinin artırılması amaçlandı. Çalışmada hayvan materyali olarak 2-4 yaşlı 57 adet Renkli Tiftik Keçisi ve 12 adet Renkli Tiftik Tekesi kullanıldı. Keçiler rasgele üç eşit gruba ayrıldı. Keçilerin I. grubuna (n=19) 30 mg Flurogeston asetat (FGA) içeren süngerler 14 gün süreyle intravaginal uygulandı. Süngerlerin uzaklaştırıldığı gün keçilere 300 IU eCG yapıldı. Grup II’de (n=19) bulunan keçilere 0.3 g P4 içeren implantlar (CIDR-G) 13 gün süreyle intravaginal uygulandı. İmplantların çıkartıldığı gün keçilere 300 IU eCG yapıldı. Grup III’de (n=19) bulunan keçilere implanların yerleştirildiği gün 5 mg Östradiol Valerat, 3 mg norgestomed kas içi enjekte edildi ve 3 mg norgestomet kulak altı implantı 10 gün süre ile uygulandı. İmplantların çıkartılması sırasında keçilere 300 IU eCG yapıldı. Grup I, II ve III’te kızgınlık gösteren keçiler iki alt gruba ayrılarak bir gruba çiftleşmeyi izleyen 12. günde 1 ml GnRH (25 mg Lesirelin asetat), (grup IA, grup IIA, grup IIIA) ve diğer gruplara 1 ml serum fizyolojik (grup IB, grup IIB, grup IIIB) enjekte edildi. Gebelik oranları sırasıyla grup IA’da %60, grup IB’de %25, grup IIA’da %80, grup IIB’de %25 ve grup IIIA’da %33.33, grup IIIB’de ise hiç gebelik elde edilemedi. GnRH enjeksiyonu yapılan grup IA’daki 10 keçiden 6’sı, grup IIA’daki 10 keçiden 8’i ve grup IIIA’daki 9 keçiden 3’ünün gebe kaldığı belirlendi. Sonuç olarak; erken anöstrüs dönemindeki Renkli Tiftik keçilerinin kızgınlıklarının uyarılmasında her üç yönteminde etkili olduğu, FGA içeren vaginal sünger ve P4 içeren CIDR-G uygulamalarında kızgınlıkların daha erken gözlendiği belirlenmiştir. FGA içeren vaginal sünger, P4 içeren CIDR-G ve norgestomed içeren Crestar kulak altı implant uygulamalarını takiben 12. günde yapılan GnRH enjeksiyonunun gebelik oranı üzerene olumlu etki yapabileceği kanaatine varılmıştır.Article Hamdane Irkı Koçlarda Spermatolojik Özellikleri Testis Ölçüleri Üzerinde Araştırmalar(1998) Taşal, İbrahim; Gülyüz, Fetih; Demır, Hüseyın; Karaca, FikretBu çalışma, Hamdane ırkı koçlarda bazı spermatolojik özellikler ve testis ölçülerinin belirlenmesi amacıyla yapıldı. Çalışmada 18-20 aylık 5 baş koç kullanıldı. Sperma örnekleri aşım sezonunda suni vajen yöntemiyle alındı ve sperma miktarı, renk, kitle hareketi, motilite, yoğunluk, ölü ve anormal spermatozoon oranları yönünden muayene edildi. Ayrıca testis hacmi, skrotal çevre uzunluğu, testis uzunluğu ve genişliği 20 gün aralıklarla 3 kez ölçüldü. Sonuç olarak, Hamdane ırkı koçların tüm spermatolojik özelliklerinin normal sınırlar içerisinde ve testis ölçülerinin yerli ırklarımıza yakın olduğu belirlendi.Article İnek ve Düvelerde Vücut Kondisyon Skorunun Östrus-ovulasyon Senkronizasyonu ve Gebelik Üzerine Etkisi(2021) Gülyüz, Fetih; Koşal, Volkan; Uslu, Barış AtalaySuni tohumlamanın başarısını etkileyen en önemli faktörler, hayvanların dengeli beslenmesi ve kızgınlığın belirlenmesidir. Kötü beslenme, Vücut Kondisyon Skorunda (VKS) bir azalmaya neden olur. Düşük VKS, sığırlarda hormon metabolizmasının bozulmasına, kızgınlık tespitinin zorlaşmasına ve döl veriminde azalmaya sebep olur. Bu çalışmada maksimum VKS ortalaması 2.95 olan inek ve düvelerden üç çalışma grubu oluşturularak östrus ve ovulasyon senkronizasyonu gerçekleştirilmiştir. Uygulama grupları; Grup I (n = 12) (VKS: 2.95 ± 0.62), Grup II (n = 13) (VKS: 2.03 ± 0.37) 18 - 22 aylık düvelerde en az 1 doğum yapan 3 - 6 yaş arası inekler, Grup III'de (n = 45) (VKS: 1.57 ± 0.38) en az 1 kızgınlık gösteren 18 - 22 aylık düveler kullanıldı. Tüm gruplarda progesteron implantları vajinada 10 gün kaldı. İmplantlar çıkartılmadan bir gün önce tüm hayvanlara 2000 IU PMSG ve 5 ml PGF2α enjekte edildi. İmplantlar 24 saat sonra çıkarıldı ve 1500 IU hCG enjekte edildi. İmplantlar çıkarıldıktan sonra 48. ve 72. saatlerde östrus semptomlarına bakılmaksızın tüm hayvanlar tohumlandı. Gruplara göre sırasıyla 58.33%, 38.46% ve 13.33% gebelik oranları elde edildi. Sonuçlar karşılaştırıldığında VKS oranı ile gebelik oranlarının paralel olduğu görüldü (P<0.01). Bu sonuçlar doğrultusunda beslenmenin ve daha önce doğum yapmanın önemi ortaya konmuştur.Article İneklerde Sun'i Tohumlama Sonrası Klitorise Masaj ve Kas İçi Aksitosin Uygulamalarının Gebelik Oranına Etkisi(2001) Taşal, İbrahim; Karaca, Fikret; Gülyüz, Fetih; Alan, MuhammetBu çalışma, ineklerde sun 'i tohumlama sonrası klitorise masaj ve kas içi oksitosin uygulamalarının gebelik oranı üzerine etkisini incelemek amacıyla yürütüldü. Araştırma materyali olarak 3-10 yaş arası, farklı ırklardan 109 inek kullanıldı. Hayvanlar 11 gün ara ile çift doz $PGF_{2\\alpha}$ uygulanarak senkronize edildi. Östrüsleri gözlem ve rektal palpasyonla tespit edilen inekler, sun 'i tohumlama sırasında grup l (n=35), grup II (n=40) ve grup III (n=34) olmak üzere ayrıldı. Grup I'dekilere tohumlamayı takiben 10 saniye süre ile klitorise masaj yapıldı. Grup H'dekilere tohumlama yapıldıktan sonra 10 IU oksitosin kas içi enjekte edildi. Grup IU'dekilere tohumlama sonrası her hangi bir uygulama yapılmayarak kontrol olarak bırakıldı. İneklerde gebe kalma oranı tohumlamadan üç ay sonra rektal palpasyonla belirlendi. Grup I, II ve III de gebe kalma oranları sırasıyla % 74.29, 72.50 ve 67.65 olarak elde edildi. Klitorise masaj ve oksitosin enjeksiyonu uygulanan ineklerde gebelik oranı, kontrol grubu ineklerden daha yüksek bulunmasına karşın, gruplarda gebe kalma oranlan arasındaki fark önemsizdi (P>0.05). Sonuç olarak, ineklerde sun 'i tohumlamayı takiben klitorise masaj ve kas içi oksitosin uygulamalarının gebelik oranında bir miktar artış sağladığı, tohumlama sonrası özellikle klitorise masaj yapılmasının yararlı olacağı kanısına varıldı.Article Senkronize Edilen Düvelerde Vaginal Dirence Göre Tohumlama Zamanlaması ve Gebelik(2006) Kaya, Mustafa; Gülyüz, FetihBu çalısma degisik yöntemlerle senkronize edilen düvelerde, vaginal direnç takibine göre tohumlama zamanlamasını amaçlamaktadır. Degisik yaslardaki (15-36 aylık) 38 düve tesadüfi olarak PRID ve PgF2 µ gruplarına ayrıldı. PRID (1,55gr progesteron+10 mg oestrogen) 12 gün süreyle vaginada bırakıldı. PgF2 µ ( 0,075 mg (+)-Cloprostenol) 11 gün arayla 2 enjeksiyon halinde verildi. Vaginal direnç degerleri senkronizasyondan tohumlama zamanına kadar günde 2 kez ölçülerek takip edildi. Tohumlama en düsük vaginal direnç gününde ve ertesi gün olmak üzere 2 kez yapıldı. PRID ave PgF2 µ grublarının ilk ve tohumlama gününe ait vaginal direnç degerleri sırasıyla 134,45±5,62, 103,27±7,55, 138,77±3,14 ve 95,13±3,53 kohm olarak ölçülmüstür. Her iki grupta tohumlama günü vaginal direnç ortalaması ilk güne daha düsük bulunmustur. Vaginal dirençteki bu degisimler istatiksel olarak önemli bulunmustur (P<0,05). PRID ve PgF2 µ grubunda sırasıyla gebelik % 36,36 and 60,00 olarak belirlenmistir. Sonuçlar senkronizasyondan sonra direnç ölçer kullanılarak tohumlama zamanını belirlemenin etkin olabilecegini göstermistir.Master Thesis The Investigation About Practical Eostrus Determination on Cows Submitted for Artifical Insemination in Van and the Region(1999) Demir, Hüseyin; Gülyüz, Fetihı.ÖZ Bu çalışma Y.Y.Ü. Veteriner Fakültesi Kliniğine ve Tarım İl Müdürlüğüne sun'i tohumlama için getirilen 2-5 yaşlan arasında, reprodüktif sorunu bulunmayan, üç kezden daha fazla tohumlanmayan 254 inek ve düve üzerinde gerçekleştirildi. Bu çalışmada Van ve yöresindeki hayvan sahipleri tarafından östrüste oldukları sanılarak sun'i tohumlama isteğiyle getirilen düve ve ineklerin en uygun tohumlama zamanının tespiti, sun'i tohumlamanın başarısını etkileyebilecek bazı faktörlerin ortaya konması ve östrüs tespitinde kullanılan kimi yöntemlerin etkinliğinin belirlenmesi amaçlandı. Hayvanlar üç gruba ayrıldı. 1. grup ineklerden 5 mi süt alınarak üzerine potasyum dikromat (%2) ve potasyum klorür (%3) solüsyonundan 0.5 mi ilave edilerek soğuk zincir içerisinde muhafaza edildi. Bir ayın sonunda Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Hayvan Sağlığı Nükleer Araştırma Enstitüsü Lalahan Laboratuar'ına götürülerek progesteron değerleri belirlendi. 2. ve 3. grubu oluşturulan inekler günlük olarak ikiye bölündü. 2. grup ineklerin, vaginal ve rektal muayene ile östrüsleri araştırıldı. Vaginal muayenede, vagina ve serviks bulguları, rektal muayenede uterus ve ovaryum bulguları kaydedildi. 3. grup inekler östrüsleri araştırılmaksızın tohumlandı. Bütün inekler tohumlandıktan 2-3 ay sonra gebelik muayeneleri yapıldı. Çalışmada, sun'i tohumlama isteği ile getirilen ineklerin östrüslerinin en etkili vaginal ve rektal muayene yöntemiyle tespit edilebileceği sonucuna varıldı. Ayrıca, Van ve yöresindeki yetiştiricilerin %44.40'ımn östrüsü zamanında tespit edemediği belirlendi. Birinci grupta %36.36, 2. grupta %48.97, 3. grupta ise %19.40 gebelik elde edildi. Anahtar Kelimeler: İnek, östrüs, süt-progesteron, vaginal ve rektal muayene II