Browsing by Author "Gündüz, Hüseyin"
Now showing 1 - 6 of 6
- Results Per Page
- Sort Options
Article Endodontik Kaynaklı Ekstraoral Fistülün ve Periapikal Lezyonun Cerrahi Olmayan Endodontik Tedavisi(2020) Akkol, Elif; Gündüz, Hüseyin; Özlek, EsinPeriapikal lezyon ve ekstraoral sinüs yolu olan olgularda hem estetik hem de fonksiyonel problemler ortaya çıkabilmektedir. Bu problemleri çözmek için cerrahi olmayan endodontik tedavilerin kullanımı daha az travmatik ve düşük maliyetli bir çözüm sunmaktadır. On dört yaşında erkek hasta, çenesinin ucunda şişlik ve cilt lezyonu şikayeti ile kliniğimize başvurmuştur. Klinik ve radyolojik muayenede, ekstraoral fistülün ve periapikal radyolüsensin nedeninin, mandibular sol keser dişlerdeki pulpa nekrozu sonucu gelişen kronik apikal periodontitis kaynaklı olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, mandibular sol santral keser dişin kök kanalının orta üçlüsünde radyoopak bir cisim gözlenmiştir. Mandibular sol santral keser dişteki yabancı cisim kök kanalından uzaklaştırılmış ve mandibular sol keser dişlerin kök kanal dolguları yapılmıştır. İki hafta içinde ekstraoral sinüs yolunun tamamen iyileştiği, 12 ay sonra dişlerin klinik olarak asemptomatik olduğu ve periapikal doku iyileşmesinin devam ettiği tespit edilmiştir. Bu olgu sunumunun amacı, pulpa nekrozu ve kronik apikal periodontitis sonucu gelişen ekstraoral sinüs yolunun ve periapikal lezyonun cerrahi olmayan endodontik tedavisinin başarısını değerlendirmektir.dentistry-specialization-thesis.listelement.badge Evaluation of the Efficiency of Removing Root Canal Filling Material of Different Rotary File Systems by Micro Computed Tomography(2020) Gündüz, Hüseyin; Özlek, EsinBu tez çalışmasının amacı; dört ayrı NiTi döner eğe sisteminin tekrarlayan kök kanal tedavisi etkinliklerini mikro bilgisayarlı tomografi ile incelemek ve tekrarlayan kök kanal tedavisi sırasında kök kanal dolgusunun uzaklaştırılması için geçen süreleri karşılaştırmaktır. Çalışmada 40 adet insan mandibular premolar dişi kullanılmış ve kök boyları 15 mm olacak şekilde standardize edilmiştir. Örnekler ProTaper Universal döner eğe sistemiyle F2'ye kadar şekillendirilmiş, tek kon yöntemiyle MTA Fillapex kök kanal patı ile doldurulmuştur. Kök kanalları geçici dolgu maddesi ile kapatılmış, 1 ay boyunca 37ºC ve %100 nemli ortamda bekletilmiştir. Kök kanal dolgularının tekrarlayan kök kanal tedavisi öncesi hacmini değerlendirilmek için mikro BT ile taranmıştır. Örnekler kök kanal dolgusunun uzaklaştırması için kullanılacak eğe sistemine göre olarak rastgele 4 gruba ayrılmıştır (n=10): Protaper Universal Retreatment NiTi sistemi, ProTaper NEXT NiTi sistemi, EdgeFile XR NiTi sistemi ve EdgeFile® X3 NiTi sistemi. Kök kanallarında kalan artık dolgu miktarının değerlendirilmesi amacıyla tüm örnekler ikinci kez mikro BT cihazı ile taranmıştır. Elde edilen görüntülerden μCT Evaluation Program kullanılarak kök kanallarından uzaklaştırılan dolgu yüzdeleri hesaplanmıştır. Ayrıca kök kanal dolgusunun uzaklaştırılması sırasında apekse ulaşmak için geçen süre ve tüm dolgunun sökümü için geçen süre kaydedilmiştir. Elde edilen verilerin istatistiksel analizinde normal dağılıma uygunluk Shapiro Wilk testi ve gruplar arası karşılaştırmada Kruskal Wallis testi kullanılmıştır. İstatistiksel analiz sonucunda; uzaklaştırılan kök kanal dolgu yüzdesi değerlerinde gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark gözlenmemiştir. Ancak EdgeFile® X3 grubunda uzaklaştırılan kök kanal dolgu yüzdesi daha az olarak tespit dilmiştir. Gruplara göre apekse ulaşmak için ve tüm dolgunun sökümü için geçen süre EdgeFile® X3 sisteminde, diğer sistemlerinden daha yüksek elde edilmiştir. Bu çalışma sonucunda kullanılan NiTi eğe sistemlerinin hiçbirinin kök kanal dolgusunu tamamen uzaklaştıramadığı, EdgeFile XR sisteminin kök kanal dolgusu uzaklaştırma etkili olduğu ve EdgeFile® X3 sisteminin kök kanal dolgusu uzaklaştırma etkinliğinin diğer eğe sistemlerinden daha az olduğu tespit edilmiştir.dentistry-specialization-thesis.listelement.badge Evaluation of the Relationship Between Factors Affecting the Success of Root Canal Treated Molar Teeth and Apical Periodontitis: a Retrospective Study(2024) Şahin, Pelinsu; Gündüz, HüseyinBu çalışmada konik ışınlı bilgisayarlı tomografi (KIBT) kullanılarak Türk popülasyonunda endodontik tedavi görmüş maksiller ve mandibular molar dişlerde kök kanal tedavisinin kalitesi, apikal periodontitis prevalansı ve tedavi kalitesinin periapikal duruma etkisi değerlendirilmiştir. 282 hastanın (18-50 yaş arası) 396 endodontik tedavili maksiller ve mandibular birinci ve ikinci molar dişlerinin KIBT görüntüleri aksiyal, sagittal ve koronal kesitlerde incelenmiştir. Kanal dolgu uzunluğu, homojenlik, koronal restorasyon ve komplikasyonlar dahil olmak üzere endodontik tedavinin kalitesi ve lezyon boyutu, köke ilişkisi ve kemik yıkımının yeri gibi periapikal durum periapical and endodontic status scale (PESS) e göre değerlendirilmiştir. Veriler istatistiksel olarak Mann-Whitney U, Kruskal-Wallis H, Yates düzeltmesi, Fisher-Freeman-Halton ve Pearson Ki-Kare testleriyle analiz edilmiştir. Dişlerin %57,6'sında apikal periodontitis tespit edilmiştir. Endodontik tedavi kalitesi periapikal lezyonun varlığı, boyutu, kökle ilişkisi ve kemik yıkım yeri ile ilişkili bulunmuştur (p<0,05). Dolgu maddesinin radyografik apeksten 2 mm uzakta olması (%51,1), kök kanalı dolgu homojenliğinin yetersiz olması (%77,5), koronal restorasyonun yetersiz olması (39,2), kök perforasyonu (%7.5) ve kök kanal tedavisinde kaçırılan kanalların varlığı (43,2) apikal periodontitis sıklığını arttırmıştır (p<0,05). Kök kanal dolgusu kısa olduğunda, 5 mm'den geniş lezyonlar daha sık görülürken, kanal dolgu homojenliği ve koronal restorasyon yetersizliğinde bu geniş lezyonlara ek olarak kortikal kemik yıkımı ve furkasyon lezyonlarının daha sık ortaya çıktığı tespit edilmiştir (p<0,05). Perforasyon ve kaçırılan kanal durumlarında ise lezyonlar genellikle 3 mm'den küçük, tek kökte sınırlı ve kök çevresiyle ilişkili bulunmuştur. Ayrıca bu çalışma endodontik tedavi kalitesinin, periapikal lezyonun varlığı, boyutu, kökle ilişkisi ve kemik yıkımı üzerindeki kritik rolünü vurgulamaktadır. Anahtar Kelimeler: Konik Işınlı Bilgisayarlı Tomografi, Apikal Periodontitis, Periapikal Lezyon, Kök Kanal Tedavisinde Başarısızlık, Tekrarlayan Kök Kanal TedavisiArticle Kitosan ve Edta Solüsyonlarının Sonik ve Ultrasonik Sistemler ile Aktive Edilmesinin Dentin Mikrosertliğine Olan Etkisi(2020) Kadi, Gizem; Gündüz, Hüseyin; Akkol, Elif; Özlek, EsinAmaç: Bu in vitro çalışmanın amacı; EDTA ve kitosanın farklı irrigasyon aktivasyon yöntemleri ile aktivasyonunun kök kanal dentin mikrosertliği üzerindeki etkisini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntemler: Toplam 60 adet tek köklü çekilmiş mandibular premolar diş prepare edildi ve final irrigasyon esas alınarak rastgele iki gruba (n = 30) ayrıldı: Grup 1, %0,2 kitosan; Grup 2, %17 EDTA. Daha sonra, her iki grubun örnekleri, irrigasyon aktivasyon sistemine göre rastgele üç alt gruba (n=10) ayrıldı; Alt Grup A (Sonik), Alt Grup B (Ultrasonik) ve Alt Grup C (Geleneksel irrigasyon, kontrol grubu). Örnekler (n=60) rezin bloklarına gömüldü ve apeksten 2,5 ve 8 mm seviyelerinde yatay olarak 1 mm kalınlıkta kesitler alındı. Tüm örneklerin dentin mikro sertliğini belirlemek için Vicker mikro sertlik test cihazı kullanıldı. Veriler, bağımsız değişkenlerin (final irrigasyonu, final irrigasyon aktivasyon tekniği ve kök kanal üçlüsü) mikrosertlik üzerindeki etkilerini tespit etmek için üç yönlü varyans analizi (ANOVA) ve Tukey posthoc testleri kullanılarak analiz edildi. Bulgular: Üç yönlü ANOVA, kitosanın EDTA’dan anlamlı derecede düşük mikrosertlik değerine neden olduğunu göstermiştir (p<0,001). Ayrıca, final irrigasyon kullanımından bağımsız olarak, hem ultrasonik (PUI) hem de sonik (EA), geleneksel irrigasyondan önemli ölçüde daha düşük mikro sertliğe sahipti (p<0,001). Sonuç: Kitosan ile EDTA karşılaştırıldığında (1), sonik (EA) ve ultrasonik (PUI) final irrigasyon aktivasyon yöntemleri geleneksel iğne irrigasyon (CIS) yöntemiyle karşılaştırıldığında (2) kökün apikal ve orta bölgeleri koronal bölgeleri ile karşılaştırıldığında (3), daha düşük mikro sertlik değerleri göstermiştir.Article Kök Gelişimi\rtamamlanmamış Üst\rkeser Dişin Biodentine\rile Apeksifikasyonu:\rolgu Sunumu(2022) Gündüz, Hüseyin; Özlek, EsinBu olgu sunumunun amacı, açık apeksli üst santral dişe Biodentine ile uygulanan apeksifikasyon tedavisinin sonuçlarını\rbildirmektir. Üst ön bölgesinde travma hikayesi olan 9 yaşındaki hasta ağrı şikayetiyle başvurmuştur. Radyolojik incelemede\rsol üst santral dişin kök gelişiminin tamamlanmadığı ve ilgili\rbölgede radyolüsent alan olduğu tespit edilmiştir. Apikal tıkaç\roluşmadığından dolayı Biodentine ile apeksifikasyon tedavisi\ryapılmasına karar verilmiştir. Kök kanal tedavisine başlanmış\rve kök kanallarına kalsiyum hidroksit yerleştirilmiştir. 14 gün\rsonra, üretici firma talimatları doğrultusunda Biodentine, kök\rkanalına yerleştirilmiş ve apikalde 5 mm’lik bir tıkaç oluşturulmuştur. Biodentine sertleştikten sonra, kanalın koronal kısmı\rdevamlı ısı ile vertikal kompaksiyon tekniği doldurulmuştur.\rDiş A2 kompozitle (Solare X, Tokyo, Japonya) restore edilmiştir. 3, 6 ve 12 aylık takiplerinde klinik semptomların kaybolduğu ve periapikal lezyonda radyografik olarak iyileşme olduğu\rtespit edilmiştir. Biodentine sahip olduğu üstün fiziksel ve biyolojik özellikler sayesinde kök gelişimi tamamlanmamış dişlerin apeksifikasyonunda başarılı sonuçlar göstermiştir.Article Retreatment Sırasında Tek Eğe Sistemlerinin Apikal Debris Ekstrüzyonuna Etkisi: Bir İn Vitro Çalışma(2023) Özlek, Esin; Evrendilek, Furkan; Şahin, Pelinsu; Gündüz, HüseyinAmaç: Bu çalışmanın amacı, tekrarlayan endodontik tedavi sırasında farklı tek eğe sistemlerinin kullanımının apikalden taşan debris miktarlarını karşılaştırmaktır. Gereç ve Yöntemler: Otuz altı adet mandibular premolar diş ProTaper Universal eğeler ile F3’e kadar genişletildi. Her eğe değişiminde kök kanalları 2 mL %5,25 NaOCl solüsyonu ile irrige edildi. Kök kanal preparasyonu sonrası 5 mL %17 EDTA ardından 5 mL %5,25 NaOCl ve 5 mL salin ile son irrigasyon yapıldı. Kök kanalları “paper point” ile kurutuldu ve gütaperka ve AH Plus kanal patı ile dolduruldu. Dişler 37 °C’de ve %100 nemli ortamda 1 hafta süreyle saklandı. Daha sonra dişler kullanılan tek eğe sistemine göre rastgele 3 gruba (n=12) ayrıldı: HyFlex EDM, Reciproc Blue ve One Curve. Tekrarlayan endodontik tedavi sırasında apikalden taşan debrisler, önceden ağırlıkları belirlenen Eppendorf tüplerinde toplandı. Her grup için apikalden taşan debris miktarını hesaplamak için Eppendorf tüplerinin başlangıç ağırlığı son ağırlığından çıkarıldı. Veriler, tek yönlü varyans analizi ve “post hoc” Tukey testleri (p=0,05) kullanılarak istatistiksel olarak analiz edildi. Bulgular: Reciproc Blue, HyFlex EDM ve One Curve ile karşılaştırıldığında önemli ölçüde (p<0,05) daha fazla debris taşmasına neden oldu. HyFlex EDM ve One Curve eğeleri karşılaştırıldığında, One Curve, HyFlex EDM’ye göre daha fazla debris ekstrüzyonu gösterdi ancak bu fark istatistiksel olarak anlamlı değildi (p>0,05). Sonuç: Bu in vitro çalışmanın sınırlamaları dâhilinde, tüm enstrümantasyon teknikleri debris ekstrüzyonuyla sonuçlandı. Eğe sistemlerinin özellikleri, tekrarlayan endodontik tedavi sırasında apikalden taşan debris miktarı üzerinde etkili olabilir.