Browsing by Author "Kasap, Süleyman"
Now showing 1 - 4 of 4
- Results Per Page
- Sort Options
Master Thesis An Evaluation of the Problematics of Identity in Toni Morrison's Paradise in the Light of Postcolonial Studies(2025) Alpdoğan, Nazmi; Kasap, SüleymanToni Morrison'ın Cennet adlı romanı, postkolonyal eleştiri bağlamında önemli bir eser olarak değerlendirilebilir. Postkolonyalizm, sömürgecilik ve emperyalizmin kültürel mirasını ele alan eleştirel bir yaklaşım olup, edebiyatta kolonileştiren ve kolonileştirilen arasındaki ilişkiyi, kolonileştirmenin bireyler ve toplumlar üzerindeki etkilerini, aynı zamanda bu etkilerin nasıl müzakere edildiğini ve direnç noktalarını incelemektedir. Postkolonyal edebi eserler kimlik, kültürel melezlik, güç ilişkileri ve kolonizasyonun dil ve kültür üzerindeki etkileri gibi temaları ele alarak, tarih boyunca susturulmuş ve ötekileştirilmiş seslere bir platform sağlamaktadır. Toni Morrison, Afro-Amerikan deneyimlerini ve tarihini edebi açıdan derinlemesine inceleyen yirminci yüzyılın önemli postkolonyal yazarlarından biridir. Eserlerinde ırk, kimlik ve güç ilişkilerini sorgulayarak, baskın Batı anlatısını eleştirmektedir. Morrison'ın Cennet adlı romanı, postkolonyal bakış açısıyla değerlendirildiğinde, özellikle kimlik, toplumsal dışlanma, tarihsel travma ve topluluk içindeki hiyerarşik yapıların sorgulanması açısından dikkate değerdir. Roman, tamamen siyahi erkekler tarafından yönetilen Ruby adlı bir kasabada geçer ve buradaki kadınların maruz kaldığı baskıyı ele almaktadır. Morrison, kasabanın erkeklerinin dışarıdaki dünyaya karşı geliştirdiği korumacı ve muhafazakâr tutumun, içeride nasıl bir tahakküm mekanizmasına dönüştüğünü göstererek, sömürgecilik sonrası toplumlarda içsel baskı ve otoriter yapıların nasıl yeniden üretildiğini sorgulamaktadır. Cennet, sabit, özselleştirilmiş bir kimlik fikrine meydan okumakta ve bireysel ile kolektif kimliklerin karmaşıklığını ve akışkanlığını vurgulamaktadır. Morrison, Ruby kasabasını inşa edenlerin bir zamanlar beyazların baskısından kaçmış olmalarına rağmen, kendi içlerinde benzer bir tahakküm kurduklarını göstererek, sömürgecilik sonrası kimlik oluşum süreçlerinin nasıl çelişkiler barındırdığını ortaya koymaktadır. Bu bağlamda, Cennet, edebiyatın egemen anlatılara meydan okuma ve ötekileştirilmiş grupların deneyimlerine ışık tutma gücünün bir kanıtıdır. Bu bağlamda, bu tezin amacı Toni Morrison'ın Cennet adlı romanını postkolonyal çalışmalar bağlamında değerlendirerek, kimlik, tahakküm, topluluk dinamikleri ve sömürge sonrası travmanın romanın anlatısına nasıl yansıdığını incelemektir. Anahtar Kelimeler : Postkoloni, Kimlik, Irkçılık, Smürgecilik, Afro-Amerikan Sayfa Sayısı : x+101 Tez Danışmanı : Doç. Dr. Süleyman KASAPMaster Thesis Development of Empathy Scale: a Study of Validity and Reliability(2019) Hasan, Furat Salih Hasan; Kasap, SüleymanBu çalışmanın amacı, öğretmenlerin empati yönlerini ölçen geçerli ve güvenilir bir empati ölçeği geliştirmektir. Geliştirilen ölçek, beş puanlık Liker türünde bir empati ölçeğidir. Ölçeğin geliştirilebilmesi için ölçek üzerinde faktör analizi yapılmıştır. Uzman akademisyenlerin görüşünün ardından 38 sorudan oluşan ölçek 27 maddeye düşürülmüştür. Ölçek 653 öğretmene uygulanmıştır. Benzer şekilde, öğretmenlerin öğrencilerle olan ilişkisi çeşitli değişkenler bakımından analiz edilmiştir. Öğretmenlerin empati ölçeğinin geçerlik ve güvenirlik çalışmaları kapsamında genel güvenirlik öncesi Bern Bach alfa güvenirlik katsayısı analizi yapılmış, analizden sonra 0,771 olarak hesaplanmıştır. Gelişme geçerliliği kapsamında, açımlayıcı ve doğrulayıcı faktör analizi sonucunda, taslak ölçeği 7 madde ölçeğine düşürülmüştür. Veri yapısının uygun olup olmadığını kontrol etmek için, KMO ve Barlett test yöntemlerinden yararlanılarak faktör analizi kontrol edilmiştir. Bunun sonucunda KMO testinin değeri 0,848, Bartlett testi ise 878,969 olarak belirlenmiştir (p <0, 05). Kişisel Bilgi Formu olarak, Öğretmen Empati Ölçeğinden oluşan bir anket Duhok ilinde çalışna 653 öğretmene uygulandı. Anketlerden elde edilen verilerin değerlendirilmesinde, öğretmenlerin tanımlayıcı özelliklerini belirlemek için yüzdelik ve frekans istatistikleri kullanıldı ve ortalam ve standart sapma istatistikleri de empatiyi belirlemek için kullanıldı. Öğretmen empatisini saptamak için t-test ve Tek Yönlü Avona testi kullanıldı. Araştırmanın sonucu olarak, öğretmenlerinin empatisinin öğretmenlerle öğrencileri arasındaki ilişki üzerinde istatistiksel anlamda önemli ve pozitif bir etkiye sahip olduğu bulundu. Aynı zamanda, öğretmenlerin tanımlayıcı özelliklerine göre, öğrencilerle olan ilişkilerinde ve empatide farklılıklar olduğu saptandı. Kız öğretmenlerin empati ölçeği puanı (x ̅ = 21,86); sd = 4,54), erkek öğretmenlerin empati puanlarından(x ̅ = 20,82); sd = 4,39) biraz daha fazlaydı. Evlilik durumlarına göre herhangi bir fark bulunmadı, aynı zamanda, yaşamdan memnun olma konusunda da bir farka erişilmedi. Deneyim yılına göre ise daha fazla deneyime sahip olanların daha fazla empatiye ve yüksek puana sahip olduğu saptanmıştır. 10-12 yıllık deneyime sahip olan öğretmenlerin empati ölçek puanı ( x ̅=21,61) olarak belirlenmiştir. Çalışmaya katılan öğretmenlerden elde edilen bulgulara göre, 51 yaş ve üstü öğretmenler arasında anlamlı bir fark bulundu ancak diğer kategorilerde herhangi bir fark bulunamadı.Master Thesis Development of the Tolerance Scale: a Study of Validity and Reliability(2019) Mohammed, Honar Ibrahım; Kasap, SüleymanBu çalışma geçerli ve güvenilir bir öğretmen tolerans ölçeği geliştirmeyi amaçlamıştır. Ölçeğin gelişim aşamasında uzman akademisyenlerin görüşlerine göre 45 maddeden oluşan ölçek 32 maddeye düşürülmüştür. 32 maddeden oluşan bir ölçek formu hazırlanmış ve bu ölçek 654 öğretmene beş puanlık Liker türünde uygulanmıştır. Ölçeğin geliştirilme döneminden sonra ölçek üzerinde faktör analizi yapılmış, ölçek madde ve boyutlarına ilişkin çalışma yapılmıştır. Açımlayıcı faktör analizi, 32 maddeden oluşan ölçeğe uygulanmıştır. Açımlayıcı faktör analizinden sonra 17 madde içeren 3 faktörlü bir yapı elde edilmiştir. Bu faktörler (cehalet), (bağışlayıcı) ve (saygı ve merhamet) olarak adlandırılır. Ayrıca öğretmenlerin tolerans ölçeğinin geçerlik ve güvenirlik çalışmaları için Bern Bach alfa güvenirlik katsayısı hesaplanmış ve 0,840 olarak hesaplanmıştır. Gelişme geçerliliği kapsamında açımlayıcı ve doğrulayıcı faktör analizi sonucunda ölçek 17 madde ölçeğine düşürülmüştür. Veri yapısının uygun olup olmadığını kontrol etmek için, KMO ve Barlett test yöntemlerinden yararlanılarak faktör analizi kullanılmıştır. KMO testinin değeri 0,878, Bartlett testi 233,160 olarak belirlenmiştir (p <0, 05). Kişisel bilgi formu için Duhok ilinde çalışan 654 öğretmene Öğretmen Hoşgörü Ölçeğinden oluşan bir anket uygulanmıştır. Anketlerden elde edilen verilerin değerlendirilmesinde öğretmenlerin tanımlayıcı özelliklerini belirlemek için yüzde ve frekans istatistikleri kullanılmış, toleransı belirlemek için ortalama ve standart sapma istatistikleri kullanılmıştır. Öğretmenlerin tanımlayıcı özelliklerine göre, öğretmen toleransını belirlemek için t testi, Tek Yönlü ANOVA testleri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda; öğretmenlerin toleransı istatistiksel olarak olumlu ve iyi bulundu. Ayrıca, hoşgörü ve öğretmenlerin tanımlayıcı özelliklerine göre farklılıklar olduğu tespit edilmiştir. Kız öğretmenlerin tolerans ölçeği puanı (x ̅ = 48,59); SD =9,77), erkek öğretmenlerin hoşgörü puanından biraz daha fazlaydı (x ̅ = 46,30); SD =9,78). Ve yaşlarına göre kontrol alt boyutunda farklılık vardı ve 20-30 yaş aralığında ve 51+ yaş aralığında anlamlı bir fark bulundu. Buna göre 20-30 yaş grubundakilerin tolerans kontrol alt boyutunun (x = 49.22) ortalama puanının 51 + yaş grubundakilerden (x = 45.43) daha yüksek olduğu bulundu. Ayrıca, diğer yaş kategorileri arasında fark olup olmadigina bakildiginda , 31-40 yaş aralığında ve 51 yaş ve üstü arasında anlamlı bir fark bulunmustur. Anahtar Sözcükler Hoşgörü, Eğitim, Öğretmenler, ölçek geliştirmeMaster Thesis The Impact of Short Story Dramatization on Foreign Language Learners' Motivation and Anxiety(2023) Karakaya, Çetin; Kasap, SüleymanBu çalışmada İngilizce sekiz hafta boyunca öykü dramatizasyon tekniği kullanılarak öğretilmiştir. Katılımcılar, Van ilinde bir ortaokulda öğrenim gören 7. sınıf öğrencilerinden oluşştu. Katılımcıların yaş ortalaması 13'tü. 26 katılımcıdan oluşan deney grubunun yanı sıra 25 katılımcıdan oluşan bir kontrol grubu da oluşturuldu. Katılımcıların süreç başındaki kaygı ve motivasyon düzeylerini ölçmek için bir tane motivasyon ölçeği ve bir tane kaygı ölçeği ön test olarak uygulandı ve aynı ölçekler sürecin sonunda son test olarak her iki gruba yeniden uygulandı. Ölçeklerde yer alan nicel verileri nitel verilerle birleştirmek ve daha güvenilir ve doğrulayıcı sonuçlar elde etmek amacıyla sürecin başında ve sonunda deney grubunda yer alan 5 katılımcı ile yarı yapılandırılmış bir görüşme yapıldı. Süreç tamamlandıktan sonra ön test ve son test olarak kullanılan motivasyon ve kaygı ölçekleri SPSS aracılığıyla değerlendirildi. Deney grubundaki katılımcıların motivasyon düzeyleri 55 puan üzerinden 33,19'dan 43,26'ya yükselirken, kaygı düzeyleri 100 puan üzerinden 63,07'den 45,42'ye düşmüştür. Kontrol grubundaki katılımcıların motivasyon düzeyleri 55 puan üzerinden 34,38'den 34,76'ya yükselirken, kaygı düzeyleri 100 puan üzerinden 64,26'dan 63,38'e geriledi. Bu sonuçlar açıkça gösteriyor ki deney grubundaki katılımcıların motivasyonlarında anlamlı bir artış, kaygılarında ise anlamlı bir azalma olmuştur. Ancak kısa öykü dramatizasyon tekniği ile İngilizce öğretilmeyen kontrol grubundaki katılımcıların kaygı ve motivasyonları pek değişmemiştir. Bu çalışmanın amacı, yabancı dil olarak İngilizce öğretiminde hikâye dramatizasyon tekniği ile genç öğrenenlerin motivasyonlarını artırmak ve kaygılarını azaltmaktır.