Browsing by Author "Keskin, Nurhan"

Now showing 1 - 20 of 57

Ankara-kalecik Koşullarında Bazı Sofralık Üzüm Çeşitlerinin Olgunluk Aşamasında Toplam Antioksidan ve Toplam Fenolik Bileşik İçeriğinin Değişimi
(2023) Keskin, Nurhan; Gokçen, Ibrahım Samet; Kunter, Birhan
Bu çalışmada, Kalecik (Ankara) ekolojisinde yetiştirilen sekiz yerli (Yalova Misketi, Yalova İncisi, Uslu, Trakya İlkeren, Tekirdağ Çekirdeksizi, Köhnü, Horoz Karası, Barış), dokuz yabancı (Victoria, Royal, Ribol, Prima, Lival, Isabella, Big Perlon, Alphonse Lavallée, Kyoho) kökenli toplam 17 sofralık üzüm çeşidinin, 2018 ve 2019 hasat döneminde toplam antioksidan (TA) ve toplam fenolik (TF) bileşik içerikleri belirlenmiştir. Çeşitlerin teknolojik olgunluğa ulaşmış salkımlarından alınan tanelerinde spektrofotometre ile analizler gerçekleştirilmiştir. Çalışmaya konu olan üzüm çeşitlerinde TA ve TF bileşik içerikleri çeşit özelliği olarak farklılıklar göstermiştir. En yüksek TA içeriği 2019 yılında Horoz Karası (59.11 µmol trolox eş değeri (TE)/g) çeşidinde belirlenirken, en yüksek TF bileşik içeriği ise 2018 yılında yine Horoz Karası (814.36 mg gallik asit eşdeğeri (GAE)/100 g) çeşidinde belirlenmiştir. Labrusca genotipleri olan Isabella ve Kyoho TA ve TF bileşik içeriği bakımından vinifera çeşitlerine benzer özellikler göstermiştir.
Anom Approach for the Statistical Evaluation of Organic Acid Contents of Clones of the Grape Variety 'kalecik Karasi
(Hohere Bundeslehranstalt & Bundesamt Wein-& Obstbau Klosterneuburg, 2021) Keskin, Nurhan; Kunter, Birhan; Celik, Hasan; Kaya, Ozkan; Keskin, Siddik
Organic acids have an important effect on flavor, aroma and color in berries and wines of grapes and they also play an important role for the microbiological and biochemical stability of the wine. The variety 'Kalecik Karasi' is one of the exclusive red grape varieties of Turkey. The aim of this study is to evaluate and visualize the differences between the 23 clones of 'Kalecik Karasi' with respect to organic acids. As organic acids were considered: tartaric, malic, citric, succinic and fumaric acids. The berries of the vintages 2016 and 2017 were harvested with 23 % soluble solids and HPLC (High Performance Liquid Chromatography) was used to identify organic acid content. Using Analysis of Means (ANOM) method the mean of each group was compared to the overall or grand mean to identify statistically significant differences. Thus the differences between the 'Kalecik Karasi' clones in terms of organic acids were compared and visualized by this method. According to the results, for all organic acids, except for tartaric and fumaric acid, differences between means of clones and overall mean are statistically significant (p<0.05). Both ANOVA and ANOM can be appropriate for determining differences between the groups. However, ANOM provides a simple graphical representation for group means. Therefore, it can be concluded that this method can be suggested to visualize differences between the groups for easy interpretation.
Antioxidant Activity and Biochemical Compounds of Vitis Vinifera L. (Cv. 'katikara and Vitis Labrusca L. (Cv. 'isabella Grown in Black Sea Coast of Turkey
(Springer, 2021) Keskin, Nurhan; Ekbic, Hatice Bilir; Kaya, Ozkan; Keskin, Siddik
The antioxidant activity and phenolic compounds content of pomace from the berries of 'Isabella' and 'Katikara' grape varieties widely produced in the Eastern Black Sea region of Turkey were researched for use as a potential natural antioxidant source. The results of this study indicated that there were statistically significant differences (p < 0.05) between two varieties for some biochemical compounds. There are high positive correlations among antioxidant activity, phenolic compounds and 'Isabella'. Similarly, catechin, citric acid, epicatechin, tartaric acid, total phenolic, vitamin C, gallic acid and p-coumaric acid are strongly and positively correlated with each other. It was observed that 'Isabella' grapes presented higher antioxidant potential with relating presence of high content of phenolic compounds. Mineral elements, which are of great importance for cell protection and healthy teeth, bone and skin structure, were found widely in the 'Katikara' variety. As a result, we can concluded that consuming these two grape varieties will provide significant benefits in blood pressure, heart rhythm, muscle functions, protection of fluid balance in the body, reproduction and many other functions in the human body.
Aromatic Composition Of Pink Skinned Grape Cultivar: Gülüzümü (V.vinifera L.)
(2018) Cantürk, Sevil; Kunter, Birhan; Keskin, Nurhan
Gülüzümü is a grape cultivar used for fresh consumption. In addition to table grape characteristics, itis also used for traditional must products thanks to its berry skin color and flavor properties. This variety, whichis one of the important genetic resources of Ankara province, come into prominence with its attractive “pink”skin color and unique “rosy” flavor. In this study, the aroma composition of Gülüzümü was investigated on thegrape material obtained from Ankara-Beypazarı district, which is the original ecology of the variety. Analysiswas carried out using solid-phase microextraction technique with gas chromatography and mass spectrometry.Results were expressed in peak area (%) as a mean value. A total of 28 volatile compounds were identified.These compounds included 5 acids, 5 alcohols, 2 C6 compounds, 3 terpenes, 1 C13 norisoprenoid and 12aldehydes and ketones. The quantities of other compounds were detected very low. The relative distribution ofthe aroma compounds was; C6 compounds 67.9%, aldehydes and ketones 10%, acids and alcohols 4.9%, terpenes2.5%, C13 norisoprenoids 0.3% and other compounds 9.6%. The C6-compounds (hexanal and 2-hexenal) thathave vegetal flavor had the highest values in total aroma composition of Gülüzümü. Although terpenecompounds are proportionally low in the aromatic composition, nerol, the main compound that contributes rosyflavor, was the compound that detected high amount. Benzene acetaldehyde (hyacinth), 2-ethyl hexanol (floral),benzene methanol (fruity), maltol (caramel), heptanoic acid (sour) and acetic acid (vinegar) were determined asproportionally important compounds in total aroma composition of Gülüzümü.
Asmada (Vitis Vinifera L.) İn Vitro I. Tip Kallus Eldesi Üzerine Çeşit, Besin Ortamı ve Eksplant Tipinin Etkisi
(2010) Kunter, Birhan; Keskin, Nurhan
Bu çalışmada; Kalecik karası, Öküzgözü, Erciş ve Cabernet Sauvignon üzüm çeşitlerinde ikincil bitki ürünü üretmek amacıyla elde edilen kallusların kalitesi üzerine; çeşit, besin ortamı ve eksplant tipinin etkisi araştırılmıştır. Eksplant kaynağı olarak sürgünlerin orta bölümünden alınan yaprak ayası ve boğum araları kullanılmıştır. Dikimler, 1.0 μM BAP (6-benzilaminopürin), 0.1 μM 2,4-D (2,4-diklorofenoksi-asetik asit), sakkaroz (%2) ve agar (% 0.8 ) ilave edilmiş MS ve Gamborg B5 katı temel besin ortamlarına yapılmıştır. Hazır besin ortamlarından MS besin ortamı saf su içerisine litreye 4.4 g, B5 ortamı ise 3.2 g katılarak hazırlanmıştır. Her iki besin ortamının da pH değeri 5.7’ye ayarlanmıştır. Kalluslar karanlıkta ve 25C’de inkübe edilmiş ve 21 gün ara ile iki defa alt kültüre alınmıştır. Araştırma sonucunda, kallus kalitesini ifade eden I. tip kallus oluşumunun besin ortamı, üzüm çeşidi ve eksplant tipine göre değiştiği belirlenmiştir. Çalışmada kullanılan iki farklı besin ortamından B5 besin ortamının, I. tip kallus oluşumu bakımından MS ortamına göre daha başarılı olduğu saptanmıştır. En yüksek I. tip kallus oluşumu gösteren üzüm çeşidi Cabernet Sauvignon (%74.73), en düşük I. tip kallus oluşumu gösteren üzüm çeşidi ise Öküzgözü (%23.20) olmuştur. Kullanılan eksplant dikkate alındığında, I. tip kallus oluşumu bakımından yaprak ayalarının boğum aralarına göre daha başarılı sonuçlar gösterdiği belirlenmiştir.
Asmada İn Vitro Melatonin Uygulamalarının Kallus Oluşumu İle Antioksidan Aktivite ve Toplam Fenolik Bileşik İçeriği Üzerine Etkisi
(2023) Keskin, Nurhan; Gokçen, Ibrahım Samet; Kunter, Birhan; Batuk, Mihriban; Yıldız, Sena; Kaya, Ahmet Çağlar
Bu çalışmada, Merlot ve Erciş üzüm çeşitlerine ait kallus kültürlerinde, Melatonin (MEL) uygulamalarının kallus oluşumu ile antioksidan aktivite (AA) ve toplam fenolik (TF) bileşik içeriği üzerine etkisi incelenmiştir. Başlangıç eksplantı olarak in vitro bitkiciklerden elde edilen boğum araları kullanılmıştır. Eksplantlar, pH değeri 5.7’ye ayarlanmış, 0, 100, 200 µmol.l⁻¹ MEL, 30 g l⁻¹ sakkaroz ve 8 g agar içeren Murashige ve Skoog (MS) katı besin ortamına dikilmiştir. Kültürler iklim odasında 25C’de 8/16 saat fotoperiyotta inkübe edilmiş ve 21 gün ara ile iki defa alt kültüre alınarak kallus çoğaltımı sağlanmıştır. Kallusların antioksidan aktivitesi demir indirgeme antioksidan gücü (FRAP) yöntemiyle spektrofotometrede 593 nm dalga boyunda okunarak µmol trolox eş değeri (TE) g⁻¹ olarak ifade edilirken, TF bileşik içeriği Folin-Ciocalteu reaktifi (FCR) kullanılarak spektrofotometrede 725 nm dalga boyunda okunmuş ve mg gallik asit eşdeğeri (GAE) g⁻¹ olarak ifade edilmiştir. Çalışma sonucunda MEL’in asmalarda kallus oluşumunu uyardığı ve TA ve TF bileşik içeriği üzerine etkili olduğu belirlenmiştir.
Bazı Gül ve Kuşburnu Türlerinde (Rosa Ssp.) Stoma Özellikleri ve Yoğunluğunun Görüntü Analizi Yöntemi ile Belirlenmesi
(2016) Keskin, Nurhan; Çelik, Ferit; Alp, Şevket
Stomalar, açılıp kapanma özellikleri ile bitkideki terlemeyi ve gaz değişimini kontrol eden canlı yapılardır. Çoğunlukla yaprakların alt yüzeyinde (hipostomatik) bulunabildikleri gibi bazen üst yüzeyinde (epistomatik) bazen de her iki yüzeyinde (amfistomatik) bulunabilir. Kültür bitkilerinde çeşitlere ve yetişme koşullarına göre bitki-su dengesinin kontrolü açısından stoma sayısı ve yapısının saptanması önemlidir. Bu çalışmada, Van Gölü ekolojisinde yetişen 2 kuşburnu ve 3 gül türünde [Rosa pulverulanta M. Bieb., Rosa canina L., Rosa foetida Herrm., Rosa x damascena Miller ve Rosa x damascena Miller var. semperflorens (Loisel. et Michel) Rowley] stoma özelliklerinin ve birim alandaki stoma yoğunluklarının görüntü analiz yöntemiyle belirlenmesi amaçlanmıştır. İncelenen türlerde stomaların çoğunlukla yaprakların alt yüzeyinde (hipostomatik) olduğu ve ortalama stoma yoğunluğunun 290.21 (R. damascena) ile 130.61 (R. damascena semperflorens) adet mm-2arasında değiştiği belirlenmişitr. Sonuç olarak stoma eni ve boyu küçüldükçe birim alandaki (mm) stoma sayısının artma eğiliminde olduğu gözlenmiştir.
Biogenic Amines in Raisins of One Vintage Year: Influence of Two Chemical Pre-Treatments (Dipping in Oak Ash Solution or Potassium Carbonate Solution)
(Hohere Bundeslehranstalt & Bundesamt Wein-& Obstbau Klosterneuburg, 2022) Ates, Fadime; Kaya, Ozkan; Keskin, Nurhan; Turan, Metin
Some biogenic amines (BAs) may be used as quality markers in grape derived products and they have key roles in human nutrition. In this study, therefore, two traditional dipping solutions, namely oak ash and potassium carbonate solutions applied before drying, were compared for their effects on the BA profile of Gok Uzum raisins. The mean agmatine, putrescine, spermine, and serotonin content of Gok Uzum raisins was lower in samples dried by dipping in potassium carbonate solution than samples dried by dipping in oak ash solution. There were no significant differences in contents of cadaverine, spermidine, histamine, tryptamine, dopamine, and norepinephrine between samples of both dipping solutions. Among the BAs under investigation, putrescine, agmatine, histamine, and tryptamine were the most abundant amines, whereas the lowest amine contents were those of cadaverine, spermine, spermidine, and norepinephrine. The mean putrescine, agmatine, spermine, and serotonin content of Gok Uzum raisins was higher in samples dried by dipping in oak ash solution than in samples dried by dipping in potassium carbonate solution. Drying under shade by dipping in oak ash solution proved to be superior to dipping in potassium carbonate solution concerning Gok Uzum raisin BAs and could be considered as an attractive pre-drying solution for the production of both raisins and perhaps other dried fruits.
Characterization of Arbuscular Mycorrhizal Fungal Communities Associated With Vineyards in Northwestern Iran
(Tubitak Scientific & Technological Research Council Turkey, 2022) Rezaee Danesh, Younes; Kariman, Khalil; Keskin, Nurhan; Najafi, Solmaz
Arbuscular mycorrhizal fungi (AMF) establish beneficial symbiotic associations with plants, enhancing their nutrient uptake, growth, and stress tolerance. The present study was aimed to investigate AMF spore density, species composition, mycorrhizal colonization patterns, and correlation of these indices with soil physicochemical parameters at four vineyards located in one of the most important grape-producing regions of Iran (West Azerbaijan province). Forty-three soil samples were collected from four grape-producing regions during July-August 2019. The total spore abundance ranged from 39-647 spores per 100 g dry soil. Twelve AMF species, representing six genera (Rhizophagus, Funneliformis, Glomus, Septoglomus, Claroideoglomus, and Scutellospora) were identified. Rhizophagus fasciculatus was the most frequently found species, with a frequency of 75%. Two of the identified species, G. glomerulatum and Scutellospora calospora are new for the mycoflora of Iran. Significant negative correlations were detected between AMF attributes [spore density, AMF colonization frequency (F%) as well as AMF colonization intensity (M%)] and soil phosphorus content. The results provide insights into the AMF communities and dynamics in vineyards as influenced by soil parameters, improving our understanding of soil biological fertility in grape production systems.
Clonaltrans-Resveratrol Potential in the Ripened Grapes Ofvitis Vinifera L. Cv 'kalecik Karasi
(Springer, 2020) Keskin, Nurhan; Kunter, Birhan; Celik, Hasan
In this study,trans-resveratrol (t-RSV; 3,5,4 '-trihydroxy-trans-stilbene) contents of the ripened berries of 23 clones of 'Kalecik Karasi' which is one of Turkey's leading red wine grape cultivars, grown in Ankara (Kalecik) were determined by HPLC. For this purpose; the berries were collected at 22-24 degrees Brix during 2016-2017 vintage seasons. Descriptive statistics fort-RSV content of clones were expressed as mean with their standard errors. One-way analysis of variance was performed for the comparison. Duncan multiple comparison test was used to determine the significant variances among clones. In addition, Analysis of Mean (ANOM) was also applied to determine the differences of the clones from the grand mean. As a result,t-RSV content of the clones ranged from 0.31 mg kg(-1)(Clone 22) to 1.67 mg kg(-1)(Clone 7) followed by Clone 6 with 1.12 mg kg(-1)and differences among the clones were statistically significant (p < 0.05).
Comparison of Contents of Sugars, Organic Acids and Free Amino Acids in Raisins Obtained From Gok Uzum (Vitis Vinifera L.)
(Hohere Bundeslehranstalt & Bundesamt Wein-& Obstbau Klosterneuburg, 2023) Karakus, Sinem; Ates, Fadime; Keskin, Nurhan; Turan, Metin; Kaya, Ozkan
Raisins are known as an important source of many bioactive compounds such as organic acids, free amino acids, and sugars. In this study, oak ash and potassium carbonate solutions applied before drying were compared for their effects on the Gok Uzum raisin, more specifically, its contents of organic acids, free amino acids, and sugar profile. The total acidity quantified in the samples of raisin, ranged from 20.30 to 117.08 ng/mu L DW for the potassium dipping solution, while values ranged from 17.98 to 164.72 ng/mu L DW for the oak ash dipping solution. In samples from either dip solution, serine was predominant, followed by alanine, asparagine, glutamine, aspartate, sarcosine, glutamate, and leucine, whereas glycine, arginine, proline, histidine, and valine were found to be the lowest amino acids. In the samples examined, fructose was the most abundant sugar, whereas the lowest sugars in raisins were xylose for oak ash application and galactose for potassium carbonate application. There was wide variation in the sugar profiles for both variants, with values ranging from 3043.48 to 0.71 g/100 g DW. Drying Gok Uzum grapes after the treatment of oak ash dipping solution promotes a higher content of organic acids, amino acids and sugars as compared to drying after potassium carbonate solution treatments. These results could be used for the development of an attractive pre-drying solution in further studies for the production of both, raisins and perhaps other dried fruits.
Deciphering Terroirs' Code: Vineyard Site Selection for Phenolic Performance in 'kalecik Karası' Grape Cultivar (V. Vinifera L.)
(Springer, 2024) Canturk, Sevil; Kunter, Birhan; Keskin, Nurhan; Kaya, Ozkan
Understanding the complex interplay between environmental factors and grape quality is crucial for the viticulture industry, as it directly influences wine quality and the distinctiveness of products. This significance underpinned our comprehensive study, which aimed to dissect the relationships between 'terroir', including the altitude, regional climate, soil characteristics, vineyard management practice, and the composition of grapes in cv. 'Kalecik Karas & imath;' (Vitis vinifera L.). Six vineyard sites ranging from 115 to 1180 m altitude were studied. Total soluble solids (TSS, degrees Brix) titratable acidity, pH and color index of red grapes (CIRG) were evaluated as the main maturity indices and phenolic composition based on anthocyanin and tannin was analyzed. According to the results of the study, we deduced the critical importance of adopting region-specific viticultural practices tailored to the unique environmental conditions of each terroir. This approach not only optimizes grape quality but also accentuates the uniqueness of the wines produced, reflecting the inherent qualities of their origin. The highest altitude Nev & scedil;ehir (1180 m) showed high levels of total and extractable anthocyanin highlighting the region's favorable conditions for these compounds (355.26 mg kg(-1) and 364.00 mg kg(-1)), while exhibiting the second lowest skin tannin (1979.40 mg kg(-1) and 2180.78 mg kg(-1)) in both years. Particularly for cultivars like 'Kalecik Karas & imath;', our study demonstrated how specific terroirs could significantly affect their phenolic composition and, consequently, wine quality. By aligning viticultural practices with the distinct characteristics of each terroir, producers can enhance both the quality and distinctiveness of their wines. This emphasizes the necessity of ongoing research and adaptation in viticultural strategies to fully harness the potential of diverse grape varieties and terroirs, ensuring the production of high-quality wines that truly reflect their origin.
Determination of Aroma Compounds in Erciş (Vitis Vinifera L. Cv. 'Erciş) Grape Cultivar
(2014) Baytin, Rana; Keskin, Nurhan
Bu tez çalışmasında, 2013 yılında Erciş üzüm çeşidinden elde edilen şıraların aroma madde bileşimleri belirlenmiştir. Aroma maddelerinin analizi gaz kromatografisinde (GC) gerçekleştirilmiş ve bu maddelerin tanısında gaz kromatografisi-kütle spektrometresi (GC-MS) kullanılmıştır. Yapılan analizlere göre, 14'ü alkol, 1'i ester, 9'u asit, 10'u aldehit, 2'si keton, 4'ü terpen ve terpenoller olmak üzere toplam 40 adet aroma maddesi bileşimi belirlenmiştir.
Determination of Fruit and Vegetable Consumption Structures and Purchasing Behaviors of the Household in Tuşba District of Van
(2021) Yalvaç, Ömer; Keskin, Nurhan; Terin, Mustafa
Bu tez çalışmasında, Van ili Tuşba ilçesindeki hanelerin meyve-sebze tüketim yapısı ile meyve-sebze satın alma davranışına etkili olan sosyoekonomik ve demografik faktörlerin belirlenmesi amaçlanmıştr. Araştırmanın materyalini, Van ili Tuşba ilçesinde ikamet eden ve oransal örnekleme yöntemi kullanılarak tespit edilen 272 haneden toplanan anket verileri oluşturmaktadır. Araştırma sonucunda hem kentte hem de kırsalda yaşayan hanelerin, meyve-sebze tüketimlerinin yetersiz olmakla birlikte, haneye düzenli olarak meyve-sebze alındığı ve meyve-sebze tüketmeyen hanelerin ise yeterli gelire sahip olmamaları nedeniyle meyve-sebze tüketemedikleri belirlenmiştir. Hanelerin meyve-sebze tüketiminde mevsime dikkat ettikleri ve taze tüketimi tercih ettikleri, meyve-sebze alışverişlerini süper/hiper marketlerden yaptıkları saptanmıştır. Kentsel hanelerin akşam yemeğinde, kırsal hanelerin ise ara öğünlerde olmak üzere, en az bir öğün meyve tükettiği ve en çok turunçgilleri tercih ettikleri, sebzeyi ise en çok akşam yemeğinde tüketmekle birlikte yumrulu sebzeleri tercih etttikleri tespit edilmiştir. Kentsel hanelerin, fiyatların pahalı olduğu dönemlerde tüketebilme, kırsal hanelerin ise üretimin olmadığı dönemlerde tüketebilme açısından sebzeleri konserve olarak sakladıkları, meyvelerin ise kentsel hanelerde kurutarak kırsal hanelerde de reçel yapılarak muhafaza edildiği belirlenmiştir. Ayrıca, kentsel hanelerin sağlık, kırsal hanelerin ise hijyen açısından meyve ve sebzelerin güvenilirliğini önemsediği belirlenmiştir.
Determination of in Vitro Plant Regeneration and Antibacterial Activity of Centaurea Depressa Bieb.
(2022) Kaya, Ahmet Çağlar; Keskin, Nurhan; Kahrız, Mahsa Pouralı
Centaurea depressa Bieb. Türkiye florasında önemli bir tıbbi aromatik ve süs bitkisi olmasına rağmen, mikroçoğaltımı üzerinde çalışmalar yok denecek kadar azdır. Bu çalışmada, in vitro koşullarda çimlendirilmiş C. depressa tohumlarından gelişen in vitro bitkiciklerin; hipokotil, gövde, yaprak, kotiledon, boğum ve sap boğum organlarından mikroçoğaltım gerçekleştirilmiş ve bitki ekstraktlarının antibakteriyel aktiviteleri belirlenmiştir. Eksplantlar 0.20 mg/l BAP (6-Benzil amino pürin); 0.10, 0.15, 0.30, 0.45 ve 0.60 mg/l NAA (Naftalen asetik asit) içeren MS (Murashige ve Skoog) ortamda kültüre alınmıştır. Çalışma sonucunda 0.20 mg/l BAP ve 0.15 mg/l NAA içeren MS ortamında kotiledonlardan rejenerasyon elde edilmiş ve sürgünler farklı IBA (İndol-3-bütirik asit) konsantrasyonları içeren ortamlarda köklendirilerek dış koşullara alıştırılmıştır. Ek olarak, farklı 2,4-D (2,4-Diklorofenoksi asetik asit) konsantrasyonları içeren MS ortamında yaprak, aksiller tomurcuk ve kotiledon eksplantlarından somatik embriyogenez elde edilmiştir. En iyi somatik embriyogenez 0.6 mg/l 2,4-D içeren MS ortamında kaydedilmiştir. Antibakteriyel aktivite çalışmaları sonucunda ise C. depressa'nın gövde ve yaprak ekstraktlarının Staphylococcus aureus ATTCC25923, gram (+) Escherichia coli ATCC8739 ve Pseudomonas aeruginosa ATCC25823 gram (-) bakterilerine karşı belirgin düzeyde etkili olduğu gözlenmiştir.
Determination of Phenolic Compound and Organic Acid Contens of Some Grape Varieties Grown in Hizan (Bidis) Province
(Kahramanmaras Sutcu Imam Univ Rektorlugu, 2020) Uyak, Cuneyt; Dogan, Adnan; Sensoy, Ruhan Ilknur Gazioglu; Keskin, Nurhan; Cavusoglu, Seyda; Cakmakci, Ozlem; Kunter, Birhan
Aim of this study was to determine phenolic compound and organic acid contents of 17 local grape varieties grown in Hizan (Bitlis) province of Turkey. Organic acid and phenolic compound amounts were determined via HPLC (High Performance Liquid Chromatography). Organic acids amount of grape varieties ranged from 1362.06 mu g g(-1) (Sapi Beyaz) to 4269.90 mu g g(-1) (Husni Beyaz) fortartaric acid and from1072.70 mu g g(-1) (Alaki) to 2858.69 mu g g(-1) (Kus Uzumu) for malic acid. Phenolic compound amounts of grape varieties ranged from 4.718 mu g g(-1) (Husni Beyaz) to 33.177 mu g g(-1) (Sapi Yesil) for gallic acid, from 6.293 mu g g(-1) (Beyaz Bineteti) to 20.201 mu g g(-1 )(Alaki) for vanilic acid, from 0.174 mu g g(-1 )(Beyaz Bineteti) to 2.830 mu g g(-1) (Alaki).for rutin, from 0.193 mu g g(-1) (Beyaz Bineteti) to 1.395 mu g g(-1 )(Kus uzumu) for protocatechuic acid, from 0.509 mu g g(-1) (Husni Beyaz) to 12.036 mu g g(-1) (Beyaz Guzane) for clorogenic acid, from 0.050 mu g g(-1 )(Siyah Guzane) to 0.485 mu g g(-1) (Husni Beyaz) for syringic acid, from 0.043 mu g g(-1) (Alaki) to 0.211 mu g g(-1) (Kirmizi Tayfi) for p-coumaric acid, from 0.041 mu g g(-1) (Beyaz Sinciri) to 1.238 mu g g(-1) (Siyah Guzane) for ferulic acid, from 0.023 mu g g(-1) (Beyaz Sinciri) to 1.083 mu g g(-1) (Kus Uzumu) for o(-)coumaric acid from 0.209 mu g g(-1) (Siyah Guzane) to 2.360 mu g g(-1) (Inek Memesi) for resveratrol, from 0.086 mu g g(-1) (Beyaz Sinciri) to 1.228 mu g g(-1) (Alaki) for florodiz.
Determination of Yield, Quality and Phenological Properties With Effective Heat Summations Some Grape Cultivars in Battalgazi (malatya) Ecology
(2023) Kılınç, Ali; Keskin, Nurhan
Bu çalışma, 2021 yılında Malatya Kayısı Araştırma Enstitüsü Battalgazi Yerleşkesi'nde yetiştirilen; Ağın Beyazı, Banazkara, Barış, Hatun Parmağı, Horoz Karası, Italia, Köhnü, Kureyş, Öküzgözü ve Tahannebi üzüm çeşitlerinin verim, kalite ve fenolojik özellikleri ile etkili sıcaklık toplamı (EST) isteklerinin belirlenmesi amacı ile yapılmıştır. Çalışma sonucunda verim 16.318 kg/omca (Köhnü)-4.544 kg/omca (Banazkara), salkım sayısı 44.067 adet (Köhnü)-13.07 adet (Banazkara), salkım ağırlığı 543.010 g (Barış)-320.330 g (Hatun Parmağı), salkım genişliği 14.33 cm (Barış)-9.00 cm (Öküzgözü), salkım uzunluğu 29.333 cm (Ağın Beyazı)-14.833 cm (Banazkara), tane eni 19.355 mm (Öküzgözü)-15.521 mm (Ağın Beyazı), tane boyu 26.758 mm (Hatun Parmağı)-17.461 mm (Ağın Beyazı), tane ağırlığı 5.438 g (Horoz Karası)-2.930 g (Ağın Beyazı), tane eti sertliği 75.722 g (Italia)-33.537 g (Tahannebi), tanenin saptan kopma direnci 724.040 g (Kureyş)-152.973 g (Barış), tanedeki çekirdek sayısı 2.9 adet (Banazkara)-1.766 adet (Tahannebi), tek çekirdek ağırlığı 0.205 g (Kureyş)-0.123 g (Hatun Parmağı), SÇKM %21.467 (Italia)-%14.300, pH 3.860 (Tahannebi)-3.14 (Öküzgözü), titre edilebilir asitlik %0.758 (Köhnü)-0.298 (Tahannebi), toplam fenolik bileşik içeriği 447.160 mg/100g (Banazkara)-123.977 mg/100g (Hatun Parmağı), toplam antioksidan kapasitesi (DPPH) 254.577 mg/g (Banazkara)-113.977 mg/g (Hatun Parmağı) aralığında belirlenmiştir. Tane kabuğu ve tane eti rengi L*, a*, b* cinsinden ifade edilmiştir. Üzüm çeşitlerinde fenolojik dönemlerin çeşitlere göre farklılık gösterdiği belirlenmiştir. En erken olgunlaşan çeşit Tahannebi, en geç olgunlaşan çeşitler Italia ve Ağın Beyazı olmuştur. EST değeri 1583.9 gün-derece (Tahannebi) ile 2113.50 gün-derece (Ağın Beyazı) arasında hesaplanmıştır. Sonuç olarak, Ağın Beyazı, Banazkara, Hatun Parmağı, Horoz Karası, Köhnü, Kureyş, Öküzgözü ve Tahannebi üzüm çeşitleri Malatya ekolojisine özgü ve yaygın yetiştirilen çeşitlerdir. Italia ve Barış çeşitlerinin de il ekolojisine uygun olduğu söylenebilir.
Drying Grapes After the Application of Different Dipping Solutions: Effects on Hormones, Minerals, Vitamins, and Antioxidant Enzymes in Gok Uzum (Vitis Vinifera L.) Raisins
(Mdpi, 2022) Keskin, Nurhan; Kaya, Ozkan; Ates, Fadime; Turan, Metin; Gutierrez-Gamboa, Gaston
(1) Background: Raisins contain a wide range of hormones, minerals, vitamins, and antioxidant enzymes that may contribute to the health benefits of consumers. (2) Methods: The aim of this research was to compare the hormone, mineral, vitamin, and antioxidant capacities of Gok uzum (Vitis vinifera L.) raisins immersed in oak ash (OA) and potassium carbonate (PC) dipping solutions before drying. (3) Results: Abscisic acid (ABA) (5751.18-11,868.40 ng g(-1)) and riboflavin (95.17-135.54 mg 100 g(-1)) were the most abundant hormone and vitamin quantified in Gok uzum raisins. Glutathione S-transferase (540.07-744.85 EU gr berry(-1)), 6-glucose phosphate dehydrogenase (214.50-317.43 EU gr berry(-1)), and glucose-6-phosphate dehydrogenase (208.25-241.86 EU gr berry(-1)) enzymes presented the highest antioxidant activity in the samples. Raisins obtained after drying by immersion in OA presented higher indol-3-acetic acid (IAA), ABA, salicylic acid (SA), cytokinins (CK), and zeatin contents; glutathione reductase (GR), glucose-6-phosphate dehydrogenase (G6PD), glutathione S-transferase (GST), 6 glucose phosphate dehydrogenase (6GPD), catalase (CAT), peroxidase (POD), and superoxide dismutase (SOD) enzymatic activity; vitamin B1, B2, B6, C, and A contents; and nitrogen (N), phosphorus (P), manganese (Mn), calcium (Ca), sulfur (S), potassium (K), iron (Fe), sodium (Na), and magnesium (Mg) levels compared to the grapes dried after PC applications. (4) Conclusions: Drying Gok uzum grapes after the application of OA dipping solution promotes a higher content of hormones, minerals, vitamins, and antioxidant enzymes compared to PC treatments. These results could help raisin producers to make decisions when using a dipping solution to dry grapes.
Effect of Exogenous Melatonin Treatment To Uv-B Stress Ingrapevine in Vitro Conditions
(2022) Yıldız, Sena; Keskin, Nurhan
Bu çalışma, Melatonin (MEL; N-asetil-5-metoksitriptamin)'in Asma (Vitis vinifera L.)'da Ultraviyole B (UV-B) stresine karşı etkilerini belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Bitkisel materyali oluşturan Merlot ve Erciş üzüm çeşitlerine ait in vitro bitkiciklerin elde edilmesinde; 0, 100 ve 200 µmol l-1 MEL içeren MS (Murashige ve Skoog) yarı katı temel besin ortamı ve tek boğum kültürü kullanılmıştır. En az 6 tam yapraklı in vitro bitkiciklere kavanozların kapakları açılarak düşük (311 nm Philips TL 20W/01, 16 saat ≅ 8.25 μW cm-2) ve yüksek (311 nm Philips TL 20W/01, 4 saat ≅ 33 μW cm-2) UV-B ışını 40 cm yükseklikten steril bir kabin içerisinde uygulanmıştır. Çalışma sonucunda MEL uygulamalarının UV-B stresi altındaki asma in vitro bitkiciklerde toplam fenolik bileşik (TF), toplam antioksidan (TA), flavonol (Flv) ve içsel MEL içeriğini artırdığı, Malondialdehit (MDA) içeriğini azalttığı, antioksidan enzim aktivitelerini (katalaz (CAT), süperoksit dismutaz (SOD) ve askorbat peroksidaz (APX) ise teşvik ettiği görülmüştür. Çeşide göre değişmekle birlikte, düşük UV-B stresine karşı 200 µmol l-1 MEL uygulamasının, kontrol ve 100 µmol l-1 MEL uygulamalarına göre daha iyi sonuç verdiği görülmüştür. Çeşide göre yapılan karşılaştırmalarda ise TF, TA, APX, ADİ, Ant ve Flv bakımından Erciş çeşidinin, SOD, CAT, MDA, Kl ve içsel MEL içeriği bakımından ise Merlot çeşidinin tatminkâr sonuçlar verdiği gözlenmiştir.
Effect of Foliar Spraying of Ascophyllum Nodosum Extracts on Grape Quality of 'tarsus Beyazi
(Springer, 2022) Topuz, Hasan; Keskin, Nurhan; Kiraz, Mehmet Erdem; Tarim, Guzin; Topuz, Fatih; Ozel, Nurcan; Kaya, Ozkan
In recent years, studies have shown that seaweed applications could prevent post-harvest berry drops in grapes and allow improvements in cluster and berry quality characteristics. This study was conducted on 'Tarsus Beyazi' grape cultivar, which was grown on its own root and goblet-trained, in the Tarsus district of Mersin Province, Turkey. Although 'Tarsus Beyazi' is an early and well-known cultivar, it does not attract much attention due to its genetic susceptibility to berry drop; however, it is an important grape genetic source. In this study, foliar spraying of seaweed (Ascophyllum nodosum [L.] Le Jolis) was applied to the vines of 'Tarsus Beyazi'. After the application, the force to separate the berries from the stalk, berry weight (g), berry width (mm), berry length (mm), cluster width (cm), cluster length (cm), cluster weight (g), titratable acidity (%,TA), total soluble solids (%,TSS), and pH, as well as leaf and berry mineral content, were determined. Based on our results, it was determined that seaweed application had positive effects on the cluster characteristics rather than the berry properties of the 'Tarsus Beyazi'. The difference between application and control grapevines was found to be significant for cluster width and weight. As compared to the control grapevines (11.16 cm), clusters were approximately 9.86% wider in the application grapevines (12.26 cm), and the difference in cluster weight was about 37 g between the mean value of the application (297.40 g) and the control (260.23 g) grapevines. To sum up, the use of seaweeds in 'Tarsus Beyazi' has made it possible to improve grapevine productivity and enhance berry quality, mostly in terms of cluster characteristics.