Browsing by Author "Pehlevan, Cesur"
Now showing 1 - 6 of 6
- Results Per Page
- Sort Options
Article Aşağı Salat Höyüğü Zooarkeoloji Çalışmaları(2016) Başoğlu, Okşan; Pehlevan, CesurDiyarbakır İli, Bismil İlçesi, Yukarı Salat Beldesi'nin 3 km güneyinde yer alan Aşağı Salat Höyüğü, Dicle Nehri'nin ve Salat Çayı'nın kesiştiği noktanın 2 km doğusuna konumlanmıştır. Aşağı Salat Höyüğü Kazıları, Diyarbakır Müze Müdürlüğü Başkanlığı ve Gazi Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Süleyman Yücel Şenyurt bilimsel başkanlığı altında 2000-2002 yılları arasında üç dönem ve 2009-2010 yılları arasında iki dönem olarak gerçekleştirilmiştir. Yapılan kazı çalışmaları sonucu Kalkolitik, Erken Tunç Çağı I, MÖ I. binyıl (Yeni Asur Dönemi) ve Ortaçağ'a ait 9 kültür katı tespit edilmiştir. Hayvan kemikleri Eski Tunç Çağı, Yeni Asur Dönemi ve Orta Çağ tabakalarına ait mezarlardan ele geçmiştir. Faunayı oluşturan hayvan kemikleri üzerinde aile ve cins/tür sınıflandırılması yapılmıştır. Kemikler üzerinde yapılan incelemeler tanımlanabilen cins\\türlerin memeli sınıfına ait olduğunu göstermektedir. Faunanın tamamına yakın bölümü evcil memelilerden oluşmakta, çoğunluk sığırlardan meydana gelmektedir. Hayvan kemiklerinin mezar alanlarından ele geçmesi, burada sunu-adak ritüelleri ve cenaze-ölü kültü ile ilgili ritüellerinin gerçekleştirildiğini düşündürmektedir.Master Thesis Determination of Harris Lines in Baby and Children's Bone Unearthed From Burial Mound of the Van Castle Dating Back To the 19th Century(2018) Bakıray, Yasemin; Pehlevan, CesurHarris çizgileri, fizyolojik strese ve çocukluk çağı hastalıklarına bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Bu çizgiler daha çok bebek ve çocuklarda gözlemlenir. Bu çalışmada bebek ve çocuklarda strese bağlı oluşan Harris çizgileri incelenmiştir. Harris çizgilerinin tespit edilmesinde kullanılan klasik yöntem, iskeletlerin röntgenlerine bakılarak bu oluşunun varlığının veya yokluğunun tespit edilmesi şeklindedir. Bu tez çalışmasında bu yönteme ek olarak örneklerin bilgisayarlı tomografi (CT) çekimleri yapılmış klasik yönteme ek olarak CT'lerden elde edilen görüntüler de kullanılarak hangi görüntü kaynağının bu tür çalışmalarda daha kesin sonuçlar verebileceği araştırılmıştır. Tez kapsamında Van Kalesi Höyüğü Eski Van Şehri kazı alanından değişik kazı sezonlarında elde edilen toplam 106 bebek ve çocuk iskeleti incelenmiştir. Bu örneklem grubu içinden veri elde edilebilecek korunma durumu iyi olan 40 tibia bu çalışmanın materyali olarak incelenmiştir. Bu çalışmada röntgen ve Bilgisaraylı Tomografi verilerinden yararlanılmıştır. İncelenen 40 bireye ait tibia'dan 24'ünde Harris çizgileri tespit edilmiştir. Bu bireylerin çoğunluğunda Harris çizgilerine rastlanması o dönemin savaş koşullarının yarattığı kıtlığa ve strese dayanmaktadır. Anahtar kelimeler : Harris çizgileri, Tibia, Büyüme ve gelişme, Fizyolojik stres, Van Kalesi.Master Thesis An Example of Biostratigraphy and Biochronology Studies: Analysis of Small Mammal Fossils of Kütahya Altintaş(2018) Işık, Mehmet Yasin; Pehlevan, CesurBu tez çalışmasında Geç Miyosen Altıntaş (Kütahya) fosil lokalitesinden elde edilen Progonomys (Mammalia, Rodentia, Muridae) cinsine ait fosil dişler incelenmiştir. Wessels'in 2009 çalışmasına ek olarak artan koleksiyonda yer alan fosil dişler tanımlanmış ve Altıntaş (Kütahya) lokalitesinin ait olduğu formasyonun stratigrafik özellikleri, biyokronolojisi ve paleoekolojik yapısı irdelenmiştir. Progonomys'ler ilk olarak yaklaşık 12,3 milyon yıl önce Pakistan'ın Siwalik bölgesinde ortaya çıkmışlardır. Doğu Akdeniz'de ise daha genç dönemlerde ortaya çıkan ve çok daha sık görülen bir tür olan Progonomys'ler bu bölgede Vallesiyen dönemin sonlarında kaybolmuştur. Tipik bir Vallesiyen canlısı olan ve coğrafi yayılımları farklı zaman dilimlerinde görülen Progonomys, Anadolu'da ilk olarak 10,1 milyon yıl öncesine tarihlendirilen Sinap Lokalite 108 de bilinmektedir. Sinap dışında ise Geç Vallesiyen'e (MN10) tarihlendirilen Bayraktepe II ve Karaözü lokalitelerinde görülmektedir. Ayrıca Progonomys'in Anadolu'da Erken Turoliyen sonuna (Geç MN11) yaşlandırılan Cumali Lokalitesi'nde de kayıtları bulunmaktadır. Cumali Lokalitesi, Doğu Akdeniz biyoprovinsinde bu cinsin görüldüğü en geç lokalitedir. Bir Asya göçmeni olan Progonomys, Anadolu'ya vardıktan sonra Orta ve Batı Avrupa'ya göç etmiştir. Bu bölgede Erken Turoliyen'in (Geç MN11) sonuna kadar yaşamıştır. Wessels'in (2009) Altıntaş 1 lokalitesinden elde ettiği Progonomys cathalai örnekleri ile Schaub (1938) Montredon'dan elde ettiği Progonomys cathalai aynı büyüklükte olmasına rağmen Michaux'un 1971'de İspanya MBB lokalitesinden elde ettiği materyallere göre daha küçüktür. Çalışmada kullanılan materyal fosil dişlerde Wessels'in çalışmasıyla paralellik göstermektedir. Tez çalışması kapsamında Altıntaş (Kütahya) bölgesinden elde edilmiş 40 adet Progonomys cathalai cinsine ait fosil dişler morfolojik ve biyometrik açıdan incelenerek morfotip ayırımına gidilmiştir. Progonomys cinsinin tanımlanmasında A. Van De Weerd'in (1976) terminolojisi baz alınmıştır. İncelenen örneklerin morfoloji ve boyut bakımından Wessels'in sonuçları ile benzerlik gösterdiği görülmüştür ve ortaya çıkan sonuçlar karşılaştırmalı diyagramlar halinde verilmiştir. Ayrıca tanımlanan yeni koleksiyon Wessels 2009'un biyokronolojik sonuçlarını desteklemekte ve Altıntaş (Kütahya) Lokalitesi'nin Vallesiyen (MN9-10) döneme atıf edilebileceğini göstermektedir.Article Magnetostratigraphy and Paleoecology of the Hominid-Bearing Locality, Corakyerler, Tuglu Formation (Cankiri Basin, Central Anatolia)(Taylor & Francis inc, 2016) Kaya, Ferhat; Kaymakci, Nuretdin; Bibi, Faysal; Eronen, Jussi T.; Pehlevan, Cesur; Erkman, Ahmet C.; Fortelius, MikaelOuranopithecus turkae, from the late Miocene of Corakyerler in Central Anatolia, is considered one of the last known occurrences of great ape in the eastern Mediterranean. The Corakyerler fauna has previously been correlated with MN 11 to early MN 12 on the basis of biochronology, and its faunal composition has been found to contrast with those from contemporaneous sites. In this paper, we present the magnetostratigraphy of the Corakyerler site and an expanded interpretation of its paleobiogeographical and paleoecological contexts. The paleomagnetic results reveal two intervals of normal polarity and an intervening interval of reversed polarity in the main fossiliferous section. Of the three likely age correlations spanning 8.13-7.15Ma (MN 11-MN 12), we favor correlation with chron 4n, with a possible age range of the fossiliferous deposit between 8.11 and 7.64Ma (late MN 11). The geographic distribution of genus-level faunal similarity and mean hypsodonty show that Corakyerler is a typical representative of the Pikermian chronofauna with a wide range of faunal similarity, including late Miocene localities from the eastern Mediterranean, eastern Asia, and eastern Africa. Lithological and sedimentological characteristics of the fossiliferous horizon, however, indicate a lacustrine depositional environment and relatively humid local conditions within the more arid regional context. This special setting could explain the unexpected occurrence of a hominid primate at Corakyerler.Citation for this article: Kaya, F., N. Kaymakci, F. Bibi, J. T. Eronen, C. Pehlevan, A. C. Erkman, C. G. Langereis, and M. Fortelius. 2016. Magnetostratigraphy and paleoecology of the hominid-bearing locality Corakyerler, Tulu Formation (Cankr Basin, Central Anatolia). Journal of Vertebrate Paleontology. DOI: 10.1080/02724634.2015.1071710.Article A New Great Ape From the Late Miocene of Turkey(Anthropological Soc Nippon, 2007) Guelec, Erksin Savas; Sevim, Ayla; Pehlevan, Cesur; Kaya, FerhatAn adult maxilla and partial mandibles of a hominoid primate recovered from the late Miocene locality of (Corakyerler (central Anatolia) are recognized as a new species of Ouranopithecus, one of the rare western Eurasian hominoids to have survived well into the late Miocene. This species is distinguished from its sister taxon, and likely ancestor Ouranopithecus macedoniensis, by a constellation of dentognathic features. The new species, in which the male postcanine dentition is larger than that of any other Miocene ape besides Gigantopithecus, is associated with evidence indicating an open, dry environment. Dental features of Ouranopithecus apparently evolved in parallel with later Australopithecus, and suggest that Ouranopithecus was adapted to a diet of tough/abrasive foods.Article The People of Diyarbakir/Salat Tepe in The Chalcolithic and Middle Bronze Age(Univ Agean, dept Mediterranean Stud, 2015) Basoglu, Oksan; Kirmizioglu, Pinar Gozluk; Pehlevan, Cesur; Yigit, Ayhan; Erkman, A. CemIn this study, 21 skeletons, obtained from rescue excavations conducted in Diyarbakir/Salat Tepe (Salat Hill) flooded by a lake formed by the Ilisu Dam, were examined in terms of paleopathology, paleodemography, morphology and non-metric features. The analysis of archaeological and anthropological findings reveal that the Salat Tepe people dated back to the Middle Bronze Age. Their small socio-economic structure based on agriculture, and the inhabitants lived a modest life in harsh conditions. The evidence of small and local agriculture, rather than being an advanced agricultural society, shows that Diyarbakir/Salat Tepe people share the general characteristics of ancient Anatolian societies of the period.