Browsing by Author "Türkmenoğlu, Mehmet"
Now showing 1 - 5 of 5
- Results Per Page
- Sort Options
Article Bakır Flotasyonu Prosesinde, Köpük Görüntüleri ile % Bakır Tenörü Arasındaki İlişkinin Görüntü Analiz Yöntemiyle Belirlenmesi(2019) Varol, O. Ozan; Türkmenoğlu, Z. Funda; Erkuş, Fatih Ş.; Özgüven, Ayşe; Özgüven, Ö. Faruk; Türkmenoğlu, MehmetBu çalışmada, Siirt Madenköy flotasyon tesisinden temin edilen bakır cevherinin laboratuvar ölçekliflotasyonu esnasında elde edilen köpük görüntüleri ile bakır zenginleştirme tenörü arasındaki korelasyonbelirlenmiştir. Sadece hava akış hızı; 2 ile 8 l/dk arasında debimetre yardımı ile değiştirilmiş, diğer tümflotasyon parametreleri tesis ile aynı tutulmuştur. Video kamera kullanılarak elde edilen köpükgörüntüleri, MATLAB Havza Dönüşümü (MATLAB Watershed Transform) metoduyla işlenmiş ve havakabarcıkları tanımlanmıştır. Kabarcık şekil ve büyüklük verileri, köpük görüntülerindeki kabarcık vadisınırlarının tespiti ve bu sınırlarla görüntünün bölümlenmesi yoluyla elde edilmiştir. Bu çalışmadagerçekleştirilen 3 farklı flotasyon deney seti verileri kullanılarak flotasyon prosesinin otomasyonundakullanılabilecek görüntü işleme tabanlı bulanık mantık çıkarım sistemi tasarımı yapılmıştır. Ölçülen vehesaplanan bakır zenginleştirme tenörü arasındaki korelasyon katsayısı r = 0,96 olarak hesaplanmıştır.Master Thesis Determination of the Physical Propertes of Lightweight Concretes Produced Using Pumice After Treatment With Alkaline and Acidic Solutions(2021) Turfah, Omar Mohammed Shathar; Tapan, Mücip; Türkmenoğlu, MehmetYapısal Hafif Beton (Y H B), standart betona kıyasla gelişmiş termal yangın direnci ve daha düşük birim ağırlığı gibi önemli özellikleri nedeniyle inşaat mühendisliğinde yaygın olarak kullanılan bir beton şeklidir. Genel olarak, hafif beton (300 ila 2000) kg / m3 arasında değişen bir yoğunluğa sahiptir, pomza ayrıca hafif agregat olarak özellikle hafif yapısal beton için kullanılır. Bu araştırmada, pomza üç farklı ağırlıkta hafif beton (karışım 1, karışım 2, ve karışım 3) üretmek için farklı boyutlarda hafif bir agrega olarak kullanıldığından, alkali çözeltiler NaOH ve asit çözeltileri HNO3'ün hafif beton üzerindeki etkisi incelenmiştir. Bu çalışmada, alkali ve asit çözeltilerinin, hafif betonun basınç dayanımı, eğilme dayanımı, donma ve çözülme testleri gibi mekanik özellikleri üzerindeki etkisi ve bunların ultra sonik hız üzerindeki etkileri ele alınmıştır. Alkali çözeltilere ve asit çözeltilerine batırılmış numunelerin basınç mukavemetinde bir azalma olduğu ve Molarite (12)'den (14)'e yükseldiğinde, basınç dayanımının azaldığı gözlendi (karışım 1, karışım 2, karışım 3), (12.81, 11.45, ve 10.61) MPa ila (11.44, 10.11, ve 9. 43) MPa sırasıyla, ayrıca fleksöral mukavemet, ultrasonik hız, donma ve çözme testleri için de aynı, yoğunluk ve emilim, asit çözeltilerine batırılmış numunelerde olduğu gibi, molarite (1) ila (5) arasında artırırken basınç dayanımında bir azalma gözlenmiştir (karışım 1, karışım 2, ve karışım 3).Article Farklı Kalsinasyon Sıcaklıklarında Elde Edilen Kostik Kalsine Manyezitlerin Yüzey Alanlarının ve Porozitelerinin Belirlenmesi(2017) Anıl, Mesut; Yapıcı, Nil; Kılıç, Özen; Türkmenoğlu, MehmetBu çalışmada, manyezit cevherinin 650 oC ile 850 oC arasındaki sıcaklıklarda kalsine edilmesi ile elde edilen kostik kalsine manyezitlerin yüzey alanları ve poroziteleri belirlenmiştir. Kimyasal analiz sonuçlarına göre, manyezit örneği %97,02 oranında magnezyum karbonattan oluşmaktadır. Kalsinasyon sırasında karbondioksit gazının çıkışı ile birlikte, manyezit cevherinin BET yüzey alanı 2,71 m2/g'den 70,49 m2/g'a, Langmuir yüzey alanı ise 3,45 m/g'dan 91,29 m2/g'a yükselmiştir. Yüzey alanındaki yaklaşık 25 kat artışla birlikte, toplam gözenek hacmi 5,89 mm3/g'dan 172,70 mm3/g'a çıkmıştır. Kostik kalsine manyezitin kalitesini etkileyen parametreler; kalsinasyon süresi ve sıcaklığı, ham cevherin kimyasal saflığı ve elde edilen kostik kalsine manyezitin yüzey alanıdır. Yüzey alanı arttıkça, kostik kalsine manyezitin kalitesi artmaktadır. Çalışmada, en yüksek yüzey alanına sahip kostik kalsine manyezitler 750 oC'de elde edilmiştirMaster Thesis Mechanical and Durability Properties of the Geopolymer Cement Produced With Pumice Powder and Fly Ash(2021) Hamıd, Maadh Abdulmuttaleb Hamıd; Yaltay, Namık; Türkmenoğlu, MehmetPortland Çimentosunun üretiminin çevre kirliliğine ve yüksek enerji tüketimine neden olması, birçok araştırmacıyı, çimento yerine yeni bir bağlayıcı bulmaya yönlendirmiştir. Silika ve Aluminanın, alkali aktivatör ile kürlenmesi sonucu üretilen Geopolimer bağlayıcılar Çimento yerine kullanılabilecek bir malzeme olarak düşünülmektedir. Bu çalışmada Geopolimer bağlayıcı yüksek oranda silika ve alümina içeren pomza tozu ve uçucu kül, ile üretilmiştir. Bu amaçla 6 farklı yüzde oranında pomza ve uçucu kül karışımı, 6 farklı alkali/bağlayıcı oranında denenmiştir. Alkali aktivatör olarak NaOH çözeltisi, 2,4 ve 6 gün boyunca 60 ° C'de kürleme ile 12M sabit konsantrasyonda kullanılmıştır. Kıvam, basınç dayanımı, eğilme dayanımı ve tahribatsız ulrases hız geçişi testleri ve yüksek sıcaklık ve donma çözülme dirençleri farklı karışımlar için belirlenmiştir. Test sonuçlarına göre pomza tozu ve uçucu kül karışımları içeren geopolimer bağlayıcılar, optimum (31.02, 32.03, 36.76, 50.43, 57.17 ve 69.90 MPa) basınç dayanımlarında sırasıyla (P100-R0.46, P80-R0.46, P60-R0.42, P40-R0.38, P20-R0.34 ve P0-R0.30) karışımları için elde edilmiştir. Uçucu kül oranının artmasıyla geopolimer örneklerinin farklı özelliklerinin iyileştiği görülmüş, en iyi kürleme süresi 6 gün olarak belirlenmiştir. Test sonuçları alkali/bağlayıcı oranı ve kıvamın geopolimer numunelerin özellikleri üzerinde önemli derecede etkili olduğunu göstermiştir.Article Yüksek Sıcaklığın Doğal Taşların Petrografik, Parlaklık ve Pürüzlülük Özelliklerine Etkisi(2020) Kahraman, Esma; Özvan, Ali; Türkmenoğlu, Mehmet; Tapan, Mucip; Türkmenoğlu, Zehra Funda; Akkaya, İsmail Olgun; Özvan, Elif ErdeveDoğal taşlar binalarda genellikle yapı ve kaplama taşı olarak kullanılmaktadırlar. Yangın gibi dış etkenler binalara hem yapısal hem de estetik açıdan geri dönüşü olmayan zararlar vermektedir. Yüksek sıcaklıklar doğal taşın yüzey ve içyapı özelliklerinde hasara neden olabilmektedirler. Doğal taşların bu hasardan etkilenme derecelerinin önceden bilinmesi kullanım yerinin seçilmesi açısından önemlidir. Bu çalışmada, yüksek sıcaklığın doğal taşların iç yapı, parlaklık ve pürüzlülük özelliklerine etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla, doğal taş numuneleri 100oC ile 900oC arasındaki sıcaklıklara ısıtılarak bu sıcaklıklarda 1 saat bekletilmiştir. Daha sonra doğal taş numunelerinin petrografik, yüzey parlaklık ve yüzey pürüzlülük özellikleri belirlenmiştir. Sonuç olarak, yüksek sıcaklığın (700oC ve üzeri) doğal taşların mineralojik yapısında bozulmalara neden olmasından dolayı numunelerin parlaklık değerlerinde azalış ve pürüzlülük değerlerinde artış gözlenmiştir.