Browsing by Author "Tan, Önder"
Now showing 1 - 4 of 4
- Results Per Page
- Sort Options
Article Fournier Gangreni'nde Rekonstrüktif Aklaşımlarımız: 27 Hastada Retrospektif Bir Çalışma(2007) Tan, Önder; Ergen, Duygu; Atik, BekirFournier gangreni olarak bilinen perine ve genital bölgenin nekrotizan fasiiti nadir fakat yaşamı tehdit eden bir olgudur. Hastalığın tedavisi cerrahi debritman, parenteral antibiyoterapi ve oluşan defektin rekonstrüksiyonunu içerir. Günümüzde mortalite oranı halen % 15-50 arasındadır. Bu çalışmada Fournier Gangreni nedeni ile tedavi edilmiş yaşları 18 ile 81 yıl arasında değişen 26'sı erkek toplam 27 hasta retrospektif olarak değerlendirildi. Debritman ve antibiyoterapi sonrası oluşan doku defektleri 17 hastada kısmi kalınlıkta deri greftleri (tek başına, primer onarım ya da fleplerle birlikte), 8 hastada uyluk flepleri ile, 4 hastada ise kasık flebi ile kapatıldı. 5 hastada tek başına yada diğer yöntemlerle birlikte primer onarım yapıldı. Erkek hastaların hiçbirine orşiektomi uygulanmadı. Ortalama izlem süresi 7.7 aydı.Ameliyat sonrası 3 hasta (% 11.1) kaybedildi. Hiçbir hastada rekürrensle karşılaşılmadı. Uyluk flebi yapılan 1 hastada kısmi nekroz, 1 hastada sütür hattında kısmi ayrılma, greft uygulanan 1 hastada ise kısmi greft kaybı gelişti, tümü konservatif yöntemlerle sekonder olarak iyileşti. Tüm hastalar normal günlük aktivitelerine ve cinsel işlevlerine döndüler. Fournier gangreninde, erken ve agresif multidisipliner yaklaşımlarla mortalite oranları azaltılabilmekte; uygun rekonstrüktif girişimlerle kabul edilebilir estetik ve fonksiyonel sonuçlar elde edilebilmekte; ve hastaların yaşam standartları yükseltilebilmektedir. İyi bir rekonstrüksiyon tedavinin başarısını direkt etkilediği için günümüzde plastik cerrahi belirleyici bir rol oynamaktadır.Article Kısmi Kalınlıkta Çilt Grefti Verici Sahalarının Bakımında Açık-kuru ve Kapalı-nemli Pansuman Tekniklerinin Karşılaştırılması(2007) Tan, Önder; Atik, Bekir; Ergen, Duygu; Acemoğlu, HamitAmaç: Kısmi greftlerin alındığı verici sahaların tedavisinde bugüne kadar birçok pansuman yöntemi kullanılmış olmasına rağmen henüz standart bir yöntem bulunmamaktadır ve bu tip kısmi kalınlıktaki yaraların tedavisi hâlâ tartışmalıdır. Biz, bu çalışmada antibiyotik emdirilmiş gazlı bez kullanarak, yaranın açık ve kuru ortamda bırakılması ile kapalı ve nemli ortamda bırakılmasının greft verici saha iyileşmesi üzerine olan etkileri, iyileşme süresi, hasta memnuniyeti ve komplikasyonlar açısından karşılaştırmayı amaçladık. Yöntem: Çalışmaya 40 hasta dahil edildi ve rastgele 2 eşit gruba ayrıldı. Her iki grupta da aynı dermatom makinasıyla, kalınlıkları 0.30 mm-0.45 mm arasında değişen orta kısmi kalınlıkta deri greftleri aynı vücut bölgesinden (uyluk anterolaterali) alındı. Birinci grupta greft verici sahaları açıkta bırakılıp bir ışık kaynağıyla kurutulurken, ikinci grupta kapalı ve nemli tutuldu. Hastalar epitelizasyonun tamamlanma süresi, komplikasyonlar ve hasta memnuniyeti yönünden değerlendirildi. Bulgular: Hastalarda ameliyat sonrası verici alanda ağrı ve kaşıntı yakınmaları açık-kuru grupta, kapalı-nemli gruba göre daha belirgindi. Ameliyat sonrası ilk grupta verici sahalarda herhangi bir komplikasyonla karşılaşılmazken, kapalı-nemli grupta 2 hastada yüzeysel yara enfeksiyonu gelişti. İyileşme süreleri açık-kuru grupta 7-18 gün (ortalama 12.05±3.07 gün), kapalı-nemli grupta ise 5-15 gün (ortalama 8.45±2.39 gün) arasında değişmekteydi (p< 0.05) Sonuç: Kapalı-nemli yöntemin daha yüksek enfeksiyon riskine sahip olmasına rağmen biz, kısmi kalınlıkta deri grefti verici sahalarının tedavisinde kapalı-nemli yöntemin açık-kuru yöntemden daha hızlı bir yara iyileşmesi oluşturduğunu düşünmekteyiz.Article Parmak Ucu Amputasyonlarında Subdermal Paket Metodu ile Rekonstrüksiyon(2006) Tan, Önder; Dogan, Ali; Uslu, Mustafa; Atik, Bekir; Tekeş, LütfiParmak ucu amputasyonlarında mikrocerrahi ile damar anastomozlu replantasyon yapmak zordur. Bu tip hastalarda damar anastomozsuz cilt altı paket metot kullanımı uygundur. Nisan 2005-Nisan 2006 tarihleri arasında parmak ucu amputasyonlu 12 hastaya cilt altı paket metot uyguladık. Hastaların 10'u erkek 2'si kadındı. Kesilerin 8'i keskin, 4'ü ezilme tarzındaydı. Ortalama yaş 15 idi. Başparmak amputasyonlu 4 hastada paket alanı olarak karın bölgesi, diğer parmak amputasyonlu hastalarda paket alanı olarak avuç içi kullanıldı. Bu metot ile 7 (%58) hastada tam iyileşme, 3 (%25) hastada kısmi nekroz ve 2 (%17) hastada total nekroz ile tam kayıp gelişti. Cilt altı paket metodunun parmak distal uç amputasyonlu hastalarda uygulanması kolay, ucuz ve az takip gerektiren bir metot olduğu sonucuna vardık.Article Van Yöresi Melanom Dışı Deri Kanserlerinin Retrospektif Analizi(2006) Akdeniz, Necmettin; Tekeş, Lütfi; Türe, Şenay; Tan, Önder; Atik, BekirAmaç: Bu çalışmada Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Kliniği'ne başvuran melanoma dışı deri kanserli hastalarda tümörlerin sıklığını ve klinik özelliklerini değerlendirmeyi amaçladık. Yöntem: Kliniğimizde 2003-2006 yılları arasında melanoma dışı deri kanseri tanısı ile ameliyat edilen hastaların arşiv dosyaları retrospektif olarak incelendi ve tümörlerin tipi, yerleşim yeri, yaş aralığı araştırıldı. Bulgular: Melanoma dışı deri kanseri tanısı konulan toplam 115 hastadan 86'sı (%74) Bazal Hücreli Kanser (BHK), 27'si (% 23,5) Yassı Hücreli Kanser(YHK) idi. Bir hastada tanı Mikozis Fungoides, bir hastada ise Dermatofibrosarkoma Protuberans idi. Hastaların 76'sı erkek(%66), 39'u kadın(%34) idi. Yaş aralığı 13-106 yıl olup ortalama yaş 60'tı. BHK hastalarında tümör yerleşimi en sık (%98) baş boyun bölgesindeydi. YHK hastalarının da %89'unda tümör baş-boyun bölgesindeydi. Sonuç: Van ilindeki Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Kliniği'nde melanoma dışı deri kanseri tanısı ile ameliyat edilen hastaların çoğu BHK tanısı almıştı. Türkiye'nin Antalya'dan sonra en çok güneş alan bölgesi olan Van'da deri tümörlerinden korunmak için gerekli önlemler alınmalıdır.