Browsing by Author "Tunçekin, Şule"
Now showing 1 - 1 of 1
- Results Per Page
- Sort Options
specialist-thesis.listelement.badge Obesity Management of Family Physicians in Van City; Attitudes, Approachs and Practices(2021) Tunçekin, Şule; Avcı, Dilek KuşaslanObezitenin birinci basamakta en sık görülen hastalıklardan biri olması ve obez hastaların çoğunun ilk kez aile hekimi tarafından görülmesi nedeniyle aile hekimi obezite tanı ve tedavisinde önemli bir yere sahiptir. Çalışmamızın amacı; Van ilindeki Aile Sağlığı Merkezlerinde görev yapan aile hekimlerinin obezite yönetimini; obez hastalara karşı tutumları, yaklaşımları ve uygulamalarını değerlendirerek aile hekimlerinin obezitenin önlenmesinde ve yönetilmesinde kendilerini nerede gördüklerini ortaya koymaktır. Gereç ve Yöntem: Araştırmamız; Van ilini temsil eden Aile Sağlığı Merkezlerinde gerçekleştirilmiştir. Tanımlayıcı ve kesitsel tiptedir. Çalışma; 04.05.2021-30.07.2021 tarihlerinde Aile Sağlığı Merkezlerinde hizmet veren doktorlarla yürütülmüştür. Çalışmamız, 250 aile hekimine ulaşmayı hedeflemiş, 210 aile hekimine ulaşılmış ancak 126 aile hekimi araştırmamıza katılmayı gönüllü olarak kabul etmiştir. Anket, hekimler tarafından kendi kendilerine doldurulmuştur. Anket içeriğinde; hekimlerin sosyodemografik özelliklerini, obezite ile ilgili genel bilgilerini, obezite yönetiminde günlük pratiklerini ve obezite tanı ve tedavisi hakkındaki düşüncelerini değerlendiren, ilgili literatür taraması sonucu tarafımızca oluşturulmuş 17 soru bulunmaktadır. Veriler IBM SPSS İstatistik 20 programı kullanılarak sayı, yüzde, ortalama, standart sapma, en küçük ve en büyük şeklinde değerlendirilmiş, istatistiksel analiz yapılırken Ki-Kare Testi kullanılmış ve p<0.05 değeri istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. Bulgular: Araştırmamıza katılan 126 aile hekiminin, 90'ı (%71,4) erkek ve 36'sı (%28,6) kadındır. Hekimlerin 11'i (%8,7) aile hekimliği uzmanı, 115'i (%91,3) pratisyen hekimdir. Katılımcıların ortalama yaşı 32,26 ± 4,54 yıldır. Katılımcıların aile hekimi olarak çalışma süreleri ortalama 4,12 ± 3,09 yıldır (min: 0,25, max: 12). Hekimlerin geçmişte en uzun süre çalıştıkları kurum olarak; %75,4 (n:95) oranında ASM'ler ve %24,6 (n:31) oranında hastaneler gelmektedir. Hekimlerin aile hekimliği bilgi sistemlerinde kesin kayıtlı olan kişi sayısı; 3173,20 ± 960,4 (min: 15, max: 4000)'dir. Hekimlere nüfuslarının kırsal ve kentsel oranları yüzdelik olarak sorulmuş; ortalama olarak %74,6 ± %36,9'unun kentsel nüfusa, %25,4 ± %37'sının kırsal nüfusa ait olduğu saptanmıştır. Kendi birimlerine obezite tanısı ile kayıtlı hasta sayısını bilen hekimlerin oranı %10,3 (n:13)'tür. Bilenlerin birimlerine kayıtlı obezite tanılı hasta sayısı; 24 ± 61 (min: 0, max: 200) olarak saptanmştır. Aynı zamanda katılımcıların %35,7'sinin (n:45) birinci derece akrabasında obezite tanısı varken, %64,3'ünde (n:81) yoktur. Ailesinde obezite bulunan hekimlerin %42,2'si (n:19) ASM'lerinde obeziteyi önemli bir konu olarak görürken, ailesinde obezite olmayan hekimlerin %63'ü (n:51) önemli bulmuştur. İki grup arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0,05). Hekimlerin %99,2'si (n:125) hastanın kendisinin, ardından %77'lik (n:97) çoğunlukta aile hekiminin obezite yönetiminden sorumlu olduğunu belirtmişlerdir. Hekimlerin %42,9'u (n:54) 'bazen', %38,1'i (n:48) ise 'nadir' olarak hastalarının VKİ'sini hesapladıklarını belirtirtmiştir. Katılımcıların %77'si (n:97) hastalarıyla VKİ, kilo, obezite hakkında konuşurken rahat hissettiğini ifade etmiştir. Hekimlerin %39,7'si (n:50) 'sıklıkla', %20,6 (n:26) 'her zaman' vücut ağırlığı sağlıklı aralığın üzerinde olan (VKİ > 25 kg/m2) hastalara kilo verme tedavisi önerdiğini belirtmiştir. Çalışmamıza katılan hekimlerin %41,3'ü (n:52) 'sıklıkla', %36,5'i (n:46) 'bazen' hastalarına diyet değişiklikleri önerirken; %36,5'i (n:46) 'sıklıkla', %29,4'ü (n:37) 'her zaman', %26,2'si (n:33) de 'bazen' hastalarına egzersiz önerdiğini ifade etmiştir. Katılımcıların 'Obezite önemli bir halk sağlığı sorunudur' ifadesine %96'sı (n:121) katılıyorken, 'Obezite bulunduğum ASM'de önemli bir konudur' ifadesine ise %55,5'i (n:60) katıldığını, %34,1'i (n:43) kararsız kaldığını, %10,3'ü (n:13) katılmadığını ifade etmiştir. Hekimlere yöneltilen 'Obezitenin önlenmesinde aile hekimine büyük görev düşmektedir' ifadesine %56,3'ü (n:71) katıldığını, %35,7'si (n:45) kararsız olduğunu ifade etmişken; 'Obezite yönetiminde aile hekiminin en iyi rolü bu hastaları tedavi etmek değil onları ilgili dallara yönlendirmektir' ifadesine %50'si (n:63) katıldığını ifade etmiştir. Hekimlerin %29,3'ü (n:37) profesyonel olarak obez hastaları tedavi etmeye hazır olmadığını ve %43,7'si (n:55) bu konuda kararsız olduğunu belirtmiştir. Katılımcıların %55,6'sı (n:70) ''Obez hastalara kilo verdirmede genellikle başarılıyımdır'' ifadesine ''kararsızım'' yanıtını vermişlerdir. Aynı zamanda VKİ'sini sıklıkla hesaplayan hekimlerin hiçbiri hastalarına kilo verdirmede başarısız olduğunu düşünmemiştir ve bu ilişki istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0,05) . Sonuçlar: Araştırmamıza katılan hekimlerin geneli obezite yönetiminden aile hekiminin sorumlu olduğunu düşünürken, neredeyse tamamına yakını birimlerine kayıtlı obez hasta sayısını bilmiyordu. Bu durum ASM'lerde obezite tarama ve takibinde düzenleme yapılması gerektiğini göstermektedir. Hekimlerin çoğunluğu hastalarının VKİ'lerini bazen veya nadiren hesapladıklarını ve obez hastaları III tedavi etmeye profesyonel olarak hazır olmadıklarını veya bu konuda kararsız kaldıklarını belirtmişlerdir. Bu sonuçlardan yola çıkarak aile hekimlerinin obezite yönetimi konusunda eğitilmeye ve öz yeterlilik kazanmalarına yardımcı olmaya ihtiyaç olduğunu söylemek mümkündür. Çalışmamızın bu konuda geliştirilebilecek diğer projelere alt yapı oluşturacağı düşünülmektedir. Anahtar Kelimeler: Obezite, birinci basamak, aile hekimi, obez hasta yönetimi.