Browsing by Author "Yayla, Ahmet"
Now showing 1 - 20 of 25
- Results Per Page
- Sort Options
Article 21. Yüzyıl Becerileri Bağlamında Öğrenci, Öğretmen ve Eğitim Ortamları(2021) Çiftçi, Serkan; Sağlam, Abdulkadir; Yayla, Ahmet20. yüzyılda başlayan ve son yüzyılda devam eden yenilikler yaşamın her alanına etki etmektedir. Dünyadaki değişim ve yeniliklere uyum sağlayabilmek, yön verebilmek için bireylerin hayatlarının her aşamasında öğrenmeyi sürdürmeleri gerekmektedir. Dünyadaki bu hızlı değişim ve gelişim, her gün beraberinde yeni bilgiler, yeni teknolojiler ve yeni yaklaşım tarzları ortaya çıkarmaktadır. Yaşam boyu öğrenmenin sürdürülebilir hale gelmesi için en önemli etmen, eğitim sisteminin 21.yüzyıl becerilerine sahip bireyler yetiştiren bir metodu hayata geçirmesi olacaktır. Burada eğitim sisteminden, sistemi meydana getiren temel öğelerden öğrenciler, öğretmenler ve eğitim ortamının oluşturduğu yapı kastedilmektedir. Eğitim sistemlerinde öğrencilerin ihtiyaç duyacağı eğitsel donanımlar, eğitim sisteminin amaçlarına ulaşması için gereklidir. Bu amaçlar doğrultusunda 21. yy. becerilerine sahip öğrencilerin ve eğitim sisteminin çıktılarının gerekli özelliklerle donatılmış olarak işgücü piyasasına veya yüksek öğretime dâhil olması beklenir. Eğitimciler ve işgücü piyasası uzmanları, çocukların 21. yy. becerilerini kazanmaları gerektiğini vurgulamakta ve bu beceriler olmadan onların küresel eğitim ve işgücü piyasasına katılmada başarısız olabileceklerini ifade etmektedirler. Bu çalışmada 21.yüzyıl becerilerinin eğitim sistemindeki yerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bunu yaparken 21. yüzyıl becerilerinin ve alt boyutlarının neler olduğu, bu beceriler kapsamında öğrencilerin, öğretmenlerin ve eğitim ortamlarının sahip olması gereken özelliklerin neler olması gerektiği üzerinde durulmuştur.Article Aile Aidiyetine Çok Yönlü Bakış(2023) Yayla, Ahmet; Mukba, Gamze; Kızılok, Gülşah EzgicanBu araştırmada aile aidiyetinin tanımlanmasına, aidiyet kavramının ilişkili olduğu bağlamlar ve kuramlara ilişkin açıklamalara ve örneklere yer ver verilmiştir. Bu araştırmada aile aidiyetine çok yönlü bir bakış açısı sağlanması amaçlandığı için kuramsal araştırmalar derinlemesine incelenmiştir. Bu araştırmanın yöntemini nitel araştırma yöntemleri arasında yer alan doküman inceleme araştırması oluşturmaktadır. Aile aidiyetinde aile üyeleri arasındaki kişilerarası ilişkilerin ötesinde bütünsel karşılıklı etkileşime ve kişinin kendisini, içsel huzur gibi duygularını ifade edebildiği aile kavramına vurgu yapılmaktadır. Aile aidiyetinin tanımlanmasında ve kavramsallaştırılmasında etkili olan kuramlar arasında insancıl kuramlar ile pozitif psikolojiye işaret eden psikolojik iyi oluşa vurgu yapan kuramlar ve aile bütünselliğine, kişilerarası ilişkilere vurgu yapan sistemik aile terapisi kuramı gibi kuramlar yer almaktadır. Aile aidiyetine etki eden unsurlara bakıldığında ise aile içi paylaşımlar ve aile içinde anlam yüklenen değerler, sosyo-kültürel durumlar ve ilişkilerde rolleri dengeli sürdürme gibi durumlar öne çıkmaktadır. Bu unsurlar aynı zamanda aile aidiyetinin sağlanması ve sürdürülmesinde anahtar niteliği taşıyan unsurlar olabilmektedir. Sonuç olarak aile aidiyetinin tek boyutla ele alınabilecek bir kavram olmadığı, çeşitli kuramlar ve aile aidiyetinin ilişkili olduğu unsurlar ile bağlamlar açısından değerlendirilmesinin anlamlı olduğu söylenebilir.Master Thesis An Investigation Level of Critical Thinking Skills of Primary Students(2009) Oflas, Enver; Yayla, AhmetBu araştırma, ilköğretim okullarının 4.,5.,6.,7.,8. sınıflarında öğrenim görmekte olan ilköğretim öğrencilerinin eleştirel düşünce becerilerinin geliştirilmesine ilişkin görüşlerini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır.Araştırma 2004-2005 Eğitim Öğretim Yılı'nda Van Belediye Sınırları içinde yer alan ilköğretim okullarında öğrenim görmekte olan 4.,5.,6.,7.,8. sınıf öğrencilerini kapsamaktadır. Araştırmanın örneklemine, Van Belediye sınırları içindeki 3 eğitim bölgesinden (her bölgeden seçkisiz örnekleme yoluyla seçilen 3 ilköğretim okulu seçilmiştir.) seçkisiz örnekleme yoluyla seçilen 9 ilköğretim okulunda öğrenim görmekte olan 4.,5.,6.,7.,8. sınıf öğrencilerinden 444 kız öğrenci, 456 erkek öğrenci olmak üzere toplam 900 öğrenci alınmıştır.Araştırmada veri toplama aracı olarak anket uygulanmıştır. Anketi hazırlamak amacıyla konu ile alan yazın taraması yapılarak, alanla ilgili uzman görüşlerine başvurulmuştur. Elde edilen bilgiler doğrultusunda 5 boyuttan oluşan 22 soruluk bir anket hazırlanmıştır. Boyutlar; (1) bilgi kaynağının sorgulanması, (2) öğretmenlerin eleştirel düşünen öğrencilere karşı tutumları ve sınıf ortamı, (3) bilimsel düşünme becerisini geliştirme, (4) kendi farklılığının farkına varma ve olumlu düşünce geliştirme, (5) eleştirel düşünme ve otorite çatışması olarak belirlenmiştir. Birinci boyut 2 soru, ikinci boyut 5 soru, üçüncü boyut 6 soru, dördüncü boyut 6 soru ve beşinci boyut 3 sorudan oluşmuştur. Araştırmaya katılan öğrenciler ile ilgili kişisel bilgiler tablo halinde verilmiştir.Araştırmada elde edilen veriler boyut düzeyinde cinsiyet, anne eğitim durumu, baba eğitim durumu, aile gelir durumu, devam edilen sınıf değişkenlerine bağlı olarak karşılaştırılarak yorumlanmıştır. Araştırmaya katılan öğrenciler cinsiyet değişkenine göre belirtilen görüşler arasında herhangi bir farklılık olup olmadığını test etmek amacıyla ?t? testi, öğrencileri anne eğitim durumu, baba eğitim durumu, aile gelir durumu değişkenlerine göre belirtilen görüşler arasında herhangi bir farklılık olup olmadığını test etmek amacıyla ?Kruskal Wallis H? testi, öğrencilerin öğrenim gördükleri sınıf değişkenine göre belirtilen görüşlerin karşılaştırılmasında ise tek yönlü değişkenlik çözümlemesi ?Varyans Analizi? kullanılmış, anlamlılık düzeyi .05 olarak alınmıştır.Yapılan bu araştırmada; öğrencilerin anne/baba eğitim durumları yükseldikçe; ailenin gelir durumu arttıkça ve öğrencilerin eğitim seviyeleri yükseldikçe eleştirel düşünme becerilerini geliştirme noktasında daha elverişli şartların oluştuğu ortaya çıkmıştır.Öğretmenlerin; derste işlenen konuları daha çok tartışmaya açmaları, öğrencileri yeni ve farklı fikirler üretme konusunda daha fazla teşvik etmeleri, sınıfta kararlar alınırken öğrencilere karara katılma fırsatı vermeleri, öğrencileri ezbere yönlendirecek bütün tutum ve davranışlardan kaçınmaları, aile gelir durumu düşük olan öğrencilerle daha fazla ilgilenmeleri, kız ve erkek ayırımı yapmadan öğrencilere eşit davranmaları, kendi görüşlerini öğrencilere dayatmamaları gerektiği hususları araştırmamızda sonucunda ortaya çıkan önemli sonuçlardır.Gelecekte, sadece emirleri yerine getiren ve işin gereğini yapan/sorgusuz sualsiz itaat eden kişiler değil; aksine riski paylaşabilen/bedensel ve zihinsel katkıda bulunabilen/eleştirel düşünen, muhakeme gücünü ve kendi inisiyatifini kullanarak uygun kararlar verebilen kişiler olmaları göz önünde bulundurulmaktadır.Eleştirel düşünme yeteneğinin öğrencilere kazandırılmasının sadece okul sınırları içindeki getirileri hesaba katılmamalı ya da sadece bununla yetinilmemeli; bu tarz düşünme öğrenciye bir yaşam öğretisi olarak verilmelidir.İlköğretim okullarında öğrencilerin eleştirel düşünme mantığına göre yetiştirilmeleri eğitimimizin geleceği ve dolayısıyla ülkemizin geleceği açısından oldukça önemli bir konu olarak ele alınmalıdır.Doctoral Thesis Applications of Neuroscientific Research in Education(2020) Demir, Mehmet Şirin; Yayla, Ahmet21.Yüzyılın pedagojik ve epistemik meydan okumaları ile karakterize edilen bir küresel konjonktürün doğurduğu diyalektiksel ilişkiler ağı içerisinde sinirbilimsel araştırmalar, uygulamalar ve modaliteler düzleminde daha iyi bir beyin inşasının gerçekleştirilmesine, daha sağlıklı bir zihinsel, entelektüel gelişimin sağlanmasına ve daha sürdürülebilir bir bilişsel rezervin ortaya konulmasına yönelik giderek artan bir ihtiyaç ve bu ihtiyacın disiplinlerarası bir kontekst içinde karşılanmasına dönük giderek artan bir eğilim belirginleşmiştir. Eğitimsel sinirbilim söz konusu ihtiyacı karşılamaya dönük olarak ortaya çıkmış disiplinlerarası bir alandır. Bu doktora tezimizde eğitimsel sinirbilimin dayandığı prensip ve paradigmalarına ilişkin hem disiplinlerarası hem de meta disipliner bir bakış açısı benimsenmiş ve bu bakış açısı doğrultusunda sinir bilimlerinin çeşitli modaliteler düzleminde eğitim - öğretim ortamlarına uyarlanması ile alakalı olarak İslami öz referansiyel değerlerimizin yansıtıldığı bir söylem analizi tezimizin dokusunun içerisine serpiştirilmiştir. Bu amaçla sinirbilimsel araştırmaların eğitim-öğretim ortamlarına daha doğru, sağlıklı ve etkin bir biçimde uyarlanması ve daha etkin bir öğrenme eyleminin geliştirilip teşvik edilebilmesi için İslami öz referansiyel değerler ve postulatlar bağlamında geniş bir interdisipliner ve metadisipliner bir araştırma repertuarının baz alındığı yeni ve heyecan verici bir takım çalışmalar tezimizde ortaya koyduğumuz problemin durumuna ışık tutmak için betimsel bir metodoloji bağlamında ve tezimizin kuramsal çerçevesinin içerisinde ele alınarak incelenmiştir. Ayrıca bu çalışmada çoklu okuryazarlıkların ve çoklu zeka biçimlerinin geliştirilmesine büyük bir vurgu yapılmış ve zihinsel ve entelektüel gelişime aracılık edebilecek bir takım davranışsal, bilişsel öz düzenleme becerileri, yüksek düzey düşünme biçimlerinin pedagojik ortamlara uyarlanmasının önemine işaret edilerek bu alanda çeşitli araştırma kuruluşları tarafından gerçekleştirilmiş çalışmaların ortaya koyduğu bilgi, bulgu ve verilere dayalı olarak nöropedagojik etkinliği kanıtlanmış çeşitli modaliteler geliştirilerek daha iyi bir eğitimsel iyi oluş durumunun tesis edilmesi ve daha sağlıklı bir nöro pedagojik, nöro epistemolojik ve nöro fenomenolojik profil ve rezervin geliştirilebilmesi için her türden eğitim – öğretim kurumları düzeyinde program geliştirme alınında benimsenip hayata uyarlanması gereken bir takım öneriler ve postulatlar ortaya konulmuş, uygulama ve modaliteler geliştirilerek tanıtılmıştır. Anahtar sözcükler: sinirbilim, pedagoji, eğitim, program geliştirme, çoklu okuryazarlık, çoklu zeka, interdisipliner çalışmalarArticle Article Çeşitli Nöro-bilişsel & Nöro-pedagojik Uygulama ve Modalitelerin Bilişsel Becerilerin Gelişimi Üzerindeki Etkisi(2016) Alav, Özlem; Taşkın, Nejdet; Usta, Mehmet Emin; Demir, Mehmet Şirin; Yayla, Ahmet; Hastunç, YunusSon yıllarda, küresel pedagojik anlayışlara damgasını vuran eğitimsel sinirbilim (educational neuroscience) gibi disiplinlerarası alanlar düzeyinde gerçekleştirilen birtakım keşif ve araştırmalar 21. yüzyılın pedagojilerini derinden etkileyerek önemli nöro-bilişsel sonuçlar doğurmuştur; eğitim-öğretim süreçlerinde beyin tabanlı anlayışların benimsenmesine yol açan ve paradigma değişimini tetikleyen bu gelişmeler çeşitli nörobilişsel modalitelerin eğitim ortamlarına uygulanmasını gerekli kılmış ve bunun sonucunda farklı boyutlarda olumlu birtakım pedagojik iyileşme ve çıktıların gözlemlenmesinin yanında zihinsel, nöro-bilişsel süreç ve mekanizmaların düzenlenmesine ve iyileşmesine de aracılık etmiştir. Kaynak taraması ve betimsel bir bakış açısı benimsenilerek ve niteliksel metodolojilerden esinlenilerek gerçekleştirilen bu çalışma sinirbilimsel eğitim alanında ortaya konulmuş çeşitli interdisipliner keşif ve araştırmaların değerlendirilmesini ve bilişsel süreçlerin nasıl etkilenebileceği ile ilgili üst-anlatımsal ve üst-yorumsal bir perspektif geliştirilerek literatür taramasına dayalı bir yaklaşımı öngören niteliksel değerlendirmeler ortaya koymayı hedeflemiştir.Article Comparing the Job Satisfaction of Hourly Paid and Salaried Preschool Teachers in Turkey(Routledge Journals, Taylor & Francis Ltd, 2018) Yayla, Ahmet; Sak, Ramazan; Sak, Ikbal Tuba Sahin; Taskin, NecdetThis two-phase mixed-methods study compares the job satisfaction of Turkish preschool teachers who are paid hourly against the satisfaction of those on regular contracts. The participants in its first, quantitative phase were 260 preschool teachers, of whom 81 also participated in the second, qualitative phase. Initial data collection from all phase-one participants was via the Job Satisfaction Scale. Then, in phase two, the members of the hourly paid group were asked three open-ended questions, and the regular-contract teachers two of the same questions, related to the advantages and disadvantages of hourly paid teaching. The results indicated a significant difference in job satisfaction levels between the two types of teachers. None of the interactive effects between preschool teachers' working status and their gender, age, marital status, and in-service training was statistically significant. In phase two, moreover, more than half of the 41 hourly paid teachers (n = 22) emphasised that they worked as hourly for economic reasons, while more than a third (n = 30) of the overall phase-two sample stated that there was no advantage of working as an hourly paid teacher. Working conditions for hourly paid teachers were described as disadvantageous by almost half the members of the phase-two sample (n = 37).Article The Effect of Focus Group Discussions on Pre-Service Teachers' Teaching Experiences and Practices: a Mixed Methods Study(Gate Assoc Teaching & Education-gate, Switzerland, 2017) Memduhoglu, Hasan Basri; Kotluk, Nihat; Yayla, AhmetThe aim of this study is to investigate the effect of providing feedback to pre-service teachers' (PSTs) through focus group discussion on PSTs' self-efficacy perception about teaching experiences and practices, to determine problems encountered during teaching practice by means of focus group discussion and to develop suggestions about solving these problems. This study was applied with 12 PSTs in two different schools during 12 weeks. Quantitative and qualitative data were gathered and analyzed. For quantitative data, non-parametric statistics and for qualitative data, descriptive analyses were used. As a result of the study, in experimental group, focus group discussion has significant and positive impact on PSTs' self-efficacy perception. Moreover, in interviews with PSTs, they stated that focus group discussion enabled them to make progress in topics such as lesson planning, classroom management, and teaching strategies.Master Thesis Evaluation of Ethics Perceptions of Primary School Teachers(2010) Şakar, Mehmet Cafer; Yayla, AhmetBu çalışmada ilköğretim sınıf öğretmenlerinin etik görüşleri değerlendirilmiştir. Değerlendirme, öğretmenlerin etik ve ahlak kavramlarının bilgisine sahip olma düzeylerini, erdem kavramı üzerine görüşlerini, öğrenciye yönelik model olduklarının ne derece farkında olduklarını, değer aktarma ile ilgili görüşlerini, meslek etiği ve öğretmenlik meslek etiği kodlarının bilgisine sahip olma düzeylerini içermektedir.Nitel araştırma yönteminin kullanıldığı bu araştırmada olgubilim deseni kullanılmıştır. Araştırmanın evren ve örneklemini Van İlinde bulunun ilköğretim sınıf öğretmenleri oluşturmuştur. Bu amaçla ilde bulunan sınıf öğretmenlerinden araştırmanın ilk dört alt amacı için 15 kişilik öğretmen grubu ve beşinci alt amaç için de 60 kişilik bir öğretmen grubu oluşturulmuştur. Araştırmada yarı yapılandırılmış görüşme formu ve yazılı görüş formu kullanılmıştır. Elde edilen veriler, nitel araştırma veri analiz yöntemlerinden betimsel ve içerik analizi yöntemi ile analiz edilmiştir.Yapılan analizler ve elde edilen bulgular doğrultusunda, öğretmenlerin etik kavramının bilgisine sahip olmadıkları, etiği ahlak kavramı olarak ifade ettikleri ve iki kavram arasındaki farkı ifade edemedikleri, erdem kavramının bilgisinden ziyade erdemli bireye ait özellikleri ifade ettikleri, model olma ile ilgili bir bilince sahip oldukları fakat model olmanın referansının ne olması gerektiği konusunda karmaşa yaşadıkları, öğretmenlerin değer aktarma rolü ile ilgili bir bilince sahip oldukları, toplumda farklı aile yapıları bulunduğundan dini değerlerin aktarımının aile ve okul arasında bir çatışma doğurabileceği dolayısıyla değer aktarımında evrensel değerlere öncelik verilmesi gerektiği, okulun değer aktaran bir role sahip olması gerektiği sonuçlarına ulaşılmıştır. Ayrıca meslek etiği ile ilgili olarak bazı kavramları kullandıkları fakat net bir bilgiye sahip olmadıkları, meslek etiği kodlarının bilgisine sahip olmadıkları sonuçlarına ulaşılmıştır.Anahtar Kelimeler:Eğitim, Etik, Felsefe, Eğitim Felsefesi, Etik Görüş, Öğretmen, İlköğretim.Master Thesis Evaluation of the Effect of In-Service Training Activities Conducted in the Framework of Professional Development on Teacher Qualification(2021) Azdir, Muhammed; Yayla, AhmetTürkiye, uzun bir dönemdir öğretmenlerinin niteliklerinin artması için bir arayış içerisindedir. Söz konusu bu arayış öğretmen eğitiminin de istikrarlı bir yörüngeye oturma çabasının zorluklarını doğal olarak kendi içerisinde barındırmaktadır. Bu çaba çerçevesinde eğitim camiası son dönemde mevcut öğretmen kadrosunun niteliğini artırmak için daha derin bir arayış içerisine girmiştir. Hizmet içi eğitimler bağlamında mevcut çalışan öğretmenlerin niteliklerini artırmak ülkenin geleceği adına oldukça önemli görülmektedir. Bu çerçevede, bu araştırmanın temel amacı öğretmenlerin, mesleki gelişim için gerçekleştirilen hizmet içi eğitim çalışmalarının öğretmen niteliğine olan etkisi hakkındaki görüşlerini ortaya çıkararak bir durum değerlendirmesi gerçekleştirmektir. Türkiye'nin, 2023 ve daha ileri hedeflerine ulaşabilmesi ve toplumda yaşanan problemlerin azaltılabilmesi için öğretmen kalitesinin çağın ihtiyaçlarına ve ülkenin kendi iç dinamiklerine uygun bir şekilde artırılması önemlidir. Bunun için de öğretmenlerin mesleki gelişimleri için yapılan hizmet içi eğitim çalışmalarının niteliği hakkında bir durum değerlendirmesi yapılmasının faydalı olacağı düşünülmüştür. Araştırma, nitel araştırma yöntemlerinden biri olan durum çalışması deseni ile gerçekleştirilmiştir. Veri toplama süreci görüşme yöntemi kullanılarak sürdürülmüştür. Yarı yapılandırılmış görüşme formu veri toplama aracı olarak kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu teşkil eden 15 öğretmen, ölçüt ve maksimum çeşitlilik örneklemeleri kullanılarak belirlenmiştir. Veri analizinde, içerik analizi tekniği kullanılmıştır. Araştırmanın bulgu ve sonuçlarında; Türkiye'deki öğretmen profilinin niteliğinin artması için hem öğretmenlerin hem de eğitim örgütlerinin sorumluluk alması gerektiği, gerçekleştirilen hizmet içi eğitimlere yönelik önemli reformlar yapılması gerektiği, reformların gerçekleşmesinin önündeki engellerin aşılmasının elzem olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır. Anahtar sözcükler: eğitim, öğretim, öğretmen, mesleki gelişim, hizmet içi eğitim.Master Thesis Examining the Poems of Mehmet Akif Ersoy in View of Educating the Values(2014) Küçükkaya, Cihat; Yayla, AhmetBu çalıĢmanın temel amacı, Mehmet Akif Ersoy „un Ģiirlerinde geçen değerler ile ilköğretim II. kademe Sosyal Bilgiler 6. sınıf ders kitabında geçen değerleri karĢılaĢtırmak ve içerik analizi yöntemiyle sonuca ulaĢmaya çalıĢmaktır. Akif‟in Ģiirlerinde geçen değerlere yüklediği anlamları irdelemek, tanımlamak, yorumlamak, günümüz eğitim programlarına ve özelde eğitim programlarının muhatabı olan bireye bu değerler vasıtasıyla katkı sunmaya çalıĢmaktır. AraĢtırma tarama modelindedir. Ġçerik analizi yöntemiyle Ģiirlerde geçen değerler tanımlanmıĢ, Ģiirlerden bu değerlerle ilgili örnekler alınarak yorumlanmıĢ ve değerler eğitimi açısından incelenmiĢtir. Mehmet Akif Ersoy‟un Ģiirlerinde iĢlediği değerlerin ilköğretim II. kademede okutulan Sosyal Bilgiler ders ki tabında geçen değerlerle hangi sıklıkta tekrar edildiği ve birbirleriyle ne derece örtüĢtüğü tespit edilmiĢtir. Safahatta geçen değerlerle Sosyal Bilgiler 6. sınıf ders kitabında geçen değerler kıyaslanarak incelenmiĢtir. Akif‟in eserlerinde sıklıkla gündeme getirdiği değerlerin yeni nesiller tarafından anlaĢılmasına katkı sağlayacağı düĢünülmektedir Anahtar Sözcükler: Sosyal Bilgiler, Değerler, Safahat, Mehmet AkifArticle Hayat Boyu Öğrenme Hakkındaki Öğretmen Görüşlerinin İncelenmesi(2024) Çiftçi, Serkan; Sağlam, Abdulkadir; Yayla, Ahmet; Erbasan, ÖmerModern dünya çok yönlü ve giderek karmaşıklaşan bir yapıya doğru ilerlemektedir. Bu süreçte, bilgi toplumundan beceri toplumuna geçiş olacağını ve geleceğin becerilerine odaklanılacağı öngörülmektedir. Bu beceriler, her bireyin kişisel gelişimi, kariyer gelişimi, işi ve sosyal entegrasyonu ile aktif vatandaşlığı için gereklidir. Bu süreçte yaratıcılık, eleştirel düşünme, problem çözme, girişimcilik, duyguları yönetme, karar verme gibi becerilerin geliştirilmesi de önemlidir. Başarılı olmak ve geleceğin becerilerini geliştirmek için hayat boyu öğrenme ve kişisel gelişimi sürekli hale getirmek büyük önem arz etmektedir. Çalışmanın amacı, lisansüstü eğitimine devam eden ve lisansüstü eğitimini tamamlamış öğretmenlerin hayat boyu öğrenmeye ilişkin algılarını belirlemektir. Araştırma, nicel bir araştırma türü olan tarama deseninde betimsel bir araştırma olarak tasarlanmıştır. Çalışmanın örneklemi, 2020-2021 eğitim-öğretim yılında Van ilinde görev yapan ve amaçlı örnekleme yöntemlerinden ölçüt örnekleme kullanılarak seçilen 374 öğretmenden oluşmaktadır. Veriler \"Hayat Boyu Öğrenme Ölçeği\" ile toplanmış ve gerekli izinlerle kullanılmıştır. Elde edilen veriler öğretmenlerin demografik özelliklerinin değerlendirilmesinde sıklık ve yüzde gibi tanımlayıcı istatistiklerle analiz edilmiş, verilerin analizinde de parametrik olmayan test uygulamaları kullanılmıştır. Çalışmanın bulgularına göre, araştırmaya katılan öğretmenler, hayat boyu öğrenmenin uzun vadeli sürdürülebilirliği konusunda olumlu bir görüş belirtmişler ve hayat boyu öğrenmenin uzun vadede toplum üzerinde olumlu etkilerinin olabileceğini ifade etmişlerdir. Yirmi birinci yüzyılın ihtiyaçları doğrultusunda hayat boyu öğrenme konusunda farkındalık yaratmak için öğretmenlerin ve öğrencilerin çağın becerilerine sahip olmalarını sağlamak için çeşitli çalışmalar yapılabilir. Bu nedenle eğitim sistemlerinin ve bireylerin yaşam öğrenmenin önemini anlamaları ve onu bir hayat felsefesi haline getirmeleri esastır.Article Hayat Boyu Öğrenmeye İlişkin Akademisyen ve Öğretmen Görüşleri(2021) Sağlam, Abdulkadir; Yayla, Ahmet; Çiftçi, SerkanAraştırmada lisansüstü öğrenime sahip eğitim çalışanlarının hayat boyu öğrenmeye ilişkin görüşlerini ortaya koymak amaçlanmıştır. Durum çalışması olarak desenlenen çalışmada veriler 5’i akademisyen, 10’u ise lisansüstü öğrenime sahip öğretmen olmak üzere toplamda 15 eğitimciden araştırmacılar tarafından geliştirilen ve 6 sorudan oluşan yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanılmıştır. Elde edilen veriler içerik analizi yöntemiyle analiz edilmiştir. Çalışmanın sonuçlarına göre, çalışmaya katılan eğitimcilerin genel olarak hayat boyu öğrenmenin sürdürülebilirliğine karşı olumlu tavır sergiledikleri ve hayat boyu öğrenmenin toplumsal ve bireysel etkilerinin eğitim desteği ile daha da arttırılabileceğini ortaya koyduklarını vurgulamış, teknolojideki gelişmelerin eğitim ortamlarında da kullanılmasını sağlayacak adımların atılması gerektiğini ifade ettikleri görülmüştür. Araştırmaya katılan öğretmen ve akademisyenler, hayat boyu öğrenmeye devam ettiklerinden, çalışmadaki görüşme sorularına verdikleri yanıtlar paralellik göstermektedir. Bu kapsamda ülkemizde de 21. yy ihtiyaçlarına uygun olarak hayat boyu öğrenme konusunda farkındalık oluşturarak bireylerin çağın becerilerine sahip olmasını sağlayacak adımların atılması gerekliliği belirlenmiştir. Ayrıca topyekûn bir kalkınma için bireylerin ihtiyaçlarına göre hayatlarının farklı dönemlerinde hangi öğrenmeleri gerçekleştireceklerinin bilincinde olmaları adına “hayat boyu öğrenme okuryazarlığı” nın kazandırılması önem arz etmektedir.Article Hizmet İçi Eğitimlerin Öğretmen Niteliğine Olan Etkisinin Değerlendirilmesi(2023) Salihoğlu, Muhammed; Yayla, AhmetTürkiye, uzun bir dönemdir öğretmenlerinin niteliklerinin artması için bir arayış içerisindedir. Söz konusu bu arayış öğretmen eğitiminin de istikrarlı bir yörüngeye oturma çabasının zorluklarını doğal olarak kendi içerisinde barındırmaktadır. Bu çaba çerçevesinde eğitim camiası son dönemde mevcut öğretmen kadrosunun niteliğini artırmak için daha derin bir arayış içerisine girmiştir. Hizmet içi eğitimler bağlamında mevcut çalışan öğretmenlerin niteliklerini artırmak ülkenin geleceği adına oldukça önemli görülmektedir. Bu çerçevede, bu araştırmanın temel amacı öğretmenlerin, mesleki gelişim için gerçekleştirilen hizmet içi eğitim çalışmalarının öğretmen niteliğine olan etkisi hakkındaki görüşlerini ortaya çıkararak bir durum değerlendirmesi gerçekleştirmektir. Türkiye’nin, 2023 ve daha ileri hedeflerine ulaşabilmesi ve toplumda yaşanan problemlerin azaltılabilmesi için öğretmen kalitesinin çağın ihtiyaçlarına ve ülkenin kendi iç dinamiklerine uygun bir şekilde artırılması önemlidir. Bunun için de öğretmenlerin mesleki gelişimleri için yapılan hizmet içi eğitim çalışmalarının niteliği hakkında bir durum değerlendirmesi yapılmasının faydalı olacağı düşünülmüştür. Araştırma, nitel araştırma yöntemlerinden biri olan durum çalışması deseni ile gerçekleştirilmiştir. Veri toplama süreci görüşme yöntemi kullanılarak sürdürülmüştür. Yarı yapılandırılmış görüşme formu veri toplama aracı olarak kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu teşkil eden 15 öğretmen, ölçüt ve maksimum çeşitlilik örneklemeleri kullanılarak belirlenmiştir. Veri analizinde, içerik analizi tekniği kullanılmıştır. Araştırmanın bulgu ve sonuçlarında; Türkiye’deki öğretmen profilinin niteliğinin artması için hem öğretmenlerin hem de eğitim örgütlerinin sorumluluk alması gerektiği, gerçekleştirilen hizmet içi eğitimlere yönelik önemli reformlar yapılması gerektiği, reformların gerçekleşmesinin önündeki engellerin aşılmasının elzem olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır.Master Thesis Investigation Into the Stories and Fairy Tales in Çocuk Duygusu and Çocuk Dünyasi Magazines in Terms of Values Education(2019) Kaya, Sümeyye; Yayla, AhmetBu araştırmanın temel amacı, II. Meşrutiyet yıllarında yayımlanan Çocuk Duygusu ve Çocuk Dünyası dergilerinde yer verilen hikâye ve masalların barındırdığı değerlerin eğitim açısından incelenmesidir. Araştırma kapsamında birincil kaynak olarak II. Meşrutiyet yıllarında en uzun ömürlü ve farklı dünya görüşlere sahip iki adet çocuk dergisi incelendi. Tarihsel belge niteliğindeki bu dergilerin incelenmesinde tarihsel araştırma ve doküman taranması modeli kullanıldı. Elde edilen veriler, Erol Güngör'ün değerler sınıflaması esas alınarak tasnif edildi ve değerlendirildi. Çeşitli kütüphanelerden toparlanan birincil kaynaklar incelendi, araştırma kapsamında değerlendirilebilecek veriler tasnif ve analiz edildi. Araştırma konusu dergilerde yer verilen hikâyelerde hangi değerlerin öne çıkarıldığı tespit edildi. İşlenen değerlerle yetiştirilmek istenen insan tipinin yeterlilikleri belirlenmeye çalışıldı. Bu niteliklerin günümüz insan yetiştirme sisteminde yer alan hedeflerle uyumu araştırıldı.. Her iki dergide de, değerlendirmede esas alınan tasnifteki değerlerin çoğuna ilişkin içeriğe rastlandı. En sık karşılaşılan değerin başında 'sosyal' ve 'ahlaki' değerler' gelmektedir. Hikâyelerde yoğun bir şekilde işlenen değerlerin ağırlığını sosyal değerler teşkil eder. Bunların içinde vatan sevgisi ön plana çıkarılmıştır. Bilimsel değerlerin de kısmen önemsendiği görülür. Dergilerde en zayıf kalmış değerler alanının 'estetik' ve 'dini' değerler olduğu söylenebilir. Elde edilen veriler ayrıca Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi kapsamında değerlendirildi. Çocuk dergilerinin hedeflediği insan tipiyle bu yeterlik çerçevesinin önemli oranda uyuştuğu görüldü. Günümüzde değerler eğitimi yeniden ön plana çıktı ve önem kazandı. Bu araştırma geçmişten günümüze değerlerin gelişimini ve değişimini incelemesi açısından önemlidir. Bu alanda yapılan az sayıda çalışmadan biri olması yönüyle de özgün bir çalışmadır.Doctoral Thesis Madrasahs in the Context of Educational Programs and Educational Philosophy (education During the Ottoman Period)(2021) Karahan, Osman; Yayla, AhmetMedreseler, Osmanlı ve diğer Müslüman ülkelerde asırlarca eğitimin merkez kurumu olmuştur. Bu kurumlar, İslam eğitim tarihinde ve medreselerin profesyonel örneklerinin faaliyet gösterdiği dönemlerde, bugün bile fikirlerinin ve eserlerinin geçerliliği devam eden bilim insanları yetişmiştir. Medreseler, belirli bir dönem için de olsa eğitime dair ihtiyaçları karşılamış yani kendilerinden bekleneni yerine getirmiştir. Aynı zamanda sosyo-kültürel bir kurum olan medreselerin, tarihi birer olgu olan toplum ve devlet ile tarihi bir varlık olan insan açısından, günümüze bakan yönlerinin var olması normal bir durum hatta bir gerekliliktir. Bu nedenle medrese eğitiminin hem eğitim bilimleri bağlamında tam olarak açıklanması hem de günümüz eğitimindeki paradigma ve felsefe tartışmaları ile yeni uygulama arayışlarında, İslam eğitim anlayışından ve medreselerden çıkarımlar yapılması gerektiği düşünülmektedir. Medreselerin ele alındığı bu çalışmanın temel amacı, medreselerin bütüncül bir yaklaşımla ve güncel eğitim bilimleri ile eğitimin önemli iki boyutu olan eğitim programları ve eğitim felsefesi açısından detaylıca açıklanmasıdır. Bu bağlamda, medreselerin her boyutuyla ele alınarak bu kurumların etkisinin, öneminin ve yapısının ortaya konulması, medrese eğitim anlayışının ve öğretim pratiğinin, eğitim programları ile eğitim felsefesi bağlamında tartışılması ve medreselerin kapatılma sürecinin incelenmesi amaçlanmıştır. Nitel model ile tasarlanan bu araştırma, tarihi (survey) tarama yöntemi ile yürütülmüş ve kaynaklar doküman analizi ile incelenmiştir. Bu bağlamda medreselerle ilgili kitaplar, tezler, makaleler, raporlar, hatıralar, seyahat günlükleri, biyografiler, arşiv belgeleri ve vakfiyeler gibi hemen her türlü kaynak araştırmaya dahil edilmiştir. Araştırmaya dahil edilen çok sayıda doküman eğitim, eğitim programları ve eğitim felsefesi açısından bağlamsal (amaçlı) okuma ile incelenmiştir. Araştırmada elde edilen bilgilere göre medreseler, günümüz okullarından her anlamda farklı bir yapıdadır. Medrese eğitim anlayışı ve İslam eğitim felsefesi, güncel eğitim felsefelerinden ve felsefi akımlarından bazı izler taşısa da büyük oranda kendine özgü bir yapıya sahiptir. Medreseler birçok yönden sosyo-kültürel bağları ve etkileri olan, çok yönlü bir yapıya sahip sosyal kurumlardır. Medrese eğitimi, insanın iki zıt kutbu olan madde ile mana arasında, dengeli bir yerde konumlanmasını sağlamaya çalışan ve özellikle de değer bağlamını öne çıkaran bir yapıdadır. MEB'in 2023 Eğitim Vizyonu ile gündeme getirdiği çift kanat vurgusu da aslında medrese eğitiminde var olan bir gerçekliktir. Medreseler insanın her alanda vasat bir duruş kazanmasını ve insana dair tüm özelliklerin dikkate alındığı yani bir bütün olarak insanın muhatap alınıp her açıdan ilerleme kaydettiği bir şekilde eğitilmesini amaçlamaktadır. Dolayısıyla medreselerde, eğitimin ihtiyaçları açısından da insanın maddi ve manevi tüm ihtiyaçlarının dikkate alındığı bir yapı söz konusudur. Medrese eğitiminin hedef insan modeli de insan-ı kâmil anlayışıdır. Bu açıdan günümüz eğitim sorunlarından olan değerler eğitimi, medreselerin öncelik verdiği bir alandır ve bu açıdan örnek bir bakış açısı ile uygulamalar içermektedir. Yine araştırma ile medreselerde bir döneme kadar da olsa dini ilimler ile beşeri ilimlerin bir arada verildiği görülmüştür. Bu eğitim kurumlarında, eğitim program tasarımı yaklaşımları açısından konu alanı merkezli bir yapının, program tasarım çeşitlerinden de konu tasarımı ve disiplin tasarımı benzeri bir yapının olduğu görülmüştür. İçerik düzenleme yaklaşımları açısından ise doğrusal bir modelleme ile piramit modeline benzer bir yapının medreselerde olduğu söylenebilir. Araştırma sonucunda, medrese öğretiminde sadece takrir ve ezber tekniğinin kullanılmadığı bunun yanında tahlil-tenkit, şerh-izah, sokratik yöntem, münazara, müzakere ve tartışma-cedel gibi farklı yöntem ve tekniklerin de kullanıldığı görülmüştür. Ayrıca medreselerde bireysel farklılıklara dikkat edildiği ve buralardaki kitap-kur sisteminin, öğrencilerin bireysel öğrenme hızına göre ilerlemesine müsaade ettiği fark edilmiştir.Article Nitelikli Öğretmenlerin Yetiştirilme Sürecinde Yeni Arayışlar: Sorunlar ve Çözüm Önerileri(2015) Yayla, AhmetEğitimciler, çok farklı görüş, tutum ve algıya sahip olsalar bile, öğretmenin sistemdeki önemi ve öğretmen adayının yetiştirilmesi sürecinin önemi noktasında fikir birliği içerisindedirler. Öğretmenin yetiştirilme sürecinde öğretmene kazandırılacak mesleki yeterliliklerin ve donanımın niteliği doğrudan eğitim-öğretim sürecinin niteliğini de belirleyecektir. Nitelikli öğretmen yetiştirilmesi eğitim sisteminin başarılı olmasında önemli kriterlerden biridir. Bu yazıda, eğitim sistemimizde nitelikli öğretmen yetiştirme süreci sorgulanmaya, öğretmen yetiştirme sürecinde var olan sorunlar tespit edilmeye ve bu doğrultuda çözüm önerileri ileri sürülmeye çalışılacaktır.Article Ortaöğretim 9. Sınıf Fizik Öğretim Programının Tyler'ın Hedefe Dayalı Değerlendirme Modeline Göre Değerlendirilmesi(2016) Kotluk, Nihat; Yayla, AhmetBu çalışmada 2013 yılında TTKB tarafından güncellenen ortaöğretim 9. sınıf fizik öğretim programında yer alan kazanımlar dikkate alınarak öğrencilerin bu kazanımlara ulaşma düzeyi belirlenmiştir. Çalışmada Tyler'ın hedefe dayalı değerlendirme modeli kullanılmıştır. Araştırma 2014-2015 eğitim-öğretim yılında Van ili merkezinde bir lisenin 9. sınıfında okuyan 32 öğrenci ve 1 öğretmen ile 10 haftalık bir süreçte yürütülmüştür. Veri toplama aracı olarak gözlem, görüşme ve başarı testi kullanılmıştır. Geçerlik ve güvenirlik çalışması yapılan başarı testi araştırmacı tarafından geliştirilmiştir. Başarı testi hem ön-test hem de son-test olarak uygulanmıştır. Kazanımların ulaşılma düzeyinin belirlenmesinde madde güçlük indeksi kullanılmıştır. Verilerin analizinde ilişkili örneklemler için t-testi, gözlem ve görüşme verileri için betimsel analiz kullanılmıştır. Son olarak programın öğrenci başarısı üzerindeki etkisine Cohens' d testi ile bakılmıştır. Çalışmada ön-test ile son-test puan ortalamaları arasında son-test lehine anlamlı fark bulunmuştur. Ancak çalışmada öğrencilerin programda yer alan 13 kazanımdan sadece 5'ine ulaştığı ve bu haliyle kazanımların sadece % 38'ine ulaşıldığı belirlenmiştir. Öğretmen, programın mevcut şartlarda uygulanmasının zor olduğunu belirtmiştir. Dolayısıyla programda belirlenen kazanımları kazandırmada daha etkili öğrenme-öğretme süreçlerinin tasarlanması, deneyler ve etkinlikler için okulda laboratuvar bulunmaması durumunda aynı kazanımı kazandırmayı sağlayacak alternatif yöntem ve tekniklerin program içerisinde belirtilmesi gerekmektedir.Doctoral Thesis Perception and Attitudes of Teachers and Prospective Teachers Toward the Value of Justice in Social Studies Course(2021) Yeşil, Serdar; Yayla, Ahmet; Zırhlıoğlu, GürolBu araştırmanın temel amacı, ilk ve ortaokullarda sosyal bilgiler derslerini veren öğretmenler ile gelecekte verecek olan öğretmen adaylarının adalet değerine yönelik algı ve tutumlarının belirlenmesidir. Karma yöntemin kullanıldığı bu araştırmanın modeli sıralı açıklayıcı desendir. Bu araştırmanın evrenini, 2019-2020 eğitim-öğretim yılında, Van ili merkezindeki ilk ve ortaokullarda görev yapan sınıf ve sosyal bilgiler öğretmenleri ile Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde öğrenim gören sınıf eğitimi ve sosyal bilgiler eğitimi bölümü öğrencileri oluşturmaktadır. Araştırmanın nicel boyutunda uygun örnekleme yöntemi, nitel boyutunda ise amaçlı örnekleme yöntemlerinden maksimum çeşitlilik örneklemesi yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın verileri araştırmacı tarafından geliştirilen KBF, AAÖ, ATÖ ve yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılarak toplanmıştır. Ölçek formları ile toplanan nicel verilerin analizinde, parametrik testler kullanılmıştır. Araştırmanın nitel boyutundaki verilerin analiz edilmesinde içerik çözümlemesi tekniği kullanılmıştır. Araştırmanın nicel sonuçlarına bakıldığında, öğretmen ve öğretmen adaylarının adalet değerine ilişkin algılarının yüksek düzeyde olduğu belirlenmiştir. Ayrıca öğretmen ve öğretmen adaylarının adalet değerine ilişkin algıları ve tutumları arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu belirlenmiştir. Araştırmanın nitel sonuçları incelendiğinde, öğretmen ve öğretmen adaylarının `adalet ve adaletli birey' olgularını en çok 'hakkaniyet/hakkaniyetli olma' ile ilişkilendirdikleri belirlenmiştir. Katılımcıların kendilerini genelde adaletli olarak değerlendirdikleri, adaletli olmadıklarını ya da olamadıklarını düşünen katılımcıların ise bu şekilde düşünmelerini; insanlarla ilişkilerinin bozulmasını istememe, zarar görme kaygısı, karşıdaki kişinin de adaletli olmaması gibi nedenlerle açıkladıkları tespit edilmiştir. Öğretmen ve öğretmen adaylarının adalet değeri konusunda doğru beslenebilmelerini temin etmek üzere, adalet değeri ve eğitimi odaklı eser üretme ve yayın çalışmalarına gidilmesi sağlanabilir. Öğretmen, öğrenci ve ebeveynlerin adalet değerine yönelik algı ve tutumlarını belirlemeyi amaçlayan karşılaştırmalı araştırmalar yapılabilir.Master Thesis The Relationship Between High School Teachers' Organizationalinternal Image Perceptions and Organizational Commitment(2019) Saylık, Gülnihal; Yayla, AhmetBu araştırmanın amacı, liselerde (ortaöğretim okullarında) görev yapan öğretmenlerin görüşlerine göre okullarının iç imaj algıları ile örgütsel bağlılık düzeyleri ve bunlar arasındaki ilişkiyi belirlemektir. Araştırma ilişkisel tarama modelindedir. Araştırmanın evreni Nevşehir ili ve ilçelerindeki liselerde görev yapan öğretmenlerdir. Araştırmada hedef evrenden örneklem seçilerek uygulama yapılmış ve 333 öğretmene ulaşılmıştır. Bu araştırmada, liselerde görev yapmakta olan öğretmenlerin örgütsel iç imaj algılarını belirlemek için araştırmacı tarafından geliştirilen Örgütsel İç İmaj Algı Ölçeği, örgütsel bağlılık düzeyini belirlemek için ise Balay (2000) tarafından geliştirilen 'Örgütsel Bağlılık Ölçeği' kullanılmıştır. Araştırmada şu bulgulara ulaşılmıştır: Katılımcıların görüşlerine göre, öğretmenler okullarına yönelik yüksek düzeyde olumlu bir iç imaj algısına sahiptir. Fen ve Anadolu liselerinde görev yapmakta olan öğretmenlerin okullarına yönelik geliştirdikleri iç imaj algısı meslek liseleri çalışanlarına göre daha yüksek ve olumludur. Öğretmenlerden oluşan katılımcılardan erkekler ve yönetici konumunda olanlar okullarına yönelik daha olumlu bir iç imaj algısına sahiptir. Okullar öğretmen sayısı bakımından kalabalıklaştıkça öğretmenlerin okullarına yönelik iç imaj algıları olumsuz olmaktadır. Öğretmenlerin iç imaj alt boyutlarında sahip oldukları görece en düşük algı okullarındaki eğitimin kalitesine ilişkin imaj boyutundadır. Eğitim kalitesine yönelik imaj bakımından Anadolu-Fen liselerinde görev yapmakta olan öğretmenler, meslek liselerinde çalışan öğretmenlerden daha olumlu bir algıya sahiptirler. Öğretmenler okullarına yönelik orta düzeyde bağlılık geliştirmişlerdir. Meslek liselerinde görev yapmakta olan katılımcıların uyum bağlılık düzeyleri Fen ve Anadolu liselerinde görev yapmakta olan katılımcıların uyum bağlılık düzeylerinden daha yüksektir. Uyum bağlılığı dışındaki gerek bağlılık toplam gerekse özdeşleşme ve içselleştirme alt boyutlarında ise durum tam tersidir. Erkek katılımcıların örgütsel bağlılık düzeyleri kadın katılımcılara, benzer biçimde yönetici olan katılımcıların da öğretmen katılımcılara göre örgütsel bağlılık düzeyleri oldukça yüksektir. Okulların öğretmen sayısı azaldıkça öğretmenlerin okullarına ilişkin bağlılık düzeyleri yükselmektedir. Öğretmenlerin görüşlerine göre, liselere ilişkin örgütsel iç imaj algı düzeyi ile örgütsel bağlılık düzeyleri arasında orta düzeyde, anlamlı ve pozitif bir ilişki mevcuttur. Katılımcıların okullarına yönelik iç imaj algı düzeyinin artması, okullarına yönelik geliştirdikleri örgütsel bağlılık düzeylerini artırmaktadır. Öğretmenlerin iç imaj algısının olumlu yönde artması, öğretmenlerin uyum bağlılıklarını düşük düzeyde de olsa azaltmaktadır. Anahtar Kelimeler: Örgütsel imaj, Örgütsel iç imaj, örgütsel bağlılık