Browsing by Author "Yeşilova, Yavuz"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
speacialist-thesis.listelement.badge Assessment of Clinical and Anti Inflammatory Effects of Probiotic Supplementation in Patients With Atopic Dermatitis(2009) Yeşilova, Yavuz; Çalka, ÖmerGiriş: Probiyotikler içerdiği yeterli sayıda canlı, tanımlanmış mikroorganizma ile konağın mikroflorasını değiştirerek konağa faydalı etkileri olan bakterilerdir. Probiyotikler birçok hastalığın tedavisinde kullanılmakla birlikte dermatoloji alanında alerjik hastalıkların (AD, ürtiker vs) hem profilaksisinde hem de aktif tedavisinde kullanılmaktadır. Probiyotiklerin AD'nin tedavisinde etkili olduğunu çeşitli çalışmalarda belirtilmiştir.Amaç: AD klinikte sık karşılaşılan ve tekrarlayan kronik bir hastalıktır. Probiyotiklerin AD tedavisindeki etkinliğini değerlendirmek için bu çalışma planlandı. Probiyotik ve kontrol grubunda hem tedavi öncesi hem de tedavi sonrası olguların SCORAD indeksleri çıkarıldı, deri prick testleri yapıldı ve serum IL-2, IL-4, IL-5, IL-6, IL-10, TNF-alfa, IFN-gama, ECP, total ve spesifik IGE düzeylerine bakılarak probiyotiklerin hem klinik hem de antiinflamatuar etkinliğini araştırmayı amaçladık.Materyal ve Metod: Çalışmamızın olguları, SCORAD indeksi değerlerine göre orta-şiddetli derecede, yaşları 1-13 arasında değişen 40 AD hastasından oluşmaktadır. 1 hasta çalışmaya tamamlayamadı. Olgular iki grubtan oluşmaktadır. Probiyotik grubu 15 erkek ve 5 kız olmak üzere 20 olgu, plasebo grubu 11 kız ve 8 erkek olmak üzere 19 olgudan oluşmaktadır. Probiyotik grubu olgularına klasik tedavi (antihistaminikler, topikal kortikosteroidler ve nemlendiriciler) ile birlikte 8 hafta boyunca 2 milyar 4 cins probiyotik bakterisi (Bifidobacterium bifidium, L. acidopHilus, L. casei ve L. salivarus), plasebo grubu olgularına ise klasik tedavi ile birlikte kaymağı alınmış süt tozu ve dekstroz verildi. Tedavi öncesi olguların SCORAD indeksleri çıkarıldı, deri prick testleri yapıldı, serum IL-2, IL-4, IL-5, IL-6, IL-10, IFN-gama, TNF-alfa, ECP, total ve spesifik IgE düzeyleri bakıldı. Tedavi öncesi olgulara yapılan bütün işlemler 10 hafta sonra tekrarlandı.Bulgular: Probiyotik grubunda tedavi sonrası ortalama ve standart sapma SCORAD indeksindeki ve deri prick testi pozitiflik oranındaki azalma, plasebo grubuna göre daha fazla tespit edildi (p<0.05). Probiyotik grubunda tedavi sonrası serum IL-2, IL-4, IL-5, IL-6, IL-10, TNF-alfa, IFN-gama ve ECP düzeylerinde düşme olurken, plasebo grubunda IL-2, IL-4, IL-5, TNF-alfa düzeylerinde düşme oldu (p>0.05). Probiyotik grubunda tedavi sonrası serum IgE düzeylerindeki azalma, plasebo grubuna göre daha fazla gözlemlendi (p>0.05). Probiyotik grubunda hem alerjik hem de nonalerjik olguların tedavi sonrası ortalama ve standart sapma SCORAD indeksindeki azalma, plasebo grubuna göre daha yüksekti. Probiyotik grubu ile plasebo grubu arasında olguların serumlarında egg white, milk, pitriyosporum orbikulare ve dermatopHagoides farinea alerjenlerine karşı tedavi öncesi ile tedavi sonrası oluşan spesifik IgE oranları arasında farklılık olmadığı saptandı (p>0.05).Sonuç: Probiyotik verilen grupta SCORAD indeksi, deri prick testi pozitifliği, serum IgE düzeylerini azaltmada etkili olduğu ancak serum IL-2, IL-4, IL-5, IL-6, IL-10, TNF-alfa, IFN-gama, ECP, spesifik IgE düzeylerine etkili olmadığı saptanmıştır.Anahtar sözcükler: Probiyotik, atopia, SCORAD indeksi, prick testi, sitokin, IgEArticle Determination Factors of Affecting the Risks of Non-Recovery in Cutaneous Leishmaniasis Patients Using Binary Logistic Regression(2018) An, Isa; Aksoy, Mustafa; Yeşilova, Abdullah; Yeşilova, YavuzAim: This article aimed to make an assessment by applying the binary logistic regression from the studies reported for cutaneous leishmaniasis patients in the province of Şanlıurfa.Material and Methods: The age and sex, the type, localization, diameter and number of lesions as well as treatments of 8000 cutaneous leishmaniasis patients were retrospectively recorded in this study. The risk of non-recovery for intralesional (IL) and intramuscular (IM) groups according to independent variables were assessed using a binary logistic regression.Results: While there was no difference in non-recuperation risk of IL group between genders, males were 39.4% more likely to recuperate than females among the patients belonging to IM groups. All age groups, non-recuperation risk of children were decreased according to the reference level in IL group. As for the IM treatment, non-recovery risk was considered statistically insignificant. During the disease of the patients receiving both IL and IM treatments, non-recuperation risk of the patients of all-week groups was high according to the reference level. When the head and neck region was taken as reference level, the regions with the highest non-recuperation risk of the lesion for IL and IM was identified as generalized and trunk, respectively.Conclusions: The treatment success rate is inversely proportional with the lesion duration in both IL and IM treatments. There was decreasing in the success rates of both treatments as a result of an increased in lesion size. Increased lesion diameter results in decreased success rates with both treatments.