Browsing by Author "Yener, Zabid"
Now showing 1 - 7 of 7
- Results Per Page
- Sort Options
Other Bir İnekte Renal Cell Carcinoma(2001) Yener, ZabidBu raporda, 11 yaşındaki bir inekte belirlenen renal cell carcinoma tanımlandı. Makroskobik olarak, sağ böbreğin bir lobçuğunda beyazımtırak-gri renkte, 1-2 cm çapında ve iyi sınırlı tümöral kitleler görüldü. Daha çok kortekste yerleşmiş olan bu kitleler, kaliks renalise kadar yayılmıştı. Mikroskobik incelemelerde tümörün renal cell carcinoma olduğu saptandıArticle Bir Köpekte Leyomiyosarkom Olgusu(2001) Yüksel, Hayati; Atasoy, Nazmi; Yener, Zabid; Alkan, İsmailBu raporda 3 yaşlı, erkek, melez bir köpeğin sırt bölgesinde görülen leyomiyosarkom olgusu tanımlanmaktadır. Tümör makroskobik olarak 8x3x3 cm boyutlarında soliter, subkutan yerleşimli ve grimtirak-beyaz renkte olup lobüllü bir yapıya sahipti. Mikroskobik incelemelerde tümör bol sitoplazmalı, küt uçlu ve sentral çekirdekli anaplastik hücrelerden oluşmuştu. İmmunohistokimyasal olarak araştırılan düz kas aktin, desmin, vimentin ve S-100 proteini tümör markerlerinden sadece vimentin pozitif bulundu.Other Bir Koyunda Hepatosellüler Karsinom(2001) Erer, Hüdaverdi; Yener, ZabidBu raporda, 4 yaşındaki bir koyunda belirlenen HSK' olgusu tanımlandı. Makroskobik olarak, karaciğerin sağ lobunda grimtırak beyaz renkte, 1,7x1,5x1cm boyutlarında ve sınırlı soliter tümoral bir kitle görüldü. Mikroskobik olarak, tümör hücreleri genellikle solid yapılar, kimi bölgelerde de hepatik kordonlar oluşturmuştu. Tümör, az diferensiye solid HSK' olarak teşhis edildi. İmmunohistokimyasal olarak, tümör markerlerinden alpha-fetoprotein (AFP), karsinoembriyonik antijen (CEA), sitokeratin ve hepatit B virusu yüzey antigeni (HbsAg) araştırıldı. Bunlardan AFP tümör hücrelerinde, CEA ve sitokeratin ise sadece safra kapillarında pozitif bulundu.Other Bir Van Kedisinde Bronşiyoloalveoler Karsinom(2001) Yüksel, Hayati; Tütüncü, Mehmet; Akkan, Hasan Altan; Yener, ZabidBu raporda; dört yaşlı, dişi bir Van kedisinde belirlenen bronşiyoloalveolar karsinom tanımlandı. Makroskobik olarak, bütün akciğer loblarında, 1-3 mm çapında ve gri renkte çok sayıda tümör odakları gözlendi. Diyaframada ve pariyetal plörada 1-5 mm çapında tümörün implantasyon odaklarına rastlandı. Bronşiyal ve mediastinal lenf düğümlerinde metastatik tümöral odaklar belirlendi. Mikroskobik olarak, neoplastik hücreler papillar ve glandular yapılar oluşturmuştu. Sitokeratin, vimentin, karsinoembriyonik antijen, alfa-1-antitripsin ve proliferative cell nuclear antigen (PCNA) gibi bazı tümör markerleri immunohistokimyasal olarak araştırıldı. Bunlardan, sitokeratin ve PCNA pozitif bulundu.Other Bir Van Kedisinde Hepatosellüler Karsinom(2001) Keles, Ihsan; Karaca, Mehmet; Yener, ZabidBu raporda, 5 yaşlı dişi bir Van kedisinde belirlenen generalize metastazlı hepatosellüler karsinom olgusu tanımlandı. Makroskobik olarak, karaciğer, dalak, akciğer, böbrekler, karın boşluğu ve deri altında 1mm-6 cm çapına varan, grimtırak-beyaz renkte tümöral nodüller belirlendi. Mikroskobik olarak, tümör hücreleri solid, kordon ve trabeküler yapılar oluşturmuştu. Neoplastik hücreler genellikle poligonal ve veziküler çekirdekli olup çok sayıda mitotik figürlere sahipti. İmmunohistokimyasal olarak tümör markerlerinden alfa-fetoprotein (AFP), sitokeratin, düz kas aktin (SMA) ve faktör VIII'e ilişkin antijen (FVIII-Rag) araştırıldı. Bunlardan AFP ve SMA pozitif bulundu. Tümör, makroskobik, mikroskobik ve immunohistokimyasal özelliklerine göre hepatosellüler karsinom olarak teşhis edildi.Other Bitlis Mezbahasında Kesilen Keçilerde Pnömoni Olguları Üzerinde Patolojik ve Bakteriyolojik Çalışmalar(2001) Gülbahar, Yavuz; Yener, Zabid; Göktürk, KemalBu çalışmada, Bitlis mezbahasında kesilen keçilerde saptanan pnömoni olguları patolojik-anatomik ve bakteriyolojik olarak incelendi. Bu amaçla, toplam 1505 adet keçi akciğeri makroskobik olarak muayene edildi ve bu akciğerlerin 74 (4,91)'ünde pnömoni saptandı. Histopatolojik incelemelerde, pnömoniler; verminöz pnömoni (%43,2), fibrinli bronkopnömoni (%23), intersitisyel pnömoni (%17,6) ve kataral-purulent bronkopnömoni (%16,2) olarak sınıflandırıldı. Bakteriyolojik olarak incelenen 42 pnömoni olgusunun (verminöz pnömoni olguları hariç) 32 (%76.2)'sinden tek veya karışık olarak çeşitli bakteriler izole edildi. Bu bakteriler Pasteurella haemolytica (%38.09), Mycoplasma spp. (% 28.57), Staphylococcus aureus (%16.66), Klebsiella pneumoniae, (%11.90), Moraxella spp. (%4.76), Bacillus spp. (%4.76) ve Pasteurella multocida (%2.38) olarak identifiye edildi. Sonuç olarak, Bitlis yöresindeki keçilerde en fazla görülen pnömoni tipinin verminöz pnömoni olduğu ve P. haemolytica ve Mycoplasma spp.'nin keçi pnömoni olgularından en sık izole edilen bakteriler olduğu sonucuna varıldı.Other Sığırlarda Leptospirozis Üzerinde Klinik ve Patolojik İncelemeler(2001) Keles, Ihsan; Yener, ZabidVan merkeze bağlı bir mahallede besiye alınan 50 hayvanlık sürüde (yaşları 6 aylık ile 2 yaş arasında değişen Doğu Anadolu Kırmızısı danalar) leptospirozis saptandı. Hastalığın devam ettiği Aralık-1999 ve Ocak-2000 tarihleri arasında besiye alınan sığırlardan 7'sinin öldüğü anlaşıldı. Hayvanlarda klinik olarak kilo kaybı, iştahsızlık, ikterus, hemoglobinüri, ateş ve lökositozis belirlendi. Histopatolojik olarak; nekrotik hepatitis, hemoglobinürik nefrozis, vaskülitis, hemoraji, hemorajik pnömoni ve kataral bronkopnömoni, kataral enteritis, dalakta fokal nekroz ve hemosiderozis görüldü. Hastalığın kesin tanısı karaciğer, dalak ve böbrek kesitlerine uygulanan immunoperoksidaz boyamada leptospiral antijenlerin saptanması ile gerçekleştirildi.