Browsing by Author "Demir, İbrahim"
Now showing 1 - 6 of 6
- Results Per Page
- Sort Options
Article Bitlis İli Ceviz Yetiştiriciliği Yapılan Tarım Alanlarında Görülen Ceviz Antraknozu (Ophiognomonia Leptostyla) Hastalığının Morfolojik ve Moleküler Karakterizasyonu(2020) Çelik, Ali; Durak, Emre Demirer; Demır, Semra; Mirtagioğlu, Hamit; Koç, İbrahim; Demir, İbrahim; Bayman, SerkanBitlis, ceviz üretiminde ülkemizde öne çıkan illerimiz arasında yer almaktadır. Ceviz insan beslenmesi açısından oldukça yüksek besin değerlerine sahiptir. Ceviz antraknozu (Ophiognomonia leptostyla) hastalığı dünyada olduğu gibi ülkemizde de cevizin en önemli fungal hastalıkları arasında yer almaktadır. Bu çalışmada Bitlis il genelinde (Adilcevaz, Ahlat, Güroymak, Hizan, Merkez, Mutki ve Tatvan) sürveyler yapılmış ve gözle görülür simptomların çıkış zamanının Haziran sonu (Temmuz başı) olduğu gözlenmiştir. Bahsi geçen ceviz üretimi yapılan alanlardan hastalık etmeninin kültür ortamına izolasyonu yapılmış olup, besi ortamında meydana getirdiği kolonial özelliklere göre hastalık etmeni morfolojik olarak doğrulanmıştır. Ayrıca gelişen kolonilerden DNA izolasyonu yapılarak etmene ait ITS (Internal Transcribed Spacer) bölgeleri PCR ile çoğaltılmıştır. PCR sonucu elde edilen yaklaşık 560 bp uzunluğundaki amplikonlar dizilenmiştir. Etmenin ITS bölgesine ait diziler diğer dünya izolatları dikkate alınarak “Blastn” analizine tabi tutulmuş ve Genbank veri tabanına erişim numaraları (MK685678 ve MK685679) altında kaydedilmiştir. Çalışma ülkemizde hastalık etmeninin moleküler düzeyde incelendiği ilk araştırma özelliğindedir.Article Çayır Mera Alanlarının Yabancı Ot Florası Üzerine Bir Araştırma: Türkiye, Muş İli Meraları(2022) Demir, İbrahim; Ünal, MuratBu çalışma ile, Türkiye’nin doğusunda yer alan Muş ilinin çayır-mera alanlarında sorun teşkil eden yabancı otların bilimsel olarak tespit edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla Muş ili genelinde 37 çayır mera alanında arazi çalışmaları yapılmıştır. Saha çalışmaları sonucunda toplanan bitki örneklerinin lokasyon, habitat ve rakım gibi bilgileri kaydedilmiştir. Bitki taksonlarının tanımlanması için, “Flora of Turkey and the East Aegean Islands” eserlerinden faydalanmıştır. Belirlenen taksonlar tür düzeyinde değerlendirilmiş, yabancı ot türlerinin zarar şekilleri ilgili literatürlere göre kategorize edilmiştir. Yapılan bu çalışma sonucunda, Muş ili genelinde 22 familyaya ait 211 yabancı ot türü belirlenmiştir. En çok takson içeren familyalar Asteraceae (50 tür), Lamiaceae (36 tür), Cyperaceae (21 tür) ve Ranunculaceae (18 tür) olmuştur. Her bir yabancı ot türünün çayır mera alanlarında zarar şekilleri belirlenmiştir. Sonuç olarak, bazı alanlarda zararlı türlerin yoğun olduğu tespit edilmiştir. Bunun en önemli nedenleri arasında, ilkbahar erken otlatma, kontrolsüz ve kapasitesinin üzerinde yapılan otlatma sayılabilir.Article Priming Uygulamasının Biber Tohumlarının Stres Sıcaklıklarında Çimlenme, Yağ Asitleri, Şeker Kapsamı ve Enzim Aktivitesi Üzerine Etkisi(2010) Tekin, Aziz; Kaya, Gamze; Yasar, Fikret; Demir, İbrahim; Demır, KoksalBu araştırma, biber (Capsicum annuum L.) tohumlarında priming (kontrollü nemlendirme, 48 saat, 25°C) uygulamasının stres sıcaklıklarında (düşük 15°C ve yüksek 35°C) çimlenme, tohumun şeker, toplam yağ, yağ asitleri ve enzim aktivitesindeki değişimlere etkisini incelemek amacıyla iki tekrarlı olarak yürütülmüştür. Araştırmada Çorbacı, Sera Demre 8 ve Yalova Yağlık çeşitleri kullanılmıştır. Priming ile çimlenme oranında kontrole göre en yüksek artış Çorbacı çeşidinde %12 ile 35°C’de, %21 ile de 15°C’de belirlenmiştir. Priming uygulaması biber tohumlarında toplam yağ oranını çeşitlere bağlı olarak farklı seviyelerde azaltmış, uygulama ile yağ oranında gözlenen en fazla düşüş Demre çeşidinde %2.5-3.5 olarak belirlenmiştir. Yağ asitleri kompozisyonu uygulamaya bağlı olarak değişmemiştir. Biber tohumlarının çeşit ve yıllara bağlı olarak %78.9 ile en yüksek düzeyde linoleik asit, %9.1-11.7 ile palmitik ve %7.2-11.4 ile de oleik asit kapsadığı saptanmıştır. Uygulama sakaroz oranını azaltmış ve %0.599’ dan %0.390’a düşerek en önemli değişimi Yalova Yağlık çeşidinde göstermiştir. Glukoz ise uygulama ve kontrolde çok düşük seviyelerde bulunmuştur. Uygulamanın enzimatik değişimler bakımından en önemli etkisi, katalaz’da gözlenmiş, her iki tekrarda da uygulanmış tohumlarda bu enzim kapsamı kontrole göre daha yüksek ve istatiksel olarak farklı (P<0.05) bulunmuştur. Uygulanmış tohumlarda katalaz enzim aktivitesi birinci tekrarda 11.2 iken, kontrolde 9.2 μmol min-1 g-1 olarak belirlenmiştir. Đkinci tekrar için bu değerler, 14.9 μmol min-1 g-1 ve 11.1 μmol min-1 g-1 olarak saptanmıştır. Askorbat peroksidaz ve süperoksit dismutaz enzimlerinde de uygulama ile artış olduğu gözlenmiştir.Master Thesis The Flora of Zernek Dam Surrounding (Gürpinar - Van)(2009) Demir, İbrahim; Behçet, LütfiBu çalışmada; Zernek Barajı Çevresi'nin (Gürpınar - Van) Florası araştırıldı. 2007 ? 2009 yılları arasında gerçekleştirilen bu araştırmanın arazi çalışmaları ile 1856 bitki örneği toplandı. Toplanan bu bitki örneklerinin teşhisi sonucu alanda; 57 familya ve 300 cins'e ait 500 tür, 135 alttür ve 91 varyete olmak üzere toplam 726 tür ve türaltı takson tespit edildi. 726 taksonun 2'si Pteridophyta, 724'ü Spermatophyta divisiolarına aittir. Spermatophyta üyelerinden 1'i Gymnospermae ve 723'ü Angiospermae alt divisiosuna dahildir. Angiospermae'lerin 632'si Dicotyledoneae ve 91'i Monocotyledoneae sınıfında yer almaktadır.Astragalus guzelsuensis F. Ghahrem. ? Nejad, L. Behçet & İ. Demir taksonu araştırma alanımızdan tarafımızdan toplanıp, bilim dünyasına kazandırılmıştır.Tip toplamadan bilinen ve Van'ın Çaldıran ilçesinin kuzey doğusunda toplanıp dünyaya tanıtılan Calamintha caroli-henricana Kit Tan & Sorger taksonu, ikinci defa alanımızdan tespit edilmiştir. Belirlenen taksonlardan 12 tanesi B9 karesi için yeni kayıttır.Alandan toplam 60 endemik takson tespit edilmiştir. Endemizm oranı ise % 8.26'dır. Endemik ve nadir olan taksonların tehlike kategorilerine dağılımları şu şekildedir: 2 takson kritik ?CR?, 3 takson tehlikede ?EN?, 17 takson zarar görebilir ?VU?, 17 takson tehdit altına girebilir ?NT?, 34 takson az endişe verici ?LC? ve 1 takson veri yetersiz ?DD? şeklindedir.İran-Turan fitocoğrafik bölgesinde yer alan çalışma alanında tespit edilen taksonların fitocoğrafik bölgelere göre dağılımı şöyledir; İran-Turan % 44.63, Avrupa-Sibirya %4.55, Akdeniz % 1.10, Öksin % 0.41, Hirkan-Öksin % 0.14 ve çok bölgeli veya fitocoğrafik bölgesi bilinmeyenler % 49.17' dir.İçerdikleri tür ve türaltı takson sayılarına göre alanda en büyük ilk 10 familya sırasıyla; Asteraceae 99 (% 13.64), Fabaceae 77 (% 10.61), Brassicaceae, 76 (% 10.47), Lamiaceae 49, (% 6.75), Caryophyllaceae 49 (% 6.75), Poaceae 43 (% 5.92), Scrophulariaceae 33 (% 4.55) Apiaceae 29 (% 3.99), Boraginaceae 29 (% 3.99) ve Liliaceae 26 (% 3.58) 'dır.Research Project Türkiye de Kayıtlı Olan Cuscuta Cinsine Ait Türlerin Polen Morfolojisi ve Filogenetik İlişkilerinin Belirlenmesi(2016) Sipahioğlu, H. Murat; Kaya, İlhan; Tepe, Işık; Demir, İbrahim; Keskin, Fatma; Nemli, Yıldız; Benli, MehlikaArticle Türkiye’nin Muş ve Hakkâri İllerinin Karayosunu Florasına Katkılar(2020) Uyar, Güray; Demir, İbrahim; Ünal, MuratBu çalışmanın amacı; öncelikle Muş ve Hakkari illerinin karayosunu floralarına ve ayrıca Türkiye karayosunu florasına katkı sağlamaktır. Karayosunu örnekleri 2019 yılı Nisan, Temmuz ve Eylül ayları içerisinde Türkiye'nin güneydoğu bölgesindeki Hakkari ilinin Çukurca ve Derecik ilçelerinden, ayrıca Türkiye'nin doğu bölgesindeki Muş ilinin Varto ve Merkez ilçelerinden toplanmıştır. Topladığımız karayosunu örneklerinin teşhis edilmesi sonucu, Henderson’un Türkiye Kareleme Sistemi’ne göre B9 (Muş) karesi için 3 ve C15 (Hakkâri) karesi için ise 9 taksonun yeni kare kaydı olduğu tespit edilmiştir. Bununla birlikte, floristik listedeki tüm taksonlar, onlarla ilgili bütün literatürlerin gözden geçirilmesi sonucu belirlenen, Türkiye dağılımları ve Avrupa için IUCN kategorileri, yaşam formları ve bazı ekolojiközelliklerine (nemlilik, ışık ve asidite) ait bilgilerle birlikte sunulmuştur.