Browsing by Author "Demirel, Koray Celal"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
Article Decreased Risk of Ventricular Arrhythmias With Treatment of Nebivolol in Patients With Coronary Slow Flow(Via Medica, 2016) Simsek, Hakki; Yaman, Mehmet; Babat, Naci; Akdag, Serkan; Akyol, Aytac; Demirel, Koray Celal; Gunes, YilmazBackground: Coronary slow-flow (CSF) is an angiographic phenomenon characterised by delayed opacification of vessels in the absence of any evidence of obstructive epicardial coronary disease. QT interval dispersion (QTD) reflects regional variations in ventricular repolarisation and cardiac electrical instability and has been reported to be longer in patients with CSF. Aim: To examine QT duration and dispersion in patients with CSF and the effects of nebivolol on these parameters. Methods: The study population included 67 patients with angiographically proven normal coronary arteries and CSF, and 38 patients with angiographically proven normal coronary arteries without associated CSF. The patients were evaluated with 12-lead electrocardiography, and echocardiography before and three months after treatment with nebivolol. Results: Compared to the control group QTcmax and QTcD were significantly longer in patients with CSF (p = 0.036, p = 0.019, respectively). QTcD significantly correlated with the presence of CSF (r = 0.496, p < 0.001). QTcmax (p = 0.027), QTcD (p = 0.002), blood pressure (p = 0.001), and heart rate (p < 0.001) values significantly decreased after treatment with nebivolol. Conclusions: Coronary slow flow is associated with increased QTD. Nebivolol reduced increased QTD in patients with CSF after three months.Article Merkezimizde Miyokardiyal Köprüleşmenin Anjiyografik Sıklığı(2017) Babat, Naci; Akdag, Serkan; Öztürk, Fatih; Aşker, Müntecep; Demirel, Koray Celal; Akyol, AytaçAmaç: Koroner arter anomalisi olan Myokardiyal köprüleşme (MB), epikardiyal koroner arterlerden birinin bir segmentinin miyokardiyum içerisinde seyretmesi ile karakterize bir durumdur. MB tarafından oluşturulan koroner obstrüksiyonun derecesi, MB'nin yerleşimine, kalınlığına, uzunluğuna ve kardiyak kontraktilitenin derecesine bağlıdır. Otopsi çalışmalarında prevalansı %80 kadar yüksek bulunmasına rağmen, koroner anjiografi çalışmalarında prevalansı %0,5 ile %16 arasında değişmektedir. Gereç ve Yöntem: Çalışmamız retrospektif olarak yapıldı. 2006 Kasım ve 2015 Eylül tarihleri arasında yüzüncü yıl üniversitesi tıp fakültesinde koroner anjiografi yapılan 18500 hastanın anjiografik kayıtları MB'nin prevalansını araştırmak için retrospektif olarak tarandı. Bulgular: Koroner anjiografi yapılan toplam 18500 hastanın 203'ünde MB bulundu ve anjiografik prevalansı %1,11 olarak hesaplandı. Hastaların yaş ortalaması 59,3 iken, en küçük yaş 28, en büyük yaş 84 olarak bulundu. Toplam hastaların 163'ü (%80) erkek iken, 40'ı (%20) kadın olarak bulundu. MB en sık olarak sol ön inen (LAD) arterde bulundu. Distal LAD'de 59 hastada (%29), midLAD'de 142 hastada (%70), sirkumfleks (Cx) arterde 2 hastada (%1) olarak tespit edildi. Sonuç: Çalışmamızda MB'nin prevalansı literatürdeki anjiografi çalışmalarına benzer olarak bulundu. Erkeklerde belirgin olarak daha yaygın tespit edildi. Ayrıca MB en sık olarak LAD arterde tespit edildi.