Browsing by Author "Gedik, Melek"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
Article Konuları Bakımından İran'da Söylenen Farsça Ninniler Üzerine Bir Değerlendirme(2023) Gedik, MelekSözlü edebiyat ürünleri arasında yer alan ninni çocuğun annesinden ilk işittiği kısa, yalın ve ritimli sözlerdir. Anne, dışarıdan herhangi bir müdahale olmaksızın söylediği bu ritimli ve nağmeli sözler aracılığıyla çocuğu ile ilk dilsel bağı kurmaktadır. Çocuğu uyutmak ve sakinleştirmek için söylenen bu sözler aynı zamanda bir toplumun dil, kültür ve sosyolojik özellikleri hakkında bilgi sunmaktadır. Ninniler genellikle anne tarafından icra edildiğinden kadın, sözlü kültür mirasının nesilden nesile aktarılmasında önemli bir rol üstlenmektedir. Anne, çocuğu doğduğu andan itibaren onun erken dönem eğitimini ninniler vasıtasıyla desteklemektedir. Çocuğa yaşadığı çevreyi, dilini, kültürünü, dinini, inançlarını, ulusal değerlerini tanıtarak onlarla bağ kurmasını ve içselleştirmesini sağlamada öğrenilmesi kolay ve akılda kalıcılığı yüksek olan ninnilerin etkisi büyüktür. Aynı zamanda anne kendine has bir üslupla dile getirdiği ninnilerde duygularını, isteklerini, sıkıntılarını ve beklentilerini iletmektedir. Bu bağlamda ninniler aile yapısının özelliklerini, aile bireyleri arasındaki ilişkileri, anne ve babanın aile içerisindeki rollerini ortaya koymaktadır. Ninniler İran’da halk edebiyatının önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Halk edebiyatı ile ilgilenen İranlı birçok araştırmacı derleme faaliyetlerinde bulunarak ülkenin farklı bölgelerinden derledikleri ninnilere eserlerinde yer vermişlerdir. Bunun yanı sıra ninninin tanımı, muhtevası ve işlevi konusunda akademik anlamda birçok çalışma da kaleme alınmıştır. Bu çalışmada İran’da ninni konusunda yapılan tanımlamalar ve İran halk edebiyatında ninnilerin yeri ve önemi hakkında genel bilgiler verildikten sonra araştırmacıların İran’ın çeşitli şehirlerinden derlediği ninni örnekleri yapı ve konu bakımından değerlendirilecektir.Article Rızâ Ferruhfâl’ın Ah İstanbul Öyküsünde Gelenek ve Modernizm Çatışması(2025) İşimtekin, Soner; Gedik, Melekİran edebiyatında gelenekselliğin ya da modernizmin etkileri hakkında herhangi bir ayrımdan bahsetmeden önce geleneğin, Fars edebiyatında her dönem etkin bir rolünün olduğu kabul edilmelidir. İran’ın klasik edebiyat anlayışı, geleneğin ve köklü kültürün edebiyata dâhil edilmesi olarak değerlendirilebilir. Özellikle, Fars edebiyatının temelini oluşturan şiirde işlenen konular, seçilen temalar ve dilsel kullanımlar bin yıllık geleneksel edebî anlayışın bir yansımasıdır. Modernist bakış açısıyla verilen eserler ise İran edebiyatının on ve on birinci yüzyılına tarihlenebilecek köklü ve kadim geçmişinin neredeyse son halkasını oluşturan zaman dilimini kapsamaktadır. Dil kullanımlarına ve konuların içeriğine bakıldığında, modern edebiyatın gerek şiir gerek düz yazı formunda on dokuzuncu yüzyılda ortaya çıktığı ve ilk örneklerinin bu dönemde verildiği; ancak modernizm akımı doğrultusunda özellikle nesir türündeki örneklerin yirminci yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren kaleme alındığı görülmektedir. Çağdaş İran edebiyatında modernizm akımının öykü alanındaki temsilcilerinden olduğu düşünülen Rızâ Ferruhfâl’ın 1989 yılında kaleme aldığı Ah İstanbul öykü seçkisinde yer alan ve seçkiyle aynı adlı kurmaca öyküsünde, İran edebiyatında yaşanan modernleşme sürecinin, öykü karakterleri ile temsil edilerek sembolik ve alegorik bir anlatımla kaleme alındığı ve okurun alımlaması için İran edebiyatında gelenek ile modernite çatışmasının bu doğrultuda anlamsal betilerle kurgulandığı düşünülmektedir. Çalışmanın bütünlük arz etmesi ve okurların özellikle araştırma kısmında yer alan paradigmayı bütüncül bir yaklaşımla değerlendirebilmesi amacıyla, giriş bölümünde modernleşme, modernite ve modernizme dair kavramların açıklanmasına gayret edilerek bu kavramların dünya ölçeğinde nasıl şekillendiği hakkında kısaca bilgi verilmiş, ardından İran edebiyatında modernleşme eğilimin seyri aktarılmıştır. Sonrasında Ferruhfâl’ın öykü biçemi, söz konusu öykünün derin yapısında yer alan izlekler, öykü kişilerine atfedilen temsiliyetler ve olay örgüsüyle birlikte incelenmiştir.