Browsing by Author "Selçuk, Azad Sağlam"
Now showing 1 - 9 of 9
- Results Per Page
- Sort Options
Article Başkale Bölgesi'nin (Van) Jeolojik ve Jeomorfolojik Öğeleri(2017) Zorer, Halıl; Selçuk, Azad SağlamBaşkale Bölgesi, Basra Havzasında yer almaktadır. Bölgede yerleşmiş, gelişmiş ve yok olmuş birçok medeniyet ile halen süren yaşam faaliyetlerini etkileyen, kontrol eden en önemli etkenlerden birisi de bölgenin jeoloji ile jeomorfolojisidir. Başkale bölgesinde, farklı yer süreçleri sonucunda gelişmiş birçok jeolojik miras öğesini gözlemlemek mümkündür. Bunlardan bazıları tektonik bazıları ise volkanik kökenlidir. Havzada bulunan jeolojik miras üyelerinin çoğu traverten oluşumları ile ilgilidir. Özellikle, travertenlerin çökelme süreçlerine bağlı olarak aktif olarak gelişen sırt ve teras tipi travertenler bölgenin birçok alanında izlenebilmektedir. Başkale Bölgesinin kuzeydoğusunda Neojen-Kuvaterner volkanik ürünlerin oluşturduğu Vanadokya Volkanik Alanı (VVA) yer alır. Yaklaşık olarak 55 km2'lik alanı kaplayan VVA'da 1700'den fazla peri bacası oluşumu bulunmaktadır. Bölgenin kuzey kesiminde yaygın olarak görülen bu volkanizma jeomorfolojiyi kontrol eden önemli faktörlerden biridir. Bu çalışmada, Başkale Bölgesinde gözlemlenen jeolojik miras niteliği taşıyan oluşumlar, bölge jeolojisi ve stratigrafisi içerisindeki konumları ile eski medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan kültürel miras öğeleri tanıtılacaktır.Article Başkale Fay Zonu’nun Tektonik Jeomorfolojisi(2017) Selçuk, Azad Sağlam; Düzgün, MeryemBaşkale Fay Zonu (BFZ) Türkiye’nin güneydoğusunda, Şemdinli-Yükseova Fay zonu ile İran’ınkuzeybatısında bulunan Guilato–Siahcheshmeh–Khoy Fay sisteminin arasında yer almaktadır.Kuzeydoğuda Yavuzlar beldesinden başlayıp, güneybatıda Işıklar köyüne kadar devam etmektedir.Yaklaşık olarak K10°D ile K40°D arasında değişen doğrultulara sahip olan BFZ Işıklı, Ziraniş veÇamlık faylarından meydana gelmektedir. Ötelenmiş dere yatakları, fay denetimli akaçlama sistemi(Çığılsuyu Irmağı gibi), faylar boyunca uzanan ve deformasyon geçirmiş alüvyon yelpazeleri,fay düzlükleri, Pliyo-Kuvaterner yaşlı volkanitler ve volkanik yapılar, oluşumunu günümüzde desürdüren çatlak sırtı travertenler BFZ’nun aktif olduğunu gösteren morfotektonik özelliklerdir.Bu çalışmada bölgenin morfotektonik evriminde Başkale Fay Zonu’nun etkisinin belirlenmesiamaçlanmıştır. Bu amaç içerisinde, morfotektonik analizler için çalışma alanının Sayısal YükseklikModeli üzerinde hipsometrik integral, drenaj havzası asimetrisi, vadi tabanı genişliğinin-vadiyüksekliğine oranı ve dağ cephesi kıvrımlılığı gibi morfometrik indisler üretilerek yorumlanmıştır.Morfometrik analiz sonuçlarına bağlı olarak, alanın son derece genç bir topoğrafyaya sahip olduğuve aktif olarak yükseldiği görülmektedir. Bölgedeki yükselme hızının doğudan batıya doğru arttığıve batı kesimlerinde yılda 0.5 mm’den fazla olduğu sonucuna varılmıştır.Master Thesis Determination of the Effect of Erciş Fault on the Tectonic Evolution of the Lake Van Basin by Morformetri̇c Indices(2020) Kul, Ahmet Özkan; Selçuk, Azad SağlamVan Gölü Havzası Doğu Anadolu-İran Platosu'nun batı kısmını oluşturan Doğu Anadolu Sıkışmalı Tektonik Bloğu (DAST) içerisinde yer almaktadır. Erciş Fayı (EF), Van Gölü Havzası içerisinde yer alan ve deprem oluşturma potansiyeli açısından önem arz eden aktif faylardan biridir. Erciş Fayı, yaklaşık olarak 50 km uzunluğunda sağ yanal doğrultu atımlı K30B doğrultulu bir faydır. Van Gölü havzasının kuzeyinde yer alan bu fay, bölge içerisinde aktif ve birbirine yaklaşık paralel uzanan kısa segmentlerden meydana gelerek güneydoğuya doğru net bir şekilde takip edilebilir. Erciş Fayı, tarihsel ve aletsel dönemlerde deprem üreten aktif faylardan biridir. Bu çalışmada bölgede son yıllarda aktif tektonik çalışmalarında sıklıkla kullanılan morfometrik analizler yardımıyla EF'nın tektonik jeomorfolojisi araştırılmıştır. Çalışma kapsamında kullanılan morfometrik indisler; hipsometrik eğri ve integral (HE ve HI), drenaj havzası asimetrisi (AF), akarsu uzunluk-eğim indeksi (SL), dağ önü kıvrımlılığı (Smf), vadi tabanı uzunluğunun vadi yüksekliğine oranı (Vf ) indeksleridir. Bu değerleri elde edebilmek için farklı araştırmacılar tarafından üretilen programlar kullanılarak hesaplanmıştır. Erciş Fayı'nın aktif bir fay olması ve bölgenin jeodinamik evriminde rol üstlenmesinden dolayı, bu fayın segmentlerinin birbirlerine göre aktiflik derecelerinin belirlenmesi jeomorfolojik açıdan önemlidir. Erciş Fayı üzerinde yapılan morfometrik indisler, segmentlerin aktivitesinin yüksek olduğunu ve bölgesel yükselim hızının 0.5 mm/yıl'dan daha az olmadığına işaret etmektedir.Master Thesis Determining the Relative Tectonic Evolution of the Narli Fault (çatak-Van) With Morpometric Indicates Using Geographical Information Systems(2023) Doğan, Nazım; Selçuk, Azad SağlamNarlı Fayı, Doğu Anadolu Kısalma Bölgesi'nin en güney kesiminde yer alan bindirme faylarından biridir. Bu alanda yer alan faylar, batıdan doğuya doğru Begendik, Narlı ve Işıklar Segment'leri olarak devam eder ve bu segmentler Güneydoğu Anadolu Bindirme Zonu'nun bir parçasını meydana getirmektedir. Narlı Fayı, Narlı (Çatak) ile Bükeç köyleri arasında yer alan kuzeye eğimli Kuvaterner fayıdır. Yaklaşık 32 km uzunluğunda ve K75B ile K55D arasında değişen doğrultulara sahip olan Narlı Fayı, içbükey bir geometri göstermektedir. Narlı Fayı, 5 km genişliğinde yer alan bir deformasyon alanının güney kenarını sınırlamakta olup, bu alanın kuzeyinde ise aynı doğrultuda uzanan ikinci bir bindirme fayı tarafından sınırlandırılmaktadır. Çalışmada son yıllarda aktif tektonik çalışmalarında sıklıkla kullanılan morfometrik analizler yardımıyla Narlı Fayı'nın tektonik jeomorfolojisi ve deformasyon özellikleri araştırılmıştır. Çalışma kapsamında kullanılın morfometrik indeksler: dağ önü eğriselliği (Smf), vadi tabanı genişliğinin-vadi yüksekliğine oranı (Vf), asimetri faktörü (AF), normalleştirilmiş kanal diklik indeksi (Ksn), hipsometrik eğri ve integral (HE ve HI), akarsu uzunluk gradyan indeksi (SL)'dir. Analiz sonuçlarına göre Smf değerleri 1.10 ile 1.29 arasında değişirken, Vf değerleri 0.04 ile 0.33 arasında yer almaktadır. Çalışma alanında yer alan 85 alt havzanın 25'nin baskın asimetrik havza olduğu ve Ksn değerlerinin batı ve doğu ucunda yüksek olduğu görülür. Yüksek HI değerleri (>0.5) S1 segmentinin doğu ucunda yer alırken, S2 segmentinin orta ve doğu kesimlerinde gözlenmiştir. Narlı Fayı'nın orta kesimlerinde indeks değerlerinin ve kuzey bloktaki deformasyonun güneye göre daha yüksek olduğu sonucuna varılmıştır. Bu sonuçlar, Narlı Fayı her ne kadar Kuvaterner Fayı olarak belirtilse de, bölgenin deformasyon evriminde aktif rol aldığını göstermektedir.Doctoral Thesis Internal Deformation Evolution of East Anatolian Tectonic Block: Determining the Morphotectonic Properties and Long Term Slip Rate of Balik Lake Fault Zone (ağri)(2023) Nar, Aylin; Selçuk, Azad SağlamGünümüzden 20-16 milyon yıl arasında gerçekleşen Arap ile Avrasya levhalarının çarpışması ile Doğu Anadolu'daki son okyanusal litosfer yitime uğramış ve 13 milyon yıl önceden itibaren Doğu Anadolu Yüksek Platosu oluşumuna başlamıştır. Çarpışma zonunun kuzeyinde kalan Doğu Anadolu Sıkışmalı Tektonik Bloğu (DAST), tektonik açıdan oldukça aktif olup, tarihsel ve aletsel dönemde farklı büyüklüklerde yıkıcı birçok deprem meydana gelmiştir. Doğu Anadolu Bölgesi'nin en önemli tektonik özelliklerinden birisi, 42D-48D boylamları arasında BKB uzanımlı (Çaldıran Fayı, Tutak Fayı, Balık Gölü Fay zonu, Kuzey Tebriz Fayı (İran) vb.) birbirine paralel gelişen doğrultu atımlı fay sistemi içerisinde yer almasıdır. Bu sistem GPS tabanlı blok modellere dayalı olarak yılda yaklaşık 8-11 mm hızla KKB yönünde hareket eden Kafkas Bloğu'nun (Doğu Anadolu Sıkışma Kaması (DASTK)) güney sınırını tanımlamaktadır. Bu sistem içerisinde yer alan Balık Gölü Fay Zonu'nun (BGFZ) güney segmentleri sağ yanal ötelenmeyi doğuya doğru Kuzey Tebriz Fayı'na iletmekte ve bu faylar kuzeydeki deformasyonu kontrol etmektedir. Balık Gölü Fay Zonu DASTK'nın içsel deformasyonun anlaşılmasında önemli yapılardan birini oluşturmaktadır. BGFZ, kuzeybatıda Ortakent Köyü'nden (Karaköse- Ağrı) güneydoğuda Çetenli Köyü'ne (Diyadin) kadar yaklaşık 125 km uzunluğunda bir fay zonudur. Önceki çalışmalarda fay zonunun genel gidişi, bölgenin litolojik özellikleri ve fayın doğrultusu boyunca litolojik birimler ile olan ilişkisi hakkında bilgi verilmektedir. BGFZ'nin deformasyon alanı içerisinde tanımlanan bölgede hem tarihsel (MÖ 550, MS 363, 1679, 1841, BGFZ; 1696 CF) hem de aletsel dönem içerisinde birden fazla yıkıcı deprem meydana gelmiş, önemli can ve mal kayıplarına neden olmuşlardır. BGFZ'nin tarihsel deprem bilgileri ve deprem tekrarlanma ve kayma hızları ilgili veri eksiklikleri bulunmaktadır. Bu eksikliklerin giderilmesi, BGFZ'nin bölgedeki içsel deformasyonu nasıl kontrol ettiğinin anlaşılması açısından önem taşımaktadır. Bu nedenle, tez kapsamında BGFZ'nin segmentlerinin morfotektonik indislere bağlı olarak göreceli deformasyon oranlarının ortaya konması ve uzun dönem kayma hızının belirlenmesi amaçlanmıştır. Segmentler arasındaki deformasyon dağılımının anlaşılması için Şerit profiller (Swath), Dağ önü eğriselliği (Smf), Vadi tabanı genişliğinin-Vadi yüksekliğine oranı (Vf), Hipsometrik analiz (HI-HE), Akarsu uzunluk-gradyan indeksi (SL), Kanal diklik indeksi (Ksn) ve Asimetri faktörü (AF) morfotektonik indeks çalışmaları yapılmıştır. Bu analizler sonucunda, BGFZ'nin segmentleri farklı deformasyon oranlarına sahip iken, özellikle fay zonunun kontrol ettiği kuzeybatı bölümünde deformasyoun güneye oranla göreceli olarak yüksek olduğu görülmektedir. Bununla birlikte, fay zonunun kuzeybatıya doğru gençleştiği tespit edilmiştir. Aktif fayların en önemli fiziksel parametrelerinden birini oluşturan uzun dönem kayma hızı verileri BGFZ üzerinde sınırlı sayıdadır. Bu tez çalışması kapsamında fay ii zonunun kuzeybatısından güneydoğusuna doğru beş farklı noktada kayma hızı verilmiştir. Bu ötelenmelerin net olarak gözlendiği alanlardan biri olan Yeniçadır Segmenti'nin kestiği ve ötelediği Büvetli Travertenleri'nin hassas konumları alınarak örnekleme çalışmaları yapılmış ve U/Th yaşlandırma yöntemi ile tarihlendirilmiştir. Elde edilen veriler ışığında iki adet jeolojik kayma hızı hesaplanmıştır. Bu kayma hızları 2.91±0.09 mm/yıl ve 3.33±0.16 mm/yıl olarak hesaplanmıştır. Morfolojik verileri bağlı olarak ise kayma hızı en kuzeyde 2.45±0.06 mm/yıl iken en güneyde ise 2.11±0.04 ile 2.56 ±0.05 mm/yıl arasında değişmektedir. Paleosismoloji çalışmaları günümüzde farklı yöntemlerle uygulanmaktadır. Bu tez çalışması kapsamında Büvetli Köyü'nde yer alan travertenlerden elde edilen 18 adet örnek üzerinde yapılan U/Th tarihlendirme sonuçları kullanılarak tarihsel deprem zamanları ve deprem yenilenme aralığı tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu veriler doğrultusunda BGFZ'nin üzerinde M.Ö. 388-288, M.S. 214-535 ve M.S. 1611-1794 yılları arasında olmak üzere üç büyük tarihsel depremin olduğu görülmektedir. Elde edilen depremlere bağlı olarak deprem olay seviyeleri zaman aralığının 800-1000 yıl olduğu görülmektedir. Anahtar kelimeler: Aktif tektonik, Balık Gölü Fay Zonu, Morfotektonik indis, Uzun dönem kayma hızıMaster Thesis Kinematical Analysis of Van Fault Zone and Yenikosk Fault (east of Van Lake)(2018) Akköprü, Eren; Selçuk, Azad SağlamVan Gölü Havzası, Doğu Anadolu Sıkışmalı Tektonik Bloğunun doğu kısmını oluşturmaktadır. Bu alan içerisinde yaklaşık 15.496 km2 ile en büyük kapalı Havzayı Van Gölü Havzası oluşturmaktadır. Van Gölü Havzası tektonik açıdan oldukça aktif bir havzadır. Havzanın jeodinamik evrimi birçok aktif fay tarafından kontrol edilmektedir. Van Gölü Havzası'nın Doğu'sunda yer alan aktif faylardan biride Van Fay Zonudur. Bu fay zonu 2011 yılında meydana getirdiği deprem ile Holosen dönemdeki aktifliğini bir kez daha ortaya koymuştur. Bu çalışmada, Van Fay Zonu ile Yeniköşk Fay'ının Pliyosen-Kuvaterner tektonik gelişiminin belirlenmesi, Havzanın çökel ve volkanitleri içerisinde bulunan faylanma verilerinin derlenmesi, kinematik analizi ve zamansal/mekânsal olarak sınıflandırılması amaçlanmıştır. Bu amaç için arazi çalışmaları ve fay kinematik analiz çalışmaları yapılmıştır.Bu faylar üzerinde yapılan arazi çalışmaları sonucunda 8 farklı lokasyon belirlenmiştir. Bölgenin Pliyosen-Kuvaterner tektonik gelişimini ortaya çıkarmak için 36 farklı fay düzleminden kinematik veri elde edilmiştir. Bu verilere göre Pliyosen dönemindeki sıkışma doğrultusu K40B buna karşın açılma doğrultusu K50D olarak belirlenmiştir. Aynı zamanda Van Gölü doğusunun Pliyosen dönemindeki tektonik rejimin normal bileşenli sağ yanal doğrultu atımlı faylanma olduğunu göstermektedir. Pleyistosen dönemine gelindiğinde bölgede hakim olan sıkışma doğrultusunun KKB- GGD olduğu görülmektedir. Bununla birlikte bölgedeki hakim tektonik rejimin değiştiği ve ters bileşenli doğrultu atımlı tektonik rejimin etkin olduğu görülmektedir.Master Thesis Land Suitability Evalution for Settlement in Tuşba (van) Based on Geographical Information Systems (gis)(2019) Çiçekel, Abdurrahman; Selçuk, Azad SağlamBu tez çalışmasının amacı, Van ili Tuşba ilçesinin jeolojik verilerinin CBS desteği ile değerlendirilerek yerleşime uygun alanlarının belirlenmesidir. Elde edilmiş olan haritalar ile yerleşim açısından olabilecek en uygun alanların tespit edilmesi hedeflenmiştir. Bu hedefe bağlı olarak; (i) çalışma alanına ait tüm verilerin (litoloji, yükseklik, eğim vb.) CBS aracılığıyla sayısal ortama aktarılması, (ii) Tuşba ilçe sınırlarının içerisinde yer alan bölgenin heyelan risk haritasının oluşturulması, (iii) bu bölgeyi etkileyebilecek aktif fayların haritaya işlenmesi, (iv) bölgeye ait jeomorfolojik verilerin ortaya konması, (v) hesaplamalı yöntemlerle elde edilen verilerin analiz aşamaları gerçekleştirilmiştir. Çalışma alanı doğal afetler bakımından tehlikeli olduğundan öncelikle her bir parametre için ayrı ayrı haritalar oluşturulmuş ve analizi yapılmıştır. Ülkemizde değişik bölgelerde Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) ile yerleşime uygunluğun sorgulanması ile ilgili birçok çalışma yapılmış olup Tuşba bölgesine ait bu konuda detaylı bir çalışma bulunmamaktadır. Çalışma alanına ait üretilen bakı, eğim, heyelan haritaları ve özellikle oluşturulan Sayısal Yükseklik Modeli (SYM) kullanılarak bölgenin morfolojisi ile birlikte parametrelerin yardımıyla kent planlamasına yönelik yerleşime uygunluk analizi yapılması planlanmıştır. Bu amaç kapsamında Analitik Hiyerarşi Süreci (AHS) yöntemi kullanılarak analizlerin yapılmasıyla yerleşime uygunluğun değerlendirilmesi ile yeni alanların oluşturulmasında zaman sorununa çözüm bulunacağı beklenmektedir.Doctoral Thesis Paleosismological Features and Segmentation of the Lake Balık Fault Zone(2022) Mutlu, Sacit; Selçuk, Azad SağlamDoğu Anadolu Kısalma Bölgesi'nin doğu kısmını kapsayan alan içerisinde önemli bir tektonik unsur olan Balık Gölü Fay Zonu ilgili herhangi bir deprem olay seviyesi zaman aralığı ya da kayma hızı çalışması bulunmamaktadır. Bu çalışmada Balık Gölü Fay Zonu'nun tektonik aktivitesi verilerine ulaşılması için birçok yöntem gerçekleştirilmiştir. Taşucan ve Örmeli segmentleri bu çalışma da adlandırılmış ve tanımlanmıştır. Çalışma alanı B1 ve B2 üzere iki farklı bölüme ayrılmıştır. B1 bölgesi fay uç hasar zonu olarak, B2 bölgesi ise fay boyu gelişen hasar zonu olarak tanımlanmıştır. Balık Gölü Fay Zonu boyunca 4 adet jeolojik kayma hızı hesaplanmıştır. Bu kayma hızları kuzeydoğudan güneydoğuya doğru 1.94±0.09 mm/yıl, 3.22 ±0.16 mm/yıl, 0.90±0.04 mm/yıl ve 1.05±0.05 mm/yıl olarak hesaplanmıştır. Balık Gölü Fay Zonu bu kayma hızlarına bağlı olarak 500 bin yıl ile 1.5 milyon yıl yaşına sahiptir. Balık Gölü Fay Zonu üzerindeki iki adet hendek (İAY1, İAY2) Yeniçadır segmenti üzerinde açılmıştır. Hendekten elde edilen verilerin yaşlandırılması ve tarihsel depremler deneştirildiğinde iki adet deprem olay seviyesi belirlenmiştir. Bu olay seviyeleri Arshakavan (Doğubayazıt) M.S 363 depremi ve Ararat M.S 1679 deprem izine karşılık gelir. Yeniçadır Segmenti üzerinden elde edilen iki depreme bağlı olarak olay seviyeleri zaman aralığının 800-1200 yıl olduğu görülmektedir.Master Thesis Segmentation and Tectonic Geomorphology of the Doğubayazit Fault (agrı)(2023) Çakar, Sema; Selçuk, Azad SağlamDoğubayazıt Fayı, Doğu Anadolu Sıkıştırmalı Tektonik Bloğu'nun kuzeyinde ve tektonik olarak oldukça aktif bir bölgede yer almaktadır. Doğubayazıt Fayı'nın da içinde yer aldığı ve GPS tabanlı katı blok modellemeleri ile elde edilen Küçük Kafkas Tektonik Bloğu'nun içsel deformasyonu, birbirine paralel birden fazla sağ yanal doğrultu atımlı fay tarafından kontrol edilmektedir. Doğubayazıt Fayı, K35º-42ºB doğrultusunda olup yaklaşık olarak 60 km uzunluğunda bir deformasyon zonundan oluşmaktadır. Arazi çalışmaları ve İnsansız Hava Aracı verilerinin fotogrametrik değerlendirilmesi ile elde edilen verilere göre Beruj, Kalus, Şemso ve Pullutarla segmentleri üzerinde morfotektonik belirteçlerin (dere, morfolojik ve litolojik ötelenmeler, alüvyal yelpaze, uzamış sırt) yoğunlaştığı gözlenmiştir. Fay boyunca yapılan ötelenme çalışmalarında büyük ve küçük ölçekli olmak üzere sistematik ötelenmelerin olduğu görülmektedir. Doğubayazıt Fayı'nın tektonik jeomorfolojisi ve deformasyon özellikleri morfometrik indisler yardımıyla belirlenmiştir. Çalışmada kullanılan indisler; Hipsometrik Eğri ve İntegral (HE ve HI), Drenaj Havzası Asimetrisi (AF), Drenaj Havzası Şekli (Shp), Normalleştirilmiş Kanal Diklik İndeksi (Ksn) dir. Morfotektonik ve arazi çalışmaları birlikte değerlendirildiğinde Doğubayazıt Fayı'nın kuzeybatı kesiminin güneydoğuya oranla daha aktif olduğu ve morfotektonik yapıların özellikle kuzey kesimlerde yoğunlaştığı gözlenmiştir. Bu sonuçlar, Doğubayazıt Fayı'nın özellikle kuzeybatı kesimlerinin Küçük Kafkas Bloğu'nun içsel deformasyonunun kontrolünde aktif rol aldığını göstermektedir.