Evaluation of Brainstem Auditory Evoked Potentials, Thyroid Function Tests and Thyroid Autoantibodies in Patients With Vitiligo

Abstract

Giriş: Vitiligo sık görülen iyi sınırlı, tebeşir beyazı renkte, kutanöz makül ve yamalarla karakterize, fonksiyonel melanositlerin kaybıyla giden bir depigmentasyon hastalığıdır. Etiyoloji ve patogenezi halen tam olarak bilinmemekte ancak otoimmün hipotez öne çıkmaktadır. Vitiligoda sadece deride var olan melanositlerde değil, aynı zamanda iç kulak veya göz gibi melanositlerin bulunduğu diğer organlarda da hasarın olabileceği düşünülmektedir.Amaç: Vitiligolu hastalarda BAEP (Brainstem Auditory Evoked Potentials, İşitsel Beyin Sapı Uyarılmış Potansiyelleri) testi yaparak işitme yolları ve beyin sapını değerlendirerek varsa klinik ve subklinik bozukluklarını saptamak ve tiroid fonksiyon testleri ve tiroid otoantikor düzeylerini inceleyerek etiyolojide yer alan otoimmüniteyi araştırmaktır. Ayrıca otoimmünite ile işitme bozuklukları arasında ilişki olup olmadığı incelenmektedir.Materyal ve Metod: Çalışmaya Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Polikliniğine başvuran, vitiligo tanısı almış 40 hasta ve kontrol grubu olarak 20 sağlıklı gönüllü alındı. Serbest T3, serbest T4, tiroid stimulan hormon (TSH), tiroglobulin, antitiroglobulin (anti TG) ve antitiroid peroksidaz (anti TPO) antikor düzeylerine bakıldı ve BAEP yapılarak nöroloji uzmanı tarafından değerlendirildi. Hasta ve kontrol grubunun sonuçları karşılaştırılarak istatistiksel analizleri yapıldı.Bulgular: Vitiligo ve kontrol grubu arasında cinsiyet ve yaş arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu. Anti TPO ortalama düzeyi kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksekti. Anti TGA ortalama düzeyi hasta grubunda daha yüksek olmasına rağmen anlamlı değildi. Anti TPO ve anti-TGA pozitifliği hasta grubunda istatistiksel olarak anlamlı derecede daha yüksekti (P< 0,05). Anti-TPO ile BAEP parametrelerinden sağda üçüncü, dördüncü, beşinci dalgalar ve I-III interpik latansı (İPL) ile solda dördüncü dalga ve I-V İPL arasında istatistiksel olarak anlamlı negatif korelasyon vardı (P< 0,05). Anti-TGA ile sağda dördüncü dalga, I-III İPL ve solda ise üçüncü dalga arasında istatistiksel olarak anlamlı derecede negatif korelasyon saptandı. Anti-TPO ile anti-TGA arasında %74,6 oranında istatistiksel olarak anlamlı derecede pozitif korelasyon bulundu. Her bir BAEP parametresi gruplar arasında anormal olgu sayısı açısından karşılaştırıldığında hasta grubunda solda V ve III-V sağda IV ve V parametrelerinde istatistiksel olarak anlamlı derecede daha fazla anormallik saptandı..Sonuç: Bu çalışmada vitiligolu hastalarda otoimmün mekanizmaya işaret eden anlamlı derecede tiroid otoantikor pozitifliğini saptandı ve ayrıca bunun BAEP parametreleri ile ilişkisi değerlendirildi. İki farklı parametrenin birbirleriyle anlamlı korelasyon göstermesi ortak otoimmün mekanizmaya işaret etme olasılığı nedeniyle önemlidir. Ancak daha fazla hasta serilerinde yapılacak ileri çalışmalara ihtiyaç vardır.Background: Vitiligo is a common depigmenting skin disorder characterized by well-defined, chalk-white cutaneous macules and patches caused by loss of functional melanocytes. Etiology and pathogenesis is not yet fully understood but autoimmune hypothesis is the most important in the pathogenesis of vitiligo. It is suggested that not only melanocytes in the skin are affected. Damage can also occur in similar ways to melanocytes within other organs such as the eye and inner ear.Objective: The aim of this study was to evaluate the brain stem and auditory pathway functions by performing BAEP (Brainstem Auditory Evoked Potentials) test in patients with vitiligo and to detect any possible clinical and subclinical disorders. We sought to investigate autoimmune etiology by examining the thyroid function tests and thyroid autoantibody levels. Also we evaluated whether there is any relationship between auditory functions and autoimmunity.Materials and Methods: Forty patients diagnosed with vitiligo and 20 healthy volunteers admitted to the dermatology outpatient clinic Yuzuncu Yil University, faculty of medicine, Department of Dermatology were enrolled in our study. Free T3, free T4, thyroid stimulating hormone (TSH), thyroglobulin, antithyroglobulin (anti-TG) and antithyroid peroxidase (anti-TPO) antibody levels were examined and BAEP tests were assessed by a neurology specialist. The results of patient and control groups were compared and statistical analysis was performed.Results: There wasn?t a statistically significant difference in terms of gender and age between vitiligo and control groups. In the patient group anti-TPO average level was significantly higher than the control group. Although the average level of anti-TGA was higher in the patient group it was not significant. Anti-TPO and anti-TGA positivity was statistically significantly higher in the patient group (P <0.05). A statistically significant negative correlation (P <0.05) was detected between anti-TPO and lead III, IV, V latency and I-III interpeak latency (IPL) of right ear together with lead IV latency and I-V IPL of left ear in the patient group. Lead IV latency and I-III IPL of right ear together with lead III latency of left ear showed statistically significant negative correlation with anti-TGA. A statistically significantly positive correlation was found between anti-TPO and anti-TGA and the rate was 74.6%. When each BAEP parameter was compared between the two groups in terms of abnormal number of cases a statistically significantly more abnormality were detected in the V latency and III-V IPL of left ear together with IV and V latency of the right ear.Conclusion: In this study a statistically significantly thyroid autoantibody positivity was detected suggesting an autoimmune mechanism in patients with vitiligo. And also the relationship between BAEP parameters thyroid autoantibody positivity were evaluated. The significant correlation between two different parameters we showed in our study is important because of the possibility that this may suggest a common autoimmune mechanism. However, further studies are needed to be done more large patient series.