Browsing by Author "Demir, Mehmet Şirin"
Now showing 1 - 7 of 7
- Results Per Page
- Sort Options
Doctoral Thesis Applications of Neuroscientific Research in Education(2020) Demir, Mehmet Şirin; Yayla, Ahmet21.Yüzyılın pedagojik ve epistemik meydan okumaları ile karakterize edilen bir küresel konjonktürün doğurduğu diyalektiksel ilişkiler ağı içerisinde sinirbilimsel araştırmalar, uygulamalar ve modaliteler düzleminde daha iyi bir beyin inşasının gerçekleştirilmesine, daha sağlıklı bir zihinsel, entelektüel gelişimin sağlanmasına ve daha sürdürülebilir bir bilişsel rezervin ortaya konulmasına yönelik giderek artan bir ihtiyaç ve bu ihtiyacın disiplinlerarası bir kontekst içinde karşılanmasına dönük giderek artan bir eğilim belirginleşmiştir. Eğitimsel sinirbilim söz konusu ihtiyacı karşılamaya dönük olarak ortaya çıkmış disiplinlerarası bir alandır. Bu doktora tezimizde eğitimsel sinirbilimin dayandığı prensip ve paradigmalarına ilişkin hem disiplinlerarası hem de meta disipliner bir bakış açısı benimsenmiş ve bu bakış açısı doğrultusunda sinir bilimlerinin çeşitli modaliteler düzleminde eğitim - öğretim ortamlarına uyarlanması ile alakalı olarak İslami öz referansiyel değerlerimizin yansıtıldığı bir söylem analizi tezimizin dokusunun içerisine serpiştirilmiştir. Bu amaçla sinirbilimsel araştırmaların eğitim-öğretim ortamlarına daha doğru, sağlıklı ve etkin bir biçimde uyarlanması ve daha etkin bir öğrenme eyleminin geliştirilip teşvik edilebilmesi için İslami öz referansiyel değerler ve postulatlar bağlamında geniş bir interdisipliner ve metadisipliner bir araştırma repertuarının baz alındığı yeni ve heyecan verici bir takım çalışmalar tezimizde ortaya koyduğumuz problemin durumuna ışık tutmak için betimsel bir metodoloji bağlamında ve tezimizin kuramsal çerçevesinin içerisinde ele alınarak incelenmiştir. Ayrıca bu çalışmada çoklu okuryazarlıkların ve çoklu zeka biçimlerinin geliştirilmesine büyük bir vurgu yapılmış ve zihinsel ve entelektüel gelişime aracılık edebilecek bir takım davranışsal, bilişsel öz düzenleme becerileri, yüksek düzey düşünme biçimlerinin pedagojik ortamlara uyarlanmasının önemine işaret edilerek bu alanda çeşitli araştırma kuruluşları tarafından gerçekleştirilmiş çalışmaların ortaya koyduğu bilgi, bulgu ve verilere dayalı olarak nöropedagojik etkinliği kanıtlanmış çeşitli modaliteler geliştirilerek daha iyi bir eğitimsel iyi oluş durumunun tesis edilmesi ve daha sağlıklı bir nöro pedagojik, nöro epistemolojik ve nöro fenomenolojik profil ve rezervin geliştirilebilmesi için her türden eğitim – öğretim kurumları düzeyinde program geliştirme alınında benimsenip hayata uyarlanması gereken bir takım öneriler ve postulatlar ortaya konulmuş, uygulama ve modaliteler geliştirilerek tanıtılmıştır. Anahtar sözcükler: sinirbilim, pedagoji, eğitim, program geliştirme, çoklu okuryazarlık, çoklu zeka, interdisipliner çalışmalarArticle Çeşitli Nöro-bilişsel & Nöro-pedagojik Uygulama ve Modalitelerin Bilişsel Becerilerin Gelişimi Üzerindeki Etkisi(2016) Alav, Özlem; Taşkın, Nejdet; Usta, Mehmet Emin; Demir, Mehmet Şirin; Yayla, Ahmet; Hastunç, YunusSon yıllarda, küresel pedagojik anlayışlara damgasını vuran eğitimsel sinirbilim (educational neuroscience) gibi disiplinlerarası alanlar düzeyinde gerçekleştirilen birtakım keşif ve araştırmalar 21. yüzyılın pedagojilerini derinden etkileyerek önemli nöro-bilişsel sonuçlar doğurmuştur; eğitim-öğretim süreçlerinde beyin tabanlı anlayışların benimsenmesine yol açan ve paradigma değişimini tetikleyen bu gelişmeler çeşitli nörobilişsel modalitelerin eğitim ortamlarına uygulanmasını gerekli kılmış ve bunun sonucunda farklı boyutlarda olumlu birtakım pedagojik iyileşme ve çıktıların gözlemlenmesinin yanında zihinsel, nöro-bilişsel süreç ve mekanizmaların düzenlenmesine ve iyileşmesine de aracılık etmiştir. Kaynak taraması ve betimsel bir bakış açısı benimsenilerek ve niteliksel metodolojilerden esinlenilerek gerçekleştirilen bu çalışma sinirbilimsel eğitim alanında ortaya konulmuş çeşitli interdisipliner keşif ve araştırmaların değerlendirilmesini ve bilişsel süreçlerin nasıl etkilenebileceği ile ilgili üst-anlatımsal ve üst-yorumsal bir perspektif geliştirilerek literatür taramasına dayalı bir yaklaşımı öngören niteliksel değerlendirmeler ortaya koymayı hedeflemiştir.Master Thesis A Critical Evaluation of Information Technologies; an Interdisciplinary Perspective(2024) Ağaoğlu, Zehra; Demir, Mehmet Şirinİçinde yaşadığımız modern dünyanın giderek problematik bir durum arz etmeye başlayan bilimsel- teknolojik paradigmaları içerisinde insanoğlunun rolü, etkinliği ve eyleyiciliğinin (human agency) giderek törpülendiği, bireysel ve toplumsal olarak çok boyutlu bir dönüşümün gerçekleştiği sanal bir dünya anlayışını ve konjonktürünü benimsemeye doğru hızlı bir şekilde ilerlemekteyiz. Çeşitli interdisipliner alanlarda gerçekleştirilen araştırmaların sonuçları teknolojinin insanoğlunun bütün bir antolojisi üzerindeki çok boyutlu ve çok katmanlı etkilerinin olduğunu göstermiş ve söz konusu araştırma sonuçları çeşitli bilimsel ve filozofik platformlarda ortaya konulmuştur. Özellikle nöro-bilim, nöro-eğitim ve nöro-pedagoji alanlarında giderek artan bir biçimde gerçekleştirilen interdisipliner araştırmalarla birlikte söz konusu araştırmaların sonuçlarının ortaya koydukları çeşitli bilgi bulgu ya da verilerden esinlenerek genel anlamda her türden teknolojik araç ve gereçleri özel anlamda da sanal ortam teknolojilerini gerek eğitim-öğretim ortamlarında gerekse yaşamımızın diğer alanlarında daha doğru ve sağlıklı bir biçimde ve yenilikçiliğin esas alındığı bir perspektifle, problem çözme ve eleştirel yaklaşımların da göz önünde bulundurularak çeşitli çözüm yollarının aranarak kullanılmasına vurgu yapılmıştır. Çoğunlukla genç kullanıcıların tercih ettiği dijital platformlarda, sanal ortam teknolojilerinin kullanım biçimi maalesef problematik bir durum ile karakterize edilip, kontrol edilemezliğe doğru yol almaktadır; başka bir deyişle 21. yüzyılın sanal ortam teknolojilerinin yol açtığı küresel konjonktür içerisinde başta erişkinler olmak üzere çeşitli kesimlerde ortaya çıkan çeşitli davranış bozuklukları, fiziksel, zihinsel sorunlar ile mücadele edilmesi, teknolojik araç ve gereçlerin daha doğru ve sağlıklı kullanılmasına dönük bir bilincin ya da farkındalığın ortaya konulması zorunlu hale gelmiştir. Bu çalışmanın amacı yukarıda da değinildiği üzere 21. yüzyılın teknolojik paradigmaları içerisinde giderek problematik bir durum arz eden sanal ortam teknolojilerinin daha sağlıklı ve doğru bir biçimde kullanılmasına dönük bir farkındalığın interdisipliner bir perspektifle ortaya konulmasına katkıda bulunmaktır; çalışmanın dayandığı metodoloji, kaynak taraması çerçevesi içerisinde çeşitli kavramsal postulatlardan da yararlanılarak karma bir yöntemin bir takım araç, gereç ve kriterleri ile tanımlanan bir karma metodolojidir .Master Thesis Individual and Social Ontologies Within the Context of Ibn Khaldun's Cyclic Version of History: an Interdisciplinary Perspective(2023) Akyüz, Nurullah; Demir, Mehmet ŞirinBir ülkenin gelişmişlik ya da refah düzeylerine bakıldığında dikkate alınarak değerlendirilen en önemli ölçütlerden biri de o ülkenin vatandaşlarının eğitim düzeyidir. Eğitim, bir kişinin genel yaşam kalitesini artırabilen önemli bir faktördür ve onu daha sağlıklı bir ontolojiye, yani varlık seviyesine yükseltir. Eğitim, bireyin bilgi ve becerilerini artırmasına, daha fazla fırsat ve seçenek sunmasına yardımcı olur. İnsanlığın var olduğu günden bu yana eğitimin önemi artarak devam etmiştir. İnsanların aldıkları eğitimin kalitesi ile orantılı olarak topluma katkı sağlamıştır. Bu bağlamda İslam âlimlerinden İbn-i Haldun'un görüşleri, eğitime katkıları dikkate değer görülen sosyal bilimlerin temellerini oluşturmasıyla öne çıkmaktadır. İslam dünyasının bilimsel geleneğiyle uyumlu olarak, İbn-i Haldun bilimi destekleyen bir epistemolojiyi benimsemiş ve sosyal bilimlerde de bu yaklaşımı benimsemiştir. İbn-i Haldun'un eğitim felsefesine ilişkin görüşleri, toplum ve tarih anlayışıyla yakından bağlantılıdır. İbn-i Haldun'a göre eğitim, bireylerin gelişmesinde ve toplumun ilerlemesinde önemli bir yere sahiptir. Ancak eğitim sadece bilgi ve beceri kazandırmak değildir. İbn-i Haldun, eğitimin bireyin karakterinin oluşumunda ahlaki, sosyal ve kültürel yönleriyle birlikte önemli bir rol oynadığını savunur. Öğretmenin öğrencilerin karakter ve davranışlarını şekillendirmesi gerektiğini ve disiplinli bir eğitim ortamının sağlanması gerektiğini vurgular. Bu nedenle bu çalışma, İbn-i Haldun'un eğitim geçmişi ve eğitime bakış açısını ortaya koymayı amaçlamıştır. Bu bağlamda bu çalışmada, İbn-i Haldun'un ortaya koyduğu tarihsel ve medeniyetsel döngü kuramından hareketle ontik bağlamda insanoğlunun nasıl bir bireysel ve toplumsal ontoloji üzere inşa edilmesi gerektiği ile ilgili çeşitli argümanlar geliştirilmiştir. İnsan ve toplumların eğitiminde izlenebilecek çeşitli yol ve yordamlar ele alınarak değerlendirilmiştir.Article İngilizce Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Uygulama Sürecine İlişkin Düşünceleri(2022) Kasap, Suleyman; Ünsal, Fırat; Demir, Mehmet ŞirinBu araştırmanın amacı, İngilizce öğretmeni adaylarının öğretmenlik uygulamasına ilişkin görüşlerini belirlemektir. Bu çalışmanın verileri nitel veri toplama araçları ile 20 İngilizce öğretmeninden odak grup görüşmesi ile toplanmış ve elde edilen veriler betimsel analiz yöntemi kullanılarak analiz edilmiştir. Katılımcılardan elde edilen bulgular ışığında öğretmenlik uygulamasına ilişkin görüşler öğretmenlik uygulaması öğretim elemanı, üniversitenin akademisyeni, öğretmenlik uygulaması yapılan okul ile ilgili görüşler ve öneriler şeklinde kategorilere ayrılmıştır. Katılımcılar, üniversitedeki akademisyenler ile uygulamalı okullardaki öğretmenlerin gerekli düzeyde işbirliği yapmadıklarını ve uygulamalı okulların öğretmenlerinin kendilerine örnek olabilecek niteliklere sahip olmadıklarını belirtmişlerdir. Öte yandan öğretmen adayları, mevcut eğitim sistemini ve öğrencileri tanımada öğretmenlik uygulamasının çok önemli olduğunu vurgulamışlardır.Master Thesis An Integrative and Interdisciplinary Assessment of Environmental, Ecological and Eco-Literacy(2023) Kerçin, Dündar; Demir, Mehmet ŞirinÇevresel okuryazarlık, ekolojik okuryazarlık ve eko-okuryazarlığını bütünleyici-interdisipliner bir yaklaşım ile ele almayı hedefleyen bu çalışma, söz konusu okuryazarlıkların eğitim-öğretim ortamlarında yeterince benimsenmediği ile ilgili bir problem durumunu ortaya koymaktadır. Bu çalışmanın gerçekleştirilmesinde benimsenen amaç ve çalışmanın dokusuna uyarlanan metodoloji, eğitim-öğretim ortamları içerisinde yukarıda ifade edilen okuryazarlıkların geliştirilmesine yönelik karma, kuramsal, kavramsal, belgesel ve nitel bir düzlemde tamamlayıcı ve disiplinlerarası bir değerlendirmeye dayalı birtakım yöntemsel postulatlar oluşturularak, söz konusu postulatlar bağlamında öngörülebilecek bir takım kapsayıcı yaklaşımlar ile bu anlamda ele alınabilecek söz konusu okuryazarlıkların geliştirilmesine katkıda bulunmaya dönük çeşitli kuramsal ve kavramsal önerme ve yaklaşımların ortaya konulmasıdır. Aynı şekilde, bu kuramsal çerçeve içerisinde ileri sürülen önerme ve yaklaşımlarla uyumlu bir biçimde çalışmanın gerek yöntemi gerekse amacı, literatürde ilgili konulardaki bilgi, bulgu ve belgelerden elde edilen sistemik verilere dayalı yapılan değerlendirmelerden esinlenerek sürdürülebilir bir toplumun inşa edilmesine katkıda bulunmak ve fenomenolojik metodolojiye ilişkin bir eleştirel söylem analizini (critical discourse analysis) ortaya koyabilmeyi de hedefleyerek sürdürülebilir bir kalkınmaya aracılık edebilmek maksadıyla mevcut ve gelecek nesiller için bu konuda sağlam bir teorik çerçeveyi oluşturmanın yanı sıra, yukarıda belirtilen okuryazarlıkların eğitim ortamlarında geliştirilerek yaygınlaştırılması düzleminde toplumsal bir farkındalık oluşturmaya dönük kavramsal ve kuramsal bir metodoloji bağlamında çeşitli postulat ve değerlendirmeler ortaya koymaktır. Araştırma metodolojisinin bir parçası olarak literatürdeki karmaşık, ayırıcı ve hatalı kavramsallaştırmaların aksine çevresel okuryazarlık, ekolojik okuryazarlık ve eko-okuryazarlığı kavramları arasında zoraki ve belirgin ayrımlar yapmadan başka bir deyişle, söz konusu kavramları ayrı çerçeveler içerisinde ele almadan onları daha çok ortak bir bağlam içerisinde değerlendirmeye dönük entegre bir yaklaşım ya da metodolojiyi çalışmanın seyri içerisinde benimsenmesiyle çeşitli durumlara uyarlanabileceği düşünülmüştür. Bu temel argümanlarla yürütülen çalışma ile; öğrencilerin doğal ortamlarda, pedagojik anlamda olgunlaşıp gelişmelerinin yanı sıra bu ortamların, öğrencilerin başta işbirlikçi öğrenme becerileri de dahil olmak üzere, duygusal okuryazarlık ve empati kurma becerileri, ödev ve sorumluluk duyguları, ahlaksal ve manevi okuryazarlık becerilerinin de gelişmesine yardımcı olabileceği ayrıca, söz konusu pedagojik postulatlar içerisinde olgunlaşıp gelişen bireylerin sadece yukarıda sözü edilen alanlar düzleminde değil, aynı zamanda doğal bilimler, matematik, güzel sanatlar, dil ve edebiyat gibi farklı alanlarda da gelişim gösterebilecekleri sonuçlarına varılmıştır.Master Thesis A neuroscientific perspective on distance education processes(2023) Yılmaz, Ayşegül; Demir, Mehmet ŞirinUzaktan eğitim, sanal ortam teknolojilerinin hızla gelişmesiyle birlikte son yıllarda giderek yaygınlaşan bir öğrenme-öğretme yöntemi haline gelmiştir. Özellikle Covid-19 pandemisinin doğurduğu birtakım gereksinimin de yol açtığı bir küresel eğitimsel konjonktür nedeniyle birçok ülke uzaktan eğitime geçerek sanal ortam teknolojilerini benimsemek zorunda kalmıştır. Sanal ortam teknolojilerinin hızla gelişmesi ve tüm dünyayı etkileyen pandemi süreciyle birlikte eğitim öğretim faaliyetlerinde kullanılmaya başlanması sanal eğitim teknolojileri bağlamında ele alınan uzaktan eğitim yönteminin olumlu ya da olumsuz yönlerinin detaylı bir şekilde incelenmesini gerekli kılmıştır. Bu çalışmada uzaktan eğitim ortamları sinirbilimsel bir perspektifle ele alınmış olup belgesel tarama yöntemiyle incelenmiştir. Bu çalışmanın amacı kavramsal bir bakış açısı ve literatür taramasına dayalı bir metodolojiyle örgülenmiş, nöro-biyolojik bir perspektif benimsenerek uzaktan eğitimin olumlu ve olumsuz yönlerininin derinlemesine ele alınmasını öngören bir argümantasyon ortaya koymaktır.Bu çalışma sanal eğitimin problemli durumları ve öğrencilerin nöro-bilişsel gelişimi ve nöro-pedagojik durumları üzerindeki olumsuz ve sınırlı da olsa birtakım olumlu etkilerinin olduğunu göstermiştir.