Browsing by Author "Kabay, Turgay"

Now showing 1 - 20 of 26

Determination of Drought and High Temperature Tolerant and Sensitive Bean Genotypes in Lake Van Basin
(2014) Kabay, Turgay; Şensoy, Suat
Bu tez çalışmasında, Van Gölü Havzası'nda yetiştirilen 48 adet fasulye genotipinin kuraklığa ve yüksek sıcaklığa dayanıklılık durumları farklı ölçüm, analiz ve yöntemlerle belirlenmeye çalışılmıştır. Ayrıca, bu genotipler arasından seçilen 2 adet tolerant ve 2 adet hassas fasulye genotipi ile kuraklık ve yüksek sıcaklık stres koşullarında geliştirilen korunma mekanizmaları ve bu iki farklıstrese toleransın fizyolojik mekanizmalarıarasındaki ilişki ve bağlantılar olup olmadığının ortaya çıkarılması amacıyla iyon regülasyonu (Na, K ve Ca) ve antioksidatif enzim aktiviteleri (MDA, CAT, APX ve SOD) de ayrıntılı olarak çalışılmıştır. Çalışma sonucunda, kuraklık ve yüksek sıcaklık stresinin fasulye genotiplerinde bitki büyüme ve gelişmesini olumsuz yönde etkilediği ve fasulye genotiplerinin stres faktörlerine karşıfarklıtepkiler verdiği belirlenmiştir. Özellikle antioksidatif enzim aktivitelerinin ve iyon regülasyonunun tolerant fasulye genotiplerinde kuraklık ve yüksek sıcaklık stresine toleransta oldukça etkili olduğu gözlenmiştir. Elde edilen sonuçlar ışığında kuraklık ve yüksek sıcaklık streslerinin detaylı incelenen tolerant genotiplerde genelde benzer mekanizmalarıharekete geçirdiği, iyon regülasyonu ve enzimatik değişimler çerçevesinde fasulye genotiplerinin kuraklık stresinden daha fazla olumsuz yönde etkilendiği tespit edilmiştir.
Effect of Different Nitrogen and Phosphorus Doses on Seed Germination and Seedling Quality on Tomato
(1999) Kabay, Turgay; Balta, Fikri
Bu araştırmada 1 kısım elenmiş toprak + 1 kısım elenmiş kum + 1 kısım elenmiş yanmış ahır gübresi karışımına, 0-400-800-1600 gr/m3'N ve 0-600-1200-1800 gr/m3 P2Os uygulamaları yapılmıştır. Çalışma tesadüf blokları deneme deseni faktöriyel düzeyinde üç tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Araştırma sonucunda domateste tohum çimlenmesine ve domateste gerçek yaprak görülmesine, çimlenme oranına, kotiledon uzunluğu ve genişliğine, hipokotil uzunluğuna, kök boğaz çapına, 30-40-50 günlük fidede fide boyuna, kök boğazı çapına, yaprak sayısına, fide ağırlığına, 50 günlük fide yaprak alanına azotun 1600 gr/m3, fosforun 1800 gr/m3 dozları ve bu dozların interaksiyonlarının en iyi etkiyi yaptığı belirlenmiştir.Anahtar Kelimeler: Domates, Çimlenme, Fide, Azot, Fosfor.
The Effect of Different Production Environments on Yield and Quality in Mushroom Production
(2021) Çetin, Murat; Kabay, Turgay
Yabani mantarlardan zehirlenme riski korkusu insanları kültüre alınabilen mantar türleri tüketimine itmekte, bu durum da son yıllarda kültür alınabilen mantar türleri üretimini artırmaktadır. Bu mantar türleri içerisinde yer alan istiridye mantarı üretimindeki bazı avantajlar nedeniyle son yıllarda tercih edilir olmuştur. Mantar üretiminin artmasında üretim ortamlarında bölgesel çeşitliliğin sağlanması çok önemlidir. Bu çalışmada Van ve çevresine mantar üretimini yaygınlaştırmak ve bölge üreticilerinin kolay temin edebilecekleri saman ve atıl durumda olan demlenmiş çay atıklarında üretimin etkinliğini araştırmak amaçlanmıştır Buğday samanı, demleme çay atığı ve hazır mantar üretim kitleriyle kurulan çalışma tesadüf parselleri deneme desenine göre dört tekerrürlü olarak dizayn edilmiştir. Elde edilen mantarlarda, ilk hasat, karpofor ağırlığı, toplam verim, karpofor ölçüleri, makro ve mikro elementler parametrelerine bakılmıştır. Yapılan çalışma sonucunda saman ve çay ortamlarında üretilen mantarlarda yapılan ölçüm ve analizlerin sonucunda, hazır kitlere yakın sonuçların elde edildiği, özellikle çay ortamında üretilen mantarların daha iyi olduğu belirlenmiştir.
The Effect of Drought Stress on Some Landraces and Varieties of Urfa Pepper
(2018) Yaban, İlyas; Kabay, Turgay
Son yıllarda kuraklık, biber üretiminde verim ve kaliteyi büyük oranda düşürmüş olup üreticiyi zor durumda bırakmıştır. Biber üretiminde kuraklık nedeniyle oluşacak olumsuzlukların etkisini azaltmanın en önemli yolu kuraklık stresine tolerant çeşitler tespit edip üreticilere sunmaktır. Ayrıca tespit edilecek tolerant genotipler ıslah çalışmalarında etkili olabilecektir. Bu nedenle tarımsal üretimin zengin olduğu ülkemiz ve Şanlıurfa bölgesinde kuraklığa tolerant gösteren biber genotiplerinin tespiti amaçlanmaktadır. Gölpınar, Hilvan, Osmanbey genotipleri ve İnan 3363 çeşidinin biber tohumları 1 litrelik bahçe toprağı dolu saksılara ekilerek üç tekerrürlü olarak tesadüf blokları faktöriyel deneme desenine göre deneme kurulmuştur. Kuraklığa tolerant ve duyarlı genotiplerin tespiti amacıyla; bitki yaş ve kuru ağırlıkları, yaprak sayısı, kök boğazı çapı, bitki boyu, yaprak membran zararlanma indeksi ve yaprak oransal su içeriği, klorofil a, klorofil b, klorofil a+b, malondialdehit (MDA), katalaz (CAT), süperoksit dismutaz (SOD), askorbat peroksidaz (APEX), K, Ca ve Mg parametrelerine bakılmış ve bu parametrelerin kuraklığa hassas ve tolerant seviyelerinin belirlenmesinde etkili olduğu görülmüştür. Çalışmamızda Gölpınar ve Hilvan genotipleri kuraklığa tolerant genotip olarak belirlenirken, İnan 3363 standart çeşidi ise kuraklığa hassas olarak belirlenmiştir.
The Effect of Use of Microalgae [Chlorella Vulgaris Beyerinck (Beijerinck)] In\rdifferent Fertilizer Applications on Plant Growth of Garden Rocket (Eruca\rvesicaria Ssp. Sativa Mill.)
(2022) Sadak, Aynur; Şensoy, Suat; Can, Büşra Günsan; Kabay, Turgay
This study was carried out as a pot experiment in controlled greenhouse conditions in order to reveal\rthe effect of microalgae [Chlorella vulgaris Beyerinck (Beijerinck)] application on plant growth of\rrocket salad (Eruca vesicaria ssp. sativa Mill.) in different doses of fertilizer applications. Sieved\rsoil in 3-liter pots was used as the growing medium. Equal amount of irrigation was applied to all\rpots during the period from seed sowing to the end of the experiment. Microalgae application was\rapplied twice (100 ml and 150 per pot) to the seedling growing medium. As chemical fertilizer, 0%,\r50% and 100% of NPK (160 mg N kg-1, 80 mg P2O5 kg-1, and 100 mg K2O kg-1) were applied. As\rparameters in rocket plants, shoot length, shoot fresh weight, shoot dry weight, stem diameter, leaf\rarea, leaf relative water content, membrane damage index, total soluble content, and some nutrients\r(K, Ca, Na, Zn, Cu, and Mn) contents were examined. According to the data obtained, microalgae\rapplications were found to have a positive effect on plant growth in general. It was observed that\rthe values increased in most parameters examined in algae-applied applications compared to the\rcontrol group. Among the applications, the best values were found in 50% fertilizer + microalgae\rand 100% fertilizer + microalgae applications.
Effect of Vermicompost Application on Some Plant Characteristics in Lettuce (Lactuca Sativa L.)
(Parlar Scientific Publications (p S P), 2018) Kabay, Turgay; Alp, Yekbun; Sensoy, Suat
Vermicompost, an organic material, has a positive effect on plant growth and can be applied to all areas where organic farming is conducted. This study was carried out as a pot experiment in greenhouse conditions in order to determine the effects of vermicompost application on plant growth in lettuce cultivation. Lettuce seeds were sown in the vials containing 2: 1 mixture of peat and perlite. After the cotyledon leaves emerged, the seedlings were transferred into the 2 liters pots. Then, the control plants grown in peat (1/2 volume) + perlite (1/2 volume) media were irrigated with Hoagland nutrient solution until the end of the experiment, whereas the vermicompost applied plants grown in peat (1/3 volume)+perlite (1/3 volume) + vermicompost (1/3 volume) media were irrigated with only tap water. Twenty-seven days from the planting, the differences in seedling fresh and dry weights, shoot weights, stem diameters, root fresh and dry weights, leaf numbers, leaf temperatures, leaf areas, chlorophyll contents, total phenolic contents, total antioxidant values and antioxidative enzymes were determined. Considering these parameters, it can be said that vermicompost application has positive effects on lettuce growth.
Effects of Different Potassium Doses on Development of High Temperature-Sensitive Bean Plants
(Parlar Scientific Publications (p S P), 2019) Kabay, Turgay
Increasing temperatures negatively influence pollination and fruit set of the plants. Such temperatures also have significant negative effects on leaf, stem and root development. Especially in greenhouse production activities and practices in southern regions of Turkey, plants are often exposed to high temperatures. Beans are commonly produced and consumed in almost every part of the world and they are negatively influenced by high temperatures. This study was conducted to see the efficiency of potassium treatments in reducing the negative effects of high temperatures on yield and quality of beans. Zulbiye bean cultivar sensitive to high temperature stress and V71 bean genotype which was also previously identified as sensitive to high temperatures were used as the plant materials of the experiments. Bean seeds were sown in 2 It pots filled with 1:2 perlite:peat mixture. Different potassium (K) doses of 0 (control) ppm K, 500 ppm K, 100 ppm K and 2000 ppm K were applied to seeded pots. Seeding was performed as to have two plants in each pot and experiments were conducted in ran-domized blocks factorial experimental design with 4 replications with 4 pots in each replication. Pots were irrigated with Hoagland nutrient solution throughout the experiments. At the seedling period, control plants were grown in a greenhouse with temperatures of 20 - 25 degrees C, but the treatment groups were placed in a separate tunnel in the greenhouse for high temperature treatments. Tunnel temperature and relative humidity were measured with Hobo data logger and temperatures were observed as between 33 - 37 degrees C. Plant height, fresh weight, root collar diameter, number of leaves, leaf size, leaf relative water content and membrane damage index values were analysed 12 days after seedling period. Well growth and development were observed in high temperature-sensitive bean genotypes with increasing potassium doses, especially with 2000 ppm K dose and potassium treatments reduced the negative effects of high temperatures on investigated growth and development parameters.
Effects of Different Potassium Doses on Growth and Development of Drought-Sensitive Bean Plants
(Univ Life Sciences Lublin, 2020) Kabay, Turgay
Root, stem and leaf development are all negatively influenced by drought stress which causes losses in yield and quality and ultimately serious economic losses for growers. This study was conducted to see the efficiency of potassium treatments in reducing the negative effects drought stress on yield and quality of beans largely consumed in Turkey. Zulbiye bean cultivar sensitive to drought stress and V71 bean genotype which was also previously identified as sensitive to drought stress were used as the plant materials of the experiments. Bean seeds were sown in 2 L pots filled with perlite. Different potassium (K) doses of 0 (control) ppm K, 500 ppm K, 100 ppm K and 2000 ppm K were applied to seed sown pots. Seeding was performed as to have two plants in each pot and experiments were conducted in randomized blocks factorial experimental design with 4 replications with 4 pots in each replication. Pots were irrigated with Hoagland nutrient solution throughout the experiments. Irrigations were totally terminated on 20th day for drought stress plants. Following 15 days of stress conditions, plant height, fresh weight, root collar diameter, number of leaves and leaf size, leaf relative contents and membrane damage index values were determined. It was concluded based on present findings that 2000 ppm K treatment was more efficient in reducing the negative effects of drought stress on investigated growth and development parameters.
Effects of Different Potassium Doses on Growth Rates and Micronutrients of Drought-Sensitive Beans
(Polish Society Magnesium Research, 2022) Kabay, Turgay
When plants are exposed to abiotic stress, such as drought, their growth slows down and, in extreme condition, the plants might even begin to dry out, which causes great economic losses for the producers. One of the most important ways to save plants with less damage in stress environments, such as drought, is to fertilize them with potassium fertilizers because the plants with sufficient potassium amounts increase their tolerance to drought stress. This study aimed to determine the effects of potassium doses in order to decrease yield and quality losses due to drought stress during bean production. The cv. Zulbiye, a drought susceptible cultivar, and the bean genotype V71, a drought susceptible bean genotype, were chosen from previous studies. The bean seeds of these varieties were sown into 2 liter pots filled with perlite. Four doses of potassium (K) were applied as 0 K mg kg-1 (control), 500 mg kg-1 K, 1000 mg kg-1 K, and 2000 mg kg-1 K, in a completely randomized factorial experimental design with four replications, each having 4 pots. The seedlings were supplied with Hoagland solution and kept in a growth chamber with day temp. of 22-25??C and night temperatures of 17-19??C. Irrigation was completely stopped in the 20-day-old seedlings in drought stress treatment for 12 days, while the control seedlings were irrigated regularly. On the 20th day of the drought stress, the study was terminated, and the growth rate and some microelement contents (Cu, Mn, Zn and Fe) were determined. While there was a decrease in the growth rate and the amount of micronutrients in the plants in the group exposed to drought, it was observed that the negative effect of drought decreased and the growth rate and the amount of micronutrients started to increase in the plants to which potassium doses had been applied. It was also noticed that drought stress symptoms were decreased especially after the application of the doses of 1000 and 2000 mg kg-1 K.
Effects of Different Potassium Doses on Ion, Chlorophyll and Enzyme Contents of Drought Sensitive Bean Plants
(Parlar Scientific Publications (p S P), 2018) Kabay, Turgay
Droughts negatively influence plant production activities worldwide. Decreasing yields and quality exert financial problems on growers. This study was conducted to determine the effects different potassium doses on drought-induced yield and quality losses in beans. Drought sensitive Zulbiye bean cultivar and V71 bean genotype which was also identified as drought-sensitive in a previous study were used as the plant material. Bean seeds were sown in perlite-filled 2-liter pots. Potassium (K) doses were arranged as: 0 (control) ppm K, 500 ppm K, 1000 ppm K and 2000 ppm K. Experiments were conducted in randomized plots factorial experimental design with 4 replications with 4 pots in each replicate and 2 plants in each pot. Pots were irrigated with Hoagland nutrient solution throughout the growing season from sowing till harvest. Experiments were carried out in a climate chamber set at 22 - 25 degrees C day temperatures and 17 - 19 degrees C night temperatures. Irrigations were terminated in plants exposed to drought stress since the seedling period and irrigations were kept on in control plants. Experiments were terminated on 12th day of drought. Then, changes in catalase (CAT), superoxide dismutase (SOD), ascorbate peroxidase (APX), malondialdehyde (MDA), chlorophyll a, chlorophyll b, total chlorophyll, K, Ca and Mg contents of the bean plants were investigated. It was observed that 1000 ppm and 2000 ppm potassium doses were quite effective in reducing drought-induced damages and decreases in drought sensitive Zulbiye cultivar and V71 genotype.
Effects of Different Salt Applications on Ion and Physiological Analysis in Lettuce
(2022) Kabay, Turgay
The increase in salinization in agricultural lands adversely affects crop production. In particular, yield and quality losses occur in many vegetables such as lettuce, which are grown and consumed in every season. Realizing these losses in crop production, more careful fertilization and agricultural practices should be done. Yedikule lettuce seeds were used in the study to draw attention to these negative aspects. The study, which was carried out for two years, was designed with 0, 50, 100 and 150 mmol doses of salt according to a randomized parcel design with three replications and four pots in each replicate. Each 2-liter pot was filled with a 2:1 ratio of peat: perlite mixture and the study was carried out with 2 lettuces in each pot. As a result of the study, when the plant weight data of the first year and the second year are examined, it is seen that the weight loss of lettuce plants and damage to the plants increase when the salt doses increase. It was observed that the highest plant weight loss occurred at 150 mmol salt dose. Membrane damage index in lettuce leaves was observed to increase as the salt dose increased. It was observed that the leaf water rate decreased with increasing salt doses. Membrane damage index and leaf water content of lettuce plants were more negatively affected at 150 mmol of salt in both years. Potassium, calcium and magnesium contents in lettuce leaves were statistically decreased due to increasing salt doses in both years, while sodium content increased with increasing salt doses and the highest sodium content was observed at 150 mmol dose in both years. As seen in these results, increasing salt doses reduce the nutrient content and plant weight in lettuce plants and cause physiological damage to the plant, resulting in yield and quality loss.
The Effects of Different Salt Doses on Seed Germination in Erciş Tomato and Yalova Genotypes
(2023) Çetin, Altan; Kabay, Turgay
Tuzluluğun bitkisel üretim yapılan alanlarda artması, çeşitli çözüm yollarının aranmasına neden olmuştur. Bu gibi alanlarda en önemli yöntemlerden biride sulu alanlara tuza tolerans gösteren çeşitlerin tespit edilmesidir. Bu nedenle domates ve lahana genotipleri bakımından zengin olan Van'ın Erciş ilçesindeki domates ve lahana genotiplerinin tohumlarının tuzun 0, 50, 100 ve 150 ppm dozlarına verdikleri tepkiler incelenmiştir. Domates ve lahana genotip tohumları petrilere, her petriye 20 adet olacak şekilde filtre kağıdı arasına ekilmiştir. Hazırlanan ve tohum ekilmiş olan her petriye 0, 50, 100 ve 150 ppm tuz dozları hazırlanıp, uygulanmıştır. Çalışma 3 tekrarlı ve her tekrarda 4 adet petri kabı olacak şekilde tesadüf parselleri faktöriyel deneme desenine göre dizayn edilmiştir. Domates ve lahana tohumlarının ekildiği petrilerde, günlük çimlenme verileri alınmıştır. Domates ve lahana tohumların çimlenmeleri 13 gün sonunda tamamlandığı için çalışma sonlandırılarak analizler yapılmıştır. Çalışma sonucunda Erciş domates genotipleri ile lahana genotip tohumlarının tuz dozlarına verdiği tepkilerin sonuçlarına bakıldığında, tuz dozlarına tolerans gösteren domates ve lahana genotiplerinde çimlenme oranı yüksek, daha kısa sürede çimlenme gün sayısı görülmekle birlikte, taramalı elektronik mikroskop sonuçlarında da K ve Mg elementleri de saptanmıştır. Tuz dozlarına hassas olan genotiplerde ise K ve Mg elementleri görülmezken, çimlenme gün sayısı artmakta ve çimlenme oranında azalmaların olduğu belirlenmiştir. Özellikle taramalı mikroskop görüntülerinde, tohum kabuğundaki hücrelerde tuz dozlarının artmasıyla birlikte büzüşmelerin arttığı ve hücre genişliğinde azalma olduğu görülürken, domates tohumlarının tüylerinde ise ayrıca azalmalar olduğu görülmüştür.
Effects of Vermicompost and Algae on Salt Stress in Spinach
(2019) Başdinç, Mehmet Akif; Kabay, Turgay
Tuz stresinin bitki gelişimi üzerindeki olumsuz etkisinin ortadan kaldırılması amacı ile bazı önlemler alınabilmektedir. Bu uygulamalar arasında tuzlu toprakların ıslah edilmesi, tuzlu sulama sularının iyileştirilmesi ve daha kaliteli su kullanımı sayılabilinir. Özelliklede tuzlu topraklarda üretim yapmadan önce organik gübreler ile toprağın organik madde miktarını artırarak tuz etkisi bir miktar azaltılabilmektedir. Ülkemizdeki üretim arazilerinde organik madde olarak yanmış ahır gübresi çok eskiden beri kullanılmaktadır. Ancak günümüzde solucan gübresi ve yosun gibi organik maddelerde kullanılmaya başlanılmıştır. Yapılan çalışmada tuz uygulamalarının 50 ve 100 mmol dozlarının bitkiler üzerinde olumsuz etkisine solucan gübresi ve yosun ortamlarının ne kadar fayda sağlayacağı incelenmiştir. Çalışma tesadüf parselleri faktöriyel deneme desenine göre dört tekrarlı olarak dizayn edilmiştir. Ispanak çeşitleri olarak Matador ve Catrina standart ıspanak tohumları % 50 oranında toprak ve solucan gübresi, % 50 oranında toprak ve su yosunu ile sade toprakla doldurulmuş 2 litrelik saksılara ekilmiştir. Çalışma sonucunda Solucan gübresi ortamındaki bitkilerin tuz dozlarından daha az etkilendiği belirlenmiştir.
Farklı Üretim Ortamlarının İstiridye Mantarı (Pleurotus Ostreatus) Üretiminde Verim ve Kalite Üzerine Etkisi
(2023) Şensoy, Suat; Çetin, Murat; Kabay, Turgay
Yabani mantarlardan zehirlenme riski korkusu insanları kültüre alınabilen mantar türleri üretimini artırmaktadır. Bu mantar türleri içerisinde yer alan istiridye mantarı üretimindeki bazı avantajlar nedeniyle son yıllarda tercih edilir olmuştur. Mantar üretiminin artmasında üretim ortamlarında bölgesel çeşitliliğin sağlanması çok önemlidir. Bu çalışmada Van ve çevresine mantar üretimini yaygınlaştırmak ve bölge üreticilerinin kolay temin edebilecekleri saman ve atıl durumda olan demlenmiş çay atıklarında üretimin etkinliğini araştırmak amaçlanmıştır. Buğday samanı, demleme çay atığı ve hazır mantar üretim kitleriyle kurulan çalışma tesadüf parselleri deneme desenine göre dört tekerrürlü olarak tasarlanmıştır. Elde edilen mantarlarda, ilk hasat, karpofor ağırlığı, toplam verim, karpofor ölçüleri, makro ve mikro elementler parametrelerine bakılmıştır. Yapılan çalışmada çay ortamında üretilen mantar verilerinin, mantar üretimi yapan firmalardan alınan hazır kitlerden alınan mantar verilerine daha yakın sonuç alındığı görülmüştür.
The Impact of High Temperatures on Some Plant Growth Parameters in Some Common Bean Genotypes
(Hard, 2022) Kabay, Turgay; Ekincialp, Aytekin; Sensoy, Suat
Common bean is one of the most cultivated vegetables globally and in Turkey. Especially in areas with a temperate climate, the losses in productivity and quality limit production due to high temperatures. Thus, the present study aimed to determine the bean genotypes tolerant to high temperature stress and to reduce the above-mentioned yield and quality losses to benefit the researchers and producers. In the present study, 46 bean genotypes and 2 bean cultivars, determined to be tolerant and sensitive to high temperatures in previous studies, were used. Variations in 0-5 visual scale value, plant fresh and dry weight, root fresh and dry weight, stem diameter, plant height, leaf number and area, relative leaf water content, membrane damage index and ion (K and Ca) content were determined in bean plants. Bean seeds were sown in 2-liter pots containing 2:1 peat + perlite mixture, 3 plants per pot based on the randomized blocks experimental design. From the seed sowing until the first real leaf appearance, the pots were irrigated with tap water and then, the pots were irrigated with Hoagland nutrient solution. The control plants were grown in a polyethylene greenhouse and the plants subjected to high temperature were grown in an extra polyethylene covered high tunnel in a polyethylene greenhouse to create high temperature stress. There was a daytime temperature difference of 6 degrees C (optimum: 32.17 degrees C for high temperature application; optimum: 26.17 degrees C for control application) between the control and high temperature applications. The analyzes conducted on the plants revealed that the genotypes V21, V28, V32, V82, T65, and V-a1 and cv. Yakutiye were tolerant to high temperature stress, while the genotypes V88, V89, T7, and T72 and cv. Zulbiye were the sensitive ones.
The Impact of Low Temperatures on Plant Growth in Some Common Bean Genotypes
(Parlar Scientific Publications (p S P), 2018) Kabay, Turgay; Ekincialp, Aytekin; Erdinc, Ceknas; Sensoy, Suat
In plant production, when the plant is exposed to any biotic and abiotic stress during the process from planting to harvest, a deficiency is observed in plant growth. Especially in plants with high temperature requirements, low temperatures lead to damages in plant shoots and roots. Thus, the present study aimed to determine low temperature tolerant bean genotypes in order to provide convenience for the producers and researchers. Among 21 bean genotypes exposed to low temperature stress, plant fresh and dry weight, stem diameter, plant height, leaf number and area, leaf relative water content, membrane damage index and ion (K and Ca) content were determined. Bean seeds were sown in 2-liter pots containing 2: 1 peat + perlite mixture, and 2 plants per pot. The plants that were exposed to low temperature stress were sown in a high tunnel on March 15, when the external temperatures were low, and irrigated with water containing Hoagland nutrient solution. When the bean seedlings were 20 days old, the half of pots were removed from the high tunnel and exposed to low temperatures outside for 20 days. On the 40th day, the experiment was terminated, and it was determined that the genotypes C19, C18, and C30 beside cv. Yakutiye were resistant to low temperature stress, while the genotypes A90, A97, A67, and C13 beside cv. Zulbiye were susceptible to low temperature stress.
Impacts of Various Calcium Concentrations on the Biochemical Characteristics of Corn (Zea Mays L.) Seedlings in Drought Conditions
(Taylor & Francis inc, 2024) Kabay, Turgay; Oral, Erol; Eryigit, Tamer; Altuner, Fevzi
In recent years, there has been a significant decrease in corn production and quality due to drought. Ca applications are thought to be effective in eliminating this negative effect of drought. The research was conducted in a climatic chamber using a completely randomized experimental design. Four Ca doses were used in this study as research factors. In the study, increases in malondialdehyde, catalase activity, and superoxide dismutase levels, as well as leaf proportional water content, membrane damage index, Ca, and potassium contents, were examined. As a result of the research; leaf proportional water content was 55.633-72.103%, membrane damage index 44.540-71.643%, K content 1.967-2.733%, Ca content 0.243-0.497%, malondialdehyde activity 0.090-0.114 nmol g(-1) FW, catalase activity 0.015-0.043 nmol g(-1) FW and superoxide dismutase varied between 0.011 and 0.027 unit g(-1) FW. Drought stress has negative effects on yield and quality properties in crop production. It has been determined that these negative impacts vary depending on the genetic structure of the plants as well as the presence of regulatory elements such as Ca. In this research, it was determined that Ca fertilization under drought stress caused a decrease in K content and some enzymatic activities such as MDI, MDA, CAT, and SOD, and an increase in LWC and Ca contents in corn seedlings. As a result, it is concluded that the applied Ca doses reduced the negative effects of drought. In conclusion, the 400 mg L-1 Ca application is recommended for reducing the negative effects of drought stress.
Kalsiyum Uygulamalarının Tuzlu Fide Yetiştirme Ortamlarında Domateste Çıkış ve Fide Gelişimi Üzerine Etkileri
(2002) Türkmen, Önder; Şensoy, Suat; Kabay, Turgay; Erdal, İbrahim
Bu araştırma, tuzlu fide yetiştirme koşulların domateste fide çıkışı ve gelişimi üzerine kalsiyum uygulamalarının etkilerini ortaya koyabilmek amacıyla iklim odası koşullarında saksı denemesi şeklinde yürütülmüştür. Fide yetiştirme ortamına 0,25, 50, ve 100 mmol NaCl ve O, 100, 200 ve 400 mg/kg Ca++ dozlarının kombinasyonları uygulanmıştır. Denemede çıkış oranı ve süresi, gerçek yaprak görünme süresi, hipokotil boyu, kotiledon boyu ve genişliği, sürgün ve kök uzunluğu, sürgün ve kök yaş ağırlığı ile sürgün ve kök kuru madde oranlarına tuz ve kalsiyum dozlarının etkileri araştırılmıştır. Araştırma sonuçlanna göre artan dozlarda tuz uygulamaları yapılan ölçüm ve gözlemlerde genel olarak önemli ve çok önemli düzeylerde olumsuz etki yaparken, artan kalsiyum dozlarının etkileri olumlu fakat genel olarak önemsiz düzeyde bulunmuştur.
Kuraklık Stresinin Bazı Domates Genotiplerindeantioksidatif Enzim ve Besin Elementi Değişimleri Üzerine Etkileri
(2019) Alp, Yekbun; Kabay, Turgay
Küresel ısınmayla birlikte su kaynaklarında ciddi azalmalar meydana gelmiştir. Küresel ısınmanın sonucu ortaya çıkan kuraklık stresi üretimi büyük oranda etkilemiştir. Kuraklık stresi verim ve kaliteyi azaltmasının yanı sıra üreticilere de maddi sıkıntılar yaşatmaktadır. Kuraklık stresinin etkisine bağlı olarak oluşan hasarların en aza indirgenmesi amacıyla alınacak önlemlerden bir tanesi de kuraklığa tolerant çeşitlerin belirlenmesidir. Bu nedenle mevcut çalışmada kuraklığa tolerans gösteren domates genotiplerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışmada üç adet hibrit, üç adet standart ve üç adet mahalli domates çeşidi kullanılmıştır. Domates tohumları 1:1 oranında torf + perlit karışımı içeren 2 litrelik saksılara ekilmiştir. Gerçek yapraklar oluştuktan sonra fideler, Hoagland besin çözeltisiyle sulama yapılmıştır. Sulama, kontrol bitkilerinde çalışma bitirilinceye kadar devam ederken, kuraklık uygulanan bitkilerde ise fide döneminde sulama tamamen kesilmiştir. Sulama kesildikten 12 gün sonra domates genotiplerindekatalaz (CAT), süperoksitdismutaz (SOD), askorbatperoksidaz (APX), potasyum (K), kalsiyum (Ca) ve magnezyum (Mg) içeriklerindeki değişimler incelenmiştir. Kuraklık stresine tolerant ve duyarlı domates genotiplerinin belirlenmesinde incelenen bu parametrelerde bariz farklar oluştuğu gözlemlenmiştir.
Kuraklık Stresinin Bazı Fasulye Genotiplerinde Oluşturduğu Enzim, Klorofil ve İyon Değişimleri
(2016) Şensoy, Suat; Kabay, Turgay
Son yıllarda kuraklığın artışı sonucunda tarımsal ürünlerde verim ve kalitede büyük düşüşler oluşmaktadır. Kuraklığın bitkilere verdiği zarar şeklini tanımlamak çözüm yollarını daha da kolaylaştıracaktır. Kuraklık nedeniyle ürünlerdeki verim ve kalitede düşüşlerin en aza indirgenmesi amacıyla bilimsel araştırmalar yürütülmektedir. Bu çalışmada dünyada ve ülkemizde sevilerek tüketilen ve önemli bir ürün olan fasulyede kuraklığın bitkilerde oluşturduğu enzim ve iyon değişimlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. 2:1 oranında torf + perlit karışımı içeren saksılarda yetiştirilen fasulye bitkilerinde sulama suyu, kademeli olarak kesilerek stres oluşturulmuştur. Kuraklık stresine tolerant (Yakutiye ve V-a1) ve duyarlı (Zulbiye ve T7) fasulye genotiplerinde kuraklık stresinin beş farklı döneminde enzim ve iyon değişimlerine bakılmıştır. Kuraklık stresinin 0., 2., 4., 6. ve 8. günlerindeki fasulye genotiplerinde katalaz (CAT), süperoksit dismutaz (SOD), askorbat peroksidaz (APX), malondialdehit (MDA), Klorofil-a, Klorofil-b, toplam klorofil, K, Ca ve Na iyon içeriklerindeki değişimler incelenmiştir. Kuraklık stresine tolerant ve duyarlı genotiplerde incelenen bu parametreler bazında bariz farklar oluştuğu gözlemlenmiştir.