Browsing by Author "Turan, Abdulmenaf"
Now showing 1 - 14 of 14
- Results Per Page
- Sort Options
Article Akıllı Kent Uygulamalarına Yönelik Vatandaş Algısı Envanterinin Oluşturulması: Ankara/Çankaya Örneği(2025) Turan, Abdulmenaf; Sevinçli, Berfın GoksoyTeknolojinin gelişimiyle birlikte dünya kentlerini dijital bir dönüşüme sevkeden akıllı kent modeli, kentlerin küresel rekabet edebilirliklerini artırmakta ve onları cazip hale getirmektedir. Yıllık olarak yayınlanan Akıllı Kentler Endeksi’nde yer alan kentler, akıllı kent olma yolunda başarılı görülmektedir. Bu noktada kentleri deneyimleyen kentlilerin akıllı kente yönelik algıları da akıllı kentin başarısında önemli bir faktördür. Dolayısıyla kentlilerin akıllı kente yönelik algılarının değerlendirilmesi, kentlerin akıllı kent olma yolunda tecrübelerini zenginleştirecektir. Bu çalışmanın amacı, akıllı kent uygulamalarına yönelik vatandaş algısını ortaya koymaktır. Çalışmanın amacını gerçekleştirmeye yönelik yöntem olarak nicel yöntemlerden anket tekniği seçilmiştir. Anket tekniğiyle küresel olarak önem atfedilen Akıllı Kentler Endeksi’nde yer alan Ankara/Çankaya kentinden veri toplanmıştır. 422 kişiden toplanan verilerin analizi sonucunda akıllı ekonomi bileşeninin kentin sorunlarını çözme noktasında geliştirilebileceği, akıllı yönetişim konusunda algının henüz gelişmediği, akıllı çevre, akıllı ulaşım, akıllı insan, akıllı yaşam boyutlarında kentte yaşama süresi uzadıkça algının da arttığı bulgulanmıştır. Eğitim müfredatında akıllı kente yönelik bilgilerin detaylandırılması çalışmanın önerisi olarak belirlenmiştir.Master Thesis As a Regional Organization Model Shanghai Cooperation Organization and Türkiye(2024) Akın, Gökhan; Turan, AbdulmenafSoğuk Savaşın sona ermesiyle liberal demokratik siyasi yapıya ve serbest piyasa ekonomisi sistemine ayak uydurmak için hızlı reform sürecine giren Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) serbest piyasa koşullarına ayak uyduramayarak dağılmıştır. Rusya Fedarasyonu (RF) ve Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC), Doğu Avrupa, Kafkasya ve Orta Asya'da kurulan bu yeni devletlerin ABD'nin kontrolüne girmesini engellemek amacıyla çıkar ortaklığı yaparak Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ)'nün kurulmasına öncülük etmişlerdir. ÇHC ve RF; iç ayrılıkçı hareketlerin kontrol altında tutulması, artan enerji ihtiyaçlarının karşılanması ve sınır güvenliklerinin sağlanması amacıyla bu çok uluslu bölgesel örgütlenme modelinin teşkil edilmesine öncülük etmişlerdir. ŞİÖ, 2021'deki son açılımıyla yeryüzünün %40'ına genişleyerek küresel petrol üretiminin %20'sine sahip olmuştur. Günümüz itibarıyla daha da büyüme eğiliminde olan ŞİÖ hakkında birçok akademik çalışma ve inceleme mevcuttur ve örgüt ABD'ye karşı alternatif bir kutup oluşturmaktadır. Bu tez çalışması, kuramsal perspektiften Şanghay İşbirliği Örgütü'nün (ŞİÖ) yönetsel, bölgesel, çevresel, küresel, siyasi, ekonomik ve güvenlik dinamikleri ile Türk kamu yönetimi politikalarına etkilerini kapsamlı bir şekilde incelemeyi, diğer ülkeler, bölgesel örgütlenme modelleriyle karşılştırılarak ilişkilerinin irdelenmesini amaçlamaktadır. Çalışmanın hazırlık sürecinde litaratür taramasının tamamlanmasını müteakip, bu alanda yapılan çalışmalar detaylı şekilde incelenmiştir. Kuramsal perspektiften uluslararası ilişkiler disiplini bağlamında, dünya siyasetinin analiz edilmesinde kullanılan temel teorik yaklaşımlar ele alınarak, ŞİÖ'nün tarihçesi, kuruluş süreci ve temel yapısı detaylı bir şekilde anlatılmış, örgütün gelişimi hakkında derinlemesine bir analiz yapılmış ve Türk kamu yönetimi politikalarına etkisi sunulmuştur. Bu örgütün amaçlarını, değerlerini ve üye ülkeler arasındaki ilişkilerini anlamak için bir temel oluşturmaktadır. Araştırmanın bir sonraki adımında, ŞİÖ'nün karar alma süreçleri, politika oluşturma mekanizmaları, üye ülkelerin örgüt içindeki rolleri ve üye ülkeler arasındaki işbirliği incelenmiştir. Çalışmanın bir diğer bölümünde, ŞİÖ'nün bölgesel istikrarı teşvik etme misyonu ve bölgesel güvenlik tehditleri ile başa çıkma stratejileri üzerine odaklanılmaktadır. Bu kapsamda, örgütün çatışma önleme, terörle mücadele, sınır güvenliği ve askeri iş birliği gibi konulardaki politikaları ve uygulamaları incelenmiştir. ŞİÖ'nün ekonomik işbirliği projeleri ve bölgesel kalkınma programları, örgütün ekonomik entegrasyon çabalarını, ticaretin teşvik edilmesini, altyapı projelerini ve enerji işbirliğini içerecek şekilde detaylı bir şekilde anlatılmıştır.Doctoral Thesis Comparative Analysis of Iraq's Administrative Centralization Experience on the Examples of Belgium, Spain, and Italy(2023) Alı, Adıl Omar Alı; Turan, AbdulmenafKurulmuş olduğu topraklar ve jeopolitik konumu ve son yüzyıldır dünyanın önemli petrol ülkelerinden biri olması Irak'ı tarih boyunca önemli bir çekim merkezi haline getirmiştir. Ancak bu durum aynı zamanda Irak'ta istikrarlı bir yönetim sisteminin kurulmasını da engellemiştir. Körfez savaşlarıyla başlayan ve ABD işgaliyle yeni bir yapıya doğru evirilen Irak'ta adem-i merkeziyetçi bir yapı kurulmuştur. Irak'ın bu yeni sisteminin değerlendirilmesi için adem-i merkeziyetçiliği farklı açılardan uygulayan Belçika, İspanya ve İtalya devletleri ile karşılaştırmalı bir analiz çerçevesi sunulmuştur. Amaç farklı ülkelerdeki adem-i merkeziyetçilik deneyimlerinin Irak ile hem benzer hem de farklı yönlerinin ortaya konmasıdır. Tez çalışmasında kapsam dâhilindeki ülke örnekleri özellikle kuruluş, yapı, seçim ve temsiliyet, görev ve yetki paylaşımı, mali yetkiler, yönetimler arası ilişkiler ve hizmet sunumu ve yargı sistemi bakımından karşılaştırılmış, benzer ve farklı yönler, ülkelerin kendi özgün yapıları ve tarihsel geçmişlerinin uygulanan sisteme hangi açıdan etki ettiği analiz edilmiştir.Master Thesis The Covid-19 Pandemic Impact on Educational Policies in Gurpinar District of Van Province(2022) Yurğun, Veysi Servet; Turan, AbdulmenafSon dönemde dünyayı etkisi altına alan Covid-19, Çin'in Hubei Eyaletinin Wuhan Kenti'nde ortaya çıkmış ve yaşamın birçok alanında etki göstermiştir. Mart 2020 itibariyle Türkiye'de görülmeye başlanan Covid-19 salgınının doğrudan ve dolaylı etkileri günlük yaşamı aksatarak sorunlara yol açmış ve bu aksama etkisini eğitim alanında da göstermiştir. Bu kapsamda Türkiye'de 11 Mart 2020'de yapılan ilk istişarenin ardından anaokulları, ilkokullar, ortaokullar, liseler ve yükseköğretimde eğitime ara verilmiştir. Ardından 23 Mart 2020 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından alınan bir kararla yüzyüze eğitime ara verilmiş uzaktan eğitim programı başlatılmıştır. Covid-19 salgını birçok ülkede eğitim sistemini etkileyerek eğitimin uygulanma biçiminde köklü değişikliklere neden olmuştur. Ülkemiz de bu durumdan etkilenmiş, yüzyüze eğitime ara vermiş, henüz çok genç bir eğitim politikası olan uzaktan eğitim sistemine geçmiştir. Bu çalışmada Covid-19 pandemisinin Van ili Gürpınar ilçesi eğitim politikalarına etkisi incelenmiştir.Master Thesis The Effect of Covid-19 on Cities: Van Sample(2021) Saraçoğlu, Hande; Turan, AbdulmenafKentlerde bulunan nüfusun yoğun olması hem ulusal hem de uluslararası bağlantıların sıklığının mevcudiyeti, ticaret merkezlerinin kentlerde bulunması ve geleneksel yöntemlerden farklı bir şekilde iletişim ve etkileşimin gerçekleşmesi gibi sebeplerden dolayı salgın hastalıklar kentlerde hızlı bir şekilde yayılma imkânı bulmuştur. Bu çalışmanın konusunu kentlerin oluşmaya başladığı dönemlerden günümüze kadar meydana gelen salgın hastalıkların kentleri nasıl değiştirdiği, şekillendirdiği ve 2019 Aralık ayı itibariyle Çin'in Wuhan kentinde ortaya çıkarak çok kısa bir süre içinde bütün dünyayı etkisini altına alan Covid-19 salgınının Van ilinde etkileri, salgına karşı kent yönetim aktörlerinin verdiği mücadeleler, salgına yönelik yerel yönetimlerin uyguladığı politikalar ve alınan tedbirlerin analizi oluşturmaktadır. Toplumsal yaşamda büyük aksaklıklar yaşanmasına sebep olan, ülkelerin sınırlarını kapatmasına neden olan, şehirlerde uygulanan karantina tedbirlerinden dolayı birçok faaliyet alanını durma noktasına getiren bu salgın sürecinde Van ilindeki deneyimin ve verilen mücadelenin sonraki dönemlerde yaşanabilecek salgınlara karşı uygulanacak olan yöntem ve politikaların belirlenebilmesi için örnek teşkil edeceği varsayılmaktadır. Bu çalışmada literatür taraması ve gözlem yöntemi kullanılmış olup geçmişte yaşanan salgınlar ve o dönemdeki etkileri incelenmiş, günümüzde yaşanan Covid-19 salgını için ise güncel veriler ve kaynaklar taranmış ve Van ilinde salgına yönelik verilen mücadele ile uygulanan politikaları saptamak için kentin yönetiminden sorumlu birimlerin internet sayfaları ve sosyal medya hesapları incelenmiş ve kişisel görüşmeler gerçekleştirilmiştir.Article Human Resources Management's Impact on Harassment Reduction: a Study of the Ministry of Labor and Social Affairs in Erbil Governorate(int Journal Contemporary Economics & Administrative Sciences, 2024) Assad, Nawroz Zrar; Turan, AbdulmenafHarassment, bullying, and moral harassment in the workplace remain important parts of working life despite the advancement of awareness and legislation. Workplace harassment is offensive behaviors based on race, color, national origin, sex, religion, disability, age, or genetic information. The objective of this study is to determine how the Human Resources Management Department plays a vital role in dealing with harassment in the workplace. By implementing its practices, creating new policies in the workplace, safeguarding a healthy and safe environment, preventing harassment, and fostering a culture of respect and value. This research was conducted on a sample of employees working in the ministry of Labor and social affairs in Erbil, Northern Iraq. The questionnaire method was used as a data collection tool that was filled by 400 out of 500 employees. Besides that, a standard questionnaire was used in the current study that includes five parts to show the role of HR Management in reducing harassment. As a result of the analysis of the data obtained in the research, it has been revealed that there is a significant relationship between Human resource management practices and reducing harassment in the workplace.Article İklim Değişikliğinin Ekoturizm Üzerindeki Etkileri ve Kentsel Alanlarda Adaptasyon Yaklaşımları: Türkiye ve Çeşitli Dünya Kentleri Üzerinden Bir Değerlendirme(2024) Turan, Abdulmenaf; Sevinçli, Berfın Goksoy; Saraçoğlu, Handeİklim değişikliği, doğal kaynaklara dayalı turizm türü olan ekoturizmi doğrudan ve dolaylı olarak etkilemektedir. Çalışmada, “İklim değişikliğinin ekoturizm üzerindeki etkilerine karşı hangi kentsel adaptasyon yaklaşımları uygulanmaktadır?” sorusuna yanıt aranmıştır. Çalışmanın amacı, iklim değişikliği nedeniyle artan sıcaklıklar, sel, orman yangınları ve ekosistem bozulmalarının ekoturizm destinasyonlarındaki olumsuz etkilerini belirlemek ve bu sorunlara yönelik kentsel adaptasyon yaklaşımlarını ortaya koymaktır. Araştırmada, literatür taraması yöntemi kullanılmıştır. Yöntem, mevcut bilimsel çalışmaların derinlemesine analiz edilmesini sağlayarak iklim değişikliğinden olumsuz olarak etkilenen ekoturizm ve kentsel adaptasyon yaklaşımlarının bütüncül bir perspektifle ele alınmasını sağlamıştır. Çalışmanın önemi, iklim değişikliği karşısında dirençli hale getirilmesi gereken ekoturizmin, kentsel adaptasyon projeleriyle nasıl desteklendiğinin dünya örnekleri ve Türkiye üzerinden ele alınmasıdır. Araştırmanın bulguları, Paris’teki yeşil alan uygulamaları, Toronto’daki Yeşil Turizm Haritası, İzmir’deki Bademler Doğal Yaşam Köyü gibi kentsel adaptasyon projelerinin ekoturizmi desteklediğini göstermektedir. Bu projeler, doğal kaynakların korunmasını, çevresel etkilerin azaltılmasını ve yerel toplulukların ekonomik katkısını hedeflemektedir. Sonuç olarak, kentsel adaptasyon stratejileri, iklim değişikliğinin ekoturizm üzerindeki olumsuz etkilerini hafifletmede önemli bir araç olarak değerlendirilmektedir.Master Thesis Impact of Development Agency Supports on Van's Economy: Attraction Centres Support Programme Analysis(2021) Yenigün, Rabia; Turan, AbdulmenafBölgesel kalkınma 'ülkenin bütününde yer alan bölgelerin çevre bölgeler ve dünya ile karşılıklı etkileşimi ile oluşan bölge vizyonunu dikkate alan, katılımcılık ve sürdürülebilirliği temel ilke edinen ve insan kaynaklarının geliştirilmesi yoluyla bölge refahının yükseltilmesini amaçlayan çalışmalar bütünü' şeklinde tanımlanmıştır (Devlet Planlama Teşkilatı [DPT], 2003). Bölgesel kalkınmanın gerçekleşmesi o bölgenin içinde barındırdığı potansiyelin ortaya çıkarılabilmesi ve kullanılabilir hale getirilmesiyle yakından ilgilidir. Bunun gerçekleşebilmesi için ihtiyaç duyulan kilit yapılardan biri kalkınma ajanslarıdır. Bölgeler arasındaki dengesizliklerin ortadan kaldırılması için gerekli olan bölgesel kalkınma politikalarının gerçekleştirilmesi amacıyla kurulan kalkınma ajansları mali destek, teknik destek, fizibilite desteği, finansman desteği gibi farklı programlarla proje ve faaliyet destekleri sağlamaktadır. Bunlardan bir tanesi de Van ilinde uygulanan Cazibe Merkezlerini Destekleme Programıdır. DAKA, potansiyelleri ve lokomotif sektörleri kullanarak bölgenin ulusal ekonomiye katkısını artırmak ve cazibe merkezlerinin fiziki ve sosyal alt yapısını iyileştirmek amacıyla 13 projeye destek vermiştir. Bu tez çalışmasında Doğu Anadolu Kalkınma Ajansının 2010-2020 yılları arasında desteklemiş olduğu CMDP projeleri incelenmiştir. Gerçekleştirilen projelerin bölgenin gelişimine sağladığı katkılar bölgesel kalkınma kriterleri çerçevesinde değerlendirilmiştir. Bu tez çalışmasında, DAKA desteği ile hayata geçirilen CMDP projelerinin Van ilinde özellikle istihdamı, imalatı ve turizm gelirlerini artırmaya odaklandığı ve bu doğrultuda sanayi, turizm, tarım gibi alanlarda bölgesel kalkınmaya katkı sağladığı sonucuna ulaşılmıştır.Master Thesis In the Legal Status of the Shores of Lake Van(2022) Ergun, Ezgi; Turan, AbdulmenafKıyılar, geçmişten bugüne insanlık tarafından en çok tercih edilen ve kullanılan alanlar olup gelişen zaman içerisinde kıyılara yönelik talepler de artış göstermiştir. Bu nedenle kıyılardan yararlanma ve kıyıları koruma hususları arasında bir denge kurulması zorunluluğu doğmuş ve böylece kıyılar pek çok hukuki düzenlemeye konu olmuştur. Bu çalışmanın amacı; kıyı mevzuatının Türk Hukuku'ndaki gelişiminin ve Van Gölü kıyılarındaki uygulamalar sonucunda ortaya çıkan sorunlarının belirlenmesi ve bu sorunlara yönelik çözüm önerilerinin geliştirilmesidir. Tezin amacında yer alan verilere ulaşabilmek için literatür taraması yapılmıştır. Bu kapsamda tez üç bölümden oluşmakta olup tezin ilk kısmında kıyı ve kıyılara ilişkin temel kavramlar incelenmiştir. Tezin ikinci kısmında kıyıların hukuki statüsü başlığı altında öncelikle uluslararası hukukta kıyılara yönelik yapılan hukuki düzenlemelere değinilmiş olup ardından Türk Hukuku'nda kıyı statüsünün tarihsel gelişimi ele alınarak geçmişten bugüne kıyılarla ilgili yapılan doğrudan ve dolaylı hukuki düzenlemelerden bahsedilmiştir. Tezin üçüncü kısmında Van Gölü kıyılarının hukuki statüsü incelenmiş olup, tezin ilk iki bölümünde bahsedilen teorik bilgilerin Van Gölü kıyıları uygulaması ele alınarak analizi yapılmaya çalışılmıştır. Bu kapsamda Türkiye genelinde yer alan kıyılarda olduğu gibi Van Gölü kıyılarının da pek çok hukuki, yönetsel ve çevresel sorunlarının olduğu tespit edilmiştir. Bu sorunların çözümünde Kıyı Kanunu'ndaki bilimsel tanım hataları ve eksikliklerin giderilmesi, çerçeve bir Su Kanunu'nu düzenlenmesi yanı sıra, kıyılarla ilgili pek çok hukuki düzenlemenin yarattığı yetki karmaşasının giderilmesi gerekliliği çözüm önerilerinde öne çıkmaktadır. Anahtar Kelimeler : Kıyıların Hukuki Statüsü, Kıyı Yönetimi, Kamu YararıMaster Thesis Municipal Services and Assessment of Citizen Saticfaction Towards the Quality of Sevice Tuşba District (local) Municipal(2020) Beşer, Esma; Turan, AbdulmenafBelediyeler etkili oldukları alanlarda yerel halkın yaşam tarzını birebir ve uzun süreli etkiledikleri yetkin ve önemlidirler. Küreselleşen ve globalleşen dünyada gelişen teknoloji ile birlikte yerel yönetim birimi olan belediyeler halkın talep ve isteklerine cevap vermek, ihtiyaçlarını karşılamak için geleneksel yönetim sistemini terkedip yerine şeffaf, hesap verebilir, insan odaklı yeni bir belediye anlayışını zorunlu kılmıştır. İnsan odaklılık ideolojisi ile yola çıkan belediyeler halkın taleplerini yerel yönetimlere daha kolay ulaştırmalarına imkan sağlamış bunun yanında belediyelerin vatandaş memnuniyetine önem verdiği sunduğu hizmetlerin kalitesini arttırmasıyla ortaya koyduğu söylenebilir Çalışmamızda ilk olarak kavramsal olarak geniş bir açıdan kamu hizmeti kavramına değinilmiş ve daha sonra Türkiye' de belediyeciliğin tarihçesi incelenmiştir. Bu inceleme yapılırken belediyelerin hukuki yapısı göz önüne alınarak yapılmıştır. Çalışmamızın öncelikli en temel amacı Tuşba ilçe belediyesinin sunmuş olduğu hizmetlerden vatandaşın memnuniyet düzeyinin ne ölçüde olduğunu ve hizmet kalitesini belirleyen ölçütlerin neler olduğunu ortaya koymak olmuştur.Article Osmanlı’dan Günümüze Türkiye’de Belediye Başkanlarının Göreve Gelmesi ve Görevden Alınması(2020) Turan, Abdulmenaf150 yılı aşkın bir belediye geçmişi olan Türkiye’de belediye başkanlarının görevegelmesi ve görevden alınmasına ilişkin tartışmalar her zaman gündemde önemli bir yerişgal etmiştir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde, belediye yönetimlerinin kurulmasındanbu yana belediye başkanlarının göreve gelme ve görevden alınmasına ilişkin çeşitlidüzenlemeler gerçekleştirilmiştir. Kimi zaman belediye başkanları, Osmanlı İmparatorluğudöneminde olduğu gibi Babıali’nin seçimi ve Padişahın iradesi ile atanmış, kimizaman merkezi yönetim tarafından atanmış, kimi zaman belediye başkanları belediyemeclis üyeleri arasından ve onlar tarafından seçilmiş, kimi zaman belediye başkanlığıile mülki idare amirliği birleştirilmiş, kimi zaman özellikle askeri darbeler dönemindebelediye başkanları asker kişiler arasından askeri yönetimler tarafından atanmış, kimizaman da belediye başkanları halk tarafından doğrudan seçilerek iş başına getirilmiştir.Bütün bu süreçler belediye başkanlarının ve belediyelerin diğer seçilmiş organlarınıngörevden alınmasında da geçerli olmuştur. Ancak görevden almalar, 15 Temmuz 2016tarihindeki darbe girişiminin ardından 1 Eylül 2016 tarihinde çıkarılan 674 sayılı KanunHükmünde Kararname ile 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 45. maddesine eklenenhükümler uyarınca yapılmaya başlanmıştır. Bu düzenleme ile belediye başkanlıklarına,mülki idare amirleri belediye başkan vekili/kayyım sıfatı ile atanmış ve bir bakıma Türkkamu yönetimi sistemi içerisinde “Belediye Başkan Vekilliği Modeli” olarak nitelendirilebilecekbir model ortaya çıkmıştır. Bu yazıda literatür taraması yöntemiyle ve birbiriyleilişkili olmak üzere belediye başkanlarının göreve gelmesi ve görevden alınmasına ilişkinusul ve esaslar örnekler aracılığıyla Osmanlı İmparatorluğu’ndan günümüze değin dönemlendirilerekele alınacaktır.Master Thesis The Restriction of Fundamental Rights and Freedoms on the Ground of Public Security(2022) Uçar, Gamze Nur; Turan, Abdulmenafİnsan onuru, insanı diğer varlıklardan ayıran ahlaki ilke olarak kabul görmenin yanında insan haklarının dayanak noktasıdır. Her insanın diğer varlıklardan farklı olarak akla dayalı seçimler yapabilme yetisiyle dünyaya geldiği ve bu yetinin insan onurunun bir parçası olduğu düşüncesi, insanın bir takım hak ve özgürlüklere sahip olarak doğduğunun kabulünü gerektirmiştir. Hak ve özgürlüklerin sahibi olan bireylerin menfaatlerinin çatışmamasının ütopik olduğu gerçeği karşısında, bireylerin hak ve özgürlüklerini barış ve huzur ortamında kullanmaları ihtiyacına binaen üstün egemen gücün sahibi devlet kurulmuştur. Bireylerin doğuştan ve küreselleşen dünyanın gereksinimleri doğrultusunda verdikleri insan hakları mücadeleleri neticesinde sahip oldukları hak ve özgürlüklerin gerek uluslararası belgelerde gerek ulusların anayasalarında yer edinmesi ile oluşan temel hak ve özgürlükler alanı da devletlerin kuruluş amacının konusu olmuştur. Nitekim, bireylerin davranışları üzerinde düzenleme ve kontrol yetkisine sahip bir denetim mekanizmasının olmaması, bireylerin temel değerlerini koruyan temel hak ve özgürlüklerinin çizgileri arasında çatışmaların yaşanmasına ve en nihayetinde temel hak ve özgürlüklerin kullanılamaz hale geldiği güvensizlik ortamının oluşmasına sebep olacağından; devlet temel hak ve özgürlükleri korumak amacıyla mevcut veya olası güvensizlik ortamını bertaraf etmekle yükümlü olarak ortaya çıkmaktadır. Devletin, bireylerin temel hak ve özgürlükleri korumakla yükümlü olması temel hak ve özgürlük alanının sınırsız olduğu anlamına gelmediği gibi, devlete bu alana müdahale etme yetkisi vermektedir. Kamu güvenliği gerekçesi bu noktada, temel hak ve özgürlükler alanına müdahaleyi gerektiren meşru bir amaç olarak belirmektedir. Bireylerin oluşturduğu toplumu veya birey gruplarını ve yine bireyleri korumakla yükümlü devletin teşkilatını tehdit eden unsurlarla mücadele eden kamu güvenliği amacıyla, bireyin veya birey gruplarının temel hak ve özgürlüklerinin sınırlandırılmasının hak ve özgürlükleri ihlal etmemesi de ancak öngörülen kamu güvenliği amacı ile bireyin temel değerlerini koruyan temel hak ve özgürlük alanı arasında makul dengenin korunmasına bağlıdır. Bu makul dengenin sağlanamaması; devletten oluşturması beklenen temel hak ve özgürlükler için güvenli ortamın, yine devlet eliyle yok edilmesi sonucunu doğuracaktır.Master Thesis Urbanisation Effect of Foundation Lands on Siirt(2014) Şen, Yılmaz; Turan, Abdulmenafİnsanın doğasında var olan yardımlaşma duygu ve düşüncesi, insanlığın tarihi ile yaşıttır. Her toplum sosyal yapısına göre farklı yardımlaşma faaliyetlerinde bulunmuştur. Yardımlaşmanın kurumsallaşma yönünden en ideal şekli ise vakıf olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkemizde halen merkezi ve yerel yönetimlerce yürütülmeye çalışılan birçok temel kamu hizmeti, özellikle 18. ve 19. yüzyıllarda Osmanlı İmparatorluğu'nun hâkim olduğu coğrafyanın büyük bir kısmında olduğu gibi Siirt kentinde de hayırseverlerce vakfedilen yapılı/yapısız yüzlerce taşınmazın akarı ile gerçekleşmiştir. İslam coğrafyasında devlet büyükleri veya hayırseverlerce yapılan vakıf müesseseleri mekansal boyutu ile de kentlerin nüvesini oluşturmuş ve şehrin ticari, sosyol ve ekonomik boyutunu önemli ölçüde etkilemiştir. Osmanlı İmparatorluğu'nun son döneminde birçok kamu hizmeti yürüten vakıf müesseslerine ait vakıf arazileri, günümüzde kentin planlama, sosyal, alt ve üst yapı gibi hizmetleri yürüten yerel yönetimler için kent planlamasında bir fırsat mı? Yoksa kentleşme önünde engel mi? gibi sorulara cevap aranmış ve aynı zamanda kentin gelişim süreci elle alınmıştır. Vakıf Arazilerinin Siirt'in Kentleşme Sürecine Etkisi başlıklı bu çalışma, vakıfların; kuruluş amaçları, faaliyet türleri, tarihsel gelişimi, özellikle cumhuriyetle beraber vakıf arazilerinde yaşanan dönüşüm süreçleri ve politikalar incelenmiş bu durumun Siirt kentine yansımaları ve etkileri araştırılmış, günümüzdeki Siirt kentinde bulunan mazbut ve mülhak vakıflarına ait taşınmazlar incelenerek kent üzerindeki etkileri ortaya konulmuştur. Anahtar Kelimeler: Vakıf, Arazi, Siirt, Kent, KentleşmeMaster Thesis Visual Pollution as an Urban Environmental Problem: the Example of Van Province(2024) Gümüşgören, Burak; Turan, AbdulmenafGörsel kirlilik, kent planlaması ve çevre yönetimi bağlamında önemli bir araştırma alanı olarak kabul edilmektedir. Kentlerde gözlemlenen görsel kirlilik, çeşitli faktörlerin etkisiyle ortaya çıkan ve kentsel estetik ile çevresel kaliteyi olumsuz yönde etkileyen bir fenomen olarak karşımıza çıkmaktadır. Doğal güzellikleriyle öne çıkan Van kenti, çöplerin sokaklara atılması, plansız yapılaşma ve reklam panolarının aşırı kullanımı gibi unsurların etkisiyle görsel kirlilikle mücadele etmektedir. Kentleşme sürecinde yaşanan bu sorunlar, özellikle plansız yapılaşma ve yetersiz atık yönetimiyle ilişkilendirilmiştir. Plansız bir şekilde atılan çöplerin sokaklarda birikmesi, kentsel estetiği olumsuz etkilemekte ve görsel kirliliği arttırmaktadır. Ayrıca, reklam panolarının yoğun kullanımı da bu durumu tetiklemektedir. Elektrik direkleri, kablolar ve düzensiz araç park yerleri gibi unsurlar da görsel kirliliğin yaygınlaşmasına katkıda bulunmaktadır. Bu nedenle, görsel kirliliğin önlenmesi ve azaltılması amacıyla kentsel planlama ve çevre yönetimi alanlarında daha kapsamlı ve etkili stratejilerin geliştirilmesi gerekmektedir. Geliştirilecek stratejiler, Van ve benzeri kentlerde kentsel yaşam kalitesinin artırılmasına yönelik önemli bir adım olacaktır. Araştırmanın amacı, Van ilinde görsel kirliliğe neden olan unsurları detaylı bir şekilde tespit etmek ve elde edilen bulguları derinlemesine değerlendirmektir. Araştırma sadece bir teşhis koymakla kalmayıp aynı zamanda siyasal ve yönetsel karar alma mekanizmalarıyla yerel düzeydeki politikalar için öneriler sunmayı amaçlamaktadır. Bu önerilerin amacı, görsel kirlilikle mücadelede etkili ve sürdürülebilir çözümler geliştirerek Van'ın çevresel estetiğini korumak ve kentte yaşayan bireylerin yaşam kalitesini artırmaktır. Ayrıca, bu araştırma ile toplumda farkındalık yaratılması ve görsel kirlilik konusunda bilinçlendirme çalışmalarının teşvik edilmesi hedeflenmektedir. Araştırma sürecinde, görsel kirliliğe neden olan faktörler üzerine literatür incelenerek bir tablo oluşturulmuştur. Bu tablo, Van Kent çevresinde gerçekleştirilen anket çalışmasına rehberlik etmiştir. Anket çalışması, elde edilen verileri desteklemek amacıyla çevrede çekilen fotoğraflarla zenginleştirilmiştir. Çalışmanın temel amacı, siyasal karar alma mekanizmalarına ve yerel politikalara öneriler sunmak, çevre konusunda farkındalık oluşturmak ve kirliliği azaltıcı önlemler önermektir. Elde edilen veriler, Van ilindeki kirlilik faktörlerini açıkça ortaya koymaktadır.