Criticism of Western Moral Metaphysics in Nietzsche and Wittgenstein's Early Thought

dc.contributor.advisor Rızvanoğlu, Eren
dc.contributor.author Matur, Metin
dc.date.accessioned 2025-05-10T20:17:24Z
dc.date.available 2025-05-10T20:17:24Z
dc.date.issued 2024
dc.department Sosyal Bilimler Enstitüsü / Felsefe Ana Bilim Dalı
dc.description.abstract Bu çalışmada Batı ahlak metafiziğine ortak eleştirilerde bulunan Nietzsche ve Wittgenstein'ın vardıkları sonuçlar bakımından ayrışmalarının nedeni açık kılınmaya çalışılmıştır. Nietzsche ve Wittgenstein doğanın ahlaki bir yapısının olmadığı, insanın ahlaki sorumluluk yükleyen bir özünün olmadığı (Nietzsche) veya insanın ahlaki bir özünün olmasına rağmen bu özün nesnel olarak bilinemeyeceği (Wittgenstein) ve evrensel bir ahlaki idealin bulunmadığı görüşleriyle bütün ahlak anlayışlarının kanıtlanamaz, metafizik birer insan yorumu olduğunu göstermişlerdir. Ancak Nietzsche ahlaki bir taraf olarak bu eleştirileriyle yerinden ettiği her ahlak değerinin yerine kendi karşıt değerlerini yerleştirmekle kendisinin de ahlaki, metafizik bir yorum yaptığını görmezden gelmiş ya da kendisini kendi eleştirileri karşısında bir istisna saymıştır. Bu bağlamda Nietzsche'nin ahlak anlayışının yine onun eleştirileri karşısındaki durumu ele alınmıştır. Bu süre boyunca Nietzsche düşüncesinin farklı yorumlara konu olmasının sebebinin onun ahlaki söyleme bağlı kalması olduğu gösterilmiştir. Özellikle Nietzsche'nin bengi dönüş, güç istenci ve üstinsan kavramları onun ahlak anlayışında üstlendikleri işlevler üzerinden ele alınarak bunlara dair yorum karşıtlıklarına bir uzlaşı imkânı bulunmaya çalışılmıştır. Wittgenstein ise Nietzsche ile benzer eleştirilerden hareketle ahlaki hiçbir yargının nesnel olamayacağını göstermek amacıyla öncelikle nesnel bilgiyi konu edinmiştir. Dil-dünya karşılıklılığına dayanan bir nesnellik anlayışıyla ahlakın metafizik olduğunu bildirmiştir. Wittgenstein için ahlaki yargılar nesnel olmamalarına rağmen dile getirildiklerinde nesnel bir dil kullanmaktadır. Wittgenstein bütün nesnel olma iddialarına rağmen kanıtlanamaz yorumlar olmaktan öteye gidemeyen ahlaki yargılar söz konusu olduğunda susmak gerektiğini bildirmiştir. Bu bağlamda Wittgenstein'ın susma çağrısının ahlaki bir çağrı olduğu iddia edilerek onun ahlak söz konusu olduğunda eyleme vurguda bulunduğu gösterilmeye çalışılmıştır. Aynı zamanda Wittgenstein'ın yaşamın anlamını ve amacını bulmaya adadığı kişisel hayatında ahlaki hiçbir bildirimde bulunmamasının ahlaka dair bu görüşlerinden kaynaklandığı iddia edilerek onun yaşamı ve düşünceleri arasındaki benzerlik gösterilmeye çalışılmıştır. En son Nietzsche'nin ahlaki söyleme bağlı kalmakla metafizik yaptığı, Wittgenstein'ın ise bu yanılgıya düşmemek adına susmak zorunda kaldığı gösterilmeye çalışılmıştır.
dc.description.abstract In this study, we have tried to explain why Nietzsche and Wittgenstein, who make common criticisms of Western moral metaphysics, diverge in terms of their conclusions. Nietzsche and Wittgenstein showed that all conceptions of morality are unprovable, metaphysical human interpretations with their views that nature has no moral structure, that human beings have no esence that imposes moral responsibility (Nietzsche), or that although human beings have a moral essence, this esence cannot be objectively known (Wittgenstein), and that there is no universal moral ideal. Nietzsche, however, as a moralist, either ignored the fact that he himself made a moral, metaphysica linterpretation by replacing every moral value he displaced by these criticisms with his own opposing values, or considered himself an exception to his own criticisms. In this context, the status of Nietzsche's understanding of morality in the face of his criticisms is discussed. Throughout this period, it has been shown that the reason why Nietzsche'sthought has been subject to different interpretations is his adherence to moral discourse. In particular, Nietzsche's concepts of eternal recurrence, will to power and superhuman are discussed through the functions they assume in his understanding of morality, and an attempt is made to find a compromise to the opposing interpretations of these concepts. Based on similar criticisms as Nietzsche, Wittgenstein primarily focused on objective knowledge in order to show that no moral judgment can be objective. He declared that morality is metaphysical with an understanding of objectivity based on language-world correspondence. For Wittgenstein, although moral judgments are not objective, they use an objective language when they are expressed. Wittgenstein stated that one should keep silent when it comes to moral judgments that, despite all their claims of objectivity, are no more than unprovable interpretations. In this context, by claiming that Wittgenstein's call for silence is a moral call, it is tried to show that he emphasizes action when it comes to morality. At the same time, it has been tried to show the similarity between Wittgenstein's life and his thoughts by claiming that the fact that Wittgenstein did not make any moral statements in his personal life, which he devoted to finding the meaning and purpose of life, was due to these views on morality. Finally, it is tried to show that Nietzsche did metaphysics by adhering to moral discourse, while Wittgenstein had to keep silent in order not to fall into this mistake. en_US
dc.identifier.endpage 165
dc.identifier.uri https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=1pwTzRXnomYf6jwqVORfUULwZOhshhHLgio_IZc_GCUF99oWFD9wfeTL3sON04rk
dc.identifier.uri https://hdl.handle.net/20.500.14720/24931
dc.identifier.yoktezid 877134
dc.language.iso tr
dc.subject Felsefe
dc.subject Philosophy en_US
dc.title Criticism of Western Moral Metaphysics in Nietzsche and Wittgenstein's Early Thought en_US
dc.title.alternative Nıetzsche ve Birinci Dönem Düşüncesiyle Wıttgensteın'ın Batı Ahlak Metafiziği Eleştirisi en_US
dc.type Master Thesis en_US
dspace.entity.type Publication

Files

Collections