Arabic Linguistic Studies in Andalus
| dc.contributor.advisor | Civelek, Yakup | |
| dc.contributor.author | Yıldırım, Aydın | |
| dc.date.accessioned | 2025-06-30T15:51:44Z | |
| dc.date.available | 2025-06-30T15:51:44Z | |
| dc.date.issued | 2007 | |
| dc.department | Sosyal Bilimler Enstitüsü / Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı / Arap Dili ve Belagatı Bilim Dalı | |
| dc.description.abstract | Endülüslüler, edebiyatta olduğu gibi gramerde de önceleri doğulu soydaşlarınınetkisinde kalarak bir süre tamamen onların yolunda yürümüşlerdir. Sibeveyh'in kitabı, her nekadar Basra Okulu görüşlerinin yayılmasına katkıda bulunmuşsa da bu kitabın asıl faydası,Endülüslülerin gramer bilgilerini doruğa ulaştırarak kendileri için bağımsız çalışma ve içtihatkapısını açmasıdır.Endülüslüleri, gramerin kurucuları arasında göremiyoruz. Bunun sebebi, gramerçalışmalarının daha önce başlayıp genel hükümlerin belirlenmiş olmasıdır. Endülüslüler,temel kural ve prensipleri tamamen kabul ederek bunlara bir şey ilave etmemişler, ama ikinciplanda kalan bazı konularda içtihatlar yaparak zaman zaman doğululara muhalefet ederekbaşarılı olmuşlardır. Basra, Kûfe ve Bağdat Dil Okullarından sonra kurulan Endülüs DilOkulu, bu okullara ait metotların ve gramercilere ait görüş ve içtihatların toplanıpdeğerlendirildiği ve anlaşılmaz yerlerinin şerh edilerek diğer okullara yayıldığı ilk yerdir.Endülüs Dil Okulu, kuruluş, çalışma, bilgi toplama ve değerlendirme yöntemlerindekendisinden sonra kurulan okullara örnek olmuştur. Örneğin Mısır Dil Okulunun ilkgramercileri de Endülüslüler gibi kıraat ve din eğitimi yapan kişilerden oluşmuştur.İbn Madâ, geleneksel nazariyelere ilk kez karşı çıkarak âmil, hazf gibi bazı temelkavramların varlığını reddetmiş ve dilde sadeleştirme yolunu seçmiştir. Ancak İbn Madâ'ninbu hareketi Arap gramer tarihinde ilk kez rastlanan bir olay değildir. Amil konusunda İbnCinnû'den semâ konusunda da Kûfelilerden ilham alan İbn Madâ, bunlara, kendi mezhepprensiplerini de katarak çağlar boyu süregelen nazariye ve kuralları topyekûn reddetmekteama yerine yapıcı ve tatminkâr kurallar getiremeyerek bazı soruların cevabını askıdabırakmaktadır.Bu konuları sonradan yeniden ele alan ve kendisi gibi zahiri olan Ebû Hayyân, mezheptaassubundan sıyrılarak bu meselelere daha açık bir çözüm getirmiştir. Meydana geliş sebebiaraştırılırken konular üzerinde tartışmanın gereksiz olduğunu söyleyen Ebû Hayyân, dildekiifade ve kullanım şekillerinin ilk günden beri böyle geldiğini belirterek gramer tarihinde ilkkez ?olguculuk? kavramından söz etmiştir. Ebû Hayyân da İbn Madâ gibi diğer gramercilerehatta yolundan yürüdüğü kişilere muhalefet etmiş, ama bunu maziyi reddeden gelişi güzel vedayanaksız bir görünüş içinde yapmayarak, eleştirdiği görüşlere mantıklı cevaplar vererekyapıcı olmuş ve İbn Madâ'nın yarım bıraktığı ıslahat girişimlerini tamamlamıştır.Ebû Hayyân gibi doğuya giden İbn Mâlik, yine kendisi gibi Endülüs'te muhafazakârgramere bağlı kalmayarak ama genel kuralların da dışına taşmayarak bu alanda bazı yenilikleryapmıştır. İçtihatlarında özellikle derin bilgisi olduğu şiir ve özellikle hadislerden delilgetirmesi, takdirle karşılanmıştır. İbn Mâlik'in bir başka özelliği de gramer öğretiminde yenibir metoda geliştirmesidir. Manzum kalıba sokularak yazılan ve bir kısmı bizzat kendisitarafından şerh edilen eserleri, bugün dahi klasik Arapça eğitimi yapan kurumlardaezberletilen kitaplar arasındadır. | |
| dc.description.abstract | Ottoman Turkish is a language, which comprises of mainly Turkish and Arabic, andPersian. Many words were coined into Ottoman Turkish from Arabic. Most of these words aregenerally nouns and adjectives. Arabic verbs didn't take much place in Ottoman Turkish.Arabic noun phrases were not highly used in Ottoman Turkish. Mostly, forms constructedwith Persian rules were used.Besides many words which didn't occur in Arabic were coined with Arabic rules inOttoman Turkish, many Arabic words were also used with different meanings. Ottomansattributed new meanings to the words which they borrowed from Arabic and these wordswere used in Arabic with their new meanings in time. Like the Europeans who utilized Latinand Greek, Ottomans, especially in the 19th and early 20th centuries, used their classicallanguages Arabic and Persian as a resource to coin new words. This indicates the importancewhich the Ottomans had in passing the western influences to the Arabian countries.It is quite usual for a language to be influenced by some other languages, provided thatthis influence remains only in the field of vocabulary. This influence doesn't constitute ahazard as long as it remains in the field of new vocabulary regardless of how big it is. But, ifit goes beyond the vocabulary into phrases and sentences, then the structure of the languagewill be go into danger.Consequently, we can say that Ottomans enlarged the vocabulary of Turkish which theyinherited from their ancestors by borrowing words from Arabic and Persian. They claimedownership of most of these words by melting them in the pot of their history and culture. | en_US |
| dc.identifier.endpage | 70 | |
| dc.identifier.uri | https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=ePX_SaJ0b35Gq45swKG3lKyqAKj5lCgu9MvmdwJe38FVmvNVQHr-wrsBloAg40iS | |
| dc.identifier.uri | https://hdl.handle.net/20.500.14720/27153 | |
| dc.identifier.yoktezid | 205142 | |
| dc.language.iso | tr | |
| dc.subject | Din | |
| dc.subject | doğu Dilleri ve Edebiyatı | |
| dc.subject | Religion | en_US |
| dc.subject | eastern Linguistics and Literature | en_US |
| dc.title | Arabic Linguistic Studies in Andalus | |
| dc.title | Endülüs'te Arap Dili Çalışmaları | en_US |
| dc.type | Master Thesis | en_US |
| dspace.entity.type | Publication |