Sanat Felsefesi Açısından Doğan Kuban: Mimarlık Tarihinden Türk Sanatının İlkelerine
Abstract
Bu makalede Türkiye’de sanat felsefesi birikiminin sınırlarını, felsefe disiplini dışından isimlerin çalışmaları üzerinden genişletmenin olanakları araştırılmakta, bu doğrultuda Doğan Kuban’ın üretimi tartışılmaktadır. Kuban’ın eserlerinin felsefi perspektifle değerlendirilerek, sanat felsefesi literatürüne dahil edilmesi gerektiği temellendirilmeye çalışılmaktadır. Ülkemizde estetiğin/sanat felsefesinin Tanzimat sonrasında başladığı noktasında uzlaşılmaktadır. Cumhuriyet’e kadar edebiyat çevresinden katkılarla beslenen alan, sonrasında felsefeciler üzerinden incelenmiştir. Sanat felsefesini sadece felsefeciler üzerinden düşünmek alanı daraltmakta, birikimi azaltmaktadır. Felsefi bilince sahip her araştırmacının sanat felsefesi yapabileceği kabul edilirse, felsefe disiplini dışından kişilerin üretimleri de alana katılabilir. Kuban’ın kuram üretme çabası bu bağlamda öne çıkmakta, sanat felsefesi açısından ele alınmayı gereksinmektedir. Felsefe, bir sorunun/ konunun kökeninin sorgulanarak temel kavramlarının tanımlanması, ilkelerinin belirlenerek tümel açıklama modeline ulaşılması olarak betimlenebilirse, Kuban’ın çalışmaları sanat felsefesi, mimarlık felsefesi, Türk sanatının felsefesi etrafında sistemleştirilerek yorumlanabilir. Kuban’ın sanat felsefesi üç aşamada irdelenecektir: Sanat felsefesi geleneğine itirazları ve kuramsal yaklaşımı çözümlenecek, mimarlık felsefesi ve Türk sanatının felsefesine yönelik görüşleri incelenerek, düşüncesindeki sorunlara ve imkânlara değinilecektir. Araştırmamız neticesinde Kuban’ın mimarlık tarihinden hareketle geliştirdiği eleştiri ve yorumlarda sanat felsefesinin yapılışını yeniden kurguladığı tespit edilmiştir. Toplumsal kaynaklarından malzemesine, strüktür özelliklerinden geleceğine mimarlığı yorumlayarak bütünsel bir açıklama modeli inşa ettiği fark edilmiştir. Arseven’in, Strzygowski’nin, Diez’in ve Aslanapa’nın görüşlerini eleştirerek Türk sanatını tanımlamaya yöneldiği, anıtsal ve sivil mimari üzerinden temel ilkelerini açıklamayı denediği görülmektedir. Bütünsel olarak yorumlandığında altını çizdiğimiz birtakım sorunlara karşın Kuban’ın kuram üretme çabası, felsefi bilinçle yapılandırılmış niteliktedir ve sanat felsefesi olarak sayılmalıdır. Makalemiz sonucunda Kuban’ın çalışmalarında geliştirdiği düşüncelerinin Türkiye’deki sanat felsefesi birikimine katılması gerektiğine varılmıştır. Bu sayede sanat felsefesinin ülkemizdeki tartışma alanı ile ufku genişleyecektir.
Description
Keywords
Mimarlık, Arkeoloji, Tarih, Edebiyat, Felsefe, Edebi Teori Ve Eleştiri
Turkish CoHE Thesis Center URL
WoS Q
N/A
Scopus Q
N/A
Source
Tasarım+Kuram
Volume
19
Issue
140. Yıl
Start Page
20
End Page
36